Tekil Mesaj gösterimi
Alt 03 Haziran 2006, 01:43   #14
Çevrimiçi
Burak
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: YILMAZ Erdoğan - Şiirleri - Yazıları




Uyuruyanık

sana uykular taşıyacağım deliksiz
süslü kahvaltılar gibi
kahvaltısız sabahlar
seni uyandırmanın en güzel yolunu bulup
kıyamayacağım uyandırmaya
kimse görmüş değil henüz
bir meleğin nasıl uyuduğunu ama
hala benzetiriz
bir meleği
bir güzelin uykusuna
ama sen melekler gibi uyuma
melekler gibi uyan
tam da çağla zamanında baharın
gözünün sürmesini yüreğime akıtman
bir uykunun en güzel yanı
seninle uyanmaktır
senden uzak bir uykuyla
kandıramıyorum hiçbir geceyi.

Üveylik

nerden baksan
üzünçgiller
akşamdan kalma uyuşuk bir keyif
sofrada
geceleri temize çekiyorum
steril satırlarla

seni düşünüyorum
kimseye belli etmeden
nerden baksan
hasret kurusu
nerden baksan
üveylik

altın özü arıyorum
işe yaramaz kelimeler arasında
şeçip şiir yapacağım
posasından düz yazı
nerden baksan
yürek simyası

akış içinde sevili bir tekrar oluyor
kaş altından bakışın
gül ki uzun kenarı da olsun üçgenimin

nerden baksan
pisagor bağlantısı
nerden baksan
üveylik…

Yadi Uyuyanlar Masalı

biraz kekredir derler buranın suyu
beşe beş dayanakları vardır duvarlarının
çünkü toprak kayar uyku zamanı
taş yerinde değil düşerken ağırdır nasıl
ki ağrı'da dipsiz kuyular
yedi uyuyanlar mağarada
telefon sesini duyarlar da
üşenirler açmaya yedi uyuyormuşgibiyapanlar
mağarada
pamuk prenses çözmüş sorununu üvey annesiyle
ayna fişteklemiyor güzellik meselesini

-ayna ayna! söyle bana, benden güzeli var mı dünyada?
-vallahi pamuk prenses var ama onun da yatağı kötü diyorlar...

kendini cüce zannedemiyor
uyuyor çünkü yedi andavallılar

biraz kekredir derler buranın masalları
prens geliyor gerçi öpemiyor fakat
uyku kokan ağızları

ve aradan yıllaaaaar yıllaaar geçiyor...
derken uyanıyor yedi'den biri
hassiktir diyor amma uyumuşum be...
çıkıyor kahvaltılık birşeyler almaya
dömüyor fakat...
ve derler ki altı keriz uyumaktadır hala
ege'de
turistik bir mağarada...

Yağış Bekleniyor

hiçbir kelimesini kullanmıyorum
eski hikayelerimin.
yeni sözlerde yıpranmış şeyler vardır.
toz, buğu ya da kir.
nasıl sevinirse bir kedi,
bir karanfil.
her mevsim kendini
kendi yağışına yedirir.
buluttur bir bakıma
yağmurun anavatanı.

işte benim
dönüp dolaşıp
Anadolu’ya yağışım bundandır

Yalnızlık

Neden gulmesin gul gibi yuzler;
Nicin aglasin o guzel gozler;
Niye sevgiye sevimsiz sozler,
Soylenir diye sasar aglarim.
Su gordugumuz reng-a-reng cicek,
Sevdali bulbul, ari, kelebek,
Yek digerini birakip gidecek:
Vefasizliga bakar aglarim.
Solmasin dersin sunbulum, gulum;
Yarin elinden alacak olum;
Butun dunyayi inletse unum;
Caresizlikten cosar aglarim.
Nes'e gizlenir, coker bir melal;
Her vucud, her sey mahkum-i zeval;
Son nefese kadar tukenmez cidal.
Tukenmez derdim sayar aglarim

Yeniliyorum

yaralı yanlarımı kuşanıyorum
çırılçıplak ve erkek
uykuların kadar uyanık ve yenik
şiirler kadar

içtikçe
cam kırıklarına basıyorum hayatımın
yeniliyorum
galip gelen yerlerimi seninle
öncekiler gibi sıradan
gidenler gibi kızgın
kırgın tarihinden
savaşların başlangıç ve bitişlerini
imzalı imzasız antlaşmaları
kan renginde verilen sözleri hatırlıyorum
uğursuz haziranlarını
meydanlarda çürüyen ölülerin
yetiş diyorum yeniliyorum
galip gelen yerlerimi
ölü sevişmelerden devşiriyorum
içine boşaldığım sabahları
sancı diyorum sancı
köpeklere kızıyorum nedensiz

yeniliyorum
galip gelen yerlerimi
önsözlerini ezberliyorum okumadığım kitaların
kahramanlar adam gibi ölsün istiyorum
sozsözü intiharla yazılan romanlarda
herkes için mutsuz sonlarım var
yar yeniliyorum
iyileştirmiyor beni
yarım kalmış uykular
durup dururken yabancı dillere çevriliyor
en sevdiğim şarkılar

yineliyorum yar
yeniliyorum
galip sandığım yerlerimden
yeniliyorum yar
yenildikçe
yenileniyor aramızdaki duvar..

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet