![]() |
Ekmek İle İlgili Deyimler ve Anlamları İçinde ekmek kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları. Ekmek hakkında deyimler ve anlamları. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ***… fırın ekmek yemesi lazım bir duruma erişmek için pek çok emek vermesi, çalışması gerekir anlamında kullanılan bir söz: Onun usta olması için daha beş fırın ekmek yemesi lazım. ***aklını peynir ekmekle yemek alay akılsızca ve düşüncesizce davranışta bulunmak. ***(bir şeye) tuz biber ekmek üzüntüyü, kusuru artıracak durum yaratmak. ***(birinin) ekmeğine yağ sürmek istemediği hâlde birinin işine yarayacak biçimde davranmak: Bu name, cumhuriyetçilerin ekmeğine yağ sürdü. -N. F. Kısakürek. ***(birinin) ekmeğiyle oynamak geçim kaynağını tehlikeye düşürmek. ***(birinin) kanına ekmek doğramak 1) birinin ölümüne yol açarak sevinmek; 2) birini küçük düşürmek, birine zarar vermek. ***(birinin) ocağına incir (darı) dikmek (ekmek) birinin evini barkını dağıtmak: İhmal bütün ocaklara incir diker. -Ö. Seyfettin. ***dibine darı ekmek bir şeyi sonuna kadar tüketmek, bitirmek: Eline geçirince dibine darı ekmeden bırakmazsın. -R. Ilgaz. ***ekip biçmek tarım yapmak. ***ekmediği yerden biter umulmayan ve istenilmeyen yerde karşılaşılan kimseler için kullanılan bir söz. ***ekmeğinden etmek işinden çıkarmak, işinden atmak. ***ekmeğinden olmak geçimini sağlayan işinden zorunlu olarak ayrılmak: Bu anormal gidiş bir yerden patlak verirse ahir ömründe ekmeğinden de olabilirdi. -K. Korcan. ***ekmeğine göz koymak (dikmek) birinin geçimini sağlayan işi elinden almaya çalışmak. ***ekmeğini çıkarmak çalıştığı işten geçimini karşılayacak kadar kazanç sağlamak: Şu dünyada her birimiz alnımızın teriyle ekmeğimizi çıkarmak zorundayız. -Halikarnas Balıkçısı. ***ekmeğini kana doğramak büyük bir sıkıntı ve üzüntüye katlanmak. ***ekmeğini kazanmak geçimini sağlamak: İçi huzurlu, akşama dek çalışmış, ekmeğini kazanmış. -M. İzgü. ***ekmeğini taştan çıkarmak 1) geçimini sağlamakta çok becerikli olmak; 2) en zor koşullarda bile kazancını sağlamak: Bu cins çocukların da ekmeğini taştan çıkarmak için ölürcesine çalıştıklarını görüyorum. -S. F. Abasıyanık. ***ekmeğini yemek 1) birisinin işinde çalışarak kendi geçimini sağlamak: Bedavadan ekmeğini yediği gazeteyi tekmeledikten sonra, aynı gazete geriye döneni tekrar bağrına nasıl basar? -N. F. Kısakürek. 2) geçim yönünden birisinin yardımından yararlanmak: Oğlunun ekmeğini yiyemeden öldü. ***ekmek elden su gölden kendisi çalışmayıp başkasının kazancıyla geçinme durumu anlamında kullanılan bir söz: Uygar yaşamlarında ekmek elden su göldendi. -A. Kutlu. ***eli ekmek tutmak geçimini kendi emeğiyle sağlayacak duruma gelmek: İşi var, eli ekmek tutuyor. İyi çocuktur. -M. Ş. Esendal. ***peynir ekmek gibi 1) çok revaçta, çok tutulan, beğenilen; 2) çok kolay biçimde; 3) çabucak. ***üstüne tuz biber ekmek üzüntüyü, kusuru artıracak durum yaratmak. ***üzerine tuz biber ekmek üstüne tuz biber ekmek. ***yaraya tuz biber ekmek bir derdin acısını çoğaltmak. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 08:23. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk