IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 03 Temmuz 2012, 22:46   #1
Çevrimdışı
Sue
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Mustafa Kemal'e Aşık Bir Kadın...




Mustafa Kemal' E Aşık Bir Kadın...

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

MUSTAFA KEMAL' E AŞIK BİR KADIN....



Mustafa Kemal Selanik'te öğrenci iken Nadire diye bir komşu kızı varmış.

Ciğerlerinden hasta olan bu kız Mustafa'ya pek hayranmış.

Her geçişinde pencereye koşar ona bakarken yüzünü al basarmış.

Bir gün komşu kızı Hatice'ye açılmış:

"Mustafa Bey öteki arkadaşlarına hiç benzemiyor" demiş.

Bu gizli sevdayı Mustafa'ya hissettirmeye karar vermişler.

Hatice Zübeyde hanımların evine girer çıkarmış. Bir cuma ailece oturmaya gitmişler.

Mustafa evde yokmuş.

Hatice üst kattan bir şey getirmesi istendiğinde aklındaki planı uygulamaya koymuş.

Sofadan geçerken saksı içindeki kırmızı karanfillerden birini gizlice koparmış. Mustafa'nın üst katta soldaki yatak odasına dalmış. Karyolasının başucundaki masanın üzerinde açık duran tarih kitabının üzerine karanfili bırakmış.

Korkudan titreyerek koşar adım aşağı inmiş.

Çiçeğin Nadire'den geldiğinin anlaşılacağına eminmiş.

* * *

Az sonra Mustafa eve gelmiş.

Zübeyde Hanım'ın ve Hatice'nin annesinin ellerini öpmüş.

Hatice'nin de elini sıkmış.

O dönem Türkler arasında el sıkma âdeti olmadığından Hatice şaşırmış biraz... Zaten gizlice bıraktığı çiçekten dolayı pek heyecanlıymış.

Mustafa bu heyecanı hissetmiş; gözlerini Hatice'nin gözlerine dikmiş.

Küçük kız ne yapacağını bilememiş.

Mustafa "Ders çalışmam lazım" deyip yukarı çıkmış. Çıkar çıkmaz da tekrar aşağı indiği ayak seslerinden anlaşılmış.

Hatice kalbinin duracağını hissetmiş.

Çünkü geldiğinde Mustafa'nın elinde o kırmızı karanfil varmış.

"Bu çiçeği benim kitabımın arasına kim koydu?" diye bağıracak diye çok korkmuş Hatice...

"Ben ettim sen etme" der gibi bakmış ona...

Mustafa Hatice'yi müstehzi gözlerle süzdükten sonra dışarı çıkmış.

Hatice hemen gidip olanları Nadire ablasına anlatmış.

"Ölüyordum korkudan. Bir daha beni böyle işlere sokmayın" diye yalvarmış.

Nadire çiçeğinin adresine ulaşmasının keyfiyle beklemeye başlamış.

* * *

Aradan epey bir zaman geçmiş.

Bir gün Hatice Zübeyde Teyze'sinin kendisini oğlu Mustafa'ya istediğini öğrenmiş.

Ama Hatice'nin annesi Mustafa asker olup uzaklara gidecek diye bu izdivaca yanaşmamış.

Konu kapanmış.

Mustafa Harbiye'de okumak için İstanbul'a gitmiş. Lakin annesine gönderdiği her mektubun altına "Hemşiremiz Hatice Hanım'a da mahsus selamlar ederim" cümlesini eklemeyi hiç ihmal etmemiş.

Harbiye'den erkânıharp yüzbaşısı olarak çıktığında Hatice'yi yeniden istetmiş.

Bu kez Hatice'nin ailesi razı olmak üzereyken sarayda çalışan bir ahbapları onları uyarmış:

"Ben onun hakkında saraya gelen jurnalleri okudum. İstikbali çok karanlık. Aman uzak durun" demiş.

Hatice'nin annesi kızını alelacele bir başkasıyla evlendirmiş.

* * *

Yıllar geçmiş.

Mustafa Kemal "Atatürk" olmuş

Evlenip çoluk çocuğa karışan Hatice yaşadıklarını 1920'lerde bir kış günü Kocaeli'nde Maarif Müdürü olan apartman komşusu Münir Hayri Bey'e anlatmış.

Münir Hayri daha sonra sinema tahsili için yurtdışına gitmiş.

Döndüğünde Atatürk kendisinden hayatını perdeye yansıtacak bir senaryo yazmasını istemiş. Senaryonun esaslarını da bizzat dikte ettirmiş.

"Filme başka neler koymalıyız?" diye sorduğunda Münir Hayri biraz da çekinerek "Her filmde kadın ve aşk unsuru aranır bilmem nasıl emredersiniz" demiş ve yıllar önce Hatice'den dinlediği hikâyeyi Atatürk'e nakletmiş.

Hatırlamış Atatürk; gülmüş:

"Ben Hatice'nin o karanfili kendi hesabına koyduğunu sanmıştım" demiş.

Ve devam etmiş:

"Hatice zekâsı güzelliği ve terbiyesiyle örnek bir kadındı. Her vakit hayatımın en değerli hatıraları arasında kalacaktır."

Sonra Nadire'yi de hatırlamış:

"O kızcağızı da bir kâtiple evlendirdiler. Sonra öldü."

* * *

Hazin değil mi?

Birkaç gün düşündükten sonra Münir Hayri'yi yeniden çağırmış Atatürk:

"Tamam" demiş; "Bizim çocukluk hikâyesini filme koyalım. Yalnız Hatice'nin ismini koymayalım. Bu çok masum ve hiç de -------- olmayan bir hikâyedir ama belki Hatice'nin torunları filan istemezler."

Münir Hayri'nin senaryosu "Ben Bir İnkılap Çocuğuyum" adını taşıyordu; Atatürk rahatsızlandığı için çekilemedi.

Hatice mi?

Hatice Hanım milletvekili seçildi ve Meclis'e girdi.

Torunları hayatta mıdır acaba?



Ahmet Altan.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
aşık, bir, kadın, kemale, mustafa


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Mustafa Kemal Atatürk hitman Atatürk Köşesi 34 09 Kasım 2022 22:05
Mustafa Kemal.. She Atatürk Köşesi 0 10 Kasım 2011 04:42
Mustafa Kamal nasıl ''Mustafa Kemal'' oldu basketci Haber Arşivi 0 15 Kasım 2010 09:17
Mustafa Kemal Ne Düşünür? Su Atatürk Köşesi 0 23 Ekim 2010 13:41
Mustafa Kemal' E Aşık Bir Kadın... PopSy Atatürk Köşesi 0 23 Temmuz 2008 03:53