IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   Burçlar, Fallar ve Kehanetler (https://www.ircforumlari.net/burclar-fallar-ve-kehanetler/)
-   -   TEMEL ASTROLOJİ - GEZEGENLER (https://www.ircforumlari.net/burclar-fallar-ve-kehanetler/1010139-temel-astroloji-gezegenler.html)

Perius 10 Ağustos 2010 03:11

Juno ve Kadersel Eş
 
Juno ve Kadersel Eş

Astrolojik haritada evlilik diye bir kavram yoktur. 1 yıldan fazla bir arada olduğumuz, bir Solar döngüyü birlikte geçirdiğimiz kişilikler hayatımızda baskın enerjiler olarak seçimlerimize dahil olmuş kabu edilirler.

Juno (Hera) ‘ nun, Venüs ile özellikleri benzer nitelikler gösterir. Ancak Venüs başlangıçtaki çekicilik ve aşık olmayı temsil ederken, Juno izlenip izlenmemesi gereken bağlılık hakkında bilgi verir. Juno evlilik ve ortaklıkla bağlantılıdır.
Doğum haritasındaki Juno, haritamızda hayatımıza ortaklık edecek duygusal partner hakkında bilgi vermektedir. Bunu daha alışıldık anlamı ile evlenilecek olan kişi olarak yorumlamak daha doğru olur. Ancak unutulmamalıdır ki, Astrolojik haritada evlilik diye bir kavram yoktur. 1 yıldan fazla bir arada olduğumuz, bir Solar döngüyü birlikte geçirdiğimiz kişilikler hayatımızda baskın enerjiler olarak seçimlerimize dahil olmuş kabul edilirler. Daha kolay anlaşmak adına biz buna Evlilik diyelim. Zaman zaman bazı kişilerde ise Juno evlilikten sonra yaşamımızın nasıl şekilleneceği konusunda da bize sağaltıcı bilgiler verebilir,
Juno horoskopumuzda, eğer varsa kaderimizde ileride yaşamımızı sürdüreceğimiz eşimizin/veya eşlerimizin / karakteristik özelliklerini de açıklayabilir. Örneğin eşinizin ana karakteristik özellikleri, evlilik sırasında size davranışları veya evliliğin nasıl bir süreç içinde devam edeceği Juno’ nun diğer gezegenler ile bağlantıları araştırılarak bulunabilir .
Oğuzhan Ceyhan
Uzman Astrolog
JUNO BURÇLARA UĞRADIĞINDA
İleride kadersel olarak eşiniz olacak kişiliğin horoskopunuzdaki yansıması, haritanızda Juno ’nun bulunduğu ev ve burç ile ilintili olarak kendini gösterecektir. Aşağıda burçlardaki konumlarına bir göz atalım. Böylece potansiyel partnerimiz hakkında bilgi sahibi olalım.
Juno Koç’ta ise,
Partner çabuk öfkelenme eğilimde ve agresif bir yapıda olacaktır. Aynı zamanda iddialı ve aktif bir karakterdir. Spor veya sporculuk ile uğraşabileceği gibi, sert, gergin ,kavgacı hatta baskın özellikli , yönetmeyi seven dominant bir eş dahi olabilir. Burada Juno eşinizin yaşamdan zevk alış şekillerinde her ne olursa olsun hareketin ve enerjinin önemli olacağını göstermektedir.
Juno Boğa’da ise,
Sabit, yaşamdan zevk almasını bilen , maddi güvenlik arzusu içinde ve fiziksel olarak çekici bir eş veya partneri gösterebilir. Juno burada evlilikten sonra maddi güven ve gücün geleceği anlamına da gelebilir. Erkeklerde doğum haritasındaki Venüs ile birlikte eşin fiziksel olarak çok gösterişli ve çekici olabileceği, evlilik ile birlikte hayatta maddi konularda yükselişin geleceğini göstermesi açısından önemlidir.
Juno İkizler’de ise,
Bu konumda asla sessiz bir tiple evlenmemeniz gerekir. Çünkü aslında sizin ihtiyacınız olan, konuşkan, sizinle sürekli iletişime giren , akılcı ve entelektüel bir eştir. Bu etki sizin eşinizle, lise veya orta okul sıralarında karşılaşacağınız anlamına gelebileceği gibi akraba evliliklerine de işaret edebilir. Eğer bu kişi çok yönlü ve akıllıysa bunun aynı zamanda size yardımı olur. Juno’nun bu konumu sizin ikinci bir evlilik yapabileceğinizi gösterebileceği gibi , ruh eşiniz veya ruh ikizinizle de karşılaşma şansınızın olduğunu gösterebilir. Burada belirleyici Venüs’ ün Juno ile ilişkisi ve açılarıdır.
Juno Yengeç’te ise,
İhtiyacınız olan hassas, duygusal ve size bakıp ilgilenebilecek bir partnerdir. Partneriniz sizinle sonuna kadar ilgilenecek ve sizin duygusal durumunuz onun için herşeyden daha önemli olacaktır. Erken yaşlarda karşınıza bu kişilik çıkabileceği gibi karmanızdan gelen sizi travmatik bir olay sonucu kaybedip , yeniden yaşamınıza sokmaya çalışan sevgi dolu ve neşeli bunun yanında sağlık olarak biraz sönük, sızlanmaktan hoşlanan evcimen bir kişiliği de gösterebilir.
Juno Aslan’da ise,
Partnerde gösterişe düşkünlük, yaratıcı eğilimler ve neşeli bir tabiat gösterecektir. Kişi adeta sahnede imiş gibi tavırlar sergileyebilir.Ama diğer bir şekilde bu kişi kendini beğenmiş, patronluk taslayan, olgunlaşmamış tavırlar içerisinde biri de olabilir. Özellikle Juno sert açılara maruz kalmışsa, her şekilde utangaç ve bir köşeye çekilmiş tiplerden uzak durmalısınız. Juno’nun Aslan burcundaki etkisi çoğunlukla enerjisini sizinle paylaşmaktan çok hoşlanan ,gece hayatı veya lükse düşkün özellikli , flörtçü bir eşinizin olacağını gösterebilir. Bazen bu konumda eş hayatınıza ilk gelen flörtünüz olduğu gibi eşinizle birlikte çocuk sahibi olmaktan zevk almayı veya çocuklarla ilgilenen müşfik bir eş tipini de gösterebilir. Böyle bir pozisyonda Juno’nun açıları iyice incelenmelidir.
Juno Başak’ta ise,
İhtiyaç duyduğunuz partner, verimli, çok çalışkan ve sağlığınızla yakından ilgilenen biridir. Eşiniz size zaman zaman çok eleştirici yaklaşımlarda bulunabilir. Bu durum özellikle Juno’nun bazı stresli kare, karşıt ya da bazı kavuşum açıları etkisinde kalmasıyla güçlenir.Juno’nun Başak burcundaki etkisi aslında Venüs’ ün Başak burcundaki etkisine benzer diyebiliriz. Duygusallıktan ziyade , farkındalık ve akıl üzerine kurulan ilişkide aşktan çok çalışma hayatı veya iş , duyguların ötesine geçebilir. Burada Juno eşinizle iş veya özel bir hastahane ortamında tanışacağınız anlamına gelebilir.
Juno Terazi’de ise,
Gereksinim duyduğunuz eş , çekici, sosyal ve sanatsal duygusu olan biridir. Eşin hayattan zevk alan ve yaşamınıza gelişiyle beraber önemli kişisel değişimler geçirmenize sebep olabilecek özelliklerde olduğunu gösteren Juno-Terazi birleşimi , sevgi ilişkilerinde her şeyden ve sizi herkesten çok daha fazla sevebilecek bir eş getirirken , eşinizin toplumsal anlamda hatırı sayılır bir gücü olabileceğini de ifade edebilir .
Juno Akrep’te
Partner gizemli ve herkese çekici gelen bir kişilik sergiler. Cazibe hat safhadadır. Cinsel olarak uyum zorunlu bir beklentidir. Eşiniz muhtemelen gizemli , aynı zamanda maddi olarak güçlü ve cinsel olarak doyumsuz bir kişilik olacaktır. Bu gezegensel döngü zaman zaman obsesif kıskanç bir eşi gösterirken, eşiniz ile aranızda bitmemiş bir karma bağlantısı olduğu anlamına da gelebilir.
Juno Yay’da ise,
Partner tamamen farklı bir geçmişi olan biri eğilimi gösterebilir. Ya da bir yabancı olabilir. Yay burcu olmasa da, iyi eğitim almış, uzun yolculuklara çıkmayı seven, çok konuşup az dinleyen bir tip olabilir. Partnerinizle birlikte duygusal yaşamınızda felsefi noktalar bulmak ve entelektüel özellikli kendini sürekli geliştiren bir partner , Juno’nun Yay burcundaki genel özelliklerinden yalnızca biridir.
Juno Oğlak’ta ise,
Bu konumda, işleri iyi organize eden, yardımcı ve pratik nitelikli bir partner arıyorsunuz. Ancak duygular konusunda aynı yardımı alamayabilirsiniz. Duygusal olarak zaman zaman içe kapanık ve aşırı güven verici baba motifli bir eş hayatınızda sizi bekliyor olabilir. Çoğunlukla eş , yaşamın ikinci dönemi 28 yaş sonrasında ve çoğunlukla bir tesadüf eseri karşınıza çıkar. Bu etki ölümsüz bir aşkın bitebileceği ve aşkın ızdırabından kaçan kişiliğin mantığını kullanarak, hayatında kendisine kendisinden çok daha fazla değer veren bir partner ile evleneceği anlamına gelebilir.
Juno Kova’da ise,
Juno’nun Kova burcundaki etkisi oldukça karışık olabilir. Marjinal , yalnızca akla ve entelektüel zekaya önem veren bir eşiniz olabileceği gibi eşiniz sizin eski bir yakın arkadaşınız da olabilir. Her ne olursa olsun eşinizle kalabalık bir grup toplantısında tanışabileceğiniz gibi, Juno eşinizle bir klüp gibi sosyal bir ortamda da tanışacağınız anlamına gelebilir. Bazı durumlarda eşinizin sosyal içerikli bir klüpte veya dernekte görevi olabileceğini eşinizin sosyal yaşamı sebebi ile bazen ilgi eksikliği yaşayabileceğinizi gösterir. Her durumda Juno’nun Satürn’ e olumlu transitleri eşinizin sizden önceki evliliğinden gelen bir çocuğunun olabileceği anlamına gelebilir. Her ne olursa olsun eşiniz toplumsal bir savaşçı, biraz tuhaf ama iyi bir insan olacaktır.
Juno Balık’ta ise,
Juno’ nun bu konumu hayalde yaşatılan bir partnerden bahseder. Hayal gücünün susmaması ilişkilerde , gerçeğe dönüşen ve evlenilen partnerde hata aranmasına neden olur. Eğer eksikli görülen bir nitelik var ise, hemen kolaylıkla hayalden eklenebilir. Bu konumdaki kişilerin biriyle evlenirken çok dikkat etmeleri gerekir. Çünkü onlar için çok üzülebilir, ya da onları fazlasıyla korumaya çalışabilirler. Bu görünüm eşin fiziksel bir problemi olabileceği gibi , ruhsal anlamda sizi tam anlamıyla duygusal olarak tatmin eden bir partnere işaret edebilir. İlişkinizin boyutu sizin tahminlerinizden bile iyi olabilecek bir eşe veya sevgiliye işaret eden Juno-Balık etkisi , eşiniz olabilecek kişiliğin uzun bir süre size platonik yoğun bir sevgi besleyebileceği anlamına da gelebilir.


Doğum saati ve yerini söylerseniz hesaplayabilirim.

----------

JUNO" DOĞDUĞUNUZ YIL NEREDE ?
Aşağıdaki tabloda 1 yıllık dönemlerde Juno' nun nerede olduğu belirtilmiştir. Doğum yılınıza göre Juno ' nuzun nerede olduğunu görebilirsiniz. Juno ' nun düzenli bir yörüngesi olmadığı için, bazı burçlarda 6 ay kalırken, bazı burçlarda retro zamanları 2 yıla kadar olan sürelerde bulunabilmektedir. Bu döngüleri ancak Juno Ephemeris' lerinden öğrenebilirsiniz. Bilgilerinizi okurken, doğum saatinizin doğruluğundan lütfen emin olunuz.
Aşağıdaki sıralamada her satırda, bir tarih aralığı verilmiştir. Bu tarihler arasında doğdu iseniz, aynı satırda bulunan burç değeri de size Juno'nuzun yerini gösterecektir. Juno'nuzun bulunduğu yer ile ilgili gerekli açıklamaları yine NTVMSNBC içindeki diğer yazılarımızdan bulabilirsiniz.
Oğuzhan Ceyhan
Uzman Astrolog
1 Ocak 1965 - 1 Ocak 1966 03 ° Oğlak 08 '
1 Ocak 1966 - 1 Ocak 1967 27 ° Kova 52 '
1 Ocak 1967 - 1 Ocak 1968 12 ° Aslan 29 '
1 Ocak 1968 - 1 Ocak 1969 04 ° Akrep 43 '
1 Ocak 1969 - 1 Ocak 1970 17 ° Yay 43 '
1 Ocak 1970 - 1 Ocak 1971 04 ° Kova 40 '
1 Ocak 1971 - 1 Ocak 1972 16 ° Boğa 37 '
1 Ocak 1972 - 1 Ocak 1973 15 ° Terazi 45 '
1 Ocak 1973 - 1 Ocak 1974 02 ° Yay 55 '
1 Ocak 1974 - 1 Ocak 1975 16 ° Oğlak 02 '
1 Ocak 1975 - 1 Ocak 1976 22 ° Balık 28 '
1 Ocak 1976 - 1 Ocak 1977 18 ° Başak 53 '
1 Ocak 1977 - 1 Ocak 1978 17 ° Başak 30 '
1 Ocak 1978 - 1 Ocak 1979 29 ° Yay 27 '
1 Ocak 1979 - 1 Ocak 1980 22 ° Kova 00 '
1 Ocak 1980 - 1 Ocak 1981 25 ° Yengeç 09 '
1 Ocak 1981 - 1 Ocak 1982 00 ° Akrep 35 '
1 Ocak 1982 - 1 Ocak 1983 13 ° Yay 58 '
1 Ocak 1983 - 1 Ocak 1984 29 ° Oğlak 37 '
1 Ocak 1984 - 1 Ocak 1985 28 ° Koç 35 '
1 Ocak 1985 - 1 Ocak 1986 10 ° Terazi 24 '
1 Ocak 1986 - 1 Ocak 1987 29 ° Akrep 09 '
1 Ocak 1987 - 1 Ocak 1988 11 ° Oğlak 37 '
1 Ocak 1988 - 1 Ocak 1989 13 ° Balık 30 '
1 Ocak 1989 - 1 Ocak 1990 10 ° Başak 33 '
1 Ocak 1990 - 1 Ocak 1991 13 ° Akrep 51 '
1 Ocak 1991 - 1 Ocak 1992 25 ° Yay 44 '
1 Ocak 1992 - 1 Ocak 1993 16 ° Kova 13 '
1 Ocak 1993 - 1 Ocak 1994 05 ° Yengeç 38 '
1 Ocak 1994 - 1 Ocak 1995 26 ° Terazi 37 '
1 Ocak 1995 - 1 Ocak 1996 10 ° Yay 41 '
1 Ocak 1996 - 1 Ocak 1997 25 ° Oğlak 10 '
1 Ocak 1997 - 1 Ocak 1998 14 ° Koç 40 '
1 Ocak 1998 - 1 Ocak 1999 04 ° Terazi 45 '

Bu listeden yararlanarak da bulabilirsiniz.

Perius 11 Mayıs 2011 21:22

Pluto - İç Karanlığımız
 
PLUTO - İç Karanlığımız
Isabel Hickey
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mitler asırlar boyunca büyük gerçekleri sunarak günümüze kadar gelmişlerdir. Çoğu kişi mitlerin sadece peri masalı olduğunu düşünürken, aydınlanmış eski kişiler çok daha içsel anlamlarının farkındaydılar. Mitolojide Pluto Olimpos'ta yaşayan oniki tanrıdan biriydi. Zeus (Jupiter) başkandı. Kardeşlerin en büyüklerinden bir diğeri de Satürn'dü. Satürn'e dünyanın ve üzerindeki her şeyin hükümdarlığı verilmişti. Satürn varoluşun ilk kanununu (bedenlenerek sınırlanma) temsil etmektedir. Aydınlanmamış benliğimizden -kişilik- ayrılmadan önce Satürn'ün tüm testlerinden geçmek zorundayız. Dünyada yaşayan herkes kişiliğine bağlı kaldığı sürece Satürn'ün hükmü altındadır. Dünyasal yaşamı temsil eden haç tarafından aşağıya itilen Ay sembolü aydınlanmış benliği temsil etmektedir. Balık çağında (0-2000) kişiliğimizin bu bölümü çarmıha gerilmek zorunda kaldı. Kova çağında ise (2000-4000) böyle olmayacaktır. Bu çağın Avatarı çarmıha gerilmeyecektir. Kişilik gerçek benliğin uşağı olacaktır ve esas benliğin gücüne ulaşmakta kullanacağı bir kanal olarak hak ettiği yeri alacaktır.
Dünya üzerindeki suların yöneticisi olan ve bir diğer ismiyle Neptün diye adlandırılan Poseidon Olimpiya'da yaşayan bir diğer tanrıydı. Su gurubunu oluşturan burçlar; Ay tarafından yönetilen Yengeç, Pluto tarafından yönetilen Akrep ve Neptün tarafından yönetilen Balık burcudur. İnancımıza göre Pluto'nun üst görüntüsünü oluşturan Minerva ile Neptün arasında çok güçlü bir ilişki vardır. Pluto'nun üst sembolü olan Minerva *Chalıce'in üzerinde yükselen ruhu simgelemektedir ve Ay dünyadaki varoluşu simgeleyen haçın üzerinde durmaktadır. Pluto ayrılmış benliğin özünü simgeler. Minerva bizi dünyadaki her çocuğa miras olarak kalan "erdeme" götüren yeniden doğuş ve dirilişi temsil etmektedir.
Olimpiya tanrılarının kardeşlerinden biri olan Pluto'ya yeraltının yönetimi verilmişti -yeraltına gömülen herşey! Pluto kişiliğin ölümü ve ruhun yeniden doğuşunu temsil eden Akrep burcunu yönetmektedir. Her tohum kabuğunu kırıp ışığa ulaşmadan önce toprağa gömülmek zorundadır. Büyüme yaşantısına karanlıkta başlamak zorundadır. Her tohum -insan tohumu bile- ışığa ulaşmadan önce karanlığa ihtiyaç duyar. İşte Pluto bu karanlıktaki hayatı temsil etmektedir. Minerva ise tohumun içinde bulunan hayat gücünün kabuğunu kırdığında ve toprağı itip ışığa doğru büyümeye başladığında eriştiği "ışığı" temsil eder.
Pluto karanlık bir gezegendir ve alt güneş sisteminin bir parçasıdır. Dünyanın titreşimi gittikçe artmaktadır ve dünyanın titreşimsel ana notasını yükseltmek için onu bombardımana tutan yükseltilmiş titreşimleri kaldıramayanlar da olacaktır. Uzun süreden beri altta gizli kalmış kötülükler onlarla yüzleşip temizlememiz için yüzeye çıkartılmaktadırlar. Kaosun ve gezegeni süpürüp götüren karışıklığın ardında iş gören enerji Pluto enerjisidir. Eski yanlışlar ve kötülükler temizlenmelidir. Şafak karanlıktan sonra söker. Eğer kişi buna izin verirse Pluto'nun dışsal görüntüsü kendini açığa çıkaracaktır.
Bizi yönlendiren her enerjinin çekim gücü olarak ortaya çıkan iki ucu vardır. Birer birey olarak karşı konulmaz iki çekimin de merkezinde "dengeleyici kuvvet" olarak var olan üçüncü gücü bulana kadar her iki uç tarafından da çekilmekteyiz. Pluto bilincin karanlık dünyasını temsil etmektedir. İçimizde bilinmeyen yerlerde gömülü bulunan içgüdüsel güçleri yöneten olağanüstü kuvvetli bir güçtür. Pluto görünmezliği temsil eden bir kasket giymektedir. Aynı şekilde Minerva da başında kasketle tasvir edilmektedir ve tamamiyle bir yetişkin olarak Zeus'un başından fırlamıştır (Jupiter ya da Zeus süper bilinçli benliğin sembolüdür). Pluto'da çok olumsuz bir yön de söz konusudur. Üst görüntüsü ne kadar yukarıdaysa alt görüntüsü (olumsuz yönü) de o kadar aşağıdadır. Bilinç seviyesi düşük insanların kanunu hakimiyeti ele geçirdiği zaman bu enerjinin olumsuz tarafı kişinin -herhangi bir kimsenin kendi kendine ortaya çıkarabileceğinden daha fazla- hırçınlaşmasına yol açar. Günümüzde "Cehennem Melekleri" ve mafya Pluto'nun bahsetmiş olduğumuz olumsuz -alt- görüntüsünün temsilcileridir.
Bilincimizdeki en yüksek titreşimi bulup ortaya çıkardığımızda benliğimizin en alt ve derininde buna eşdeğer ve karşıt bir titreşimi de ortaya çıkarmış oluruz. Alttaki canavar harekete geçer ve değiştirilmek üzere yüzeye doğru yönelir. Bu Pluto'nun düşük Akrep görüntüsüdür ve düşük düzeyli duyguların bulanık sularının "arıtılması" gerektiğini gösterir. Bu da spiritüel bir sığınma ve üst düzey bir spiritüel deneyim sonrasında, neden "aşağı" vadiye inip dünyasal işlere dalarak içimizdeki çamur ve pislikle yüzleşmemiz gerektiğini açıklamaktadır; böylece Minerva'nın ışığı -kazandığımız içgörü- tüm bunları kurutup temizleyebilecektir.
Bu olay eski ahitteki Musa hikayesinde çok iyi aktarıılmıştır. Musa dağın tepesinde Tanrı'yla birlikteydi. (Dağlar her zaman spiritüel bilincin en üst noktasını ve zirvesini temsil ederler.) Ona o anda bulunduğu yerin üzerinde çalışması ve edindiği ışığı ortaya çıkarması gereken yer olduğu söylenmişti. Yalnızca iş gördüğümüz yerde edinmiş olduğumuz ışığı kullanarak daha büyük fırsatlara ve daha büyük şeyler ortaya çıkarmaya doğru yönelebiliriz.
Astrologlar en eski zamanlardan beri Pluto'nun varlığının bilincindeydiler. En eski çağların "Rahip Astrologları" Pluto'ya (Hades) ölüm diyarının ve dünya yüzeyinin altında bulunan tüm zenginliklerin yönetimini vermişlerdi. Astrologlar Pluto'nun varlığından -bulunuşunun anonsu yapılmadan önce- öylesine emindiler ki fiziksel özelliklerinin araştırılması ve sistemdeki yerinin belirlenmesi dışında yapılacak çok az şey kalmıştı.
Pluto gezegeninin araştırılmasına astronomlar Neptün'ün yörüngesinin karmaşıklığını tespit ettikleri zaman başlandı. (Neptün'ün araştırılmasına da Uranüs'ün yörüngesindeki olağandışılığın farkedilmesi yol açmıştı.) Pluto gezegeninin keşfedildiği anonsu 12 Mart 1930 da Arizona Flagstaff'da bulunan Lowell Gözetleme Merkezi'nden yapıldı. Neptün gezegeni ile olan benzerliği baştan beri ortadaydı. Gezegenin keşfi Dr. Percıval Lowell tarafından 1905'te başlatılan araştırmaların bir sonucuydu. Pluto ilk olarak fotoğrafik bir araştırma sırasında (Ocak 1930) farkedildi. O andan itibaren rotası sayısız fotoğraf camında izlendi ve Lowell Gözlem merkezinde çalışan ekibin bir üyesi olan Clyde Tombaugh tarafından keşfin anonsu yapıldı.
Pluto'nun istatistiklerinin bilimsel çevrelerde birçok soruyu cevaplayacağı sanılırken, cevapladığı sorulardan çok daha fazlasını da beraberinde getirmişti- tam bir Akrep özelliği! Pluto güneş sistemimizdeki en uzak gezegen (Dünyadan 3.6 milyon mil uzakta) ve şu ana kadar bilinenler arasında güneş sistemimize aktarılan en son gezegendir. En donanımlı teleskopların yardımıyla bile bir fotoğraf camının üzerinde sadece küçük bir nokta olarak belirmektedir. Özde, yalnızca Neptün ve onun spiritüel ışınlarına karşılık verebilenler Pluto'nun Minerva görüntüsünü doğru şekilde anlamayı ve karşılık vermeyi umabilirler.
Pluto daha önce var olan matematiksel oranlardaki benzerliği yıkmıştır. Mars hariç (Mars Pluto'nun düşük oktavıdır) Güneş'ten Jüpiter'e kadar olan gezegenleri hacmen orantılı bir şekilde büyütmüş, Jüpiter'den Neptün'e kadar olanları da hacmen orantılı bir şekilde küçültmüştür. Pluto'nun büyüklüğü (yaklaşık olarak dünyamızın yarısı kadar) eski formülde ona verilen yeri doldurmak için çok küçük kalıyordu. Pluto sisteme dahil olana kadar diğer gezegenlerin Güneş'e olan uzaklığı neredeyse mükemmel denebilecek matematiksel gelişimleri de beraberinde getirmişti. Diğer gezegenlerin yörüngeleri neredeyse birbirine paralel bir biçimde ilerliyorlardı. Diğer yandan Pluto çok daha elliptik bir yörüngeye sahipti ve bu da dünyanın yörüngesi hakkında ortaya konulan en doğru dereceleri bile alt üst etmişti. Pluto diğer bir gezegenin yörüngesinden geçen tek gezegendir. Pluto gün berisinde olduğunda Güneş'e, Neptün'ün gün ötesinde olduğundan daha yakındır. Pluto diğer planetler gibi kendi yörüngesini izliyor gibi görünmemektedir. Bu da Pluto'nun güneş sistemimizin kanunlarına uymayan özelliklerinden bir diğeridir.
Yukarıda belirtilen bilimsel gerçekler hem bilimadamlarının hem de astrologların, Pluto'nun güneş sistemimizde bulunan doğal bir gezegen olmadığı yönünde fikir yürütmelerine yol açmaktadır. Böyle düşünmekte de haklıdırlar. Satürn ötesi gezegenler bize, dünyamızın evriminin hızlandırılması için verilmiştirler. Ayrıca Pluto hakkındaki bazı tartışmalarda kullanılan "tutsak" veya "esir gezegen" terimleri de doğru olabilir. Sözcüğün gerçek anlamıyla Pluto "karanlık" bir gezegendir. Bilim ötesi araştırmalar Pluto'nun çok eski devirlerden beri evrimleşmeyi reddedenlerin hapisanesi olduğunu göstermektedir. Pluto gün berisinde olduğu zaman (döngüsünde Güneş'e en yakın olduğu nokta) Güneş'e Neptün'ün gün ötesinde olduğundan (Güneş'e en uzak olduğu nokta) daha yakındır. Eğer şefkat ve empati (Neptün'ün özü) kişiden olabildiğince uzaksa yeni bir yapılanma (Pluto) gereklidir. Pluto'nun - Minerva'nın (erdemin tanrıçası) anlamını da içeren- en yüksek anlamı "evrensel bilinçlilik" tir. Aşağıya karanlıklar vadisine inip onu bulması gereken kişiler vardır.
Dante'nin İlahi Komedya'sında cehenneme iniş (Hades) bölümü Pluto'nun anlamı hakkında bazı ipuçları vermektedir. Yükselmemizden önce her zaman içimizdeki karanlıklara iniş söz konusudur. Dante İlahi Komedya'sının başında kederli bir şekilde kendini karanlık bir ormanda bulur. Daha sonra güneş tarafından aydınlatılmış bir tepe görür ve (kitabında insan sebebinin sembolü olan) Virgilius ile karşılaşır. Dante tepeyi aşmak için hazırlanır fakat içindeki bilinçsiz karanlığı temsil eden şeytanlar yolu tıkamıştır. Tepenin etrafını dolaşmadan önce cehenneme doğru -kendi alt bilincinin derinliklerine doğru- bir hac yolculuğu yapmak zorundadır.
Dünya Pluto'nun keşfine denk gelen dönemlerde dünya savaşları, suikastler yaşamış, şiddet ve zorbalık tekrar canlanmış ve insanın emekle ortaya çıkardığı şeyleri parazit gibi kemiren çete tipi organizasyonlar türemiştir. Pluto enerjisinin bu olumsuz kullanımını gözlemleyip onu karanlık, yıkıcı ve zararlı olarak tanımlayan birçok kişi vardı. Bu ancak bir noktaya kadar doğru olabilir, çünkü ortada olan bir gerçek varsa, o da aynı enerjinin olumlu kullanımının da söz konusu olduğudur. Eğer kişi Pluto enerjisinin düşük görüntüsünü kullanmayı tercih ederse bu ona yıkım ve sefalet getirecektir. Bu çok güçlü ışınlar erdem ve akılla kullanıldığında Pluto'nun Minerva görüntüsü harekete geçecek ve sonuç da insan oğlunun geleceği için atılan büyük bir adım olacaktır.
Ünlü "Lındberg bebek kaçırılması" olayı Pluto'nun keşfiyle aynı döneme rastlamıştı. Pluto'ya "kaçırılma"nın yöneticiliği de verilmişti. Ancak yalnızca kendini spiritüel olarak geliştirmiş kişiler Minerva görüntüsünü iş başında görebilirler. O zamana kadar kaçırılma olaylarını federal polislerin yönetmesini öngören bir yasa yoktu. Ancak bu kaçırılma olayıyla birlikte yasa yapıcılar kaçırılmaya karşı tüm çocukları koruyan bir yasa teklifini meclisten geçirebilmişlerdi.
Dr. Sigmund Freud'un ve daha sonraları onun öğrencisi olan Carl G. Jung'un çalışmaları, araştırılmak üzere bilinçsiz dünyamıza bir kapı açmıştır. Pluto'nun keşfi insanoğlunun düşünme ve hissetme yöntemleri için yeni bir günü müjdelemiştir. Korkularımızın kendi bilinçsizliğimizin yansıması olduğunun belirlenmesi, insanları hızlı bir şekilde kendi bilinçsizlikleriyle yüzleşmeye itmiştir.
Pluto tarafından yönetilen Akrep burcu hem bir aziz hem de bir şeytan olabilir. Pluto'nun negatif görüntüsünde duygusal karışıklık ve gizli bir yıkıcılık yatar. Ayrıca çıkmaza girme -düğümlenme- ve içgüdüsel olarak kendi kendine zarar verme de söz konusudur. Pluto'nun negatif ışınları, şu ana kadar insanoğlu tarafından bilinen gezegenler arasında, en şiddetlisidir. Büyüme acı dolu deneyimler sonucunda gerçekleşir. Pluto'nun pozitif görüntüsü Minerva -erdemin tanrıçası- ile tasvir edilir. Minerva baş ile kalbi birbirine bağlar. Pluto'nun yüksek görüntüsü aydınlanma ve kozmik bilinci oluşturur.
Çeviren: Mehmet Arap


Perius 13 Mayıs 2011 20:50

Bir Satürn Yazısı
 
BİR SATÜRN YAZISI
Hakan Kırkoğlu D.F. Astrol.S.
Yaşamaya Dair
Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani, o derece, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut, kocaman gözlüklerinde,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel, en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
Yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak, yani ağır bastığından.

Nazım Hikmet
Hatırlayabildiğim ilk Satürn deneyimi kişisel tarihimde o kadar iz bırakmış olmalı ki bazı anlarını çok net görebiliyorum. Ben ilkokula ilk başlarken ağlayan çocuklardandım. Hem de ne olay ! Aslında bu bir olay değil başarısız bir başkaldırı girişimi gibi bir şeydi. Bizi sıraya sokmaya çalışırlarken hafif bir ürkeklik ve korku duygusunu bastırmaya çalışmış olmalıyım ki son dakikalara kadar pek ses çıkartmadım ama içeri girme sırası bizim sınıfa gelince olan oldu ve ben girmek istemedim. Ardından annemle birlikte diğer velilerin beni bu düşüncemden alıkoyabilecek girişimleri geldi. Direnme daha büyük boyutlara ulaşırken ben hem ağlıyor hem de bir yerlere tutunmaya çalışıyor olmalıydım ki Ayten Teyze ‘bak şimdi Polis’i çağrıyorum’ dediğinde olanca gücümle merdivenin trabzanlarına yapıştım. O gün beni sınıfa sokamadılar tabii. Bir de gelen gazeteciler fotoğrafımı çekince ertesi gün “Hergün” gazetesinin manşetinde ‘ağlayan çocuk” haberi altında annemin yanında ellerim yüzüme kapalı ağlayan çocuk olarak yerimi aldım. Aslına bakarsanız bu olayın nedeni annemden ayrılmak korkusu değil 100’e kadar saymayı bilemiyor olmamdı. (Laf aramızda 3 yaşındaki yeğenim şu sıralar nerdeyse bunu yapabiliyor, şimdiki çocuklar harika!) Çünkü bir önceki gün ağabeyim sınıfa girince öğretmenin gelerek bu soruyu soracağını ve benim de doğal olarak çuvallayacağımı bildiğinden benimle şaka tarzı bir oyun oynadığını sanmıştı ama durum hiç te öyle sonuçlanmadı. Yıllar sonra baktığımda ilkokula başlarken Satürn’ün yükselen burcum üzerinde gezinmiş olduğunu görünce bu olayı hem gülerek hem de daha farklı bir gözle değerlendirmiş oluyorum ama gazeteden eser kalmamıştı çünkü o günkü gazeteyi bir şekilde ortadan kaldırdığımı iyi bir biçimde hatırlıyorum.
Satürn hepimize bir şeyler yapmıştır ve yaşamımız devam ettiği sürece de yapmaya devam edecek. Ondan kaçmak imkansız çünkü Satürn büyümenin, olgunlaşmanın tanrısı. Yaşamımızın en önemli köşe taşlarında hep Onu görürüz. Satürnsüz gelişmeye ve başarıya inanmıyorum. Tabii bunlar dile kolay gelen şeyler. Satürn kapıyı çaldığında isterseniz yorganın altına girip sadece burnunuz dışarda titreyebilirsiniz, ya da benim ilkokula başlangıcımdaki gibi isyan ederek bir hafta okula da gitmeyebilirsiniz, ama Satürn orada sizi bekleyecektir. Cesaret kapıyı açıp onu içeri davet etmekte. Korkuyu yenmenin en iyi yolu üzerine gitmek değil midir? Bu yaşlı adamdan korkmamak onun bize söylediklerini çok iyi dinlemek lazım.
Satürn’ün Yunan mitolojisindeki ismi Kronos’tur yani Zaman Tanrısı. Kaosa anlam veren zamandır. Zaman öğretir, törpüler, ayarlar ve otoritesini mutlaka ortaya koyar. Zaman değişimin anası olduğuna göre Kronos bir de bakarsınız ki sizi alıp götürmüş yaşamın en anlamlı dönüşümlerine tanıklık ettirmiştir. Kurallar ve kontrol kaosu ortadan kaldırır, Satürn işte yaşamımıza şekil veren kontrol mekanizmasını anlatır. Okulda törpülenen sadece akıllarımız değil tüm sosyal çevreye uyum ve sorumluluk bilincimizin filizlendirilmesidir. Dersini çalışan ve sınavında başarılı olan öğrenci bir üst sınıfa geçer, iş ortamında yeteneklerini ortaya koyan kişiler terfi ettirilirler (Günümüzün yıpranmış ahlaki ortamındaki tepeden inmelerden bahsetmiyorun tabii, onlar olsa olsa bir miktar Pluto ve Jüpiter tozu ile bezenmişler). Bu süreçte kurulu düzene uymayanlar ya elenirler ya da en iyi şansla kendi Satürnlerini bularak farklı alanlara geçerler. Bu bakış açısıyla Satürn kurulu düzenin, organizasyonun ve hiyerarşinin arketipidir.
Bir doğum haritasında Satürn bizim ne oranda kontrola, düzene ve kişisel disipline önem verdiğimizi ya da diğer anlamıyla bu disiplin çabasıyla ne oranda boğuştuğumuzu gösterecektir. Bununla birlikte Satürn’ü diğer gezegenlerden ayıran en önemli özellik onun kendi gelişim sürecinde acıyı, katlanmayı ve kendini bir konuya adamayı gerekli kılıyor olmasıdır. Aslına bakarsanız her gezegen kendi tanımı çerçevesinde kendini gerçekleştirmeyi anlatır. Bu yalnız Satürn için değil Merkür ve Venüs için de böyle değil midir? Acaba Venüs’ünüzü ya da Mars’ınızı ne oranda gerçekleştiriyorsunuz? Bunların Ay da olduğu gibi kendiliğinden güdüsel olmadığını (Bu bakımdan Ay Satürn’ün tam karşısında yer alır, hatırlayın Yengeç-Oğlak karşıtlığı) biliyoruz. Halbuki Satürn asla güdüsel ya da sübjektif değildir. Tam tersine Satürn objektif ve kategoriktir. Ruhsal değil maddidir, şiir gibi içten değil 2+2 4 eder cinsindendir.
Liz Greene Satürn’ün “içimizde büyüttüğümüz dünya ile dış dünyanın arasında fark” olduğunu söylerken işte bu farkın bize en çok acı çektiren tarafı olduğunu da belirtiyor. Hangimiz hayal kırıklığına uğramıyoruz, hangimiz ayrıldığımız sevgilimiz ardından gözyaşı dökmüyoruz? İşte Satürn oradaki ince çizgide ruhumuzla dış dünyayı ayıran deride yeralıyor. Bizi bir anlamda sınırlıyor, şekle sokuyor ve belirli bir kalıba girmemize neden oluyor.
Sınırları, engelleri sevmeyebiliriz ama herkesce paylaşılan dünyada yerimizi alabilmemiz için böyle bir kontrol duygusuna, sorumluluklara sahip olmamız ve hiyerarşi içerisinde yeralmamız gerekir. En Uranüs’ümüz bile kendini gerçekleştirebilmek için böyle bir kılıfa ihtiyaç duyacaktır. Aksi halde boşluk ve anlamsızlık içinde yok olup gitmeye hazırız demektir. Kişisel olarak haritasında Satürn-Uranüs karşıtlığı olan birisi için bu ikilemi güçlü bir biçimde yaşarken karşıtlıkların sentezinden yararlanmak gerektiğini deneyimliyorum.
Astroloji çalışmalarımda sayısız Satürn olayı gördüm belki Satürn dönüşüme kadar olan sürede Satürn’ün sadece bir kontrol mekanizması olduğunu düşünsem de bu gelişim çizgisinden sonra kişinin özgürlüğünün ancak ödev sorumluluklarını yerine getirmesi ile mümkün olabileceğini düşünüyorum. Bu belki bazılarınca Satürn yanlısı bir yaklaşım gibi değerlendirilebilir ama eğer bu planetin dediklerini görmezden gelir ve savsaklarsak işte o zaman görün neler olur siz tahmin edin. Astroloji argosuyla Satürn’ün tokadı suratınıza çarptığında yıldızları sayarken Jüpiter ve Uranüs’ün orada karşınızda kıs kıs güldüğünü görürsünüz. Zaman her zaman ağırlığını koyar. Yaşamda çıkışlar kadar inişlerde de nefes almayı, dinlenmeyi bilmek gerekir.
Satürn transitleri çok farklı koşullar çok farklı senaryolar içinde karşımıza gelirler. Kimileri hastalanır, kimileri işlerinden olur, kimileri de yeni başlangıçlar yaparlar. Kuşkusuz Satürn’ün haritanızdaki konumu (burç, ev, açı ve midpoint ağacı) önemlidir ama bu arada Satürn’ün yaptığı transit açıyı da yakından tanımamız gerekir. Örneğin Satürn kavuşumları - özellikle Güneş’le- hayatımızda yeni dönemlerin, yeni sayfaların yani başlangıçların açılış dönemleridir. Yine kişisel bir örnek: 1993 Şubat’ında yılında Satürn Güneş’imi ziyaretinde bankacılığa başladım, ilk ciddi iş deneyimlerimi aldım. (yaptığım stajlar dışında) Satürn haritanızda hangi evden geçiyorsa o alanda kendimizi gerçekleştirecek çabalara gireriz. Bu bakımdan Satürn’ün yine 11. Evimden geçerken Grup Prometheus için faaliyetlerimi söyleyebilirim. Satürn neredeyse oraya şekil veriyor sizi göreve çağırıyordur ama kimi zaman bu çağrılara pek içten cevap veremeyebiliriz, “offf bu da nerden çıktı ya da Allahım suçum neydi?” diye isyan edebiliriz. Bu ne kadar doğal olsa bile zamanın şekillendirici sürecinden sıyrılmak ya da kaçmak yerine o alana daha objektif gözlerle bakmak gereği belki de en iyi Satürn deneyimidir.
Yeniden transit açılara dönersek örneğin kareler son derece zorlayıcıdır ama getirdiği başarı oranı da bir o kadar yüksek ve verimli olacaktır. Bu bakımdan Satürn bir karma gezegenidir. Siz ondan ne oranda kaçarsanız o da o kadar büyük bir ivme ile karşınıza dikilecektir. Transit kareler kişiyi bir şeyleri ortaya koymaya, materyalize etmeye itecektir. Burada eksiklik duygusu ve korkular karşımızdadır ta ki Satürn’ü içimize alana kadar. Karşıt açılarda ise yavaşlama, bloke olma yaşanırken, reoryantasyon şarttır. Yerinde gitmeyen evlilikler, önü tıkanmış işler ya da nerdeyse her şeyin bize karşı olduğu durumlarda akıntıya karşı kürek çekmek yerine bekleyip elimizdekileri konsolide etmenin gerekleri söz konusu olur.
Diğer bir ipucu Satürn’ün transit yaptığı planetin yönettiği evlere bakmaktır. Çoğunlukla bu alanlar Satürn’ün getirdiği sonuçların alanlarını gösterecektir. Yeniden kişisel bir örneğe dönersem ilk iş hayatına başladığımda Güneş’im üzerinden geçen Satürn 3. Evimdeki Aslan burcu ilişkisi ile bana zihinsel disiplin gereğini hatırlatıyordu ve ben o sırada hazırladığım yazı ve raporlarla boğuşuyordum. Mutlu bir Satürn olayı ise 1997 yılındaki transit sekstilinde gerçekleşiyordu. Satürn Güneş’ime sekstil yaparken Faculty sınav sonuçları gelmişti. (3.ev eğitim iletişim) ama bu transitte aynı zamanda Jüpiter de derece ve saniyesi ile yine Güneş’in üzerinde idi. Satürn bir bakıma uzun vadeli bir gelişimi gerçekleştiriyordu.
Natal Satürn’ünüze dikkatle bakın. Bulunduğu elementten yola çıkmanız en anlaşılır başlangıç olabilir. Ateş elementinde Satürn kişisel güven, öne çıkmak, hayata güven duymak ve egoya ilişkin enerjilerimizi gerçekleştirebilmemiz için önemli fırsatlar sunacaktır. Evet belki fırsatlar sözü daha çok Jüpiter’i anıştırsa da Satürn fırsatların realizasyonu için gerek koşul değil midir? Jüpiter varolan bir serveti ya da çevresel kolaylıkları sembolize edebilir ve size bir bonus verir ama oyunun sonunda her zaman Jüpiter Satürn’e uymak durumundadır. Toprak elementinde Satürn kişinin gelişim çizgisinde elle tutulur değerlerin, güvenin ve stabilitenin önemini gösterir. Toprakta Satürn maddi dünyanın gerçekleri içerisinde kazanacağımız deneyimlerdir. Hava’da ise zihinsel gelişme, iletişim, kendini ifade ve merak çok daha kontrollu, kuralcı ve sonuçta daha akademik bir yön çizecektir. Su’daki Satürn belki de en zor bölgededir çünkü su elementi Satürn’ün objektif dünyasının dışındadır. Satürn bu elementte endişelerimizi yenmemiz, duygusal olgunluk ve insan ilişkilerinde fedakarlık temasına dayalı senaryolar hazırlar.
Şimdi bu yazının sonunda Nazım Hikmet’in bu güzel şiirini neden Satürn ile ilişkilendirdiğimi daha rahat görebilirsiniz. Satürn bizden hiçbir şey beklemeden yaşamı ciddiye almamızı, en zor koşullar karşısında bile egodan sıyrılarak yani Güneş’i aşarak hedeflerimizi ve sorumluluklarımızı hatta geleceği bile düşünmeden bir zeytin ağacı dikmemizi öğütlerken onu daha rahat görebilir, içimizdeki Satürn’ün getirdiği olanakları yani kendi kendimizi gerçekleştirme sürecimizi ötelere taşıyacak gücü bulabiliriz.
Kaynakça:
Liz Greene, Saturn, A New Look at an Old Devil, Weiser, 1986
Noel Tyl, The Occurrence of Saturn, Counselling in Astrology, Llewellyn 1994

Perius 23 Haziran 2011 21:19

Cevap: Juno ve Kadersel Eş
 
Juno Evlerde

Juno 1. evde


1. ev basitçe “siz”sinizdir. Burası dünyaya yaklaşımınızı ifade eder. 1. evde konumlanmış bir juno, partnerinizin hayatınızın merkezi olduğunu gösterir. Juno ilk evde aynı zamanda yeni doğmuş bir çocuk saflığı verir. Bu özellikle juno yükselenle 10 derece içinde kavuşum halinde ve aynı burçtaysa doğruluk taşır.

Juno 2. evde

2. ev para, mal mülk ve sahip olunan servetin evidir. Bu konumda muhtemelen evlilikle servetin büyümesi sözkonusudur. Kişiler genellikle eş seçimini bu amaç yolunda yapacaklardır ama tabi ki bu herkes için geçerli değildir. Ama genel olarak şunu söyleyebiliriz ki, bu kişiler çoğunlukla doğru eş seçimi yapmazlar. Evlilikleri kötü gidiyor olsa bile boşanmaktan yana eğilim göstermezler çünkü bu şekilde mahvolacaklarına dair korkuları vardır. Diğer tarafta gerçekten de servet evliliği yapabilirler, bu şekilde zamanlarının çoğunu daha çok birikim yapmak için harcarlar.

Juno 3. evde

Bu evde anahtar sözcük iletişimdir. Burada ilişkiler ya da evlilikler iletişim yeteneğini geliştirmek üzerine olacaktır. Özellikle ***tile ve trine gibi olumlu açılar olduğunda bu ihtimal daha da artar. Ama sert açılar bunun tam tersini gösterir. İletişim azalacaktır.

Juno 4. evde

Burada Juno oldukça evcimen ve aile ortamına ve fikrine bağlı bir eş ihtiyacını gösterir. Diğer bir ihtimal ise sizin evlendikten sonra daha evcimen tavırlar içersine girebileceğinizdir.

Juno 5. evde

Evlilik burada yaratıcığı geliştirme yönünde eğilim gösterir. Partner de aynı şekilde yaratıcı özellikler sergileyen, çocuklar, sporlarla, oyunlarla arası iyi çeşitli hobileri olan biridir. Henüz kaygılanmadıysanız devam edin, bu kişiler çok çocukça tavırlar içinde, çalışmak yerine sürekli oynamak ve keyif yapmak da isteyebilirler.

Juno 6. evde

Bu insanlar genelde işleriyle evlenmiş izlenimi verirler zaten büyük çoğunlukla iş arkadaşlarıyla evlenirler. Bu doğaldır çünkü bu evde juno beraber çalışılabilecek bir partner ihtiyacını gösterir. Eğer sert açılar varsa ilişkileri ve iş uyumlu olmaz. Çünkü biri diğerine hükmetme eğilimine girecektir. Eğer eşinizden ayrılmak istemiyorsanız, eşitlik için çaba göstermeniz gerekmektedir.

Juno 7. evde

Juno bu evde tamamen evlilik ya da ortaklık isteğine yoğunlaşır ve bu istek hayatınızın köşe taşı konumuna gelir.

Juno 8. evde

Sizin bir partnerdeki ihtiyacınız *** odaklıdır. Ve 8. evde sert açılar almış Juno bu kişinin sahiplenici olduğuna işaret eder. Evlilik ya da ortaklık sayesinde kendinizi yenileyebilir, dönüştürebilirsiniz. Bu istediğiniz ya da istemediğiniz şekillerde gerçekleşebilir.

Juno 9. evde

Sizin partner olarak ihtiyaç duyduğunuz kişi, beraber uzun yolculuklara çıkabileceğiniz, felsefik konular hakkında tartışabileceğiniz biridir. Bu evdeki Juno aynı zamanda bu kişinin sizden çok uzaklarda doğduğuna ya da farklı kültürden biri olduğuna işaret edebilir.

Juno 10. evde

Bu evde juno kariyerinizde ve sosyal statünüzde eşiniz ya da ortağınız yardımını alacağını gösterir. Eğer sert açılar varsa bu yardım durumu sizin isteğiniz dışında da gelişebilir. Eşinizden hoşnut değilseniz bile boşanamazsınız çünkü en büyük kaygınız sosyal statünüz ve kariyerinizde bir kayıp yaşamaktır.

Juno 11. evde

Juno bu evdeyken ilişki sosyal aktivitelere açık bir yapıdadır. Ya arkadaşınızla evlenir ya da evlilik sonrasında ilişkiniz arkadaşlık boyutuna taşınır.

Juno 12. evde

Juno 12. evde düşmanınız olabilecek bir partnere işaret eder (evlilik yada iş) Büyük olasılıkla, yanlış kişilerin etkisinde kaldığınız için suçlayabileceğiniz tek kişi yine sizsinizdir. Bu durum özellikle Juno ya da 7. evin yöneticisi sert açılar aldığında daha fazla dikkat çeker. Partneriniz iyi bir insan olsa bile kendini bir çok durumda kıstırılmış hissedecek ve sürekli olarak sizden yardım talep edecektir.

yagmuR 24 Haziran 2011 00:40

Cevap: Juno ve Kadersel Eş
 
Juno Terazi’de ise,
Gereksinim duyduğunuz eş , çekici, sosyal ve sanatsal duygusu olan biridir. Eşin hayattan zevk alan ve yaşamınıza gelişiyle beraber önemli kişisel değişimler geçirmenize sebep olabilecek özelliklerde olduğunu gösteren Juno-Terazi birleşimi , sevgi ilişkilerinde her şeyden ve sizi herkesten çok daha fazla sevebilecek bir eş getirirken , eşinizin toplumsal anlamda hatırı sayılır bir gücü olabileceğini de ifade edebilir .

Perius 25 Haziran 2011 09:25

Cevap: Juno ve Kadersel Eş
 
Yağmurcuğum senin haritaya baktım. Juno akrepte ve 9. evde görünüyor.


Juno Akrep’te
Partner gizemli ve herkese çekici gelen bir kişilik sergiler. Cazibe hat safhadadır. Cinsel olarak uyum zorunlu bir beklentidir. Eşiniz muhtemelen gizemli , aynı zamanda maddi olarak güçlü ve cinsel olarak doyumsuz bir kişilik olacaktır. Bu gezegensel döngü zaman zaman obsesif kıskanç bir eşi gösterirken, eşiniz ile aranızda bitmemiş bir karma bağlantısı olduğu anlamına da gelebilir.

Juno 9. evde

Sizin partner olarak ihtiyaç duyduğunuz kişi, beraber uzun yolculuklara çıkabileceğiniz, felsefik konular hakkında tartışabileceğiniz biridir. Bu evdeki Juno aynı zamanda bu kişinin sizden çok uzaklarda doğduğuna ya da farklı kültürden biri olduğuna işaret edebilir.

*****

Juno yorumların bu şekilde :)) Yolculuklara filan çık karşılaşabilirsin yane :D

Perius 23 Temmuz 2011 21:29

Şans Noktası - Past Fortune (TEMEL ASTROLOJİ - GEZEGENLER başlığına taşınacaktır)
 
Şans noktası[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Astroloji ile ilgilenenler şans noktasını duymuşlardır ancak konuyla ilgili kaynaklar dilimizde oldukça sınırlı. Gerçek anlamıyla bu nokta, formülünden de anlaşılacağı gibi, haritamızda Güneş, Ay ve yükselen burç derecesinin oluşturduğu ortak bir noktadır. Bir bakıma bu üç önemli faktörün bileşimini, optimum sonucunu gösterir gibidir. Çoğunluğun sandığı gibi piyangodan çıkan para değil, kişinin hayatında hangi alanlarda kazançlı çıkabileceğini anlatır. Ancak bu kazanç sadece parasal ya da maddi olmak zorunda da değildir. Helenistik astrolojide şans noktası yanında ruh noktası da tanımlanmıştır, hatta pek çok konuda farklı noktaların olduğunu söylemeliyiz. Daha sonraki yüzyıllarda Arap astrologların bu noktalarla aşırı ilgilenmesinden dolayısıyla şans noktası ve benzerlerinin adı günümüze “Arap noktaları” olarak kalmıştır.

Astrolojik haritamızda bu noktayı daha çok kısmet ve kazanç olanakları olarak görebiliriz. Şans noktasının bulunduğu burca ait konular kişinin kazançlarında gündeme gelir. Örneğin Bill Gates’in şans noktası teknolojiyi ve geleceğe ait konuları anlatan Kova burcunda iken Jacqueline Kennedy Onassis’in haritasında bu nokta yöneticileri, güçlü kişileri anlatan Aslan burcundadır. Genel olarak şans noktasının Venüs’ün ve Jüpiter’in yönettiği Boğa, Terazi, Yay ve Balık burcunda yer alması daha bereketli, keyifli ve maddi açıdan destekleyici görülür. Yengeç’te ve Aslan’da da güçlü görülebilir. Mars burçlarına düşen (Koç ve Akrep) şans noktası olsa olsa liderlik ve cesaret getirirler ancak maddi birikim olanağı sunmakta zorlanırlar. Örneğin W.A. Mozart’ın şans noktasının Akrep’te yer alıyor olması dikkat çekicidir.

Şans noktasının düştüğü ev de önemli bilgiler verir. Muhammed Ali’nin haritasında şans noktası Aslan burcunda ve bedeni anlatan 1. evdedir. O’nun kısmetini kendi bedeni ile ilgili konulardan (ayrıca Aslan güçlü olmak) kazandığını söyleyebiliriz. Yükselen burçtaki şans noktası kişinin kazancının, başka bir deyişle rızkının kişisel yetilerden, kişilikten ve kendi varoluşundan geldiğini gösterdiği için, kişinin şansını kendi üzerinde taşıdığını anlatır. Şans noktasının sırasıyla 10., 7. ve 4. evlerde yani diğer köşe evlerde olması daha kolay elde edilebilen kazançlara işaret eder. Düşük sayılan 3.,6,9. ve 12.evlerdeki şans noktası çok fazla maddi imkan sunmaz. Ancak belki başka tür imkanlara, ruhsal kazançlara işaret edebilir. Kişi belki zekasını ve düşüncelerini kazanca çevirebilir.


Nasıl hesaplayabiliriz ?

Haritanızda bu noktayı bulmak için internetteki değişik harita çıkarma sayfalarından yararlanabilirsiniz. Şans noktası (Part of Fortune) haritanızın gündüz mü, gece haritası mı olmasına göre iki formülle hesap edilir. Gündüz doğanların haritasında (Güneş ufuk çizgisinin üstünde olduğu) Ay’ın bulunduğu dereceden Güneş’in bulunduğu dereceye kadar ilerleyin ve aradaki derece farkını yükselen burç derecesine ekleyiniz. Ulaştığınız yer şans noktasının yeri olacaktır. Gece haritalarında da bu kez Güneş’in bulunduğu dereceden Ay’ın bulunduğu dereceye kadar ilerleyin ve aradaki farkı yine yükselen burcunuzun derecesine ekleyin. Ulaşılan yer şans noktasını gösterecektir. Kuşkusuz bu nokta ve benzerleri astrolojik açıdan enine boyuna incelenebilir. Belki daha fazla ilgilenenler bu ve benzeri konuları incelediğim Göklerin Bilgeliği kitabına da göz atabilirler. Şansınız açık olsun.


Hakan Kırkoğlu - Milliyet

N999 30 Nisan 2012 14:04

Venüs Gerçek Aşkınızı İspatlıyor
 
Evliliklerimizi, iş ilişkilerimizi ve aşk hayatımızı aşk gezegeni Venüs'ün etkilediğini biliyor muydunuz? İlişkilerimde daha mutlu olabilmek için ne yapmam gerekir diyorsanız işte cevapları...


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Koç



Astroloji’de her zaman bulunmayacak derecede önemli bir dönemin içindesiniz Burcunuz ile harekete geçen Venüs Önümüzdeki 15 Mayıs tarihine kadar çok etkili olmak üzere, yılbaşına kadar şairane denilebilecek ve hayatınızdaki semboller ile birleşecek güzel günler yaşayacaksınız. Koçların ele geçirme yeni başlanacak her türlü girişim Beklenmedik olaylarla gündemi hızla değiştirebilir. Başlanan projeler ilk başlangıcına göre çok farklı bir hal alabilir. Teknoloji, bilim gibi konularda yeni buluşlar hayret uyandırabilir Burcun Kadınları Jestleri Sevecekler birçoğu eşlerinin erkek arkadaşlarının duyarsız olduğundan yakınır. Onlar için fedakârlık yaptığını söyleyen kadınlar küçük jestlerle mutlu olabileceklerinin sinyalini verecekler…


Boğa


Venüs uyumunun çok önemli olduğu Boğalarda İlişki kurabilme biçiminizde kültürel paylaşmayı, aşkta mantıklı düşünmeyi ve sosyal ilişkilerinize önem vermenizi sağlayacaktır. Yüzeysel ve fazla derinleşmeyen aşklar yaşamak isteyecek, kalıcı ve temeli sağlam sevgiler yerine arkadaşlık olgusu içinde paylaşımları önemseyeceksiniz. Venüs astrolojide sadece aşk ve sevgiyi göstermez, hayatın keyifli ve zevkli yanlarını hissetmek için gerekli olan paranın da göstergesidir. Sizin gibi hesabını bilen, yaşamı boyunca güvencesine önem veren burçlar için bu dönemde paranın kazanabileceği alanları mantıklı bir şekilde gözden geçirerek hareket etmek kolay olabilir. Aklınızı ve hünerlerinizi doğru insanlarla, doğru zamanda görüşmeler yaparak, ilişkide bulunarak değerlendirmeniz halinde size çifte şans bile sunabilir…



İkizler

Venüs, İkizler burcunda zevk aldığınız her şeyi yönetir. Sahip olma, sevgi, güzellik, iş hayatı, uyum, birlik ve şanslar Venüs ile ilgilidir. (Cuma gününüzün de yöneticisidir) Venüs, aşkı simgeleyen gezegendir. Venüs'ün konumu, flörtlerin kişiliği hakkında pek çok bilgi verir. İşte bu sebepten Venüs burcunuz ile harekete geçebilirsiniz. Venüs'ü, hava elementi burçlarla da ve ateş elementi burçlarda çok iyi anlaşabilirsiniz. Bu kişilerle evlilik ilişkilerini sorunsuz yaşarsınız. İletişiminiz sadece aşkla sınırlı kalmayacak. Yanılmamak veya suiistimal edilmemek için temkinli olmamızda yarar var. Özelikle kredi, borçlanma, boşanma, miras nafaka gibi başkalarından beklediğimiz destekler hususunda zorlanmalar yaşanabilir. Geleceğinizi garanti altına almak istiyorsak, derinlemesine düşünmemizde yarar var…



Yengeç


Yengeçlerin 17 Mayıs tarihine kadar olan ilk bölümünde yüreğinizin içinde fedakârlık temasının, empatide bulunmanın önemini vurguluyor. Her ne kadar hızlı ve aktif bir seyir gibi görülse de, Venüs’ün düzenleyicisi Merkür Balık burcunda olduğu için tabii ki iki yönlü bir ilişki söz konusu olabilir. Bazen hislerinizden eminsinizdir kimi zaman kuşkular yüreğinizin içinde sizi rahat bırakmaz.. Ancak beraberliğinden şüpheniz varsa, ilişkide kurban durumuna düşmek istemeyeceksiniz. Özellikle 21 Mayıs tarihindeki Venüs-Neptün görünümü hayal kırıklığı yaşadığınız konular üzerinde yoğunlaşmanıza sebep olabilir. Aynı dili konuşup konuşamadığınızı bu dönemlerde öğrenebilirsiniz.. Hızlı ve sürpriz gelişmeler yaşanabilir. Venüs’ü Yengeç burcu olan kişiler sevdiklerinden çocuk sahibi olmayı daha çok istiyor olacaklar…


Aslan


Venüs ödüllerinizi, mutlu olduğunuz yeri, kısmetinizin ve şansınızın olduğu bölgeleri göstermesi açısından çok önemlidir. Aslanların genel anlamıyla arkadaşlık merkezli paylaşımların, sosyalliğin, aktivitenin, yolculukların ve sıralayacağım birçok konuda gayet olumlu paylaşımların yaşandığı enerjik bir süreçtir. Bu durumda beraberliğimizdeki paylaşımcılığın, ortak olmanın ne demek olduğunu gerçekçi bir gözle ele almamız lazım. Hayal kırıklığı yaşamak istemiyorsak resme iyi bakmakta yarar görüyorum ilişkideki kadersel temaları öne çıkarıyor. Beraberliğin ileriye yönelik olarak umut vaat edip vaat etmediğinin mutlaka ele alınması lazım. Çünkü bunu yapmadığınızda hayat zayıf olan halkanın bütünden ayrılmasına neden olabilir. Hemen sonra ise kişide iyimserlik, geniş düşünce, neşe, mutluluk ve rahatlama görülür. Derin anlamları içinde din felsefesi, yüksek eğitim, öğretim üyeliği, yabancı kültürlere seyahat olabilir.


Başak


Yaşamınızın yönünü belirler. sabrı, fedakarlığı, , gerçekçilik, kalıcılık, yüksek konsantrasyon ve çalışma azmi verir. İnsanlarla ilişki içinde olmanızı ve becerikli olduğunuz alanlarda bugüne dek edindiğiniz tecrübeleri göstermeniz anlamındadır. Kimi zaman kafanızda iki seçenek, kararsızlık ve bu kararsızlığın yarattığı sıkıntılar oluşabilir. Fakat ne olursa olsun Venüs hayatın lüksü ve zevkidir. Örneğin bu süreçte ihtisas alanınız olan konularda her türlü seminer, sosyal faaliyet, bilişim, internet ve medya dünyasıyla alakalı teknolojilerden yararlanmaya çalışmalı, kendinizi işinizle alakalı alanlarda göstermeli, bağlantılar içinde olmalı, tanıştığınız insanlarla bu bağı sürdürmelisiniz. Bekârsanız Tipiniz” olmayan biriyle çıkmayı deneyin. Size katacağı değerler olabilir. Onunla sürpriz mutluluklar yaşayabilirsiniz. Umduğunuzdan farklı geliştiğinde durun ve olan bitene bakın. Bazen olumsuz bir durum hayrınıza olabilir…


Terazi


Venüs burcunuzda Sorumluluk sahibi olmayı, daralmayı, tahammül sınırını, iş hayatı ve otoriteye karşı verdiğimiz tüm tepkileri gösterir. Etkileri esnasında, girdiği alanda yaşam döngüsü içinde hatalar arar. Hataları bulduktan sonra eskimiş kalıplarımızdan sizi kurtarana kadar uğraşır. Verimli ve verimsiz bir iş hayatının, düzeltilmesi mümkün müdür Genel olarak Bir yandan yeniye yer açarak, yeni bir sayfadan hayata bakmak isteyen süreç, biryandan da hızlandırıcı fakat bir o kadar da kafa karıştırıcı olabilir. Burcunuzla uyumlu görünüm yapan Venüs her ne kadar rahatlatıcı bir etki olsa da, kadersel durumlar söz konusu. Özellikle haritalarında sorunları olan çiftler için bir yol ayrımı söz konusu olabilir. Biraz zaman tanıyın ve kendini size ifade etmesine izin verin. Konumunu anlamak pek çok kapıyı açar sevgili Terazilere...


Akrep


Akrep burcunda Ani gerçekleşen şeyler, değişim, düşüş, yükselme, zorlanma, yenilikler ve bağımsızlık Venüs ile ilişkilidir. İş hayatınız ve maddi konularda sürpriz gelişmeler gündeme gelebilir. Önünü göremediğiniz yatırımlardan, borçlanmalardan kaçınmak lazım. Venüs başka insanlarla temaslar kurarak maddi ve manevi açıdan kendinizi garanti altına almaya çalışacağınız anlamına da gelebilir. Yaşamınızla ilgili dönüşüm ve yenilenmede bulunurken her olgunun olabilecek iki sonucunu da düşünerek hareket etmenizdir. Yine cinsellik gibi konularda Venüs’ü Akrep burcu olanlar… Karşı tarafa uyum sağlayabilme, saygı duyma anlamında daha başarılılar…


Yay


Yayların Kaderde ulaşılabilecek en yüksek nokta veya başımıza gelebilecek tüm problemler ve kadersel etkiler, Venüs’ün yerleşim pozisyonlarına göre Adan Z' ye analiz etmek mümkündür. Her alanda başarının, mutluluğun ve ünün göstergesidir. Venüs irade gücünüzü, hırsınızı, kararlılığınızı, egonuzu ve özgüveninizi gösterir. Hayatta hangi alanda yükselişe geçeceğinize işaret eder. (Pazar gününüzün yöneticisidir)Aşklarda Aynı anda iki kişiyi birden beğenmek veya ilişkiniz harici olarak geçici bir beraberlik yaşamak. Tabi ki ender de olsa bu durum kafanızı karıştırıcı olmayabilir. Yani karşı cinsin gözü üzerinizde diyebilirim. İlişkisi düzgün seyirde yürümekte olan çiftler için bu dönem, hayatın zevkli yanlarının tadına varılması, seyahatler ve keyifli bir dönem geçirilmesi anlamına gelebilir. Yine Özellikle Venüs'ü Yay burcu olanlar erken yaşta evliliği tercih ediyor olacaklar…



Oğlak


Venüs Oğlak burçlarında Şöhret başarı kariyer yükselme Yüksek güç, yüksek enerji, görünmeyen güç, noktalama, sonuçlandırma ile ilişkilidir. Venüs gündelik hayatınız içinde uğraştığınız, hizmet verdiğiniz her konu, sağlığınız ve verimli bir şekilde kendinizi düzenlemeniz açısından önemlidir. Bu süreçte, İş konularında geçmiş bazı meselelerin tekrar ele alınması gerekebilir. Eğer geçtiğimiz ay bir girişimde bulunduysanız bir haber gelmesi halinde sakin bir şekilde duruma bakınız size uymayan iş şartlarını çok iyi gözden geçirmeniz faydalı olabilir. Yenilik hevesi, değişik bir şeyler yapma arzusu veya karşınıza çıkabilecek bir fırsat ilginç gelebilir. Mutlaka iyi düşününüz Aşklarda sürprizler… Acabaların içinde kaybolmayınız!


Kova


Karşılaşma, etkilenme, bilinçaltı, gizlilik, hayaller Venüs ile ilişkilidir aşk hayatını renklendirici, aktif hale getirici, yeni tanışmaları sağlayıcı olsa da, bir enerjinin arkasına bakmayı asla ihmal etmeyin dikkatli olmayı elden bırakmayın. Özellikle cinsel paylaşımlar ve maddi-manevi anlamda ilişkinizde önem arz eden hususlarda dikkat etmekte yarar var. Yine geçtiğimiz aylar boyunca ilişkilerde bir sorun yaşanmışsa, şimdi bunlar yeniden düzenlenmek üzere karşınıza gelebilir Eğer temeli gerçekten sorunlu bir ilişkiniz varsa hakikatler ışığında yol alanlar bu kriz günlerini kolaylıkla atlatabilir. Dersler ve pişmanlıklar... "Arzu ve isteklerin nasıl kullanıldığı önemlidir. Burcunuzla güzel bir görünüm yapan Venüs, iletişim ve ilişki anlamında sürpriz güzelliklere sahip Aşırı alınganlık, fırtınaları,ortadan kaldırın….


Balık


Pozitif yönden, karşı tarafa uyum sağlayabilme, saygı duyma anlamında daha başarılılar Artık hayal kırıklığı yaşamak istemeyen Balıklar, kendi ideallerine, hayallerine sahip çıkarak doğru düzgün bir yaşam kurmaktan yanalar İç dünyanızda sizi baskı altına alan ve sürekli alttan almaya sevk eden durumlara tabii ki göz yummanız mümkün değil. Zaten bu tarihte neyin ne olduğunu anlamaya çalışarak, doğru bir yol kendinize tayin edebilirsiniz. Mayıs ayı sizin için çok önemli. Hem mesleki hem ilişki hem de parasal konularda gelecek vaat etmeyen durumların ayıklanma zamanıdır. Gelişim için sizi dış dünyada kendinizi göstermeye itekleyici gelişmeler yeni bir döngünün başlamasına neden olabilir. Bu döngüde lütfen artık kendi önünüzdeki yola bakınız. Kafanızı hiç kimsenin, hiçbir şeyin karıştırmasına izin vermeyiniz…

Aylin Sungur

Hesna 26 Temmuz 2012 13:13

Gezegenler
 
Güneş Yönettiği burç : Aslan
Güçlü olduğu burç : Koç
Güçsüz olduğu burç : Kova
Zararlı olduğu burç : Terazi
Kisinin enerji birikimini ve yaraticiligini nasil kullanip gelistirdigini belirler.Günes dogum haritasindaki hareket ve yaratici enerjinin kisi tarafindan nasil ortaya kondugunu bulundugu burç belirler.Olusturdugu bakis açilari bu enerjinin hangi alanlarda olumlu çikislar yapabilecegini,hangi alanlarda uyumsuzluk ve engellerle karsilasacagini gösterir. Güçsüz konumda olmasi yada bakis açisi olusturmamasi yerine sert etkiler almasi daha iyidir,çünkü böyle bir günes yanlislarindan alacagi derslerle kisinin olgunlasmasina yardim eder.

Ay Yönettiği burç : Yengeç
Güçlü olduğu burç : Boğa
Güçsüz olduğu burç : Akrep
Zararlı olduğu burç : Oğlak
Ay soğuk ve sisli bir etkiye sahiptir. Dişi özellikler gösterir. Ay geçmişi belirler. Bedenimizin yaşamasını sağlayan besleyici ve kuvvetlendirici sıvıları yönetir. Kişilerin geçmişlerindeki anıları biriktirir ve yeri geldiğinde anımsatır. Ay kişiliğin bilinçsiz yönüdür. Bir erkeğin haritasında annesini ve eşini gösterir. Annelik içgüdüsü ile birlikte içimizde barınan aile baskısını gösterir.

Ay gebeliğin ve doğumunda yöneticisidir. Çocukluk döneminde yaşadığınız olaylara ait anılar Ay tarafından yönetilir. İnsan ruhunu yavaş yavaş geliştiren bir güce sahiptir. Nerede bir yaşam kıvılcımı varsa onu en iyi biçimde besler,büyütür ve korur. Duygu ve heyecanların bugünden geçmişe,geçmişten bugüne akışını yönetir.

Merkür Yönettiği burç : İkizler, Başak
Güçlü olduğu burç : Başak
Güçsüz olduğu burç : Balık
Zararlı olduğu burç : Yay
Venüs, kişilerin sevinçlerini,beğendiği lüks şeyleri,sosyal yaşamlarını ve sanat yeteneklerini yönetir.Aynı zamanda huzuru,güzelliği,tembelliği ve bohem alışkanlıkları simgeler.Venüs çok güçlü bir konumda ise fazla zevke düşkün,yüzeysel ve basit düşünen bir kişiliği gösterir.İnsanların en güzel ve ince duygularını yönetir.

Cinsel ilişkilerde büyük bir mutluluk verir.Çiftleşme oyununda tamamlayıcı öğeler olan giysi,şarkılar ve çekici davranışları yönetir.Venüs istek demektir.Hertürlü zorbalığı terbiyesizliği

Ve onur kırıcı etkileri uzaklaştırır. Güzel sanatların esin kaynağıdır. Ortaklığı, cömertliği, tatlılığı, hoşluğu, iyi huyu ve dengeyi simgeler. İlişkilerde uyum sağlamak, denge kurmak isteğini de yönetir.

Venüs Yönettiği burç : Boğa,Terazi
Güçlü olduğu burç : Balık
Güçsüz olduğu burç : Koç, Akrep
Zararlı olduğu burç : Başak
LoVenüs, kişilerin sevinçlerini,beğendiği lüks şeyleri,sosyal yaşamlarını ve sanat yeteneklerini yönetir.Aynı zamanda huzuru,güzelliği,tembelliği ve bohem alışkanlıkları simgeler.Venüs çok güçlü bir konumda ise fazla zevke düşkün,yüzeysel ve basit düşünen bir kişiliği gösterir.İnsanların en güzel ve ince duygularını yönetir.

Mars Yönettiği burç : Koç, Akrep
Güçlü olduğu burç : Oğlak
Güçsüz olduğu burç : Terazi
Zararlı olduğu burç : Yengeç
Mars,cana yakın ve dostç tutumlu fiziksel gücü simgeler.Hem yapıcı ve hem yıkıcı enerjiler taşır.Tutku ve insanlardaki hayvansal içgüdüler gibi güçlü duyguların yöneticisidir. İyi dengelenir ve kendisini olumlu bir biçimde göstermesine olanak sağlanırsa,cesaret,sabır,kendine güven gibi güçlerin filizlenmesine neden olur.

Kişisel atılımlar,hırçınlık,kavgacılık,keskin zeka kavga ve tarışma gücü,bağımsızlık,kararlılık,direnç,tüm engellere karşı başarıya ulaşma isteği ve tüm bunların üzerinde,önderliktir.Mars,olağanüstü bir kas gücü,uygulama yeteneği,çalışma ve yöneticilik yeteneği verir.Fiziksel hazları mutlulukla bir araya getirebilir.Olumsuz yanı korkunçtur.Kötü bir açı yapıyorsa şiddet ve zorbalık patlak verir.Cinayet,kaza,yangın,saldırılar,yağmalar ve ahlak bozuklukları ortay çıkar.İyi bir konumda ise güçlü,dinç,çalışkan ve iyi yapılı bir kişilik ortaya çıkar.

Jüpiter Yönettiği burç : Yay, Balık
Güçlü olduğu burç : Yengeç
Güçsüz olduğu burç : İkizler
Zararlı olduğu burç : Oğlak
Jüpiter şansların en büyüğüdür.Tüm umutların yitirildiği bir anda bir kurtuluşu bulmayı simgeler.Kişinin din,felsefe ve eğitimle ilgili konularda yaşamın hangi alanlarında kendisini ortaya koyduğunu gösterir.Bu alanlar maddesel ve ruhsal zenginliklerinin hangi sosyal düzenlerde gelişebileceğini,karşılığında nasıl bir şans elde edilebileceğini gösterir.Kötü konumdaki jüpiter kararsız bir kişiliği gösterir.Bu kişiler tüm görüş ve düşüncelerinde aşır bir yol izler,yobaz yada fanatik olabilirler.Borca girebilir,gelişigüzel herşeyi ödünç alabilirler.sözlerini tutmaz,yükümlülüklerini yerine getirmezler.lükse düşkündürler.İyi konumdaki jüpiter insanları ise yücegönüllülük ve içtenlik görülür.Akıllıca ve yerinde yargıları vardır.Ahlak kurallarına ve dinsel inançlara saygılıdırlar.

Satürn Yönettiği burç : Oğlak, Kova
Güçlü olduğu burç : Terazi
Güçsüz olduğu burç : Yengeç
Zararlı olduğu burç : Koç
Satürnün etkisi ağır,sınırlayıcı ve uzun sürelidir,tıpkı zaman gibi.İnsanın kendini geliştirip yücelteceği sorumluluğunu,görev duygusunu,kişisel disiplinini, sabır,direnç ve kararlılığını arttıracak bir güce sahiptir.

Satürn kısıtlayıcı bir gezegendir. Bu sınırlama insanlara sorumluluklarını sürekli hatırlatmasından ötürü ortaya çıkar.İnsanın karakterinde henüz tamamlanmamış eksikliklerini karşısına çıkarır ve onları cesaretle ele alıp düzeltmesini sağlar.

Soyluluk ve ağırbaşlılık verir.İyi konumdaki satürne sahip insanlar vicdanlı,dürüst ve çalışkan olurlar.Kötü konumdaki satürne sahip kişiler, her durumdan yakınan ellerine geçen her fırsatı kaçıran kişiler olurlar.Bencillik karamsarlık ve kendine acıma görülür.

Uranüs Yönettiği burç : Kova
Güçlü olduğu burç : Akrep
Güçsüz olduğu burç : Aslan
Zararlı olduğu burç : Boğa
Uranüs kişinin yeni arkadaşlıklar,gruplar örgütlenmiş dernekler,deneyler edinme olgularını simgeler, yaşamına birdenbire beklenmeyen deneyler getirir.Aynı zamanda kişinin özgürlüğünü ve bağımsızlığını aramasını simgeler.Ürünüs zekanın ötesinde deha gezegenidir,önseziler,ileri görüşler,gleceği okuma,altıncı duyu v.b konuları da kapsar.

Üranüs değiştirme,özgünlük,yaratıcılık,başkaldırma,özgürl ük,şok ve koparmadır.Bağımsız,klasik olmayan,önceden belirlenemeyen,doyurulamayan,keskin ve moderndir.Yenilik,yaratıcılık ruhu,anarşi,serbest ve yasadışı cinsel davranışlardır.

Doğruluğun arı bir biçimi olan uranüs ödün vermez.Ona karşı olan düşünce ya tümüyle yok edilmeli yada kendisi yok olmalıdır.Üranüsün kötü etkisi altında kalanlar aşırı tutkulu,sosyal yönden uyumsuz yada her iki niteliği de kapsayan kişiler olduğu görülür.Güçlü bir uranüsü olanlar disiplinle öz denetimi öğrenmelidirler.

Neptün Yönettiği burç : Balık
Güçlü olduğu burç : Yengeç
Güçsüz olduğu burç : Balık
Zararlı olduğu burç : Oğlak
Neptün soyut şeylerle ilgilenir. Madde ile ilgili olmayan düşünceler,kurnazlıklar ve arınma.Neyin anlamlı neyin anlamsız olduğunu açıklayan çok kişisel bir denem taşıdır.Neptün tanımlanamayan duygular oluşturur. Neptünü iyi konumda olan kişiler ince,alçakgönüllü ve çok duygusal olurlar.Böyle olunca da kolayca kırılıp gücenebilirler.Sıksık yalnızlığa çekilip ruhsal yönden kendini dengelemek isterler.Çok çabuk kavrama yeteneği sağlar.Kötü konumda neptüne sahip olanlar kendi iç dünyalarına kapanan kişiler haline gelirler.Bu tipler içkiye ve uyuşturucu maddelere çabuk alışırlar.Olumsuz neptüne sahip kişiler kişisel çekiciliklerini diğer insanları aldatmak için kullanırlar.

Pluto Yönettiği burç : Akrep
Güçlü olduğu burç : Aslan
Güçsüz olduğu burç : Boğa
Zararlı olduğu burç : Kova
Pluto fiziksel ruhsal yenilenme gücüdür.Bilinçaltındaki düşünceleri yüzeye çıkarır.Fiziksel olarak pluto cinsel organlar ve bilinçli cinsel isteklerle ilgilidir. Kötü konumda pluto kişiyi aşırılıklarının kurbanı ederek,ruhsal bozukluğa neden olabilir.Ölüme yakın bir olay yaşayabilirsiniz veya bir ölüm haberi sizin bütün hayat görüşünüzü değiştirebilir. luto evrensel gelişme,değişim,dönüşüm,bitişler ve yeniden yapılanmanın yöneticisi konumundadır


alıntıdır

Dream 30 Eylül 2016 13:09

Kara Ay nedir?
 
Ay’daki değişimlerin gözlenmesi konusu uzunca bir zamandır insanların dikkatini cezbetmekte. İnternetin yaygınlaşmasıyla da birlikte; Kusursuz Dolunay, Hasat Ayı (sonbahardan önceki son dolunay) ya da nadir gözlemlenen ve Kanlı Ay diye bilinen kırmızı dolunay gibi “ay olayları” medyada geniş yankı bulabilmekte.


İşte bu Ay olaylarına 30 Eylül’de (yani yarın) bir yenisi daha eklenecek. Bir takvim ayında gözlemlenen ikinci yeni ay durumu olan Kara Ay, 30 Eylül'de ortaya çıkıyor. Ancak bu ay olayı gökyüzü gözlemcilerine tatminkâr bir gözlem olanağı sunmayabilir.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Ay’ın, Güneş ile Dünya arasında ve karanlıkta kalan tarafının Dünya'ya dönük olduğu konumuna Yeni Ay diyoruz. Fakat bu olayı gece gözlemlemek imkânsız. Çünkü Güneş ile Ay bu dönemde birbirine yakın bir bölgede bulunuyor ve hemen hemen aynı zamanlarda yükseldikleri için Güneş, ışığıyla Ay’ı boğuyor. Yeni Ay’ın en kolay görülebildiği zaman ise, Güneş’in tam karşısında konumlandığı an. Yani Ay tutulması olarak adlandırdığımız zamana denk geliyor. Bunun dışında gökbilimciler bu Ay olayını ancak birkaç gün önce ya da sonra Ay’ın görülebilen çok küçük bir kısmını görerek gözlemleyebiliyor.


Yeni Ay genellikle her takvim ayında bir defa gözlemlenebiliyor olsa da bu durumun bir istisnası var. Ay aslında tam döngüsünü yirmi dokuz buçuk günde tamamlıyor diyebiliriz. Buradan hareketle her 32 ayda bir, takvim ayının bir başında, bir de sonunda olmak üzere aynı ay içerisinde iki defa Yeni Ay gözlemlenmesi mümkün.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bu ikinci Yeni Ay'dan Kara Ay olarak bahsedilir ve astrolojide ilk Yeni Ay’ın kötü kardeşi olarak kabul edilir. Bu durum, Kara Ay'ın hastalıkların, kötü şansın ve hatta kıyametin habercisi bile olabileceğine dair batıl inanç destekli söylentilerle adeta bir astrolojik korku tüccarlığı yapılmasına yol açabiliyor.

Ama eğer Kara Ay bir şeylerin habercisi olacaksa, 2 Ekim tarihinde gözlemlenecek hilal şeklindeki sarı ve güçlükle görülebilen ayla birlikte Yahudilerin yeni yılı anlamına gelen Rosh Hashanah ve 3 Ekim tarihinde de İslam takviminin ilk ayı olan Muharrem ayı başlayacağının habercisi olabilir. Hepsi bundan ibaret. Yani 30 Eylül'de görünecek olan Kara Ay olayını kafanıza takmadan keyfini çıkarabilirsiniz.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 07:40.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk