[blackkurt38]

Yazılarına ne derece inanılabilir?
"Kendisi başlıca, gelecek kötülükler hakkında kehanette bulunur, yazılarında iyi olana çok ender rastlanabilir" . Bu ifade, Nostradamus'u tenkit etmeyen, aksine müdafaa eden Charles A.War'a aittir. (Oracles of Nostradamus, s.36)

16. asırda yaşayan Fransız astrologun (müneccimin) aktüalitesini korumasına sebep nedir? Kimdir, ne yapmıştır, söyledikleri ne derece gerçektir? Hakikatle açıklanması mümkün müdür? Ayrıca, Nostradamus gibi kehanette bulunanların gördükleri alaka nasıl açıklanabilir?

Tarihte, birçok kimsenin gelecekle alakalı beyanda bulunduğu görülür. Bunları iki sınıfa ayırabiliriz. Peygamberler ve kehanette bulunanlar (falcılar, müneccimler, kahinler vb.). Gelecek, gaib (bilinmez, örtülü) olduğundan, zaman ve mekanla sınırlı olan insanların bunları bilmesi, kainatta geçerli olan kanunlara ters bir hal ortaya çıkarır.

Peygamberlerin geleceğe ait ifade ve beyanları, Allah'ın vahyetmesiyle mümkün olmaktadır. Onlara bir mucize olarak verilmiş, davalarının tasdik edilmesine yardım etmiştir. Kehanette bulunanlar ise bu işi meslek edinmişlerdir. Bunu gelir temini veya şan ve şöhret için kullanmaktadırlar. Bunların söylediklerine ne. derece inanılabilir? Araştırmalar bunları ne kadar haklı çıkarmıştır? Ve girişte söylediğimiz soruları teferruatı ile cevapladığımızda varacağımız netice, hayatımızın rehberi Efendimizin (s.a.v.) ifadesi olacaktır: "Bütün müneccimler yalancıdır".

Neden çok alaka görüyorlar?

Gaibden haber verdiği söylenen bu kimselerin geniş çapta alaka görmelerinin sebebi, kehanetlerinin hemen hemen her zaman doğru çıkması değildir. 0, krallar tarafından mükafatlandırılan bir adamdı; ama gördüğümüz kadarı ile, onların hayat akışlarını düzenleyen veya yollarındaki tehlikenin bir tekini bile kaldıran hiçbir faydalı işaret vermedi, Maddeciliğin ruhsuzluğundan bunalan insanımız, ölçüsüz, rehbersiz, doğru olmayan mistik saplantılara kapılmaktadır. Günümüzde falcılığa, astrolojiye ve doğu mistisizmine olan alakanın artması bunun ifadesidir. P.Whitmo-re, "A Seventeenth Century Exposure of Superstition" adlı kitabında, "astroloji o zaman ve hala bugün, batıl itikatların en derin köke sahip olanıdır" demektedir. Ilımlı tahminlere göre, sadece ABD'de günümüzde en az elli milyon kimse yani aşağı yukarı her dört kimseden biri bir astroloji çeşidi ile yakından ilgileniyor. Nostradamus gibi birçok kimse, falcılığa veya bu sahaya düşkün olanların, gelecekle alakalı ümit ve tutumlarını istismar ettiler ve onlardan hususi alaka görerek şöhret ve servet sahibi oldular.

Birçok kimse kumara olduğu gibi, fala da düşkündür. Bu kimseler, Nostradamus gibilerinin başarısızlıklarını görmezlikten gelirler. Bununla alakalı Eric Russel, "Astrologi and Prediction" adlı kitabında Nostradamus'un çağdaşı olan birçok Avrupalı astrologun önceden bildirdiği "korkunç su baskını"nı ele alıyor. Onlar, bütün gezegenlerin "su ihtiva eden balık burcunda bir arada olacağı" görüşünü paylaştılar. Bu hal, bilinen dünyanın suyla yok edileceğinin şaşmaz bir belirtisiydi. Hatta, mali güçleri iyi olanların, limanlardaki tekneleri hazır tutmaları, gemi yapımcılarına büyük kazançlar da sağladı. Dünya bu sonu bekledi, ama hiçbir şey olmadı. Russel, şöyle devam ediyor. "Hızlı düşünebilen astrologlar felaketi bertaraf etmekle alakalı duaların gücünden dolayı hristiyanları tebrik ettiler. Avrupa'daki astrologlar, birkaç sıkıntılı hafta geçirirken, bütün hadise bir aydan sonra unutuldu, ama astrologlar, tekrar yeni doğmuş prensin falına bakmağa davet edildiler." Sırası gelmişken şunu da ekleyelim: Astrologlar, gezegenlerin bir araya gelmesinden dolayı Nisan 1982 civarında depremler, seller ve kuraklıkların olacağını söylediler. Astronomlar ise, gezegenlerin direkt olarak aynı sıraya girmeyeceğini tesbit ettiler. Yer ve diğer sekiz gezegen güneşle 95° 'lik bir daire dilimi içinde bulunacaktır. Böyle bir halde, belirlenen vakit içinde (aslında her zaman olduğu gibi) büyük deprem, sel veya kuraklık olursa, birçok kimse bu hadiselerin astrologlar tarafından doğrulukla bildirilmiş olduğunu kabul edecekti. Aynen yine böyle: "Falanca öldürülecek" diye yapılan kehanette iki ihtimal vardır: Öldürülecek veya öldürülmeyecek. Kehanet gerçekleşirse astrologların zaferi ve reklamı olur. Gerçekleşmezse, kısa zaman süresi içinde hadise unutulur, gider. Etrafınıza bakarsanız, böyle binlerce kehanet hergün duyulmakta ve unutulmaktadır.

Ne Derece Doğru?

Nostradamus'un yapmış olduğu söylenen 946 kehanetten ancak, 70'inin bir bakıma gerçekleştiği söylenebilir. Buradaki başarı nisbeti % 7'den azdır. Nostradamus kehanetlerini "mukaddes yazıları rehber tutup astronomik hesaplamalarla ayarladığını itiraf etti." Bu itirafların kaynağını araştırdığımızda Muhyiddin-i Arabi'nin eserlerinden de istifade ettiğini görürüz. Muhyiddin-i Arabi'nin çeşitli işaretlerini kendi kafasına göre yorumlayarak düzmecelerde bulunmuştur. Charler Ward onun hakkında şöyle der: Bilmecelerle konuşan biridir, hem cesur, hem çekingendir. Sathi bir hristiyan, yürekten bir putperesttir. Önceden yanacağını haber verdiği Pouzin şehrini kendi yakmıştır."

Mânâlar açık mı, yoksa kapalı mı?

Diğer kehanette bulunanlar gibi, Nostradamus'da basma kalıp ve belirsiz veya çift manalı sözler kullanmakta ustaydı. "Astrology and the Popular Press" adlı kitabında Bernand Capp şöyle diyor: "Nostradamus, sözlerini dramatik bir belirsizliğe büründürmekte ustaydı, bu yüzden de kehanetleri şimdiki çağa kadar canlı kaldı."

James Laver, "Nostradamus or the Future Foretold" adlı eserinde, onun dörtlüklerinin bu özelliğinden de söz ederek şöyle diyor: "Şiir yazma ve imla kaidelerine uymayan, anlaşılabilen bir düzene konulmayan, uydurulmuş adlarla yazılan bu dört mısralı, Fransızcası güç anlaşılabilen şiirlerden herhangi bir mana çıkarmak mümkün olabilir mi? Manası olsa da aranmaya değer mi? Yazıların önsözünde Nostradamus, "dinleyicilerini gücendirmemek için manası örtülü, çapraşık cümleler" kullandığını kabul ediyor. Bunun içindir ki, bugün bile, sözlerinin çoğu manasız bir kelime yığınıdır. "

Pusulasını şaşırmış Nostradamus hayranlarına el uzatırken, şu ölçüyü vermeden geçmeyelim: "Ey iman edenler içki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir. Bunlardan kaçınız ki, kurtuluşa eresiniz." (Maide/90)

[KiLL]

bu adamın bır suru kehanetlerı tuttu. Saddamın asılması olsun , ıkız kulelere saldırı olsun , kuş grıbı olsun ve daha aklıma gelmeyen bır suru seyı tuttu bu adamın. Gaztelere televızyonlara manset oldu. Bilemiycem artık..