Çevrimdışı

Bilindiği gibi anne sütünün ilk günlerden itibaren alınması, bebeğin bağışıklık sistemini güçlendirir. Kolostrum denilen bu süt, antikorlar (vücudumuza giren bakteri, virüs ve allerjen gibi yabancı maddeleri yok etmek üzere doğuştan var olan veya daha sonra meydana gelen bağışıklık maddelerine karşı bir cisim) bakımından çok zengindir. Aynı zamanda kolostrumun içinde virüs ve bakteri parçaları vardır.

Sütü içen bebeğin bağırsak sistemi ve bağışıklığı gelişmeye başlar. Önemli olan da budur. Çünkü bağırsaklar, bebeğin ağız yoluyla alabileceği, mikrop ve virüslerin geçtiği en uzun kanaldır. Eğer burada korunma iyi olursa bebek hastalanmaz. Bebek anne sütündeki antikorları alırken kendi ortamına uygun olan bağışıklığa kavuşur.

İlk 6 ay içinde bebeğe sadece annesütü verilmesi onu korur. Bu sayede mikroplu su içmez, üzeri böcek ilacı kaplı sebzeler tüketmez, deterjan gibi kimyasallarla donanmış biberondan içmez. Ek besinlere 6. aydan sonra geçildiğinde de mevsimin sebze ve meyvelerinden faydalanmak gerekir. Sebzeler iyi yıkanmalı, sıyulabilenler soyulmalıdır. Sebze ve meyvelerdeki vitaminden yararlanmak için buharda pişirilmelidir. En fazla 2 kere, yine buharda ısıtılmalıdır.

Antibiyotik kullanımı kesinlikle doktor kontrolünde yapılmalıdır. Nezle ve gripte antibiyotik verilmemelidir. Her kürün vücuttaki yararlı bakterileri de öldürdüğünü unutmamalıyız. Oysa yararlı bakterilerin sayılarının azalması, zararlılara yer açar. Bağışıklık için bebeklerin hareketlerinde serbest kalmaları da önemlidir. Bebek 4 aylık olunca ellerini, 6 aylık olunca da oyuncaklarını, 9 aylıkken de yerde bulduğu her şeyi ağzına alır. Aslında bu hareketler gelişmekte olan bağışıklığa katkıdır. Ortamın mikroplarıyla bebek yavaş yavaş tanışır. Genel hijyen kurallarına uyulduğu sürece, aşırı koruyucu bir tavırla elini değdirdiği her şeyi yıkamaya gerek yoktur.

__________________
Lucifer dediler bana, kötülüğü anlatmak için. Halbuki, ışık ve güzelliği anlatırdı Lucifer. Ben kötüyüm bu düzen için; ama değilim asla kötülük.