IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

3Beğeni(ler)

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 15 Aralık 2010, 03:13   #1
Dilara
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Günün Dini Şiiri




Biz Allah’ı severiz
Yeri göğü yaratan ağaçları donatan
Çiçekleri açtıran bir Allah’tır bir Allah!
Allah her yerde hazır ne yaparsan o görür.
Ne söylersen işitir. Vardır birdir büyüktür.
Biz Allah’ı severiz. Her emrini dinleriz.
Beş vakit namaz kılar Ona isyan etmeyiz.
Bizlere akıl verdi. Doğru yolu gösterdi.
Dini İslam'a uymayan ateşte yanar dedi.
Kur’ana iman eden Peygamberi izleyen
Dünyada mesut olur Cehennemden kurtulur.
Mümin iyi huyludur. Herkes ondan memnundur.
Kimseye zulüm eylemez. Kendi de huzurludur.
Ya Rab! Af eyle beni. Ve anamı babamı.
Kafirlerin şerrinden koru Müslümanları!



[Osmanlı devleti zamanında bu şiir bütün ilk mekteplerde okutulurdu.]

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 20 Aralık 2010, 15:54   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Jessy Nickli Üyeden Alıntı
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Ya Rab! Af eyle beni. Ve anamı babamı.
Kafirlerin şerrinden koru Müslümanları!

[Osmanlı devleti zamanında bu şiir bütün ilk mekteplerde okutulurdu.]

''Amin!.'' MükemmeL PayLaşım..
Tekrar, TşkLer.. Jessy

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 21 Aralık 2010, 00:02   #3
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Rahmetini umarak
Günahkar bir dille;
Allah Azze ve Celle

Ya Rasulallah
Âlemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden
Kalbimizden seyrediyoruz seni.

İşte
Bir yaşındasın
Beni Sa'd yurdundasın
Sana süt anne olmadı kadınlar
Bu yüzden dargın bulutlar
Bir damla yağmur indirmiyor
Kıtlık hüküm sürüyor Beni Sa'd yurdunda
Minicik bir bulut var gökyüzünde
Sana aşık...
Ayrılmıyor başucundan
Ve insanlar yağmur duasında...
Hz.Halime kucağına alıyor seni
Yeryüzünde bir gölgelik...Seni güneşten korumak için
Oysa minicik bulut gökyüzünde
Sana meftun sana kilitli...
Ve dua eden rahibin kucağındasın
Dünyalar güzeli gözlerine bakıyor rahip
Kıtlığı da unutuyor yağmuru da duayı da
Ama sen unutmuyorsun
Uğruna canlarımız feda o gözlerinle gökyüzüne bakıyorsun
O minicik bulut ilişiyor bakışlarına
Büyüyor büyüyor...
Sonra nazlı nazlı yağmur damlaları iniyor buluttan
Fakat çoğusu bilmiyor yağmurun geliş sebebini
Çoğusu bilmiyor seni...

Altı yaşındasın
Medine-i Münevvere yolundasın
Yanında aziz annen ve Ümmü Eymen
Yetimliğini hissediyorsun baba kabristanında
Sonra yolda Ebva'da öksüzlük karşılıyor seni
Mekke'ye annesiz giriyorsun
Abdulmuttalip bir başka seviyor seni
Ebu Talip bir başka seviyor

Ya Rasulallah
Mekke çocukları annelerine seslenirler miydi senin yanında
Onlar anne deyince sen yere mi bakardın
Mekke rüzgarları kaç gece gözyaşlarını taşıdı Ebva'ya
Kaç gece anne diye hıçkırdın
Efendim!
Senin yerine de anne dedik annemize
Senin yerine de baba dedik

Yirmi beş yaşındasın
Ve bambaşkasın
Kimse sana denk değil
Şefkat yayıyor kokun
Güven veriyor sesin
Sen Muhammed-ül Emin' sin

Otuz üç yaşındasın
Dalga dalga rahmet var

Otuz beş yaşındasın
Hadi gel bekletme yar
İniltiler çalıyor kapısını göklerin
Hadi gel bekletme yar
Sinesi çatlayacak Rasul bekleyenlerin...
Hadi gel ey Yâr!
Nurdağına davet var

İşte
Kırk yaşındasın
Hira Nur dağındasın
Cibril iniyor göklerden
Ve nokta nokta her yerden salat selam yükseliyor
Sen kâinatın yüreğinden hasretle kopan ' Ah! ' sın
Karanlık gecelerimize sabahsın
Sen Nebiyullahsın
Sen Habibullahsın
Sen Rasulullahsın

Niye incittilerki seni sultanım
Niye işkence yaptılarki sana
Ebu Talip öldü diye mi bu pervasızca saldırılar
Himayesiz kaldın diye mi
Kabe'deki ağlayışın geliyor gözümüzün önüne
' Amca yokluğunu ne çabuk hissettirdin ' diyişin
Haremde namaz kılışın geliyor aklımıza
Başına pislikler saçılıyor
Başlar feda o mübarek başına
Nasipsizler sana bakıp nasıl da gülüyorlar
Biri koşuyor Mekke sokaklarından sana doğru
Biri koşuyor ama sanki yere inmiş Arş-ı Âla
' Bu koşan kimdir ' diye bir soru dolaşıyor boşlukta
Bu koşan kim?
Ve cevap veriyor biri:
Muhammed' in kızı Fatımatüz-Zehra
Velilerin anası...
Yüzünü gözünü siliyor biricik kızın
Sana yeryüzünde en çok benzeyen
Gülmesi sen ağlaması sen
' Ağlama kızım ' diyişin geliyor aklımıza
Niye çıkardılar ki yurdundan seni
Himayesiz kaldın diye mi
Onlar bilmiyorlar mıydı seni himaye edeni
Seni yetim bulup barındıranı
Seni alemlere rahmet kılanı
Onlar deli diyorlardı sana sen susuyordun
Mecnun diyorlardı şair diyorlardı sen susuyordun
'Seni bizim elimizden kim kurtaracak' diyorlardı
Sen
Sen ' Allah! ' diyordun
Allah Azze ve Celle
Semayı haşyet kaplıyordu
Sen ' Allah! ' diyordun
Arş-ı Âla titriyordu
Bedir' de ' Allah! ' diyordun
Üç bin melek iniyordu alaca atlarda
Yüz yirmi beş bin sahabi:
' Anam babam sana feda olsun ' diyordu

Ya Rasulallah
Medine-i Münevvere sokaklarında yürüyordun
Neccar Oğulları'nın küçük kızları seni görünce
Sevinçten ne yapacaklarını bilememişlerdi
' Beni seviyor musunuz ' diye sormuştun onlara
' Seni çok seviyoruz Ya Habiballah ' demişlerdi
Sen de:
' Allah biliyor ki ben de sizi çok seviyorum' demiştin
Bu gün yaşayan gençler var
Neccar Oğulları'nın kızları diğil belki
Ama seni onlar da çok seviyor
Gözyaşlarından belli ki seni canlarından çok seviyorlar
Senden başka kimseleri yok
Allah biliyor ki sen onları da çok seviyorsun

Altmış üç yaşındasın
Refik-i Âla duasındasın
Senin için siyah yünden çizgili bir cüppe dokunmuştu
Kenarları beyazdı
Onu giyerek ashabının yanına çıkmıştın
Ve mübarek ellerini dizine vurarak:
' Görüyor musunuz ne kadar güzel ' demiştin
Meclisinde bulunan biri sana seslenmişti:
' Anam babam sana feda olsun ya Rasulallah onu bana ver '
Niye istemişti ki senden sevdiğini bile bile
İstendiğinde katiyyen ' hayır ' demediğini bile bile
' Peki ' dedin o zata
Ve sen yine yamalı eski cübbeni giydin
Dostuna kavuşmana bir hafta kalmıştı
Aynı cübbeden yine yine diktiler
Ama giyinmek nasip olmadı
Haberler uçurmuştun Ebu Hureyre' nin diliyle:
' Benden sonra öyle kimseler gelecek ki keşke peygamberi görseydik de ne malımız ne evladımız olsaydı diyecekler '
Ve Hz. Enes ile paylaşmıştın özlemini
' Beni görmedikleri halde bana iman eden kardeşlerimi görmeyi çok isterdim'

Sultanım!
Ey Medine minberinde ' ümmeti ümmeti ' diye hüznü giyen sevgili
Ey Mekke mihrabında alemler hesabına ' Allah! ' diyen sevgili
Bize lütfu ilahi bahşedilen kapına diz çöktük bey' at ettik
Rabbinden bize ne getirdi isen amenna
Duyduk itaat ettik

Ya Rasulallah
Sen hâlâ kırk yaşındasın
Ve hâlâ ümmetinin başındasın...

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 22 Aralık 2010, 00:02   #4
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Özlemim sanadir ey nebi

Özlemim Sanadır Ya Resûlullah


Şu sıcak çöllerde bir kum tanesi
Olsaydım ayağın bassaydın bana
Gözyaşım vuslatın son bahanesi
Gül yüzlüm özlemim bitmiyor sana

Selavat ettikçe gözlerim dolar
Ey ezelde mevcut, ebeddeki yar
Mecnun olup gezsem hep diyar diyar
Ey Nebi özlemim bitmiyor sana

Gülden hastır kokun burnumda tüter
Aklım Medine de, korkarım yiter
sen 'Ümmet' dedikçe varlığım titrer
Resulüm özlemim bitmiyor sana

Geceler gün olmaz düşümdesin sen
Her irkilişimde işimdesin sen
İçtiğim suyumda aşımdasın sen
Ey Nebi özlemim bitmiyor sana

Kalbim çırpınıyor andıkça seni
Rabbim şefâtinden ayırma beni
Aklımı devşirdim ben yeni yeni
Resulüm özlemim bitmiyor sana

O kutlu beldene bir gelebilsem
Nur cemalin ile aşk alabilsem
Kevser havuzunda pul olabilsem
Gül yüzlüm özlemim bitmiyor sana

Ey sevgili resul yandıkça yandım
BİR Rabbime bir de sana inandım
Sanmasınlar sakın dünyaya kandım
Ey Nebim; özlemim bitmiyor sana

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 23 Aralık 2010, 00:01   #5
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Cennet ve Cehennemi öncelikle Yaratan
Dünyada halifesi olsun istedi insan.

Meleklerinden geldi az da olsa itiraz
İnsan üstünlüğünü kıskanmışlardı biraz...

Onlar ibadet üzre,Cennete lâyık,olgun
Korktular yer yüzünde çıkarılırsa bozgun...

Yüce ALLAH onları sınavla ikna etti
Arkasından ADEM'i dünya için var etti.

Cennet ve Cehennem boş olmaz bir şeyler gerek
Doldurmak için ise yarattı:kadın-erkek...

ADEM ile HAVVA'yı kıyamadı dünyaya
Cenettinde temelli kalsınlar istedi ya...

İlk yasağı ilk meyva oldu Yüce ALLAH'ın
En câzibi o oldu mevcut tüm meyvaların.

Meleklere insana uy emretti Yaratan
Bu emrine uymadı yarattığı tek Şeytan.

Kendini üstün gördü özündeki metadan
Ateşten yaratılmış idi o lâin Şeytan.

Topraktan yaratılan ADEM'i inkâr etti
Cennet mekânı bile ADEMLERE dar etti.

Yasaklanmış meyvaysa Şeytan için bir kozdu
İlk insan o meyvayla geleceğini bozdu...

Emre uyumsuzluktan çıkarıldı Cennetten
Ayrılarak dünyaya gönderildiler hemen.

ADEM,HAVVA anamız nice istiğfar etti
Affı çok seven ALLAH onları da af etti.

Cehennem bomboş kalsın diye yaratılmadı
Doldurmak için Şeytan, ALLAH'tan süre aldı.

O süre dünya ile başlar ve sürer gider
Son günü Kıyametin başında sona erer.

Zaman dilimlerinde dünyaya gelen insan
İmanlı olur ise aldatamaz ki Şeytan!

Çünkü ALLAH süreyi verir iken Şeytana
Sonsuz güveni vardı yarattığı insana...

Bu yüzden; 'Ne günahlar işler ise de kulum
Bol bol af dilesin ben onun ile olurum...'

Diye RAHMAN ve RAHİM sıfatıyla her zaman
Karşında duruyor bak...ümitsiz olma insan...

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 24 Aralık 2010, 00:01   #6
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Sen yoktun...
Hz Adem'deydi nurun
Önce cenneti,
Sonra yeryüzünü şereflendirdin.
Adem nuruna affedildi
Arafat bu affa şahitti.
Sen yoktun
Nuh'un gemisindeydi Nurun...
Dalgalar yeryüzünü boğarken
Toprağın bağrındaki su
Gökyüzüyle buluşurken
Ve bu bir ilahi azap derken,
Allah nurunu taşıdı binbir sebeble
Tufan,nurunu selamladı edeple...
Sen yoktun...
Hz.İsmail'in alnındaydı Nurun
İbrahimi bir dua yükseldi kimsesiz çöllerden
"Rabbimiz" dedi,
" Onlara kendi içlerinden
Senin ayetlerini okuyacak
Kitap ve hikmeti öğretecek onlara,
Onları temizleyecek bir elçi gönder ";
Amin dedi on sekiz bin alem
Nurunla aydınlanan minicik ellerini
Semaya kaldırarak
Amin dedi İsmail.
Hira Nur dağı amin diyerek ayağa kalktı
Medine'den adı Uhud olan bir amin yankılandı
Sevr dağında.
Sen yoktun Sultanım...
Hz.İsa Ahmed diye muştuladı seni
Alemlerin efendisi diye sana seslendi
" Artık ben sizinle çok söyleşmem "dedi havarilerine
Çünkü bu alemin reisi geliyor...
Bekleyin Ahmed geliyor
Kainata Rahmet geliyor...
Havarilerin yüzünü okşayan, ölüleri dirilten bir nefes oldun.
Ama sen yoktun.
Sen yoktun....
Hz.Abdullahın alnındaydı Nurun
Başı eğik gezerdi mazlum
Put eyle göklerden seni sorardı
Varaka seni arardı sema'da
Anneler kız çocuklarını hep ağlayarak sevdiler.
Ağlayarak süslediler ölüme!...
Ağlayarak hadi dayına gidiyorsun dediler.
Sen yoktun Sultanım...
Canlı canlı toprağa gömülmenin adı idi dayıya gitmek,
Anne yüreğinin çıldırtan çaresizliği idi,
Ve yavrusunun ölüme gidişini seyretmesiydi.
En son çocuk atılırken çukura,
Annesinin suretinde bir melek tuttu onu
Ve tebessüm ederek Hira Nur dağını gösterdi
Melekler süslüyordu Hira'yı,
Efendisine hazırlanıyordu Cebel-i Nur
Efendisine hazırlanıyordu Mekke
Alem, efendisine hazırlanıyordu.
Kainatın gözü Hz.Amine'deydi
Toprak yalvarıyordu Rabbine...
Gel diye ağlıyordu mazlumlar
Gözleri Sema'da
Ve bir gelişin vardı Ya Resülallah
Bir inişin vardı yeryüzüne
Ve cebrail ardında yalın kılıç melekler
Bir inişin vardı yeryüzüne
Yetimler en huzurlu geceyi geçirdiler belki de...doya doya.
Sonra bir sessizlik kapladı seher vaktini
Herşey sus pus olmuştu.
Hadi diyordu yıldızlar, hadi diyordu Ay,
Kainat bir isim duymak istiyordu
Ve bir ses yükseldi Aminenin evinden
Muhammed...
Karanlıklar aydınlığa bıraktı yerini
Muhammed...
Seni yaratan Allah'a kurbanız Ey Dürr-i Yekta...
Sana O adı veren Rahmana kurbanız.
Artık sen vardın...
Susuz topraklara rahmet indi seninle
Annenden sonra, anne Halime sevindi seninle
Yağmura mı ihtiyaç var?...
Kaldır şehadet parmağını...
Yağmuru salsın Allah
Sonra tut ağacın yaprağını
Köklerini çıkarttırıp yanında yürütsün Allah.
Yeter ki sen iste
Sen iste Ya Resülallah
Deki; ben kimim?...
Dağlar, taşlar dile gelsin...
Dilsiz çocuklar ellerinden tutup "ente resülallah" desin.
Sen vardın...
Bedir kârdı,
Uhud dardı,
Hendek yardı,
Yiğitlerin vardı.
Ölmek için yarışan yiğitlerin
Hele bir Enes'in vardı Ya Resülallah
Uhud'da öldüğünü duyunca arkadaşlarına;
" Niye burada oturuyorsunuz ? " diye sordu...
Onlarda ;" Allah'ın resül-ü öldürülmüş ! " deyince...
" Peki O öldükten sonra yaşayıp da ne yapacaksınız,
Kalkın ve O'nun gibi ölün." demişti.
Ve savaşın en yoğun olduğu yerde şehit düşmüştü.
Hem de ne şehit Ey Nebi...
Vücudu yaralardan tanınmaz halde idi
Kız kardeşi ancak parmaklarından tanıdı onu...
Musab bin Umeyer'in vardı senin...
Uhud'da sancağını taşıyan, öyle bir aşkla sana bağlıydı ki!...
Allah o gün meleklerini Musab'ın suretinde indirdi.
Ebu Hureyre'n vardı...
Acıkınca mescidin önünde durur
Sana bakardı, sen anlardın.
" Ya Ebahir!..gel " derdin.
Ve sen gittin...
Bir gidişle gittin.
Ardında hüznün kaldı,
Hasretin kaldı göklerde,
Bilal ezan okuyamaz oldu
Ne zaman teşebbüs etse
" Muhammed resülallah " demeye...
Dizinin üstine çöker kendinden geçerdi.
Sonra günler ay, aylar yıl oldu.
Asırlar oldu...
Sensizliğe açtık gözlerimizi
Ama sen bırakmazsın bizi!...
Sen varsın...
Ey şehitlerin Sultanı sen varsın
Bir şehit bile ölmezken
Sana nasıl yok deriz.
Ebu Talip Şam'a giderken,
devesinin önüne geçip;
" Beni burada kime bırakıp da gidiyorsun " demiştin
" Ne anam var ne babam..."
Ebu Talip bırakmamıştı bu yüzden
Sensizliğin ızdırabı ile inleyen
Ümmetini kime bırakıp gidiyorsun Ya Resülallah
Bırakma bizi ki ; Allah " Sen onların içindeyken onlara azap edecek değiliz." buyuruyor.
Bırakma bizi !...
Hayatı seninle öğretti Rahman
Kulluğu seninle tanıdık
Duayı senden öğrendik sevgili,
Hz.Ömer umre için senden izin isteyince,
Kardeşcik dedin ona;
" Duanda bana da yer ayırır mısın ? "
Bizler Ömer değiliz ama bütün dualarımız senin için.
Ey Rabbimiz!...
Resülünü anışımızdan haberdar et...
O'na binler salat,binler selam...
Habibine Makam-ı Mahmud-u ver...
O'na Vesile-i lütfet...
O'nu Refik-i Ala'ya yükselt....
Bizi de affet...
O'nun hatırına affet...
Zatının hatırına affet...
Ne olur affet bizi...
Bizi affet....

Dursun Ali Erzincanlı

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 25 Aralık 2010, 00:01   #7
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Namaz ile Kâbe’ye yönelelim
Güzel ahlak ile Allah’a sığınalım
Temiz kalp ile cenneti isteyelim
Cenneti kazanmak gönüldedir bilelim

Ne dünya malını, ne cennetini
Senden geldim, seni isterim seni
Bilirim her şeyin aslına döneceğini
Aslım sensin, bende seni isterim seni

Gönül gözü ile görürüm seni
Peygamber teri diye koklarım gülü
Allah, Allah diye çeviririm dili
Aşk ile yanan özde görürüm seni

Kurtlar, kuşlar Allah, Allah diyorlar
Dağlar, taşlar nurunla eriyorlar
Yer_gök Allah edası ile inliyorlar
Büyük bir aşk ile duyarım seni

Muhammed aşkı ile dua edenler
Gönül kazanmak için çırpınan kalpler
Gönül kırmak, Kâbe yıkmaktır diyenler
Bende bu kullarla yaşarım seni

Sana yöneldi bütün gönüller
Sana uzandı Allah diyen eller
Senin aşkınla, sana yalvaran kullar
Gönülden ağlıyor, bağışla beni
HARUN KARA

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 26 Aralık 2010, 00:02   #8
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Seninle ezanı dinlemeli şimdi
Bir sabah ki hacc-ı ekberin arifesinde
Yaslanıp hüccacın duasına Arafat’ta iken
Lebbeyk! .. Diyen dillerin makbul harekesinde
Ümmü Mektüm nefesinden Bilalihabeşi’nin sesinden
“Canım sana feda olsun ya Resulallah! ..” Diyen kesimden
Vakti seherdeyken etlerim lime lime tüylerim diken diken
Zaman vakfe hamilken Vedud’a yakarırken vefa
Ezanı dinlemeli şimdi seninle..
-*-
Ruhumu bedenden alan esinde
Ey müezzin! Asrısaadet imanı var sesinde
Bedirden Uhut’dan kalma yara izleri ensesinde
Bir sahabeyi göresin var aklın en muhkem tepesinde
Düşünüp dururken; “Aşere-i Mübeşşere” yüreği kimde?
Silkindiği gibi Hattab oğlu Ömer’in İlahi mecazın ilkinde
Silkinip savrulasın gelir “ba’s-ü ba’d-el mevt! ” fikrinde
Esaretine bakarak Müslüman’ın ağlamalı içten içe
Neden? Müminin döşünde tekfur i kanaviçe! ..
Sorulana cevap ey şanlı sabah elin elimde
Ezanı dinlemeli şimdi seninle..
-*-
Merve’deyken hace inim inim inlerken Safa
Dâhil olduğunda kıyamet kıyamda oluşturulan safa
Hacer-ül esvette iken başım gözüme seğirtirken kaşım
Utancını hissederek peygamberin karnına bağladığı taşın
Göğsün ıslandığında nedametten göz gözü kıskandığında
İçtimadayken küllü enam Allahın indinde
Kâbe’nin karşısında tavafçılara bakakalarak
Abdestten sonrası Zemzemden bir yudum alarak
Nerdesin. Mihrime düşecek zerreyi miskal sevap?
Köre ayan olmaz birlikte hayat sürdüğü cevap! ..
Ramak kaldığında yeniden doğuşa üzengi
Hakka boyamalı diye mihengi rengi
Aklın süzgecinden geçirip arşı
Kurulup Beytullah’a karşı
Vedud’a yakarırken vefa
Ezanı dinlemeli..
-*-
Evla mümin benim gibiyse başa gelen evla
Bağdat kan revan Basra esarette ey Huda ya Mevla
“Beyt-ül Makdis” mübarek belde kan ağlar Filistin lev’a
Eğer sen olmasaydın sen. “Hanifen Müslimin.” lev la
Şol Cennetler ağırlayacak insan bulamazdı içine
Velev ki çoğumuz koşarken Cehennemin içine
İliklerime kadar işlerken küfrün riyakâr yeli
Bir el dokunmalı başıma “Allahtan ümit kesilmez! ” der gibi
O el ki Habibizişan Nebiyi muhterem Muhammed (s.a.v.) eli
Sanki Arafat’ta hutbede; “Ümmetimi koru ya rab! ..” der gibi
Sonrası nefsimin yüzü yere düşmeli arlanmalıyım
Acıma tuz biber hüngür hüngür hüngürdeyerek
Dönüp yine yakarmalı Vedud’a yalvarmalıyım
“Sübbuhun Kuddus rabilmelaiketi verruh! ..”
“Bi-kalbi selim.” vefada Huvel-vefa
Ezanı dinlemeli şimdi seninle..
-*-
Zenbereği kurulurken kılcallarımda zehirli haçın
Şükrünü duymalıyım dimağımda onurlu şerefli açın
En bedbaht yerinden Hakka doğrulup ta rüsva kapkaçın
Kaldırıp gövdesini kıbleye yöneldiğinde Çin-Maçin
Sarı bir fitnenin gazabından korkup gına getirerek
Ehli küfrün elinden üzerime toprak atmadan kürek
Küllerinden ateş alıp köze nara dönmeden şu yürek
Sandığımda dost! Sırtımdan hançerlemeden Frenk
Kanmadan kara sevdalara banmadan şehvete renk
Kızıla boyanmadan kevn ü mekân feradis arazi
Sen benden ben senden ve Hak demden razı
Ezanı dinlemeli şimdi seninle..
-*-
Gözlerime bak! ..
“Allah bir! ” de acıma aksın kanım
Belki son fırsattır an ey gevrek imanım
Hamiyet davasında. Haddi aşmadan fena
Kanatsız kalmadan dua onca hamdüsena
Şaha kalksın umut. Yekûnda uslanarak
Şu aziz yurdun dağlarına yaslanarak
Ecdadı payidar eden esbaba bakmalı
Erken uyanmalı işrakten evvel. Kalkmalı
Gafil olmadan veda Vedud’a yakarırken vefa
Ezanı dinlemeli tamda şimdi.
Seninle..

Mehmet Sani Özel

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 27 Aralık 2010, 00:02   #9
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Ey Arkadaş !

Bir anlık gaflet eyler, kapılıp gidersen dünya çarkına
Gülen yüzler tehevvür eder varamazsın farkına


Herkes yüz çevirip, sırtını dönünce hüzün dolar arkına
Sen içinde sevgi büyüt; bir tek sevgi kâfi gönül fakr’ına


Sahte dostlar düşman, kusurların ifşa olur bir anlık
Sen gecelere tutun ! Bütün kusurları örter karanlık.


Hatalarından ders al, bir öncekinden önde geçir gününü
Geçmişe dalıp gerileri seyran eyleme! Göremezsin önünü


Gayza teslim olmuşsa yüreğin, boyanıp batarsın huna
Halvette kalırsın, bir derin mülahaza düşer ruhuna


Yüreklere sevgi ağacının dalı uzanır; tutun bu dala
Nefreti sırtına alıp, köle edip kendini, olma budala !


Ey Arkadaş !

Bu cihanda duyulmaz ise bir gün “Allahu Ekber”
Her fen tarumar olur, her beden makber…


Güneşe kurşun, dünyanın dönüşüne kötü bir zaman akar
Gözlere duman, sinelerin özüne yanık yanık aman akar


Bataklığa gark olur isen, bırakma kendini; dönme şaşkına
Kalk, diril, sığın Ol Ekmel olanın kuşatıcı aşkına


Ey Arkadaş !

Sen kendi bilir, kendini tanır isen, ne gerek var misale?
Gizli âlemler ayan olur, perdeler kalkar, kuşanırsın visale


Üretken ol, bir değer bırak; olma mukallit, eyleme kopya
Gönül insanını modellemek hayal, yıkmak ütopya !


Ey Arkadaş !

En günahkâr insana Mevla rahmetiyle yaklaşır,
Şu aciz insana ne oluyor da nefret güder, taşlaşır!,


Şiir-Söz:
Kadim Dolunay

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 28 Aralık 2010, 00:02   #10
Çevrimdışı
Ein
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Günün Dini Şiiri




Hak Yol İslâm Yazacağız
Kör dünyanın göbeğine
Hak yol İslâm yazacağız.
Kuşların göz bebeğine
Hak yol İslâm yazacağız.

Yola, ağaca, pınara
Esen yele, yağan kara
Yağmur yüklü bulutlara
Hak yol İslâm yazacağız.

Koç burcuna, yay burcuna
Bebeklerin avucuna
Minarelerin ucuna
Hak yol İslâm yazacağız.

Bucak bucak, köşe köşe
Kara taşa, kor-ateşe
Yıldıza, aya, güneşe
Hak yol İslâm yazacağız.

Askerlerin miğferine
Kağnıların tekerine
Buda´nın tunç heykeline
Hak yol İslâm yazacağız.

Her kapının eşiğine
Her sofranın kaşığına
Balaların beşiğine
Hak yol İslâm yazacağız.

Herkes duyacak, bilecek
Saklanmaz gayrı bu gerçek
Yaprak yaprak, çiçek çiçek
Hak yol İslâm yazacağız.

Vur Emri(sh.14)
Abdurrahim Karakoç

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
dini, günün, Şiiri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
22 Nisan 2010 Perşembe Günün Şiiri Duymuyor Ay Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 22 Nisan 2010 10:06
19 Nisan 2010 Pazartesi Günün Şiiri, Hüzünlü Geceler Ay Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 19 Nisan 2010 10:43
5 Nisan 2010 Pazartesi,Günün Şiiri,Baharda Ölmemeliyim Ay Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 05 Nisan 2010 10:41
günün şiiri Berna Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 09 Nisan 2007 10:03