![]() |
Saygi hak edilmeli mi? Bunu bana dusuren arkadasi tebrik ederek yazima basliyorum. Saygi uzerine yazmadan once, ozgurlugunun taniminin yapilmasi gerektigi kanaatindeyim. Ozgurluk nedir? Turk Dil Kurumu, Guncel Turkçe Sozluk'de ozgurluk sozcuğunu soyle tanımlamaktadır: 1. Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya bağlı olmaksızın düşünme veya davranma, herhangi bir şarta bağlı olmama durumu, serbestî. 2. Her türlü dış etkiden bağımsız olarak insanın kendi iradesine, kendi düşüncesine dayanarak karar vermesi durumu, hürriyet. Maalesef bizim ulkemizdeki insanlarimizin buyuk bir kismi karsisindaki insana hakaret etmeyi, kendi ozgurlugu sayabiliyor. Bizim ozgurlugumuz baskalarinin ozgurluk alanlarina mudahale etmemeli, her zaman kendime surekli tekrarliyorum '' Kendine yapilmasini istemedigini baskasina yapma, kibirlenme, gurura kapilma '' Lakin hayat onumuze oyle orneklerler cikariyor ki acz icersinde karsimizdakini kirmak durumunda kaliyoruz. Ozellikle dini ve siyasi konularda igrenc boyutlara ulasmis bir tahammulsuzluk soz konusu, sirf bu yuzden bu kategoride siyasi paylasimi yasaklamis bulunmaktayim, elestiri ve hakaret kelimelerinin anlamlarini bilmemize ragmen, bizim gibi dusunmeyenlere hayasizca haraket edebilecek kapasitedeyiz maalesef. Ben acikcasi saygi gostermeden saygi beklenilmesini dogru bulmuyorum, problemin ozude tam olarak buradan kaynaklaniyor. Her turlu terbiyesizligi yapip ee sanki o cokmu farkli demek acz gostergesidir, hayasizliktir fikir kitligidir. ( Kelimelerimin sertligi icin kusura bakmayiniz. ) Bu tip problemli dusunce tarzi devam ettikce birbirimizi anlamanin mumkun olmayacagina inaniyorum. 2004 yilinda Belcika'da yaptigimiz gezi sirasinda gay ve ateist profesorlerin cuma namazi icin bize camii aramasi ve bulduklarinda sevinmesi beni cok sasirtmisti acikcasi. Biz kullanicilarimiz buraya uye olurken ; dini,dunya gorusu, siyasi gorusu diye bir ayrim yapmiyoruz, ben elimden geldigince buradaki butun kullanicilarima saygili olmaya calisiyorum, yonetimimde ayni sekilde tabiki insaniz hatalarimiz olmustur, olacaktir kullanicilarimiz olarak size dusen bu tip hatalarimiz oldugunuzda bizi uyarmanizdir, iste tamda burada iyiniyet suistimali LUTFEN olmasin arkadaslar, gosterdigimiz saygiya karsilik saygi bekliyoruz kullanicilarimizdan baska hicbir beklentimiz yoktur, lakin sozlerimi bitirmeden tekrar ifade etmek isterim ki hangi sebeble olursa olsun hakaret, kufur acz gostergesidir, edepsizliktir. Sizlerden ricam, kendinize yakisir sekilde davranmaniz ve saygiyi haketmenizdir. Okudugunuz icin cok tesekkur ederim. ( Imla hatalarini duzeltmek isteyen gonullu arkadaslar varsa pm ile ulasabilirler.) Ibrahim Celik 15.10.2011 |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Merhaba, Yazmış olduğunuz; Ben acikcasi saygi gostermeden saygi beklenilmesini dogru bulmuyorum, problemin ozude tam olarak buradan kaynaklaniyor. Evet tam burada kaynaklanıyor. Eğer siz bir insanın benimsediği değerlere saygılı davranmıyorsanız, o da sizin değerlerinize saygı duymayacak, sizin tahkirinize tahkirle karşılık verecektir. Bunun müsebbibi de, sizin ona karşı saygısızlığınız olacaktır. Öyle ise insana saygı, o insanın kendi doğrularına da saygıyı gerektirmektedir. Önce kendine saygı, sonra karşındakine. Kendine saygısı olmayanın, karşısındakine, nasıl saygılı olabilir ki? İbret alınası bir yazı. Teşekkür ederim. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? bence, hersey karşilik olmali, atasözümüz derki NE ekersen Onu biçersin. bence tek mesele bu. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Saygı sevginin önünde giden bir duygu ,sadece hak edene göstermek gerek, insanın ilk kendisinden başlayıp çevresine hayatına karşı duyması gereken bir sorumluluk Bence. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? herseyden önce bir insan saygi'yi hak etmeli, hak edene saygida sevgidede, kusur olmaz hersey karşilikli etki tepki meselesi. . |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? saygı..hayatımızda ilk olarak ogrenmemiz gereken davranıs bicimlerinden biri.okudugum bir kitapta saygı ''başkaları için bir başkası olduğumuzu görmek. kendimizi de bir başka görmek '' diye tanımlanıyordu.ne kadar mantıklı degil mi? gunumuzde saygı'nın dejenere olmak uzere oldugunu dusunuyorum.kimse kimseden hoşlanmak,sevmek zorunda degildir fakat saygı duymak zorundadır. hayata sadece kendi penceresinden bakan insanlar icin ogrenilmesi zor ,belki de hic ogrenemeyecekleri bir davranıstır. her davranıs bilincli uygulandıgında amacına ulaşır..insan kendine saygı duydugu surece,her canlıya saygı duyabilir ve duydugu oranda saygı gorur.. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Saygi bence hak edilmemeli. Her insan saygi gostermek ve gorme hakki vardir. Keske, saygi gormedigimiz halde, Efendimiz gibi.. saygimizi daima koruyabilsek. Onun adimlarindan yuruyebilsek .. Bazen olmuyor, saygisizliga karsi belli yere kadar saygi gosterebiliyoruz. Belli yerden sonra bizde bir sekilde saygimizi yitirebiliyoruz. Zayif kaliyoruz. Sabir ile alakali da oldugunu dusunuyorum. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Güzel bir yazı olmuş öncelikle tebrikler. Saygı benim gözümde objektif olarak ele alırsak eğer kişinin tüm sahteliğinden arınıp gerçek karekterini ortaya çıkaran bir şey. Yargılama veya eleştirme kıstaslarımızın üstünde olana (bu sizin de söylediğiniz gibi din veya siyaset olabilir) bir kibir veya kompleksle değil hayranlıkla başarısını/üstünlüğünü kabul etme ile yaklaşıyorsak o saygıyı haketmişiz demektir. Yalnız unutulmamalıdır ki zor kazanılıp çabuk kaybedilendir -malesef- ve kişi saygı görmek istiyorsa bunu haketme mecburiyetindedir. Chione'nun da dediği gibi ibret alınası, bi kulaktan girip diğerinden çıkmaması gereken yazılardan biriydi. Teşekkürler.. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Her türlü yasağa karşıyım diyecek kadar hümanist,özgürlük özgürlük özgürlük diye meydanlarda çılgınca bağıracak kadar anarşist ,çevremdeki olan biten tüm olaylara özgürlük kisvesi altında bakarak, tepkisiz yada etkisiz kalacak kadar ÖZGÜR değilim ben. Bu manada bir özgürlük benim kitabıma uymaz.Böyle bir felsefeyi kendine yaşam biçimi olarak benimsemiş insanları da anlamakta güçlük çekerim. Sebebini şu kısacık söz ile özetleyim. “Bana dokunmayan yılan, bin yaşasıncı” olamam ben! Özgürlük nedir? Nasıl olmalıdır,niye olmalıdır diye hiç düşünmedim . Düşündüğüm şudur;kendi özgürlüğümün ,başka insanların özgürlüğüne sekte vuracak olup olmamasıdır.Bu doğrultuda hareket ederek insana saygının gerçek özgürlük olduğuna inananlardanım. Ve sırf özgürlük diye çevremde cereyan eden çirkinlikleri kabul etmemin ya da kabul etmediğimi belli etmememin acizane bir davranış olduğunu bilirim. elinize sağlık X . |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? İlk defa bir yöneticiyi özgüven ve adalet duygusu içinde görmekte olmamdan dolayı forumdaki kullanıcıların özgürlükleri hakkında hiç bir endişe duymuyorum. Bu yüzden, bana bu düşünceyi yazma fırsatı veren kişiyi tebrik ediyorum. - Küçücük bir devlet düşünün ve az sayıdaki halkının menfaatleri uğruna değil de kendi kişisel zevkleri uğruna hanelerin ekmeğine, hanelerin aşına göz diktiğini, illegal yöntemlerle hane üyelerinin namusuna kadar uzandığını düşünün... ne kadar kötü yönetilen ve hatta hakaretli sözcükleri hakeden bir yönetim anlayışı olurdu değil mi? Şimdi de bir forum düşünün.. yöneticileri üyelerin özelini okuyor, özelindeki yazışmalarla bir takım kişilerin kendisine olan tavırları üzerinden rant sağlamaya çalışıyor. basiretsizlik örneği değil mi? Ben forumun el değiştirmesinden, yönetim kademesinin tamamiyle değişmesinden minnettarım. saygının, özgürlüğün ve hoşgörünün ne demek olduğunu iyi bilen yöneticilerin bulunmasından dolayı mutluyum, neden mutluyum? çünkü 7/24 forumda çevrimiçi olan ve burada vakit geçirmekten hoşlanan insanların huzurlu bir biçimde misyon ve vizyonlarını sürdürmelerini isterim. Çocukluktan arınmış, idealist ve kararlı düşüncelerinden dolayı forum sahibini tebrik ediyorum. Diğer yöneticilerin ve yönetici adayların da kendilerine örnek almaları gereken ilk kişinin forum sahibinin olmasını temenni ediyorum. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Saygı, sevginin kardeşi ve değer verilen şahıslara karşı hissedilen öncelikli hisdir. Asalet sahibi olmayan birinin ne olduğunu anlaması imkansız olduğundan beklememek gerekir. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Yasayan her canli saygiyi hakediyor bence. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Aziz dostlarım, Özgürlük ilmihali yazacak değiliz tabiki,hepimiz insan olmaya karar vermiştik. Özgürlüğün kaburgalarından beste yapıp birbirimizin yüzüne ben daha özgürlükçüyüm diye homurtularımızı üflemek yerine , kaybettiğimiz çorabın bir eşinin ''karşı taraf'' dediğimiz kişinin elinde olduğunu unutmayalım. ( Bir fizikçi çıkıp iki çorap arasında ki mesafesini yazsın hesaplasın! ) Özgürlük en yumuşak karın, en totaliter rejimlerden tutunuz en demokrat rejimler, sistemlere kadar hep tartışılmıştır. Ne kadar inorganik bir kelimedir bu! ''Daha fazla mutlu olma hastalığıdır özgürlük'' Birbirimizin varlığına alışacağız! ister beğenirsin ister beğenmezsin ! Bu ülke kafatası ölçer çetvellerde gördü. (bkz Nihal Atsız) Sadece Rum diye evi, işyeri yakılan insanları gördük! Alevi diri diri yakılan, (Madımak) ertesi gün sunni diye kurşuna dizilen, (Başbağlar) insanlar gördük! Kürtçe şarkı söyledi diye insaları linç ettik ! Sırf inandığı için, başörtüsü yırtılan üniversiteli kızlar gördük.. Özgürlük olimpiyatları başladı Aziz dostlarım. Bu yeni süreçte ( Yeni Anayasa ) herkes elini değil başını taşın altına koyacak. Son olarak sevgili Erdem Beyazit üstadın şiiriyle bitirelim.. ( Allah Ona rahmet etsin) Sana, Bana, Vatanıma, Memleketimin İnsanlarına Dair "Telgrafın tellerini kurşunlamalı" Böyle değildi bu türkü bilirim Bir de içime -Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen- Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek Bazen gelmesi beklenen bazen ansızın çıkagelen Haberler bilirim, mektuplar bilirim Gamdan dağlar kurmalıyım Kayaları kelimeler olan Kırk ikindi saymalıyım Kırk gün hüzün boşaltan omuzlarıma, saçlarıma Saçlarının akışını anar anmaz omuzlarından Baştan ayağa ıslanmalıyım Gam dağlarına çıkıp, naralar atmalıyım İçimde kaynayan bir mahşer var Bu mahşer bir de annelerin kalbinde kaynar Çünkü onlar, yün örerken pencere önlerinde Ya da çamaşır sererken bahçelerde Birden alıverirler kara haberini Okul dönüşü bir trafik kazasında Can veren oğullarının Bir de gencecik aşıkların yüreklerini bilirim Bir dolmuşta; yorgun şoförler için bestelenmiş Bir şarkıdan bir kelime düşüverince içlerine Karanlık sokaklarına dalarak şehirlerin Beton apartmanların sağır duvarlarını yumruklayan Ya da melal denizi parkların ıssız yerlerinde Örneğin hint okyanusu gibi derin İsyanın kapkara sularına dalan Nice akşamlar bilirim ki Karanlığını Bir millet hastanesinde Dokuz kişilik kadınlar koğuşu koridorunda Başını kalorifer borularına gömmüş Beyaz giysilerinden uykular dökülen tabiblerden Haber sormaya korkan genç kızların yüreğinden almıştır Bir de baharlar bilirim Apartman odalarında büyüyen çocukların bilmediği bilemeyeceği Anadolu bozkırlarında İstanbuldan çıkıp, Diyarbekire doğru Tekerleri Yamalı asfaltları bir ağustos susuzluğuyla içen Cesur otobüs pencerelerinden Bilinçsiz baş kaymasıyla görülen Evrensel kadınların iki büklüm çapa yaptıkları tarla kenarlarında Çıplak ayakları yumuşak topraklara batmış ırgat çocuklarının Bir ellerinde bayat bir ekmeği kemirirken Diğer ellerinde sarkan yemyeşil bir soğanla gelen Yazlar bilirim, memleketime özgü Yiğit köy delikanlılarının İncir çekirdeği meselelerle birbirlerini kurşunladıkları Birinin ölü dudaklarından sızan kan daha kurumadan Üstüne cehennem güneşlerde mor sinekler konup kalkan Diğeri kan-ter içinde yayla yollarında Mavzerinin demirini alnına dayamış Yüreği susuzluktan bunalan İçinden mapushane çeşmeleri akan Ansızın parlayan keklikleri jandarma baskını sanıp Apansız silahına davranan Nice delikanlılarin figuranlık yaptığı Yazlar bilirim memleketime özgü Güzler bilirim, ülkeme dair Karşılıksız kalmış bir sevda gibi gelir Kalakalmış bir kıyıda melul ve tenha Kalbim gibi Kaybolmuş daracık ceplerinde elleri Titreyen kenar mahalle çocukları Bir sıcak somun için Yalın kat bir don için Dökülürler bulvarlara yapraklar gibi Kadınlar bilirim ülkeme ait Yürekleri akdeniz gibi geniş Soluğu afrika gibi sıcak Göğüsleri çukurova gibi münbit Dağ gibi otururlar evlerinde Limanlar gemileri nasıl beklerse Öyle beklerler erkeklerini Yaslandınmı çınar gibidir onlar sardınmı umut gibi İsyan şiirleri bilirim sonra Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden Harfler harp düzeni almıştır mısralarda Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır Kimi bir soygun sofrasında ışıklı salonlarda Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır Müslüman yürekler bilirim daha Kızdımı cehennem kesilir sevdimi cennet Eller bilirim haşin, hoyrat, mert Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır Her kırışığı, sorulacak bir hesabı Her çizgisi, tarihten bir yaprağı anlatır Bütün bunların üstüne Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli Adın kurtuluştur ama söylememeliyim Cankuşum umudum canım sevgilim. |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Bence saygının temeli aileden başlıyor.. Şu zamandaki gençlerin annesine babasına saygısı yokken topluma saygılı davranmasını beklemekte komik. Annelerimizin babalarımızın gençlik zamanlarında onlara salak dediklerinde bile zorlarına giderken şimdi adamın suratına anasına küfür ediyosun karşında şapşal şapşal gülüyor..'' Ağlancak halimize gülüyoruz...'' Zamanında gene çok dert yandığım bişeyi gene dile getireceğim ''Forum oyunları'' bölümü eğlence bölümüdür geyik bölümüdür bazı kullanıcı arkadaşlarımız vardı ki artık bazıları yok o bölümü bile ''Laf Sokma Oyunları'' bölümü sandılar ki seviyesizce davranışlar sergiliyordu. Birbirimizi sevmek zorunda değiliz ancak saygı duyma zorunluluğumuz kesinlikle var. Bir yazı okumuştum sizlerle paylayaşayım. Kendini dünyaya getiren kadına saygı duymayan insan. Annemin yalnızca bir gözü vardı onu hiç sevmiyordumBabam ben çok küçükken ölmüş annem evi geçindirmek için benim okuduğum okulda temizlikçi olarak çalışıyor dubir gün okul da bana merhabe demeye gelmişti o an yerin dibine girdim ve hemen ordan uzaklaştım arkadaşlarım bana aaa annenin yalnız bir gözü var dedi çok utandım Eve gidince anneme defol git yanımdan senin gibi bi annem olacağına ölsen daha iyi dedim annem boynunu büktü:kusura bakma oğlum dedi sessizce ve odasına gitti çok alındığı belliydi ama hiç üzülmedim çünkü ondan nefret ediyordum çok çalıştım ve singapura okumaya gittim okulum bitti singapurda kendime bir yuva kurdum bir gün kapımız çaldı kapıyı çocuklarım açtı annemi görünce dalga geçip güldülerBen hemen yerimden kalktım ve anneme defol evimden çocuklarımı korkutuyorsun dedim annem sessizce:özür dilerim yanlış gelmişim dedi birgün eski okulumdan mezuniyet gecesi için davet geldi eşime iş seyahatine gidiyorum dedimçünkü bi annem olduğunu bilmiyordumezuniyet gecesinden sonra sırf meraktan eski evime gittimAnnem ölmüştü hiç üzülmedim Komşularına bana vermeleri için bir mektup birakmıştı mektupta Oğlum hayatın boyunca senin utanç kaynağın olduğum için özür dilerim singapura gelip çocuklarını korkuttuğum için çok üzgünüm biliyormusun oğlum sen küçükken bir kaza geçirmiştin ve bir gözün kör olmuştu ben bir anne olarak senin tek gözle büyümene razı olamazdım ve bu yüzden TEK GÖZÜMÜ SANA verdim o gözle benim yerime gördüğünü düşünüyor ve çok mutlu oluyordum elveda seni çok seven annen |
Cevap: Saygi hak edilmeli mi? Saygı, haketmeyi hak etmelidir. Saygısızca davranan bir insana saygı göstermemek kişinin hakkıdır. Dolayısıyla sadece saygı göstermek değil, saygı göstermemmek de bir hak olabilir bu bağlamda. Bir hadiste" Kötülük görüldüğü zaman kötülüğün fiili olarak engellenmesi, gücü yetmiyorsa dili ile kötülüğün kötü olduğunu ifade etmesi, buna da gücü yetmiyorsa kötülüğe karşı sevgi beslememesi yani kalbiyle kötülükten nefret etsin." buyurulmuştur. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:33. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk