![]() |
Kuhn ve Bilimsel Devrimlerin Yapısı Kuhn ve Bilimsel Devrimlerin Yapısı Toplumların başlangıcından bu yana, en ilkel uygarlık bile, İnsan, Doğa ve Evren üzerine bir söylem ortaya koymuş ve bunlara yönelik eylemlerini belirleyen bir bilgi yığını yaratmıştır. Böylece bilme ve anlama kaygısının daha ilk başta ortaya çıktığını ve bu bilgilerin düşünüş biçimi bakımından zamansal olarak bir farklılık taşımadığını görmekteyiz. Ancak yine de bu durum, bilimin insanlığın ilk ortaya çıkmasıyla birlikte kendini gösterdiği ve bilimsel etkinliğin insan doğasının bir niteliği olduğu ve zaten bilim hep vardı anlamına gelmez. Çünkü her bilgi sisteminin bilimsel olması zorunluluğu olmadığı gibi, bilimsel olma hedef ve amacı gütmeyen bilgi sistemleri de vardır. Bu anlamda bilim karşımıza “belirli niteliklere sahip bir bilgi” olarak çıkmakta ve farklılığını da bilgiyi ortaya koyarken dayandığı temel ilke, teknik ve izlediği yöntemden almaktadır. Buradan hareketle, bilginin kültür öğeleri içerisinde konumu itibariyle en genel kavramsal yapı olduğu anlaşılmakta ve bu bağlamda, bilim, felsefe, sanat ve dinin de bu kavramsal yapının altında yer alan birer bilgi alanları olduğu görülmektedir. Dolayısıyla, bu alanların her birinin “kendine özgü” birer bilgi yığını olduğu açıktır. Buradaki “kendine özgülüğü” ve farklılığı yaratan da, üretilen bilginin kaynağı, değeri ve elde ediliş yöntemidir. Hakkında yapılan tartışmalara bakıldığında, bilimin, tarihsel süreç içerisinde kendisini ön plana çıkarmayı başardığı ve haklı bir unvan elde ettiği anlaşılmaktadır. Gerçekte “bilimin doğası/niteliği”, yüzyıllarca bilim adamları, fılozoflar, tarihçiler ve diğer ilgili gruplar tarafından yönlendirilen bir tartışma konusu olmuştur. Genel bir konsensüs ortaya çıkmamışsa da, farklı bilim kavramları güçlü destekçiler bulmuştur. Öyle ki, bilimin ne olduğu ve nasıl tanımlanması gerektiği konusunda ortaya çıkmış olan çok çeşitli düşüncelerden bazıları, belirli dönemlerde bilim toplulukları tarafından ön plana çıkarılmıştır, tıpkı August Comte ’un (1798-1857) yaptığı ayrıntılı çalışmalar’a ivme kazanan pozitivizmin ve daha sonra da yeni pozitivizmin etkin olması gibi. Alıntı. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 20:42. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk