🔔 Çevrimdışı bildirim almak ister misiniz?
Bir konuya etiketlendiğinizde, özel mesaj aldığınızda, bir mesajınız alıntılandığında forumda olmasanız bile anlık bildirim almak için lütfen izni verin.
Sosyolojide Küreselleşmenin Olumsuz Özellikleri Nedir? Ne Değildir?
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Sosyolojide Küreselleşmenin Olumsuz Özellikleri Nedir? Ne Değildir?
Küreselleşme, 20. yüzyılın ikinci yarısındaki gelişmeleri adlandırmak için kullanılan bir kavramdır. Bu gelişmelerin ekonomik, siyasi, sosyal, teknolojik ve kültürel yönleri bulunmaktadır. Bu nedenle küreselleşme, toplumsal değişmeyi anlama ve açıklamada kullanılan temel kavramsal araçlardan birine dönüşmüştür.
Gelişmekte olan ulusal devletler ekonomik, siyasal ve kültürel açıdan büyük devletlerin açık etkisine maruz kalmıştır. Bunun sonucunda bir tür bağımlılık durumu oluşmuş, ulusal sınırlar yok sayılmış, millî egemenlik ve bağımsızlık gibi kavramların içi boşaltılmış, emperyalist amaçlar küreselleşme adı altında meşrulaştırılmaya çalışılmıştır.
Küreselleşme, sanayileşmesini tamamlamış ülkeleri daha avantajlı duruma getirmiş ancak gelişmekte olan ya da geri kalmış ülkelerin ekonomilerinde istikrarsızlıklara ve krizlere yol açarak, bu ülkelerin dışa bağımlılıklarının daha da arttırmış, ucuz emeği kullanan sömürü düzeni ortaya çıkmıştır.
Küreselleşme süreci; evrenselleşme (benzeşme) ve yerelleşme (farklılaşma) yönünde iki dinamiği bir arada barındırdığı için ulus devletlerin bir yandan küreselleşme sürecinin dışında kalmamak, öte yandan da ulusal bütünlüğü korumak gibi bir ikilem yaşamalarına yol açmıştır.
Dünya pazarının genişlemesi ve bütünleşmesi, topluluklar arasındaki sosyo-ekonomik eşitsizliğin artması, zengin ile fakir arasındaki uçurumun daha da derinleşmesi, eşitsizliğin küresel boyutlarda genişlemesi ve işsizliğin günden güne artan bir eğilim göstermesi, bu sebeplerle toplumsal ve siyasal krizler çıkması küreselleşmenin olumsuz etkilerinden biridir.
Günümüzde yaşadığımız birçok sosyal problem (küresel çevre felaketleri, irili ufaklı savaşlar, ekonomik krizler, salgın hastalıklar gibi) küreselleşmenin bir sonucudur.
Yerel ve ulusal alışkanlıklar, inançlar, âdetler erozyona uğramış, geleneksel yapının aşınması toplumsal çöküntülere yol açmıştır.