IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   Felsefe (https://www.ircforumlari.net/felsefe/)
-   -   Orta Çağ Felsefesi: İslam Felsefesinde Kelâmcılığın Ortaya Çıkışı Nedir? Ne Değildir? (https://www.ircforumlari.net/felsefe/952954-orta-cag-felsefesi-islam-felsefesinde-kelamciligin-ortaya-cikisi-nedir-ne-degildir.html)

Kalemzede 26 Aralık 2021 23:23

Orta Çağ Felsefesi: İslam Felsefesinde Kelâmcılığın Ortaya Çıkışı Nedir? Ne Değildir?
 

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Orta Çağ Felsefesi: İslam Felsefesinde Kelâmcılığın Ortaya Çıkışı Nedir? Ne Değildir?


Abbasî halifesi Hârûnürreşîd (786-809) döneminde gerçekleşmiştir.

Bir ilim ve düşünce hareketi olarak kelâmın ortaya çıkışında İslam’ın kendi yapısından ve İslam toplumunun karşılaştığı dinî, siyasi ve toplumsal problemlere dayalı iç sebeplerin yanı sıra başka din, düşünce kültürlerle karşılaşmasıyla ilgili dış sebeplerin etkisi söz konusudur. İslam coğrafyasının genişlemesi ve Müslüman nüfusun artmasına paralel olarak dinî düşüncede derinleşme ihtiyacının giderek yoğunluk kazandığı görülür. Özellikle ilk anlaşılan/zahirî manaları bakımından birbiriyle çelişir gibi göründüğü için “Müteşâbih” olarak adlandırılan dinî metinlerin doğru anlaşılmasına dönük çabalar çeşitli konularda farklı görüş ve anlayışların ortaya çıkmasına zemin oluşturmuştur. Diğer yandan Kur’an’ın pek çok ayetinde insanlar hem kendi beden ve ruhları üzerinde hem diğer varlık ve olaylar üzerinde gözlem yapmaya, olup biteni anlayıp anlamlandırmaya, düşünüp yorumlamaya çağrılır.

İnsanın sahip olduğu duyu, duygu ve akıl gücünü kullanarak doğru bilgilere ulaşabileceğini vurgulayan İslam dini, buna karşılık sırf atalarından öğrenildiği için herhangi bir inceleme, değerlendirme ve temellendirme yapmaksızın taklit edilen bilgilerle hak inanç ve doğru davranışa ulaşılamayacağını ısrarla vurgular. İşte bu gibi ilahî uyarı ve emirler İslam toplumunun dinî düşünceyi temellendirmeye ve yeni bilgiler üretmeye yönelmesini sağlamıştır. Ayrıca Kur’an’da Allah’ın varlığı, birliği ve yüce sıfatları başta olmak üzere peygamberlik, kader, iman-inkâr, iyi-kötü, sevap-günah gibi birçok meselenin akli bir temele oturtulabileceği ve oturtulması gerektiğine dair örnekler verildiği gibi bunlara yöneltilen itirazlara verilecek akli ve mantıki cevapların bulunduğuna işaret edilmiştir.

Kelamcılar, batıl inanç ve davranışları açıklanıp eleştirilen başka din mensuplarıyla en uygun şekil ve üslupla fikrî mücadelede bulunması peygambere ve dolayısıyla Müslümanlara emredilmiştir. Hz. Peygamber’in vefatını izleyen kısa bir zaman diliminde fethedilen bölgelerde yaşayan çeşitli inançlara bağlı birçok insan Müslüman olmuştur. Bu insanlar dinin öğretilmesi kadar onların zihinlerinde oluşan sorulara makul cevapların verilebilmesi; başka inanışlarla İslam inanç ilkelerinin kıyaslanması durumunda bunların daha üstün ve doğru olduğunun gösterilmesi gerekiyordu.

KAYNAK: FELSEFE TARİHİ KİTABI




Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:03.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk