Çevrimdışı

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Yönetmenliğini ve senaristliğini Noah Baumbach’ın üstlendiği 2019 yapımı “Marriage Story” Altın Küre’de ve Oscar Adayı olarak birçok dalda aday gösterildi. Yönetmen, “Mürekkep Balığı ve Balina” (The Squid and The Whale-2011) ve “Şut ve Gol” (Kicking and Screaming-1995) adlı filmleriyle de tanınıyor.

Sürdürebilirlik. Bir ilişki neden sürer ve nerede biter? Yönetmen Noah Baumbach’ın New York ve Los Angeles sokaklarında, Nicole ve Charlie arasında ve hatta seyirciyi de dahil edip bulmak istediği şey bu gibidir. Eğer sevgi Fromm’un dediği gibi, bir başkasındaki diğer herkesi sevebilmekse, bir bütün olarak bireye parça parça odaklanmamız gerekir ki yönetmen de bunu filmin açılış sekansında yapıyor ve izleyicinin ellerine bırakıyor. Nicole’ü
ve Charlie’yi birbirlerinin gözünden parça parça tanırken ve sonrasındaki boşanma sürecini değerlendirirken, aslında bunun bir “sevgisizlik” (Freud’un tanımıyla kayıtsızlıktır bu) sonucu değil de parçaların zamanla kaybolması sonucu olduğunu sezebiliyoruz.
Üçüncü. Anne-bebek birlikteliğinde araya girerek “gerçeklik işlevini” ortaya koyan, “üçüncü” yani babadır. Babanın bu işlevinin çocuk tarafından içselleştirilmesi, ben-öteki sınırlarının oluşmasını sağlar. Nicole ve Charlie’nin evliliğinin bir üçüncüyle (oğulları Henry’nin dünyaya gelmesiyle) sarsılmaya başladığını görüyoruz. Ben-öteki ayrımına yardımcı olacak üçüncü, (Nicole’e göre Charlie’nin gözünde) “ben”in yerini alıyor. Yani öteki için (Charlie), ben (Nicole) kayboluyor. Bundan sonraki evrede, tümgüçlü yöneticinin (yönetmen rolüyle Charlie) şefkatli de olsa yok eden kapsamasının altında Nicole’ün kaybolmuş olduğunu duyuyoruz. Örtük “ben”. Öteki, benin kaybolmasına neden olmuşsa, “ben”i oluşturan parçalar nereye gider? Film boyunca, Charlie’nin çokça “Nicole mü yapmış? O mu bunu istedi. Gerçekten mi?” gibi cümleleri sarf ettiğini duyuyoruz. Böylece, New York’un eril yüksek binaları arasında kaybolan dişil doğa gibi, Charlie’nin yönetmenliği ve kapsaması arasında kaybolmuş Nicole’ün aslında kaybolmadığını da duyuyoruz. Los Angeles’ın dişilliğinde kendi parçalarını hatırlayan Nicole, “ben”liğini yıllar önce sert bir yıkımla koparttığını fark ettiğimiz annesiyle de hesaplaşmaya başlıyor.

 

Çevrimdışı

Çokoş bir filme benziyor.Kesinlikle izlemeliyim
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

__________________
..let's raise a glass or two to all the things i've lost on you..