Cevap: İçini dök!
 

Gene aynı hataya düşmek.Kanattılar içimi anne! Kanatlarımı kırdılar..

Cevap: İçini dök!
 

Ömrümün güzel çağı içimdeki bin heves,
Her güzelin ardından tükendi nefes nefes..
Artık sevda yolunda ne dilimde bir dua,
Ne mızrabımda şevk var, ne sazımda eski ses,
Her güzelin ardından tükendi nefes nefes..

Cevap: İçini dök!
 

Bazen bitti, git der insan. Bittiği ya da gitmesi gerektiği için değil. Sadece der. Susar ve bekler. Kendi içinde savaşır, yenilir, küser ve bekler. Kimsenin onu affetmesini ya da anlamasını beklemez. Kendi içinde kendiyle savaşırken, bir başkasına tutunmaya gücü yetmez. Kendini affetmeyeni, kimse affetmez.

Cevap: İçini dök!
 

Dengesiz onu bulamıcam sandı sanırım.

Cevap: İçini dök!
 

Sezon bitti ve yeni ciktin karsima. 2 sezondur neredeydin? Sen bana verilmis en guzel ders en guzel varliksin.

Cevap: İçini dök!
 

Yanlış bir kapı çalmışım dostlarım,
yanlış bir kapı açılmış ardına kadar..

Cevap: İçini dök!
 

''Nasılsın?'' kadar uzaklaştı yarınlar.

Cevap: İçini dök!
 

Cevap: İçini dök!
 

‎"Belki de en sevdiğim sakarlığın,
Gözlerime takılıp yüreğime düşmendi..

Cevap: İçini dök!
 

...Çünkü aslında o kadar basit, o kadar ucuzdur ki can dediğinin sevdası
Satar seni bir yalana, kaç yüzü var belirsiz bir yalancıya
İşte en çok bu koyar adama, adam olana
Bir gerçek vardır aklında, onu buğulu camlara kaldırım taşlarına
Ve geceye, bir yıldıza, gelmeyen sabaha, zamansız bir ah’a
Asi bir siyaha ve küskün bir maviye ve alakasız her şeye yazarsında
Bir türlü söyleyemezsin o bakışlarında zefiran yüklü cellâda

İşte o zaman;
Belki bin kez ölürsün
Belki bin kılıç darbesi düşer yüreğine
Her darbede tekrar verirsin yüreğini toprağa
Her defasında ziyan olur, talan olur koca bir gönül
Öyle zor öyle ağır gelir ki yaşamak, öyle ki düşmek daha iyidir böyle ayakta kalmaktan,
Ama yine ölemezsin yinede düşemezsin, kahır tutar ah tutar seni ayakta..
Belki binlerce kez daha yaşatmak için birilerine bu zevki ayakta kalırsın.
Ve ayaktayım..
Ve yemin olsun ahım var…