IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 05 Kasım 2010, 21:16   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Ömrümüz ve Ölümümüz İslam İçindir. ~




~ Helâ Adâbımız.

Gıdaları tüketmek kadar büyük bir nimet de onları vücuttan atabilmektir. Evet. Helâyı kullanabilmek bir nimettir. Yediğimizden kurtulamasak ne yapardık? Ne kadar depolayabilirdik? Kaç gün zehirlenmeden yaşayabilirdik? Hiç şüphesiz sevdiğimiz ve iştahla yiyip içtiğimiz şeylerden bir kısmını vücutta bırakıp, gerisini zorlanmadan atıp kurtuluyor olmamız Rabbimizin üzerimizdeki büyük nimetlerindendir. Şükür gerektiren, minnetle anmamız gereken nimetlerindendir. Allah Teâlâ'nın kendimizde görebileceğimiz büyük mucizelerindendir.

Nimetin şükrü, lütfedenin istediği gibi kullanmaktır!

Rabbimizin bütün nimetleri gibi, böyle bir nimetini de şükürle karşılamamız, O'na karşı elimizden gelen minneti sergilememiz gerekir. Bir nimetin en güzel şükrü, şüphe yok ki o nimeti, lütfedenin istediği gibi kullanmaktır. Nimetlerde devamlılık, ahirette nimetlerin hesabı altında ezilmemek nimetlerin yerli yerinde ve adabına uygun kullanılmasıyla sağlanabilir. Fıkhına uygun hale getirmek olarak da adlandırabiliriz bunu. Eğer Müslüman olmak sadece muayyen ibadetleri yapmak ve muayyen kisvelere bürünmekten ibaret değilse -ki böyle olmadığı açık bir hakikattir- hayatın bütününü kuşatan bir anlayışla yaşamak olsa gerektir.

İnsan neredeyse, din oradadır!

Helâdan camiye, camiden eve, evden işe; caddeden sokağa... Güneşin ışığıyla aydınlanan her yere dinin damgasını vurabilmek ya da bunun mücadelesini yapmak için varız. Dinimizin şemsiyesi ile örtmediği bir alan tasavvur edemeyiz. Nerede hayat ve insan varsa din oradadır. Velev ki orası tuvalet olsun, banyo olsun. Tuvaletin de Müslümancası ve Müslümanca olmayanı vardır. İslam disiplini helâda da vardır. Hatta 'o büyük disiplin oradan başlamaktadır' sözü bile yabana atılabilir bir söz değildir.

Helâ adabını konuşmak ayıp değildir!

Helâ terbiyesi, oraya ait dini hükümlerin konuşulması, yazılması ayıp değildir. Ertelenebilecek esneklikte değildir. İnsan olarak var olmaya devam ettiğimiz her anda geçerli bir ihtiyaç için verilecek eğitim, harcanacak mesai önemsiz tutulamaz. Bilhassa, İslam namazla ayakta duruyor, namazı da taharete dayandırıyor ve taharet de helâda başlıyorsa, Müslüman için helâ, sadece bir defi hacet giderme yeri değildir. Hesabı sorulan, ayrıntıları vahiyle yönlendirilen bir iş elbette basit değildir.
Helâda bize öğretilen din kurallarına, edebe uymayı dinimizin ve dindar olmamızın gereği görürüz. Öğrenir ve öğretiriz. Uygularız. Sorumluluğumuz altındakilere uygulatırız.
Bu uyuşumuzda sıhhatimiz için en ideal olanını yaparız, diğer yandan da Rabbimizin rızasını elde ederiz. Hem nimetin şükrünü yapmış, hem ecir kazanmış oluruz.

~ Ticarette Müslüman'ız.
~ Sokakta Müslüman'ız.
~ Düğünde Müslüman'ız.
~ Seyahatte Müslüman'ız.
~ Sofrada Müslüman'ız.
~ Helâda Müslüman'ız.
~ Hayatımız ve ölümümüz İslam'la ve İslam için.


İki fıkıh deyimi: İstibra / İstinca

İstibra: Erkeklerin, küçük abdestten sonra idrar yolunda kalabilecek damla ve sızıntıların tamamen kesilmesinden emin olmalarıdır. Kadınlar için istibra gerekmeyebilir.
İstinca: İdrar ve dışkı yollarından çıkan idrar, dışkı, kan, meni gibi katı ve sıvı pislikleri giderip temizlemeye denir. Türkçede kullanılan 'taharet' bu anlamdadır. İstinca yapılırken kullanılan temizlik maddeleri:

~ Sağlığa zararlı olmamalıdır.
~ Ekonomik değeri olmamalıdır
~ Temizliğe elverişli olmalıdır.
~ Yiyecek olmamalıdır.
~ Yazı kâğıdı olmamalıdır.


Necaset fıkhından:

Dışkı, idrar, kan, kusmuk, meni, mezi necistir. Dince necis görülen şeyler, bedende ve namaz mahallinde bulunduğu sürece namaza manidir. Bir nesnede necaset görülüp bilinmedikçe o nesne temiz kabul edilir. Eğer necasetin özelliklerinden biri o nesnede görülüyorsa pis hükmünü veririz.
Namaz için engel oluşturmayan, yani müsamaha edilen miktar şudur: Ağırlıkta üç gram, hacimde ise üç santimetre karelik bir alandır.
Gözün görmesi mümkün olmayacak kadar küçük olan necaset de zararlı sayılmaz.
Kaçınılması mümkün olmayan necasetler de bağışlanmıştır. Sokaktaki çamurun elbiseye sıçraması gibi... Pis bir yere serilen temiz bir seccadenin üzerinde namaz kılınabilir.
Nasıl 'çiş' deyip geçebiliriz?
İbni Abbâs radıyallahu anhümâ şöyle dedi: Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem yanından geçmekte olduğu iki mezar hakkında şöyle buyurdu:

"Bu ikisi, kendilerince büyük olmayan birer günahtan dolayı azâb görüyorlar. Evet, aslında (günahları) büyüktür. Biri koğuculuk yapardı. Diğeri ise, idrarından sakınmaz, iyice temizlenmezdi." [Buhârî, Vudû 55, 56, Cenâiz 82, Edeb 49. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Tahâret 11; Tirmizî, Tahâret 53; Nesâî, Tahâret 26, Cenâiz 116; İbni Mâce, Tahâret 26]

__________________
Yine Yeniden Aga.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
icindir, islam, ve, ölümümüz, Ömrümüz


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Cevdet Bağca - ömrümüz Vesaire A, B, C, Ç 0 19 Aralık 2014 23:50
Ömrümüz Süslü IF Ekstra 2 21 Şubat 2010 00:43
Ömrümüz Boyunca 346 km Kumaş Ütülüyoruz Heidi Genel Paylaşım 5 26 Mayıs 2008 23:51