![]() |
![]() |
![]() | #1 | |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | MaSaL OLmak.. Masallar…Hayal iklimimizin yeşil bahçeleri…Son bulmaksızın uzayıp giden satır araları,sınırları aşıp kitaplara taşındığımız…Her biri ayrı bir maceraya çağıran…Kahramanın peşinde,aşılmaz dağları aşıran,vadileri dolandıran…Kötülerle girişilen çetin mücadeleleri hep iyilere kazandıran….Sihirli halılarıyla,diyar diyar dolaştıran, şatafatlı saray bahçelerinin üzerinde bulutlarla saklambaç oynatan…. Sonu gelmez bir yolculuktur masal.Çocukluğumuzun en güzel rüyalarını ödünç aldığımız bir arkadaştır biraz da.Devlerin sayfa sayfa dolandığı,cinlerin,ejderhaların cirit attığı,cesur şövalyelerin onurlu savaşlara çağırdığı,zümrüt tepelerin süslediği bambaşka bir dünyadır.Kitabın başına oturur oturmaz,daha kapakta çıkılır evvel zaman içindeki o tarifsiz yolculuğa.Ve bir solukta nice muhteşem macera yaşanır. Yani çocukluk demek masal demektir aslında.Masalsız çocuk yetiştirmek ise onları eşsiz bir arkadaştan mahrum etmektir.Ve inkar etmektir konuşan kuşları,yürüyen ağaçları,ejderhaları ve devleri….La Fontain’e inanmamaktır yani… Bir gece ansızın Fareli Köyün Kavalcısı’nın flütündeki sihirli nağmelerin peşi sıra gitmeyen, Kırmızı Başlıklı Kız olup da kurdun oyununa gelmeyen ,Gulliver’in peşine takılıp devler ülkesinden cücelerin diyarına düşmeyen,Kırk Haramiler’e karışıp bir kez olsun ‘açıl susam açıl!’ demeyen,yel değirmenlerine karşı Don Kişot olup kılıç çekmeyen,çocuk dünyası kararmaya yüz tutuğunda Pollyanna’yı taklit etmeyen,Sherwood Ormanları’nda Robin Hood’un izini sürmeyen,bir lamba cinine hükmetmeyen ve dahası çocukluğunun büyük bir bölümünü tozlu rafların önünde geçirmeyen…. Çizmeli kedinin kahverengi çizmelerine özenmeyen,Bremen Mızıkacıları’na katılmayı hayal etmeyen ,her sahile indiğinde mavi suların arasından deniz kızının çıkıp gelmesini beklemeyen,fiziki haritalarda Kaf Dağı’nı bir kez olsun aramayan,gökyüzünü süsleyen kırlangıç sürülerini Zümrüdüanka sanmayan….Bütün bu güzelliklerden bir parça tatmayan mutlak eksik yaşamıştır çocukluğunu. Ya inanmak? Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Alaaddin’in sihirli lambasından çıkan cini gecelerce beklemek,3 uzun dilek ısmarlamaktır inanmak.Keloğlan’ın garipliğine içlenip,kızını ona vermeyen padişaha kinlenmektir defalarca. Yemyeşil bir ormanda yedi cücenin arasına sekizinci olup karışmak,Pamuk Prenses’e bağlanmaktır sonsuz bir sevgiyle.Bazen Alice olup kendi harikalar diyarımızı inşa etmektir kendi içimizde.İskambil kağıtlarından kuleler dizip bir nefeste yerle bir etmektir,kalemizi bekleyen kağıt askerleri.Masum ve çocuksu yalanlarımızda Pinokyo’ya sığınmak,kızaran burnumuzun uzamasını beklemektir endişe içinde.Üç Silahşörler’den dostluk dersi alıp ‘hepimiz birimiz,birimiz hepimiz için ‘ diye yeminler edebilmektir.Yaz tatillerinde define dolu bir adaya hiç düşemesek de rüyalarımızda parıltılı hazineler kucaklamaktır.Seksen günde dünyayı dolaşabilmektir masallara inanmak.Hayır seksen günde değil,bir kitap okumalığı kadar kısa bir solukta.İlkbaharda çiçek toplarken kırlarda Heidi’nin izlerini aramaktır biraz da.Peter ile Heidi’yi bir koyun sürüsünün başında görmeye şaşırmamaktır .Ve korsan gemilerinin yolunu gözlemektir limanlarda. Yani, masallara inanmak bir çocuğa inanmaktır aslında… ülkü yılmaz (mayıs’07) -İSTANBUL | |
| ![]() |
![]() |
Etiketler |
masal, olmak |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
MasalPınarı – Masal Oku, Masallar, Masal, Çocuk Masalları | biricerik | Web Site Tanıtımı | 1 | 28 Ocak 2021 21:11 |
www.Masalfm.net / Masal adında - Masal tadında Bir Radyo. | Linux | Web Site Tanıtımı | 1 | 11 Şubat 2019 10:06 |