IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
1Beğeni(ler)
  • 1 Post By aLya

 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 30 Mayıs 2019, 23:34   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (2)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yargı Reformu Strateji Belgesi Açıklandı




Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan ve kamuoyu tarafından merakla beklenen Yargı Reformu Strateji Belgesi'ni canlı yayında açıkladı. Tutuklama talebinin ölçülü olması adına önemli adımlar attıklarını söyleyen Erdoğan,' Bu belgede yer alan hususların kanun ve diğer düzenlemeler konusunda sizlerin katkılarını almayı sürdüreceğiz. Bu çalışmanın yasal düzenleme gerektiren kısmını TBMM yapacak, idari kısmının muhatabı benim' dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mevzuatta tutukluluğun azami süresi belirlenmiş olmakla birlikte bu sürenin tüm safahatı kapsadığını belirterek, “Bu kapsamda tutukluluk sürelerinin soruşturma ve kovuşturma aşamaları için ayrı ayrı düzenlenmesini planlıyoruz.” dedi.

Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Yargı Reformu Stratejisi Programında Yargı Reformu Strateji Belgesini açıkladı. Belgedeki perspektif, amaç, hedef ve faaliyetleri ana hatlarıyla aktarmak istediğini belirten Erdoğan, belgenin iki temel anlayış, iki temel perspektif üzerine oturduğunu söyledi. Bunlardan birincisinin hak ve özgürlükler olduğunu ifade eden Erdoğan, bu perspektifin özünde demokrasinin güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin daha da geliştirilmesi hedefi bulunduğunu dile getirdi.

Hükümete geldikleri 2002’den itibaren Türkiye’nin önceliklerini bu başlıklar etrafında şekillendirmeye gayret ettiklerini anlatan Erdoğan, her alanda özgürlüklerin genişletilmesi için yaptıkları mevzuat değişiklikleri ve yapısal reformların burada tek tek sayılamayacak kadar çok olduğunu vurguladı. İfade özgürlüğünü demokrasinin en önemli şartı olarak gördüklerinin altını çizen Erdoğan, bilhassa son 6 yıllık süreçte ifade ve medya özgürlüğünün geliştirilmesine yönelik önemli adımlar atıklarını kaydetti.

Erdoğan, Anayasa başta olmak üzere mevzuatta köklü değişiklikler yaptıklarını, bu belgeyle ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi ve daha ileriye taşınması konsunda yeni yaklaşımlar ortaya koyduklarını ifade etti. Türkiye’nin, işkence ve kötü muameleye sıfır tolerans anlayışını belirlemiş bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, geçmişte hep tartışılan
sistematik işkence ya da kötü muamele iddialarının artık geride kaldığını, bu alandaki kazanımları korumakta kararlı olduklarını anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca, “Tutuklama tedbirinin ölçülü kullanılmasına yönelik yeni adımlar atıyoruz.” ifadesini kullandı. İnternet üzerinden ifade özgürlüğü konusunun günün önemli tartışma alanlarından biri haline geldiğine işaret eden Erdoğan, bu konuda da yeni yaklaşımlar geliştirdiklerine değindi. Erdoğan, toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkının güvence altına alınması, adil yargılanma hakkının temini gibi bir çok konuda önemli yenilikler getirdiklerini dile getirdi.

“Daha etkin şekilde korunmasını hedefliyoruz”
Belgede ikinci temel perspektifin adalet sisteminin işleyişi olduğunu aktaran Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde adil yargılanma hakkının daha etkin şekilde korunmasını hedefliyoruz.” diye konuştu. Aynı şekilde vatandaşların adalet hizmetlerine erişiminin kolaylaştırılmasının öncelikler arasında olacağına dikkati çeken Erdoğan, bu kapsamda adliyelerde vatandaşların işlerinin kolaylaştırılmasına yönelik birtakım hedefler ve faaliyetler belirlediklerine değindi. Ayrıca mevzuatın sadeleştirilmesi, adli yardım sistemi ve savunma hakkının güçlendirilmesi hususlarında da atacakları adımlar bulunduğunu bildiren Erdoğan, “Yargıda sadeleştirilmiş süreçlerin oluşturulması, uyuşmazlıkların mümkün olduğunca ve öncelikle alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleriyle çözülmesi önleyici ve koruyucu hukuk uygulamalarının sisteme kazandırılması da önceliklerimiz arasındadır.” şeklinde konuştu. Strateji belgesinde bulunan 9 amaçtan ilkinin “hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesi” başlığını taşıdığına vurgu yapan Erdoğan, hak ve özgürlüklere ilişkin standartları yükseltmek üzere mevzuatı gözden geçirmeye devam ettiklerini aktardı. Avrupa Birliği (AB), Avrupa Konseyi, Venedik Komisyonu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) bu konuda çeşitli değerlendirmeleri bulunduğunu aktaran Erdoğan, bunları da gözetmek suretiyle hak ve özgürlüklere ilişkin standartların yükseltilmesine yönelik mevzuat paketleri hazırladıklarını kaydetti.

Erdoğan, “İfade özgürlüğüne ilişkin mevzuatta yapılacak düzenlemelerle bu konudaki davalarda kanun yolu güvencesinin artırılmasını sağlayacağız. Daha önce ifade özgürlüğünün en önemli kriterlerinden biri olan ‘eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz’ düzenlemesini zaten mevzuatımıza dercetmiştik. Şimdi de ifade özgürlüğüne ilişkin kararların istinaf aşamasından sonra bir de Yargıtay tarafından incelenmesini sağlayacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

“Tutuksuz yargılamayı asıl yöntem olarak görüyoruz”
Tutuklamayı istisnai tedbir, tutuksuz yargılamayı asıl yöntem olarak gördüklerini belirten Erdoğan, ancak zorunlu hallerde başvurulmasını sağlayacak değişiklikler yapacaklarını anlattı. Mevzuatta tutukluluğun azami süresi belirlenmiş olmakla birlikte bu sürenin tüm safahatı kapsadığının altını çizen Erdoğan, “Bu kapsamda tutukluluk sürelerinin soruşturma ve kovuşturma aşamaları için ayrı ayrı düzenlenmesini planlıyoruz.” şeklinde konuştu. İnternet erişim engelleme usüllerini gözden geçirdiklerine işaret eden Erdoğan, “Bu çerçevede bir internet sitesinin tamamına değil sadece engellenmesine karar verilen kısmına erişimin sınırlanmasına imkan verecek bir düzenleme yapılacaktır. Böylece uluslararası standartlara uygun bir mevzuat altyapısına da kavuşmuş olacağız.” dedi.

İnsan hakları eylem planının ilkinin 2014’te hazırlandığını anımsatan Erdoğan, içerisinde ayrıntılı düzenlemelerin yer alacağı yeni insan hakları eylem planı hazırlıklarının kısa süre içinde tamamlanacağını bildirdi. Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ikinci amaç başlığının “Yargı bağımsızlığı, tarafsızlığı ve şeffaflığının geliştirilmesi” olduğunu vurgulayan
Erdoğan, şöyle devam etti: “Hakim ve savcılar için coğrafi teminat getiriyoruz. Mevcut tayin sistemi mesleki verimliliği olumsuz etkiliyor. Coğrafi teminat hakim ve savcıların isteği olmaksızın çalıştığı yerden başka bir yere tayin edilememesi anlamına geliyor. Bu düzenlemeyle hakim ve savcıların mesleki teminatlarının daha da güçlendirilmesini hedefliyoruz. Hakim ve savcılığa girişteki mülakat heyetini genişletiyoruz. Halihazırda mülakat kurulu Adalet Bakanının görevlendireceği bakan yardımcısı başkanlığında, teftiş kurulu başkanı, ceza işleri, hukuk işleri ve personel genel müdürlerinden oluşuyordu.

Mülakat kurulunda Hakimler ve Savcılar Kurulu ile yüksek mahkemelerden de temsilciler bulundurulmasını planlıyoruz. Belirli görevler için mesleki liyakati ve tecrübeyi artırmak gayesiyle mesleki kıdem şartlarını yeniden belirliyoruz. Özellikle Yargıtay ve Danıştay üyelikleri, İstinaf Mahkemesi Başkanlığı ve üyelikleri, Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet Komisyonu Başkanlığı, Mahkeme Başkanlığı atamalarında bu çok çok önemlidir. Aynı şekilde Adalet Bakanlığı Hakimler ve Savcılar Kurulu tetkik hakimliğiyle müfettişlikleri, yüksek mahkemelerin savcılık ve tetkik hakimliklerine atanma kriterlerini de yeniden belirliyoruz. Hakimler ve savcılar hakkındaki disiplin prosedürlerini yeniden yapılandırıyor kurulun disiplin kararlarına karşı yargı yolunu genişletiyoruz. Böylece Hakimler ve Savcılar Kanununun uyarma, aylıktan kesme, kınama ve kademe ilerlemesini durdurma, derece yükselmesini durdurma, yer değiştirme, meslekten çıkarma cezalarıyla ilgili tartışmaları ortadan kaldırıyoruz. Ayrıca disiplin işlemlerinin etkinliğinin artırılması için disiplin cezalarını da yeniden belirliyor, disiplin prosedüründeki güvenceleri artırıyoruz. 2010’da gerçekleştirilen anayasa değişikliğiyle meslekten ihraç kararlarına karşı yargı yolu zaten açılmıştı. Bu
düzenlemeyle diğer disiplin kararlarına karşı da itiraz ve yeniden değerlendirme yollarına başvurmak mümkün hale gelecektir.”

Belgedeki perspektif, amaç, hedef ve faaliyetleri ana hatlarıyla aktarmak istediğini belirten Erdoğan, belgenin iki temel anlayış, iki temel perspektif üzerine oturduğunu söyledi. Bunlardan birincisinin hak ve özgürlükler olduğunu ifade eden Erdoğan, bu perspektifin özünde demokrasinin güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin daha da geliştirilmesi hedefi bulunduğunu dile getirdi.

Hükümete geldikleri 2002’den itibaren Türkiye’nin önceliklerini bu başlıklar etrafında şekillendirmeye gayret ettiklerini anlatan Erdoğan, her alanda özgürlüklerin genişletilmesi için yaptıkları mevzuat değişiklikleri ve
yapısal reformların burada tek tek sayılamayacak kadar çok olduğunu vurguladı. İfade özgürlüğünü demokrasinin en önemli şartı olarak gördüklerinin altını çizen Erdoğan, bilhassa son 6 yıllık süreçte ifade ve medya özgürlüğünün geliştirilmesine yönelik önemli adımlar atıklarını kaydetti.

Erdoğan, Anayasa başta olmak üzere mevzuatta köklü değişiklikler yaptıklarını, bu belgeyle ifade özgürlüğünün güçlendirilmesi ve daha ileriye taşınması konsunda yeni yaklaşımlar ortaya koyduklarını ifade etti.
Türkiye’nin, işkence ve kötü muameleye sıfır tolerans anlayışını belirlemiş bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan, geçmişte hep tartışılan sistematik işkence ya da kötü muamele iddialarının artık geride kaldığını, bu
alandaki kazanımları korumakta kararlı olduklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca, “Tutuklama tedbirinin ölçülü kullanılmasına yönelik yeni adımlar atıyoruz.” ifadesini kullandı.

İnternet üzerinden ifade özgürlüğü konusunun günün önemli tartışma alanlarından biri haline geldiğine işaret eden Erdoğan, bu konuda da yeni yaklaşımlar geliştirdiklerine değindi. Erdoğan, toplantı ve gösteri yürüyüşleri hakkının güvence altına alınması, adil yargılanma hakkının temini gibi bir çok konuda önemli yenilikler getirdiklerini dile getirdi.

“Daha etkin şekilde korunmasını hedefliyoruz”

Belgede ikinci temel perspektifin adalet sisteminin işleyişi olduğunu aktaran Erdoğan, “Önümüzdeki dönemde adil yargılanma hakkının daha etkin şekilde korunmasını hedefliyoruz.” diye konuştu. Aynı şekilde vatandaşların adalet hizmetlerine erişiminin kolaylaştırılmasının öncelikler arasında olacağına dikkati çeken Erdoğan, bu kapsamda adliyelerde vatandaşların işlerinin kolaylaştırılmasına yönelik birtakım
hedefler ve faaliyetler belirlediklerine değindi. Ayrıca mevzuatın sadeleştirilmesi, adli yardım sistemi ve savunma hakkının güçlendirilmesi hususlarında da atacakları adımlar bulunduğunu bildiren
Erdoğan, “Yargıda sadeleştirilmiş süreçlerin oluşturulması, uyuşmazlıkların mümkün olduğunca ve öncelikle alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleriyle çözülmesi önleyici ve koruyucu hukuk uygulamalarının sisteme kazandırılması da önceliklerimiz arasındadır.” şeklinde konuştu.

Strateji belgesinde bulunan 9 amaçtan ilkinin “hak ve özgürlüklerin korunması ve geliştirilmesi” başlığını taşıdığına vurgu yapan Erdoğan, hak ve özgürlüklere ilişkin standartları yükseltmek üzere mevzuatı gözden geçirmeye devam ettiklerini aktardı. Avrupa Birliği (AB), Avrupa Konseyi, Venedik Komisyonu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) bu konuda çeşitli değerlendirmeleri bulunduğunu aktaran Erdoğan, bunları da gözetmek suretiyle hak ve özgürlüklere ilişkin standartların yükseltilmesine yönelik mevzuat paketleri hazırladıklarını kaydetti.

Erdoğan, “İfade özgürlüğüne ilişkin mevzuatta yapılacak düzenlemelerle bu konudaki davalarda kanun yolu güvencesinin artırılmasını sağlayacağız. Daha önce ifade özgürlüğünün en önemli kriterlerinden biri olan ‘eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmaz’ düzenlemesini zaten mevzuatımıza dercetmiştik. Şimdi de ifade özgürlüğüne ilişkin kararların istinaf aşamasından sonra bir de Yargıtay tarafından incelenmesini sağlayacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

“Tutuksuz yargılamayı asıl yöntem olarak görüyoruz”

Tutuklamayı istisnai tedbir, tutuksuz yargılamayı asıl yöntem olarak gördüklerini belirten Erdoğan, ancak zorunlu hallerde başvurulmasını sağlayacak değişiklikler yapacaklarını anlattı. Mevzuatta tutukluluğun azami süresi belirlenmiş olmakla birlikte bu sürenin tüm safahatı kapsadığının altını çizen Erdoğan, “Bu kapsamda tutukluluk sürelerinin soruşturma ve kovuşturma aşamaları için ayrı ayrı düzenlenmesini
planlıyoruz.” şeklinde konuştu.

İnternet erişim engelleme usüllerini gözden geçirdiklerine işaret eden Erdoğan, “Bu çerçevede bir internet sitesinin tamamına değil sadece engellenmesine karar verilen kısmına erişimin sınırlanmasına imkan verecek bir düzenleme yapılacaktır. Böylece uluslararası standartlara uygun bir mevzuat altyapısına da kavuşmuş olacağız.” dedi.

İnsan hakları eylem planının ilkinin 2014’te hazırlandığını anımsatan Erdoğan, içerisinde ayrıntılı düzenlemelerin yer alacağı yeni insan hakları eylem planı hazırlıklarının kısa süre içinde tamamlanacağını bildirdi.
Yargı Reformu Strateji Belgesi’nin ikinci amaç başlığının “Yargı bağımsızlığı, tarafsızlığı ve şeffaflığının geliştirilmesi” olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti: “Hakim ve savcılar için coğrafi teminat getiriyoruz. Mevcut tayin sistemi mesleki verimliliği olumsuz etkiliyor. Coğrafi teminat hakim ve savcıların isteği olmaksızın çalıştığı yerden başka bir yere tayin edilememesi anlamına geliyor. Bu düzenlemeyle hakim ve savcıların mesleki teminatlarının daha da güçlendirilmesini hedefliyoruz. Hakim ve savcılığa girişteki mülakat heyetini genişletiyoruz. Halihazırda mülakat kurulu Adalet Bakanının görevlendireceği bakan yardımcısı başkanlığında, teftiş kurulu başkanı, ceza işleri, hukuk işleri ve personel genel müdürlerinden oluşuyordu. Mülakat kurulunda Hakimler ve Savcılar Kurulu ile yüksek mahkemelerden de temsilciler bulundurulmasını
planlıyoruz.

Belirli görevler için mesleki liyakati ve tecrübeyi artırmak gayesiyle mesleki kıdem şartlarını yeniden belirliyoruz. Özellikle Yargıtay ve Danıştay üyelikleri, İstinaf Mahkemesi Başkanlığı ve üyelikleri, Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet Komisyonu Başkanlığı, Mahkeme Başkanlığı atamalarında bu çok çok önemlidir. Aynı şekilde Adalet Bakanlığı Hakimler ve Savcılar Kurulu tetkik hakimliğiyle müfettişlikleri, yüksek mahkemelerin savcılık ve tetkik hakimliklerine atanma kriterlerini de yeniden belirliyoruz. Hakimler ve savcılar hakkındaki disiplin prosedürlerini yeniden yapılandırıyor kurulun disiplin kararlarına karşı yargı yolunu genişletiyoruz. Böylece Hakimler ve Savcılar Kanununun uyarma, aylıktan kesme, kınama ve kademe ilerlemesini durdurma, derece yükselmesini durdurma, yer değiştirme, meslekten çıkarma cezalarıyla ilgili tartışmaları ortadan kaldırıyoruz. Ayrıca disiplin işlemlerinin etkinliğinin artırılması için disiplin cezalarını da yeniden belirliyor, disiplin prosedüründeki güvenceleri artırıyoruz. 2010’da gerçekleştirilen anayasa
değişikliğiyle meslekten ihraç kararlarına karşı yargı yolu zaten açılmıştı. Bu düzenlemeyle diğer disiplin kararlarına karşı da itiraz ve yeniden değerlendirme yollarına başvurmak mümkün hale gelecektir.”

“ADALETE ERİŞİMİN KOLAYLAŞTIRILMASI…”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yargı reformu strateji belgesinin altıncı amaç başlığının “adalete erişimin kolaylaştırılması ve adalet hizmetlerinden memnuniyetin artırılması” olduğunu söyledi.

Usül kanunlarında dava açma ve kanun yoluna başvuruda bir hafta, iki hafta bazen 7, 10, 15, 30 ve 60 gün gibi farklı sürelerin bulunduğuna dikkati çeken Erdoğan, sürelerin farklı olmasının sadece karışıklara neden olmakla kalmadığını, mağduriyetlere de yol açtığını vurguladı. Bu sorunu sürelerin yeknesak hale getirilmesi suretiyle çözeceklerini bildiren Erdoğan, 2018 yılı istatistiki verilerine göre Cumhuriyet savcılıklarında yüzde 13,5, ceza mahkemelerinde yüzde 7 ve hukuk mahkemelerinde ise yüzde 4,2 oranında görevsizlik ve yetkisizlik kararı verildiği bilgisini paylaşarak, ayrıca görevsizlik ve yetkisizlik sebebiyle bozma kararı verilme
oranının da oldukça yüksek olduğuna işaret etti.

Bu durumun yargılama sürecini uzattığının altını çizen Erdoğan, yeni bir sistem kurarak bu tür olumsuzların önüne geçmeyi planladıklarına değindi. Tanıklık uygulamasının, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına ve
adaletin tecellisine doğrudan etki eden bir yöntem olduğunu vurgulayan Erdoğan, yargı süreçlerinde tanığa özgü uygulamaların geliştirilmesine ihtiyaç bulunduğunu ifade etti.
Erdoğan, bunun için tanıklığı zorlaştıran uygulama ve yaklaşımların ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmalar yapılacağına dikkati çekerek şöyle devam etti:
“Mesela bazı ülkelerde tanıklar için özel bekleme odaları oluşturularak davaların taraflarıyla yüz yüze gelmeleri ve psikolojik olarak yıpranmaları engelleniyor. Benzer uygulamaların yapılmasına olanak sağlayacak
önemli değişiklikler bizde de yapılacaktır. Ayrıca mevzuatta yer alan tanıklık ücretinin yeniden belirlenmesi gerekiyor. Reform çalışmaları kapsamında tanıklara yaklaşımla ilgili standartların yükseltilmesi için gereken adımlar atılacaktır.”

“Cumhuriyet savcılarının takdir yetkileri genişletilecek”

Recep Tayyip Erdoğan, strateji belgesinin yedinci amaç başlığının “ceza adaleti sisteminin etkinliğinin artırılması” olduğuna değinerek, bu kapsamda Cumhuriyet savcılarının takdir yetkisinin genişletileceğini kaydetti. Mevzuata göre, yeterli şüphenin varlığı halinde kamu davası açılmasının zorunlu olduğuna işaret eden Erdoğan şöyle devam etti: “Buradaki ‘yeterli şüphe’ kavramı, uygulamada basit şüphe olarak tatbik edilmektedir. Bu durum da açılan dava sayısını ne yazık ki artırmaktadır.Şüpheli hakkında mahkumiyet kararı verilmesi ihtimali çok düşük olan soruşturmalarda dahi Cumhuriyet savcılarınca dava açılmaktadır. Neticeye baktığımızda 2018 yılında şüphelilerin yüzde 52,6’sı hakkında ‘kovuşturmaya yer olmadığına’ dair karar verilmiştir. Açılan davalardaki mahkumiyet oranı ise yüzde 48,1’dir. Sistemi mahkumiyet ihtimali az olan
davaların açılmaması yönünde geliştirmemiz gerekiyor. Bunun yolu da Cumhuriyet savcılarına takdir hakkını genişletmekten geçiyor.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünya genelinde adalet sistemlerinin,uyuşmazlıkların öncelikle soruşturma aşamasında çözülmesi ve önemli konulardadava açılması yönünde reformlara yöneldiğini bildirdi.

Ülkede de ön ödeme ve kamu davasının açılmasının ertelenmesi uygulamalarının genişletilmesine ihtiyaç bulunduğuna işaret eden Erdoğan, “Savcılık aşamasında ne kadar çok sorun çözebilirsek mahkemelerdeki yargılamaları o derece sağlıklı hale getiririz.” diye konuştu.

“Mağdurun rızası ve mahkemenin onayı mutlaka aranacak”

Erdoğan, halen ön ödeme müessesesinin sadece adli para cezasını gerektiren veya üst sınırı 6 ayı aşmayan suçlar için uygulandığını belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Kamu davasının açılmasının ertelenmesi ancak şikayete bağlı ve üst sınırı bir yıl veya daha az hapis cezasını gerektiren suçlarda devreye giriyor. Uzlaşma ise şikayete bağlı suçlar ve kanunda öngörülen diğer bazı suçlar için düzenlenmiştir. Her 3 konuda da bu sınırlı uygulamayı genişletmeyi hedefliyoruz. Bazı fiillere yönelik soruşturmaların fail ile savcı arasında anlaşmayla sonlandırılabileceğini özellikle sağlayacağımıza inanıyorum. Bu hususun uygulama örnekleri yurt dışında zaten var. Önceden belirlenecek belli suçlarda, suçunu ikrar eden şüphelinin hemen mahkemeye sevk edilmesi ve kanunda yer alan indirimden faydalanarak cezalandırılması sistemi rahatlatacaktır. Bu uygulama cezada pazarlık yönteminin aslında bir modelidir. Türkiye’de bu yöntemi kanunda yüksek ceza öngörülmeyen suçlar için getirmeyi planlıyoruz. Ayrıca bu süreçte mağdurun rızası ve mahkemenin onayı da mutlaka aranacaktır.”

“İade edilen iddianamelerin oranı yüzde 2,6”

Nitelikli yargılamanın ancak yeterli bir soruşturmayla mümkün olacağına dikkati çeken Erdoğan, bunun sağlanması için mevzuatta iddianamenin iadesi usulünün düzenlendiğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Soruşturması eksik yürütülmüş bir iddianameyse savcılığa iade ediliyor. Aksi takdirde mahkemelerin soruşturma sırasında tamamlanması gereken işlemleri yapması ya da yapılmış işlemleri tekrar etmesi gerekiyor. Sonuçta ortaya hem önemli bir verimlilik sorunu çıkıyor hem de taraflar örseleniyor. Cumhuriyet savcılıklarının ve adli kolluğun güçlendirilmesine, aynı zamanda iddianamenin iadesi müessesesine de işlerlik kazandırılmasına ihtiyaç vardır. Halihazırda iade edilen iddianamelerin oranı yüzde 2,6’dır. Bunun için iade kapsamı yeniden belirlenecektir. Soruşturmaların kalitesinin artırılması için
hukuk fakültesi mezunlarının adli kollukta istihdam edilmesi sağlanacaktır.”

AA

__________________
𝔰𝔦𝔫𝔠𝔢 շօօՅ 𝓑𝔂 𝓖𝓪𝓛𝓪𝓽𝓪𝓢𝓪𝓡𝓪𝔂𝓛𝓲

Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.

вüℓвüℓℓεя çσк үαη∂ı, güℓℓεя∂ε үαηsıη...
 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 31 Mayıs 2019, 11:53   #2
Çevrimdışı
Gökalp ♡
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yargı Reformu Paketi'ni açıkladı




Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yargı Reformu Stratejisi Belgesi'ni açıkladı. 9 madde, 63 hedef ve 256 faaliyeti kapsayan belgede hakim ve savcıların tayini, hukuk fakültelerinin eğitim süresinin 5 yıla çıkarılması, avukatlara yeşil pasaport verilmesi, tutuklama tedbirine ölçü getirilmesi, internete erişim engellemenin düzenlenmesi gibi önemli düzenlemeler yer aldı.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Adalet mülkün temelidir diyerek devleti adalet üzerinde yaşatan bir medeniyetin temsilcisi olarak bu mesele bizim önceliklerimiz arasında ilk sırada yer almıştır. 2002 yılında Türkiye'yi eğitim, sağlık, adalet, emniyet üzerinde yükselteceğimizin sözünü vermiştik. 17 yılda en büyük yatırımları bu alanlarda yaptığımızı, gerçekleştirdiğimizi görüyoruz.

"REFORM BELGESİNDEKİ UYGULAMALARI HAYATA GEÇİRİYORUZ"

Reform belgesinde yer alan kimi uygulamaları hayata geçirmeye başladık. Adalet akademisi, nöbetçi noterlik, hakim ve savcılığın uyacağı kurallar bunların bir kısmıdır. Diğer başlıkların uygulamaya geçirilmesini de bizzat yakından takip edeceğiz.

Türkiye'nin AB üyeliği sürecindeki en büyük kazanımlarından birisi de reform paketlerini geliştirmiş olmasıdır. Reformlar konusundaki kararlığımızı Ankara Kriterleri yapar diyerek devam etmiştik. Bu reformları AB istediği için değil, milletimin ihtiyacı olduğu için sahip çıkıyoruz. Bu belgenin hazırlığında da AB kriterleri gözetilmiş olmakla birlikte ülkemizin demokrasi, adalet ve insan hakları talepleri göz önüne alınmıştır.

"KAYBETTİĞİMİZ DEĞERLERİ KENDİ MEDENİYETİMİZDE BULACAĞIZ"

Ecdadımız yüreğinin ve bileğinin gücüyle ele geçirdiği coğrafyaları adaletle yönetmiştir. Kanuni Sultan Süleyman bunun için 'Kılıcın yapamadığını adalet yapar' der. Yeni nesillere bırakacağımız en büyük miras da bu anlayış olacaktır. Her alanda kendi medeniyetimizin kodlarına, adalet anlayışına göre hareket etmeyi bıraktığımız gün kaybettiğimiz gün olacaktır.

"REFORMLAR BİZE IŞIK TUTACAK"

Bugün Türkiye ayaktaysa özellikle değerlerine karşı hassasiyetine borçludur. Elbette eksiklerimiz var. Her şeye rağmen kendi medeniyetimize, kültürümüze olan bağları muhafaza ediyoruz. Biz de kaybettiğimiz değerlerimizi kendi içimizde bulacağız. Bu reformlar da bize ışık tutacaktır.

"AMACIMIZ ÖZGÜRLÜKLERİ KISITLAYAN UYGULAMALARA DUYARLILIK"

Yargı Reformu Stratejisi Belgesi, eskiden beri devam eden reformların güncellenmesiyle ortaya çıkmıştır. Amacımız tüm kurumlarımızın mülkiyet hakkına, seyahat hürriyetine, özgürlükleri kısıtlayan tüm uygulamalara karşı duyarlı olmasını sağlamaktır. Uygulamadaki aksaklıkları çözmekte kararlıyız. Bunun için ayrı ayrı çalışmalar yürütüyoruz.

Bu reform belgesiyle bize verilen sözler tutulmuyorsa da AB sürecine bağlılığımızı da ifade etmiş oluyoruz. Müzakere sürecinin bir an önce tamamlanmasının bizim gibi AB için de önem taşıdığına inanıyoruz. Yargı Reformu Strateji Belgelisini de yargı bağımsızlığının geliştirilmesi, hukukun güçlendirilmesi, makul sürede yargılanma hakkının gözetilmesi çerçevesinde hazırladık. İki temel perspektif 256 faaliyet bulunuyor. Her bir başlık uzun çalışmaların, emeklerin ürünüdür.

Burada belgedeki perspektif, amaç, faaliyetleri ana hatlarıyla ifade etmek istiyorum.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.




YARGI REFORMU STRATEJİ BELGESİ

TUTUKLAMA TEDBİRİ: Yargı Reformu Strateji Belgesi iki temel anlayış üzerine oturuyor. Biri hak ve özgürlüklerdir. Demokrasinin güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi hedefi vardır. 2002 yılından itibaren Türkiye'nin önceliklerini bu başlıklar altına almaya gayret ettik. İfade özgürlüğünü demokrasinin en önemli şartı olarak görüyoruz. Anayasa başta olmak üzere köklü değişiklikler yaptık.

Türkiye işkence kötü muameleye 0 tolerans anlayışını benimsemiştir. Bu iddialar artık geride kalmıştır. Bu kazanımları korumakta kararlıyız. Tutuklamaya yönelik yeni adımlar atıyoruz. İnternet üzerinden ifade özgürlüğü yeni tartışma haline gelmiştir. Bu konuda da yeni yaklaşımlar geliştirdik. Adil yargılanma hakkı gibi birçok konuda önemli yenilikler getiriyoruz.

İkinci temel perspektif adalet sisteminin işleyişidir. Adil yargılanma hakkının korunmasını hedefliyoruz. Adalet hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması önceliklerimiz arasında olacak. Adliyede vatandaşların işlerinin kolaylaştırmasına yönelik hedefler belirledik.

ERİŞİM ENGELLEMESİ: Hak ve özgürlüklere ilişkin standartların geliştirilmesine yönelik mevzuat paketleri hazırlıyoruz. Bu konudaki davalarda kanun yolu güvencesinin artırılmasını sağlayacağız. İfade özgürlüğüne ilişkin kararların istinaf aşamasından sonra Yargıtay tarafından incelenmesini sağlayacağız. Tutuksuz yargılamayı asıl yöntem olarak görüyoruz. Bu sürelerin soruşturma ve kovuşturma için ayrı ayrı düzenlemeyi ele alıyoruz. Bir internet sitesinin tamamına değil, belli sayfanın erişiminin engellenmesine yönelik çalışmalar yapacağız.

MESLEKİ TEMİNAT: Hakim ve savcılar için coğrafi teminat getiriyoruz. Coğrafi teminat hakim ve savcıların isteği olmaksızın başka yere tayin edilememesi anlamına geliyor. Mesleki teminatlarının güçlendirilmesi hedefliyoruz. Mülakat kurulunda HSK ile yüksek mahkemelerden temsilciler bulundurulmasını amaçlıyoruz. Hakimler ve savcılar hakkında disiplin prosedürlerini yeniliyoruz. Hakimler ve savcılar kanundaki cezalarla ilgili tartışmaları ortadan kaldırıyoruz. Disiplin cezalarını da yeniden belirliyoruz. 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliğindeki ihraç kararına ilişkin yargı yolu açılmıştı.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



HUKUK FAKÜLTELERİNE DÜZENLEME: Reform belgemizin üçüncü amaç başlığı insan kaynaklarının nitelik ve niceliğinin artırmasıdır. Hukuk fakültelerinin eğitim süresi ve başarı ölçütünü yeniden belirliyoruz. Eğitim süresinin 5 yıla çıkarılması, kontenjanın azaltılması gibi düzenlemeler planlıyoruz. ÖSYM tarafından yapılacak sınavda belli puan alanlar avukatlık stajına başlayabilecek. Hakim, savcı ve noter olabilmek için de özel meslek sınavlarına girilmesi gerekecek. Devlet ve vakıf üniversitelerini kalite ekseninde otokontrole sevk etmeyi planlıyoruz.

Hakim ve savcı yardımcılığı müessesinin getiriliyor olması başka bir yeniliktir. Mezun olanlar önce yardımcı olacaklar, ardından yeni bir sınavla mesleğe geçecekler. Mesleğe kabuller yardımcılar arasından yapılacak.

DAVALARDA MAKUL SÜRE: Dördüncü amaç başlığı performanstır. HSK bünyesinden performans ölçüm ve takip merkezi kuruyoruz. Uzun süren davalar bu sistemle takip edilecektir. Gerekiyorsa yargı bağımsızlığına halel getirilmeden uzama sebeplerinin çözümü sağlanacak. Uzun süren soruşturma ve davaları takip etmek için 2019 başı itibariyle başlamıştık. Makul sürede yargılanma hakkı için mahkeme ve savcılıklar için farklı performans kriterleri oluşturacağız.

İstinaf mahkemelerini güçlendiriyoruz. 11 istinaf mahkemesi bulunuyor. Önümüzdeki dönemde 4 bölge adliye mahkemesi daha faaliyete geçecektir. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın beyanlarının alınabilmesi ve dilekçe sunabilmesi sağlanacak. Mahkeme nöbet sistemini geliştirerek 24 saat esasıyla hizmet vermesini planlıyoruz. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımız yabancı ülke tarafından verilen kararlarla ilgili önemli sorunlar yaşayabiliyor. Yurtdışındaki vatandaşlarımızın da sıkıntılarını çözüyoruz.


AVUKATLARA ERİŞİM HAKKI: Beşinci amaç başlığı savunma hakkının etkin kullanımının sağlanmasıdır. Savunma hakkı ayrı bir amaç başlığı altında düzenlenmiş bulunmakta. Avukatların bilgi ve belge temini için yetkilerini geliştiriyoruz. Kira ve eser başta olmak üzere belirli değerin üzerindeki bazı sözleşmelerin, bağış ve ölüm gibi işlemlerin avukat yardımıyla hazırlanması zorunlu olacak. Avukatlık hizmetlerinin vergilendirilmesi konusundan iyileştirici düzenlemeler yapıyoruz. Çocuk mahkemelerindeki uyuşmazlıklarda olduğu gibi aile hukukunda da avukatlık ücreti vekaleti bedelini indiriyoruz.

Maaş ve özlük haklarının yetersiz olması nedeniyle kamuda nitelikli avukat çalıştırmak güç oluyor. Kamuda görev yapan avukatlarla ilgili sorunları çözüyoruz. Türk avukatlık camiası uluslararasında faaliyet gösterecek şekilde hızlı bir girişim içindedir. Avukatların mesleki kariyeri gelişiyor. Avukatlara da yeşil pasaport hakkı vererek uluslararası faaliyetlerini kolaylaştırmayı hedefliyoruz.

TANIKLIK UYGULAMASI: Altıncı başlık adalete erişimin kolaylaştırılması. Sürelerin farklı olması karışıklıklara neden olmuyor, mağduriyetlere de yol açıyor. Görevsizlik ve yetkisizlik nedeniyle bozma kararı verilme oranı oldukça yüksektir. Bu durum yargılama sürecini uzatıyor. Tanıklık uygulaması, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına doğrudan etki eden yöntemdir. Tanıklığı zorlaştıran uygulama ve yaklaşımların ortadan kaldırılmasına yönelik çalışma yapılacak.

Yedinci amaç başlığı ceza adalet sisteminin artırılmasıdır. Cumhuriyet Savcılarının yetkileri genişletilecektir. Yeterli şüphe kavramı basit şüphe olarak tatbik edilmekte bu da dava sayısını artırmaktadır. Küçük soruşturmalarda dahi Cumhuriyet savcıları tarafından dava açılmaktadır. Şüphelilerin yüzde 52'si hakkında kovuşturmaya yer verilmemiştir. Sistemi mahkumiyet ihtimali az olanlar için açılmaması yönünde geliştirmemiz gerekiyor. Uzlaşma uygulamasını genişletmeyi hedefliyoruz. Cezada pazarlık yöntemini getirmeyi planlıyoruz. İddianamenin iade kapsamı yeniden düzenlenecek.

Soruşturmaların kalitesinin artırılması için hukuk fakültesi mezunlarının adli kollukta istihdamı sağlanacaktır. Emniyette görev yapacak hukukçuların çoğalması görevlerin gereği gibi yerine getirilmesini sağlayacaktır. Konusu suç teşkil eden bazı basit fiillere yönelik bazı usuller getirilecektir. Şahsa karşı işlenen suçların nitelikli hallerinin şikayete bağlı hale getirilmesi planlanıyor.

ÇOCUKLARIN YARGILANMASI: Bazı ağır suçlar hariç olmak üzere 15 yaşından küçük çocuklar için özel mekanizma içinde değerlendirilecektir. Sosyal tedbirlerle takip edilmesi kendilerine iyi bir gelecek kurmak için desteklenecektir. Çocuklar hakkındaki davaların ilk derece yargılama ile istinaf ve temyiz incelemeleri öncelikli olarak yapılacak. Yaşlı, hamile ve çocukların cezalarının cezalarının evde infazı sağlanacaktır.

Stratejimizin sekizinci amaç başlığı yargılamanın sadeleştirilmesi ve etkinliğinin artırmasıdır. Uyuşmazlığın hızla çözümlenmesi için bir yargılama usulü ihdas edilecektir. 5 bin liranın altındaki tebligatların hızlı bir sürede çözümü sağlanacaktır. Yargı harçlarının hesaplanması mahkemelerin iş yükünü artırmaktadır. Yargı harçlarında da basitlik sağlayacak düzenlemeler yapılacaktır.

NOTERLİK UYGULAMASI: Noterlik sayısını artıracağız. Sayının artması vatandaşların işlerini kolaylaştırmıştı. Her asliye hukuk mahkemesi çevresinde noterlik kurulması zorunlu hale gelecek. Bu kurumun daha işlevsel hale gelmesi temin edilecek. Noterliklerin resmi çalışma saatleri dışında ve tatil günlerinde de hizmet sunmasını da nisan başı itibariyle başlatmıştık.

Dokuzuncu amaç başlığı alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin oluşturulmasıdır. Uzlaşma şikayete bağlı suçlar ve kanunda öngörülen bazı suçlar için yapılmıştır. Geçtiğimiz yıl 380 bin dosya gönderildi. Uzlaşma ile sonuçlanan 350 bin olmuştur. Şiddet içermeyen uzlaşmalarda aile ara buluculuğu getirilmesi sağlanacaktır. Açılan dava hakim tarafından ara buluculara havale edilecektir.

Böylece dokuz amaç başlığı altında toplamda 63 hedef ve 256 faaliyeti kapsayan belgemizi özetlemiş olduk. Bu belge bakanlığımızın hukuk fakültelerinden barolara kadar geniş bir yelpazede yaptığı istişareler sonucu ortaya çıkmıştır. Amacımız milletin adalet duygusunu güçlendirecek, hukuka güveni tahkim edecek bir yargı uygulamasını hayata geçirmektir. Bu belgede yer alan hususların kanun ve diğer düzenlemeler konusunda sizlerin katkılarını almayı sürdüreceğiz.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

__________________
O Herşey
Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 

 

Etiketler
2019, açıkladı, belgesi, cumhurbaşkanı, paketi, reformu, strateji, yargı


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti'nin İzmir adaylarını açıkladı Beatrice Haber Arşivi 0 05 Ocak 2019 21:29
Cumhurbaşkanı Erdoğan proje vaatlerini açıkladı oMeN Haber Arşivi 2 24 Mayıs 2018 23:42
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yargı paketine onay Desmont Haber Arşivi 0 12 Aralık 2014 15:16