| |
|
17 Mart 2006, 19:16
| #1 | |
| Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Flash Habeler . İzleyicinin resmi görüşü Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. viruS Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. RTÜK araştırdı: En çok haber programları, sonra diziler izleniyor. En çok rahatsız olunan ise magazin programları. Çiftçi ve balıkçılar yarışma, esnaf da spor programlarının müdavimi RADİKAL - İSTANBUL - Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından 22 Aralık 2005 ve 5 Ocak 2006 tarihleri arasında yapılan 'Televizyon İzleme Eğilimleri Araştırması' dün açıklandı. 14 ilde, 15 ve daha yukarı yaştaki toplam 4 bin 606 kişinin katıldığı araştırma için görüşmelerin nerelerde ve kimlerle yapılacağı Türkiye İstatistik Kurumu tarafından belirlendi. Akman: Araştırma ilk RTÜK Başkanı Zahid Akman, 'Televizyon İzleme Eğilimleri Araştırması'nın RTÜK tarihinde yapılan ilk kamuoyu araştırması olduğunu söyledi. Araştırmaya göre en çok izlenen program türleri yüzde 74.8 ile haber programları. Diziler yüzde 56.8 ile ikinci sırada. Eğlence programları da yüzde 42.2'lik oranla üçüncü sırada yer alıyor. Bir dönemin en popüler programları olan 'evlilik yarışmaları' yüzde 6.8'lik oranla en son sırada. Araştırmanın diğer sonuçları ise şöyle: Belgeseller gözde: Belgeseller yüzde 40.8, yabancı sinemalar 40.8, dini programlar yüzde 40.5, açık oturum ve tartışma programları yüzde 40.4, Türk filmleri yüzde 37.3, sır programları yüzde 34.7, yarışma programları yüzde 32.1, spor programları yüzde 30, müzik programları yüzde 28.2, çocuk programları yüzde 11.2, kadın programları ise yüzde 10.8 oranında izleniyor. İnternete güven arttı: Televizyona güvenenlerin oranı yüzde 56.7, güvenmeyenlerin oranı yüzde 34. Gazeteye güvenenlerin oranı yüzde 56.5, güvenmeyenlerin yüzde 29.9. İnternete güvenenlerin oranı da yüzde 44.2. Reklamları geçin: Araştırmaya katılanların yüzde 40.4'ü TV izlerken reklamlar başladığında hemen kanal değiştirdiğini belirtti. Araştırma sonucunda, kadınların erkeklere kıyasla reklamları daha fazla izlediği ortaya çıktı. Alo RTÜK hattını arayan az: Ankete katılımcıların yüzde 81.4'ü RTÜK adını duyduğunu belirtti. Bugüne kadar 'ALO RTÜK 178' hattını kullandığını belirtenlerin oranı ise yüzde 2.9'da kaldı. Hafta sonu TV başına : Hafta içi ortalama 5.09 saat, hafta sonu ise 5.15 saat televizyon izleniyor. Araştırmaya göre hafta içi ve sonunda en çok televizyon izleyenler İç Anadolu Bölgesi, en az televizyon izleyenler ise Doğu Anadolu Bölgesi'nde yaşayanlar oldu. Ev kadını birinci: Hafta içinde (yüzde 5.75) ve hafta sonunda (yüzde 5.90) en çok televizyon izleyenler ev kadınları oldu. Buna karşılık, lise ve üniversite öğrencileri, profesyonel serbest meslek erbabı, memurlar, üst ve orta düzey yöneticiler ile şirket sahibi veya ortağı olanların ortalama televizyon izleme düzeyinin hafta içi 3.85 ile 4.41, hafta sonu ise 3.38 ile 4.77 saat arasında değiştiği görüldü. Gelir durumu: Buna göre, en çok televizyon izleyenler, 5.34 saat ile 1000 ile 1500 YTL arasında geliri olanlar oldu. En az televizyon izleyenler ise 2 bin YTL ve daha fazla geliri bulunanlar. İzlenme saatleri: İzleyicilerin yaklaşık yüzde 60'ı, hafta içi günlerde 18.00-21.00 ve 21.00-24.00 saatleri arasında TV izliyor. Akdeniz erkenci: Hafta içi 06.00-09.00 saatleri arasında televizyon izleyenlerin oranının en yüksek olduğu yer Akdeniz Bölgesi, 09.00-12.00 ve 18.00-21.00 saatleri arasında televizyon izleyenlerin oranının en yüksek olduğu yer Güneydoğu Anadolu, 21.00-24.00, 24.00-03.00, 03.00 -06.00 saatleri arasında televizyon izleyenlerin en yüksek olduğu yer ise Ege Bölgesi oldu. Bekârlar gececi: Saat 09.00' dan 21.00'e kadar televizyon izleyenler arasında evliler daha fazla. Saat 21.00'den 06.00'ya kadar TV başında olanlar çoğunlukla bekâr. Yaş büyüdükçe program tercihi değişiyor: Yabancı sinema, haber ve ekonomi programları, belgeseller, açık oturum ve tartışma programlarına erkekler daha fazla ilgi gösteriyor. Yaş ilerledikçe açık oturum ve tartışma, dini, ekonomi, haber, Türk halk ve sanat müziği ile kadın programlarının izlenme oranı artıyor. Araştırmaya göre dini, haber, sır, Türk halk ve sanat müziği, kadın ve ekonomi programlarını bekârlara kıyasla evliler daha çok izliyor. Meslek gruplarının tercihleri: Memurlar (Açık oturum ve tartışma programları ile kültür-sanat programları), profesyoneller (Belgeseller ve yabancı diziler), ev hanımları (Dini programlar ve evlilik yarışmaları), emekliler (Ekonomi, Türk halk ve sanat müziği programları), orta ve üst düzey yönetici ve şirket sahibi ve ortağı olanlar (Eğlence güldürü-talk şov ve haber programları, Türk filmleri, yabancı sinemalar ve yerli diziler), çiftçi ve balıkçılar (Sır ve yarışma programları), öğrenciler (Magazin, Türk pop müziği, çocuk programları ve müzik programları), esnaf-sanatkârlar (Spor programları). Kültür-sanat pek istenmiyor: Özellikle yayımlanması istenen program türleri de şöyle sıralandı: Haber programları yüzde 34.8, yerli diziler yüzde 32.9, müzik-eğlence programları yüzde 31.1, açık oturum ve tartışma programları yüzde 27.1, yabancı sinemalar yüzde 25.7, dini programlar yüzde 25.5, yarışma programları yüzde 25.1, kadın programları yüzde 0.4, kültür-sanat programları yüzde 0.3 ve yabancı diziler yüzde 0.1. Magazin rahatsız ediyor: Televizyonda görmekten en rahatsız olunan yayınların başında yüzde 16 ile magazin programları geliyor. İkinci sırada ise yüzde 14.1 ile evlilik ve dans gibi yarışma programları var. Töreye uygun bir cenazeydi! Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. 17 yaşında ağabeyi tarafından öldürülen Yıldız Zaman'ı, dün birkaç komşusu toprağa verdi. DHA - GAZİANTEP - Nizip ilçesinde kaçtığı sevgilisiyle birlikte ağabeyi Mehmet Zaman tarafından öldürülen 17 yaşındaki Yıldız Zaman'ın cenazesine ailesi sahip çıkmadı. Bu durum 'töre infazı' kuşkusunu artırdı. Sanık Mehmet Zaman ve aile yakınlarının iddialarına göre olay şöyle yaşandı: Yıldız, Mustafa Korkmaz'la evlenmek için ailesinin onayını alamadı. Yıldız da, Mustafa'ya kaçtı. Zaman ailesi, Yıldız ve Mustafa'yı 'Barışalım' diye evlerine çağırdı. Evdeki karşılaşmada ağabey Mehmet Zaman, tartıştığı Mustafa'nın üzerine tabancayla yedi el, sevgilisini korumak için üzerine kapanan kardeşi Yıldız'a da sekiz el ateş ederek öldürdü. Tutuklanan ağabey Zaman, Mustafa'nın kendisine ağır hakaretlerde bulunduğunu ileri sürdü. Ailenin anlatımına göre ağabey Mustafa çıkan tartışmada aniden silahını çekti ve ateş etti. Bununla birlikte cinayetin planlı bir töre infazı olduğu kuşkusu gündeme geldi. Töre kuşkusunu artıran bir gelişme dün cenazelerle ilgili yaşandı. Adana Adli Tıp Kurumu'na götürülen Mustafa'nın cenazesi iki gün önce ailesi tarafından alınarak toprağa verildi. Adli Tıp yetkilileri, Yıldız'ın cenazesinin de alınması için ailesine çağrıda bulundu. Ancak aile cenazeye sahip çıkmayacağını bildirdi. Bunun üzerine Nizip Belediye Başkanı Hacı Fevzi Akdoğan'ın talimatıyla Adana'ya giden bir belediye ambulansı, Yıldız'ın cenazesini Nizip'e getirdi. Cenaze namazına Zaman ailesinden hiç kimse katılmadı. Yirmibeşoğlu: İfadeler öğretilmiş Töre cinayetleriyle ilgili araştırma ve çalışmalarıyla tanınan İstanbul Valiliği İnsan Hakları İl Danışma Masası Başkanı avukat Vildan Yirmibeşoğlu, tasarlanmış töre cinayetlerinde ceza indirimine yönelik önceden öğretilmiş bilgilerin sanık ifadelerinde yer aldığını söyledi. Yirmibeşoğlu, "Yıldız ile Mustafa'nın öldürülmesinde de aynı yöntem kullanıldı" dedi. Ermenistan sınırı için Karabağ şartı RADİKAL - ANKARA - Türkiye, yıllardır kapalı olan Ermenistan sınır kapısının açılması için nabız yoklayan ABD'ye, "Dağlık Karabağ'da ilerleme olmadan sınır açılmaz" mesajı verdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya Müsteşar Yardımcısı Dan Fried ile ABD'nin Enerji Koordinatörü Steve Mann, Erivan'daki temaslarının ardından dün Ankara'ya geldi. Edinilen bilgiye göre Fried, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ali Tuygan ve Müsteşar Yardımcısı Ahmet Üzümcü ile yaptığı üçbuçuk saatlik görüşmede Dağlık Karabağ sorunu, Ankara-Erivan ilişkileri ve enerji hatları konularını gündeme getirdi. Fried'in Türkiye-Ermenistan sınır kapısı konusunda nabız yokladığı, kapının açılmasının hem iki ülke hem de bölge açısından yararlı olacağını ve ABD'nin bunu destekleyeceğini söylediği öğrenildi. Türk tarafı ise "Dağlık Karabağ sorununda bir ilerleme olmadan bu konuda adım atmamız mümkün değil" mesajını iletti. Fried, görüşmenin ardından yaptığı açıklamada Ermenis'tan sınır kapısı konusunda Türkiye'nin adım atmasını beklediğini söyledi. Fried, Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili olarak ise şu değerlendirmeyi yaptı: "Bu konudaki trajedilerin ciddi şekilde tanınması gerektiğini düşünüyorum. İnsanlar bu konuyla dürüstçe ve cesurane bir şekilde ilgilenmeliler. Ama aynı zamanda ulusların geleceklerini de düşünmeleri lazım." | |
| |
| IRCForumlari.NET Reklamlar |
   |
|
17 Mart 2006, 19:17
| #2 |
| Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Orduevlerine giriş artık daha zorRADİKAL - ANKARA - Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) İç Hizmet Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle sivillerin orduevlerine girişleri zorlaştı. Orduevi ve askeri gazinolardan yararlanmayı düzenleyen yönetmelikte yapılan değişiklik, dün Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmeliğin 664. maddesinin ikinci fıkrasının 8. bendi şöyle oldu: "Orduevleri ve askeri gazinolar TSK mensuplarına mahsustur. Koşullar gerektirdiğinde yabancı ülke silahlı kuvvetler mensupları yerlerden Genelkurmay Başkanlığı'nın yazılı izni ile faydalandırılabilir. Konser ve konferanslarla ziyaret ve merasim günlerinde komutan tarafından davet edilmiş olan tanınmış sivil zevat ve aileleri buralara girebilir. Subay, askeri memur ve astsubaylar refakatlerinde orduevleri ve askeri gazinolara sivil götüremez. Garnizon komutanlarının uygun göreceği tanınmış kişiler orduevi müdürlerince verilecek giriş kartları ile orduevlerine girebilir." Bu değişiklik öncesinde, orduevlerine, orduevi veya gazinodan sorumlu komutanın inisiyatifinde siviller alınabiliyor, Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin yakınlarının sünnet ve düğün gibi özel günlerinde bu tesislerden ücreti karşılığında faydalanmalarına imkân tanınıyordu. Meclis'te 'Cumhuriyet' krizi AB yardımlarını dağıtacak birimle ilgili sözleşmede 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti' yerine 'Türkiye Hükümeti' ibaresi kullanılmasına Meclis Dışişleri Komisyonu itiraz etti. Sorunu alt komisyon çözecek RADİKAL - ANKARA - Avrupa Birliği'nden (AB) Türkiye'ye sağlanacak mali yardımların dağıtımı için bir birimin kurulmasını öngören uluslararası sözleşme, TBMM Dışişleri Komisyonu'nda kabul edilmedi. Hükümetin sözleşmeyle ilgili tasarısında, 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti' yerine 'Türkiye Hükümeti' ifadesi kullanılması komisyonda tepki gördü. Dışişleri Komisyonu, 'Merkezi Finans ve İhale Biriminin Kuruluşuna İlişkin Türkiye Hükümeti ve Avrupa Komisyonu arasındaki mutabakat zaptına 1 Nolu Ekin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı'nı dün görüştü. Mutabakat zaptına 1 nolu eke göre, AB'den sağlanacak üyelik öncesi mali yardımların kullanımı için, Hazine Müsteşarlığı'na bağlı olarak, "Merkezi Finans ve İhale Birimi kurulacak. Sözleşmeye ilişkin tasarının metninde yer alan, "Teşkilat şeması Ulusal Yetkilendirme Görevlisi (Hazine Müsteşarı) ile Türkiye'deki Avrupa Komisyonu Delegasyonu'nun onayına tabi olacaktır" düzenlemesine komisyon üyeleri tepki gösterdi. Öymen: Müstemleke değiliz CHP'li Onur Öymen, "Düzenlemeler Türk yasalarına, İhale Kanunu'na aykırı. 'Avrupa ihale kanunu uyguluyoruz', diyorlar. Bir ihtilaf olsa, mahkemeye gidilse birçok sorun çıkar" diye konuştu. Teşkilat şemasının da AB komisyonunun temsilcisince yapılacağını belirten Öymen, "Müstemleke değiliz. Bağımsız bir devlet teşkilat şeması hazırlanırken yabancılara söz hakkı verir mi?" dedi. Öymen, birim personelinin maaşının Avrupa Konseyi'nce ödenmesinin de Türkiye'nin "hükümranlık haklarına halel" getireceğini söyledi. 'Neden Türkiye Hükümeti?' CHP'li Halil Akyüz ise, tasarıdaki 'Türkiye Hükümeti' ifadesine tepki gösterdi. Bütün anlaşmalarda ve kanunlarda 'Türkiye Cumhuriyeti' ifadesinin yer aldığını vurgulayan Akyüz, "Böyle bir ifade olmaz, Cumhuriyet sözü neden telaffuz edilmiyor?" diye sordu. AKP'li üyeler de itirazlara katılınca, bir alt komisyon kurularak tasarıda gerekli düzeltmelerin yapılması kararlaştırıldı. |
| |
|
17 Mart 2006, 19:18
| #3 |
| Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| AKUT sesinizi 10 yıldır duyuyor Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Marmara depreminde enkaz altından çıkarılan Doğukan Özer, AKUT'a teşekkür etti. 1996 yılında doğayla ilgilenen gençlerin kurduğu AKUT'un 'Sesimi duyan kimse var mı' haykırışı felaket yaşayan her bölgede artık umudun sesi RADİKAL - İSTANBUL - Türkiye'nin yaşadığı her felakette ilk uzanan yardım ellerinden biri olan Arama Kurtarma Derneği (AKUT), 10 yaşında. Doğa sporlarıyla ilgilenen gençlerin, bu sporlar sırasında meydana gelen kazalara müdahale etmek için 1996 yılında kurduğu AKUT, zamanla depremlerde, sellerde ve daha pek çok felakette kurtarıcıya dönüştü. İlk kez 1998 yılında Adana-Ceyhan depreminde gece-gündüz çalıştılar. Enkaz başındaki 'Sesimi duyan kimse var mı?' haykırışları bütün Türkiye'ye yayıldı. Bakanlar Kurulu'nun kararıyla 1999 yılında 'kamu yararına çalışan dernek' oldular. Aynı yıl meydana gelen Marmara depreminde AKUT üyesi 150 kişi enkazların başındaydı. Arama kurtarma çalışmalarının yanı sıra yaklaşık 1000 kişinin çalışmalarını organize ettiler. 200'den fazla insanın enkazın altından canlı olarak çıkarılmasında görev aldılar. Yapılan kamuoyu araştırmalarında AKUT, en çok güvenilen kurumlardan biri oldu. AKUT, 1999 Atina, aynı yıl Tayvan, 2001'de Hindistan, 2003'te de İran depreminde arama kurtarma çalışmalarına katıldı. AKUT, 10. yılını çeşitli etkinliklerle kutluyor. Önceki gün 10. yıl etkinliklerinin gala gecesi Parkorman'da yapıldı. AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, "Sloganımız 'AKUT 10 yaşında ve bu sadece bir başlangıç'. AKUT olarak bu ülkeye hizmet etmeye daha yeni başlıyoruz" diye konuştu. Kurtarılanlar sahnede Gecede AKUT'un lider kadrosu ile kurtardıkları bazı kişiler sahnede biraraya geldi. Marmara depreminde Gölcük'te kurtarılan Doğuhan Özer, AKUT'un kendisi için hayata yeniden doğuşu ifade ettiğini belirterek, "Beş katlı bir binada sıkışmıştım. Önce Nasuh ağabeyin 'Sesimi duyan var mı' dediğini duydum. Depremin beşinci gününde oradan çıkarıldım" dedi. Sunuculuğunu Korhan Abay'ın üstlendiği gecede, AKUT 10. yıl etkinlikleri çerçevesinde organize edilen 'Afetler ve Acil Durumlar' konulu kısa film yarışmasında dereceye girenler de ödüllerini aldı. Geceye eski bakanlardan Fikret Ünlü, Milli Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim ve Müşfik Kenter'in de aralarında bulunduğu bir çok davetli katıldı. 727 yaşam kurtardılar AKUT'un yaklaşık 200 üyesi, bir o kadar da gönüllüsü var. Yılda ortalama 55 kez arama-kurtarma görevine çıkıyorlar. Bu, her hafta bir operasyon anlamına geliyor. AKUT, 10 yılda 10 bölgede 284 operasyonda görev aldı. Bu operasyonlarda 727 insan kurtarıldı. Bu süre içerisinde kitlesel afetler hariç 115 cenaze çıkarıldı. Yine afetlerde 29 hayvan canlı kurtarıldı. Son üç yılın istatistiklerine bakıldığında AKUT, yılda ortalama 83 kişinin hayatının kurtarılmasında ve normal yaşam koşullarına nakledilmesinde görev aldı. Helikopter düştü: Beş şehit DHA - ERZİNCAN - Erzurum'daki birliklerde denetleme yaptıktan sonra Erzincan'a dönen askeri heyeti taşıyan helikopter, Sansa Deresi mevkiinde yüksek gerilim hattına çarparak düştü. Kazada dört subay ile bir astsubay şehit oldu, bir subay ise yaralı kurtuldu. Erzurum-Erzincan karayolu üzerinde bulunan Sansa Deresi mevkiindeki helikopter kazası dün saat 16.30 sıralarında meydana geldi. Erzurum'daki birlikleri denetlemeden dönen askeri heyeti taşıyan UH-1 tipi askeri helikopter, Erzincan'a 55 kilometre uzaklıktaki dağlık bölgeyi geçerken, henüz belirlenemeyen bir nedenle yüksek gerilim hattına çarptı. Hızla irtifa kaybeden helikopter yere çakıldı ve yanmaya başladı. Köylülerin güvenlik güçlerine haber vermesi üzerine bölgeye hemen arama kurtarma ekipleri sevk edildi. Ekipler kaza yerine ulaştıklarında dört şehit ve iki yaralıyla karşılaştı. Topçu Albay Ömer Bora, Piyade Yarbay Suat Coşkunalp, Kara Pilot Yüzbaşı Yusuf Ziya Erten, Kara Pilot Teğmen Rafet Özsoy'un kaza yerinde cesetleri bulundu. Teknisyen Astsubay Üstçavuş Fatih Ayhan ve İstihkam Yüzbaşı Cemal Kamacı yaralı halde Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Ancak Ayhan da tüm tüm müdahalelere karşın hayatını kaybetti. |
| |
| Etiketler |
| flash, habeler |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| Seçenekler | |
| Stil | |
| |
Benzer Konular | ||||
| Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
| FLASH gif; Siz FLASH Severler İçin, Hazır FLASH gifleri. | Sevda | Avatar ve Smiley | 1 | 20 Ağustos 2011 23:39 |
| FLASH FLASH FLASH - Ronaldinho Fenere imza Attı | Disconnected | Komedi ve Mizah | 1 | 07 Temmuz 2010 20:54 |
| bilgisayarım flash diski görüyor ama flash diskin içine giremiyorum Help? | SanalAdami | Bilgisayar Donanımı | 2 | 18 Nisan 2009 15:34 |
Normal
