Çevrimdışı

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


ÖCALAN, DTP MİLLETVEKİLLERİ
VE PKK’ lı CANİLERE SON İHTAR

Abdullah ÖCALAN , güdümündeki DTP Milletvekilleri ve
PKK’lılar sizlere sesleniyorum…

Benim güzel, yalnız, şanssız, dostsuz ve şehit kanlarıyla sulanan cennet vatanım, yıllardır şehit kanlarının yanında birde gencecik evlatlarını yitiren anaların gözyaşlarıyla ıslanmakta ve yavrularını toprağa veren ailelerin yüreklerine düşen evlat acısının ateşiyle dağlanmaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerinde bozuk plak gibi kaldığı yerden tekrar tekrar başlatılan bu bölücü terör oyununun sonu yoktur. Asırlardır batı emperyalizminin ve siyonizmin senaryosu ve doymak bilmeyen iştahıyla, sahneye konan bu bölücü oyuna alet ve figüran oyuncular olmakta inat ve ısrar ederseniz, daha nice gençlerimiz hayatını kaybedecek, nice yürekler yanacak, nice ocaklar sönecek, masum yavrular öksüz, genç eşler dul kalacak, anaların babaların kardeşlerin yürekleri yanacaktır.

Sizler İmralı’ dan veya TBMM’ den biran olsun gözlerinizi kapayıp, elinizi vicdanınıza ko*****, tüm yurttaki şehitliklerde şehit mezarları başında vatani görevini yaparken şehit düşen Mehmetçiklerin, gözyaşlarıyla mezar taşındaki resimlerini okşayan şehit analarını bir kez olsun düşündünüz mü ? Bunca yıldır binlerce can alan bölücü terörün Türk bayraklı şehit mezarlarının sayısını artırmaktan, Büyük Türk Milletinin acısıyla birlikte dalga dalga büyüyen öfkesini kabartmaktan, yurt ekonomisini çökertmekten, huzur barış ve kardeşliğe olan inancı her geçen gün biraz daha tüketmekten başka bir sonuç yaratmadığını ve yaratamayacağını ne zaman idrak edeceksiniz ?

Haçlı Seferlerinde uğradıkları bozgunun kuyruk acısıyla Büyük Türk Milletine ezelden ebede husumet besleyen ve Büyük Türk Milletini bir kaşık suda boğmak isteyen batı emperyalizmi, kanlı dişlerini en son İstiklal Savaşın’ da göstermiş ve batının topuna tüfeğine karşı benim kutlu milletim, kazma kürek ve iman gücüyle bu küflü dişleri kırmıştır. İngiliz’ i, Fransız’ı, İtalyan’ ı,Rus’u, Yunan’ı, Bulgar’ı ve Ermeni’si içerden ve dışardan her türlü vahşet ve ihaneti bu çirkin işgalde sergilemişler ve Allah’ ın sevgili kavmi olan Türk Milleti bir kere daha kendilerine gerekli dersi vermiştir.

Büyük Türk Milleti bu zaferleri Türkmen’iyle, Çerkez’iyle, Tatar’ıyla , Laz’ıyla ve Kürt’üyle tek yumruk olup kazanmıştır. Mehmetçiklerimiz dalgalanan Türk Bayraklarının altında Vatan Bölünmez, Şehitler Ölmez inancıyla ve Kur_an’ı Kerim’ den, Peygamberimizden ve Evliyalardan aldıkları imandan kaynaklanan Allah Allah nidalarıyla emperyalizmin topuna, tüfeğine, tankına, uçağına, gemisine, bombasına karşı göğsünü siper etmiş ve bu cennet vatanı minarelerden dinmeyen ezan sesleri ve göklerimizden inmeyen ay yıldızlı bayraklarla bizlere emanet etmiştir. Bu vatan hepimizindir. Vatanın her karışında hepimizin dedelerinin, atalarının şehit kanları vardır. Bizler ise hepimiz şehit torunu veya çocuğuyuz. Bu vatanın bütünlüğünü ve bölünmezliğini korumak hepimizin asli ve asgari görevidir. Vatanın bir karış toprağı için tıpkı bizden önceki büyüklerimiz gibi gözümüzü kırpmadan kanımızı ve canımızı veririz. Vatan sevgisi ve iman konularında hiçbir kavim Büyük Türk Milletiyle aşık atamaz ve hiçbir emperyalist güç Türk Vatanını bölemez. Tarih bunun sayısız örnekleriyle doludur.

Şimdi Abdullah ÖCALAN ve DTP Milletvekillerine sesleniyorum…

Demokratik barış ve çözümden söz ediyorsunuz. Bu sözleri şehit ailelerinin avukatlığını yaptığım İmralı’ da ki davada Abdullah ÖCALAN’ ın sık sık söylediğini duydum. Şimdi de aldığınız talimatla aynı sözleri sizler tekrarlıyorsunuz. Demokratik çözüme yollara mayın döşeyerek mi, askerlere polislere tuzak kurarak mı, umuma açık ve kalabalık yerlerde uzaktan kumandalı bombalar patlatarak mı, camiden çıkan ak sakalları dedeleri, beşikte yatan kundaklı bebeleri katlederek mi, kavuşacaksınız?

Yoksa her gün bayrağa sarılı şehit tabutlarıyla mı, çoğunu zorla dağa kaldırıp telef ettiğiniz Kürt çocuklarıyla mı çözeceksiniz ? Türk ve Kürt gençlerin ölümü, ana ve babalarının acıları size haz ve demokratik çözümünüze hız mı veriyor ? Bunca genci neyle dağlara çıkarıyorsunuz, bunlara ne yedirip içiriyorsunuz, bunca silahı ve malzemeyi nereden nasıl ve hangi parayla temin ediyorsunuz ? Bu ne biçim demokratik anlayış, bu nasıl demokratik çözüm ?

Sırtınızı sıvazlayan ve sizleri bölücü terörizme alet eden batılılara gidip hiç utanmadan sıkılmadan ve vicdanınız sızlamadan Türkler Kürt halkını kılıçtan geçiriyor diyebiliyorsunuz. TC’ de Kürtler asılıyor, kesiliyor, evlerimiz bombalanıyor, köylerimiz boşaltılıyor, Kürtçe konuşturulmuyor, bize her türlü zulüm yapılıyor diye bıkmadan, usanmadan, utanmadan TC’ yi karalıyorsunuz. Hep batı emperyalizmin istediği makamlardan dem vuruyor ve himaye görüyorsunuz. Oysa söylediklerinizin tümünün çirkin birer yalan ve iftara olduğunu en iyi sizler biliyorsunuz.

TC’ de Kürtler Devlet başkanı, Başbakan, Başkomutan, Bakan ve sizler gibi Milletvekili olabiliyorsa Büyük Türk Milletinin cebinden milletvekili maaşı alabiliyorsa; büyük şehirlerimizde müteahhitlerin, akaryakıt istasyonu sahiplerinin , otelcilerin, lüks gece kulüplerinin, restoranların ve para getiren iş yerlerinin büyük çoğunluğunun sahibi Kürt ise, Kürtlere veya Türk dışındaki tüm vatandaşlara hiçbir konuda zerre kadar ayırım yapılmıyor ve her vatandaş eşit anayasal haklara sahip birey konumunda ise;

Kürtlere nasıl baskı uygulanıyor ? Yoksa bizler başka bir ülkede yaşıyoruz da böyle bir baskı görmüyor, duymuyor ve bilmiyor muyuz ? TC’ de elbebe gülbebe tutulurken ve Türk gençleri ceza evlerinde kalıp, bölücü PKK’ lı teröristler ikide bir Eve Dönüş, Yuvaya Gidiş, Yeniden Dağa Çıkış ! yasalarıyla dışarı salınırken, siz hangi baskıdan söz edebiliyorsunuz ? Kuldan utanmıyorsanız Allah’ tan korkun.

Abdullah ÖCALAN ve DTP Milletvekilleri…

Bu kanlı ve sonu olmayan bölücülük ihanetinden biran önce vazgeçin. Bu ülkede kimsenin Kürtlere öte git, beri gel dediği yoktur. Hepimiz kardeşiz ve bu vatan hepimizindir.

Ben de size demokratik bir çözüm öneriyorum… ÖCALAN, eğer kendi avukatların bunu yapamazsa İmralı’ya gelip seninle bizzat gözüne baka baka ben konuşacağım. Sen demokratik çözüm diyorsun. Bende demokratik çözüm diyorum. Demokratik çözüm üç beş bin Kürt çocuğunu silahlandırıp dağa çıkararak, asker,polis ve korucu öldürerek, kan ve göz yaşı dökerek üretilemez ve bu işin sonu gelmez. İkimizde bu vatan topraklarında doğduk, bu vatanın ekmeğini yedik bu vatanın suyunu içtik, ikimizde bu vatanın çocuklarıyız.

Gel demokratik çözüme cinayetle ve terörle kavuşmak hayalinden vazgeç. Madem İmralı’ da ki davanın ilk celsesinde ilk söz olarak bunca yıldır akan kan ve gözyaşının sorumlusu olduğunu dürüstçe kabul ettin ve şehit analarından özür diledin, gel bunun mertçe ve erkekçe sonunu getir… Eğer söylediğin gibi PKK’ nın lideri isen,lider gibi ve sağduyulu insan gibi davran. Ekmeğini yediğin vatanını böldürmekten ve vatan çocuklarını öldürmekten vazgeç. Bunca yaşa geldin, bunca canın bunca kanın vebali üzerinde. Şu ölümlü dünyadan ahirete intikal ettiğinde, seni bekleyen şehitleri ve vereceğin hesabı aklından çıkarma.

Şehit aileleri vekili olarak benim kanalımla tüm dünyaya bölücülükten ve kan dökmekten vazgeçtiğini, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütün olduğunu, Türklerin ve Kürtlerin bundan böyle de önceden olduğu gibi birlik ve beraberlik içinde kardeşçe yaşayacağını, vatanın bütünlüğü için eskiden olduğu gibi omuz omuza savaşacağını, Türklerle Kürtleri hiçbir emperyalist gücün birbirine düşüremeyeceğini, PKK’ nın silahlı ve her türlü eylemlere son verdiğini, tüm PKK mensuplarının silahlarıyla birlikte kayıtsız şartsız Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve adaletine teslim olmalarını, savaşın yerini barışın almasını, düşmanlığın yerine kardeşliğin gelmesini açık açık söyle.

Madem PKK’ nın sorumluluğunu sen aldın ve PKK’ yı dağlara sen saldın, gel şer işlerden vazgeçip, bir kerede hayırlı iş yap ve bu çocukları dağlardan indir, anaların yüreğindeki ateşi söndür, güdümündeki DTP Milletvekillerinin kulaklarını sündür. TC’ yi karalamaktan ve ihanetten vazgeçsinler. Biz de senin gerçekten demokratik çözüm istediğine o zaman inanalım. Aksi halde benim gibi Büyük Türk Milletinin tüm şerefli mensupları seni ve bizim cebimizden para alıp, bizim sırtımızdan caka satan ve bize ihanet eden DTP Milletvekillerini sonsuza kadar lanetle anacaktır…

Eğer insan olduğun halde insan gibi düşünmez ve insan gibi davranmazsan, demokratik çözümü sevgi barış ve kardeşlikle değil kin nefret ve kalleşlikle bulmaya çalışırsan, yollara kahpece mayınlar döşetirsen ve içinde ki cani ruhu inatla yaşatırsan; benden sana ikinci demokratik çözüm teklifi…

Türk Ceza Kanununda yeniden düzenleme yapılsın. Apo için kaldırılan idam cezasına yeniden yer verilsin. İdamların infazına bölücülük uğruna cinayet işleyenler, halkı toplu isyana teşvik edenler ve eli kanlı Mehmetçik, polis, korucu, öğretmen, doktor, mühendis, hemşire ve masun insanları öldürenler, çocuk yaştaki genç kızları gerilla yapacağız diye dağa kaldıranlar için, TBMM tarafından izin verilsin.

Böylece sandığın içindeki çürük elmalar ayıklansın. Vatan haini caniler darağaçlarında sallansın yada bunlar canlı olarak şehit ailelerine teslim edilsin yada fok balıkları yerine bu teröristler Kuzey Alaska buzluklarına bırakılıp Kanada Genel Valisine haber verilsin. Bu canilerin kalplerinin olup olmadığını genel vali araştırsın ama fok balıklarının kalbi gibi elleriyle söküp yemeye kalkmasın.

Bilmem anlatabildim mi? Eğer bu kanlı ve çıkmaz yolda yürümeye devam ve inat ederseniz , bizimde size bu ikinci demokratik çözümü teklif etmekten başka çaremiz kalmayacaktır. Abdullah ÖCALAN PKK’ nın lideri , DTP Millet Vekilleri ise bu kanlı terör örgütünün yöneticileri ve azmettirenleridir. İşlenen tüm cinayetlerde , patlayan tüm silah bomba ve mayınlarda ve akan şehit kanlarında bu kişilerin tümünün kanlı parmak izleri vardır.

Eğer iş ikinci demokratik çözüme kalırsa sizleri idam sehpaların da sallanmaktan ne uşaklığını yaptığınız batı emperyalizmi , siyonizmi nede başka bir güç kurtarabilir. Abdullah ÖCALAN , DTP Millet Vekilleri ve PKK’ lılar ; büyük Türk milleti adına sizleri son kez ikaz ediyorum eğer sizde zerre kadar insanlık varsa , aklınızı başınıza alın ve bir an önce kendinize gelin…


AVUKAT ŞEVKET CAN ÖZBAY
ŞEHİT AİLELERİ VE GAZİLER VEKİLİ
ŞAMPİYON KARAKUŞAK DERGİSİ İMTİYAZ SAHİBİ

 

Çevrimdışı

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

 

Çevrimdışı

Türk Ceza Kanununda yeniden düzenleme yapılsın. Apo için kaldırılan idam cezasına yeniden yer verilsin. İdamların infazına bölücülük uğruna cinayet işleyenler, halkı toplu isyana teşvik edenler ve eli kanlı Mehmetçik, polis, korucu, öğretmen, doktor, mühendis, hemşire ve masun insanları öldürenler, çocuk yaştaki genç kızları gerilla yapacağız diye dağa kaldıranlar için, TBMM tarafından izin verilsin.



TBMM'nin böyle birşey yapacağını hiç düşünmüyorum tam aksine bir yolunu bulsak da af çıkarsak diye bir hava yaratılmaya çalışılıyor.Zamanında vatanı için çarpışan,devleti için müdafaaya geçen askere,eğitim görevlisine,sat komandosuna,emniyet yetkilisine terörist (sözümona Ergenekon Terör Örgütü) damgaya vurmaya çalışan TBMM'den ne bekliyorsun ?????