Çevrimdışı

İran'ın, dün yapılan Irak'a komşu ülkeler toplantısından memnun olduğu bildirildi.


İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Muhammed Ali Hüseyni, haftalık basın toplantısında, Bağdat'taki toplantıya ilişkin soru üzerine, toplantıyı "ilk adım" için olumlu olarak değerlendirdiklerini belirtti.
Toplantıya katılan bütün ülkelerin de memnun kaldığını söyleyen Hüseyni, dışişleri bakanları düzeyinde toplantı yapılacak olmasının da "başlatılan olumlu sürecin" devamı şeklinde değerlendirilebileceğini kaydetti.
Sözcü, dışişleri bakanları düzeyinde yapılacak toplantıda İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki'nin, ABD Dışişleri Bakanı Condolezza Rice ile görüşüp görüşmeyeceği şeklindeki soruya da "Biz nükleer konuda bütün taraflarla ön koşulsuz müzakere etmeye hazırız" yanıtını verdi.
Hüseyni, dünkü toplantıda İran ve ABD heyetleri arasında doğrudan ve ikili görüşme yapılmadığını da vurguladı.

 

Çevrimdışı

DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dayatmayla Cumhurbaşkanı olması durumunda gerginliğe neden olacağını belirterek, "yasal olur da, halk da ayağa kalkar" dedi.


Sezer partisinin Burdur il kongresinde yaptığı konuşmada, Başbakan Erdoğan ve AKP iktidarına yönelik eleştirilerde bulundu. Sezer, "Başbakan mikrofonu eline aldığında maüngalda kül bırakmıyor. Ama vatandaşın perişanlığını görmüyor" dedi.

Sezer, "bölücülerin temsilcileri" diye suçladığı Kuzey Iraklı yetkililerle görüşme tartışmasına değinirken, "Sen onunla görüş, Bu milletin de seninle görülecek hesabı vardır" ifadelerini kullandı.

Zeki Sezer, iki kutuplu bir siyasi yapının 4 yıldır sürdürüldüğünü, ancak hala bu yapının devam ettirilmek istendiğini belirtirken de AKP ve CHP'ye şu eleştirilerde buluundu:

"Başbakan Türkiye'yi ilgilendiren herhangi bir konu gündeme geldiğinde 'bakalım Batı'dan nasıl ses gelecek' diye bekliyor. Bir de ana muhalefet var. Başbakan Cumhurbaşkanlığına adım adım ilerlerken T&#220
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
İAD'dan medet umuyor" diye konuştu. Sezer, Başbakan Erdoğan ve CHP lideri Baykal'a, "Biri başörtüsü üzerinden siyaset yapar, biri de onun açtığı yoldan gider, onun tuzağına düşer. Başörtülü de bizim, başı açık da bizim" diye seslendi.

Başbakan Erdoğan'ın Cmuhurbaşkanı adayını son ana kadar açıklamayacaklarını söyleyin CHP lideri Baykal'a 'Sen aday ol' demesi için de, "Başbakan ucuz, basit ve çirkin bir politik duruş gösteriyor. Dayatmayla Cumhurbaşkanı olursa, gerginliklerin sebebi olacağını bilmeli. Yasal olur da, halk ayağa kalkar" dedi.

 

Çevrimdışı

Eminönü'nde kitapçılık yapan bir kişinin kaçırılarak alıkonulması ve darp edilmesi olayına ilişkin düzenlenen “Çetele” adlı operasyonda 12 şüpheli gözaltına alındı.


Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, çıkar amaçlı bir suç örgütünce bir kişinin kaçırılıp, Tuzla Aydınlı'da bulunan çiftlik evinde alıkonulduğu yönündeki ihbarlar üzerine polis harekete geçti.
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin çiftlik evine düzenlediği operasyonda, bir süre önce meslekten ihraç edildiği belirtilen eski özel harekat polisi Ekrem Y., ağır şekilde darp edildiği ve elleri ile ayakları bağlı olarak alıkonulduğu yerden kurtarıldı.
Tuzla ve Beşiktaş'ta 2 adrese yönelik eş zamanlı düzenlenen operasyonda, ”Susurluk Davası” sanıklarından eski polis Ziya Bandırmalıoğlu'nun ve Azerbaycan uyruklu Mahmut İ'nin de aralarında bulunduğu 12 şüpheli gözaltına alındı.
Yapılan aramalarda 5 adet ruhsatsız tabanca, 2 pompalı tüfek, bu silahlara ait 550 fişek, darp olayında kullanılan bilardo sopası, mağdurun bağlanmasında kullanılan kablo ve bir miktar esrar ele geçirildi.
Ekrem Y.'yi kendilerine olan 15 bin YTL'lik çek borcunu ödemediği gerekçesiyle kaçırdıkları, alıkoyup darp ettikleri ileri sürülen şüpheliler, emniyetteki işlemlerinin ardından Tuzla Adliyesi'ne sevk edildi.
Öte yandan, operasyonun yapıldığı çiftlik evinin kumarhane olarak kullanıldığı da ifade edildi.

 

Çevrimdışı

Ermeni tasarısında zaman kıskacı
ABD Temsilciler Meclisi’ne, Ermenilerce "Soykırım günü" olarak adlandırılan "24 Nisan" öncesi geçmesi amacıyla "Ermeni soykırımıönın tanınmasına ilişkin bir tasarıyı sunan Kongre üyeleri için zamanın daraldığı belirtiliyor.
ABD Kongresi, Nisan’ın ilk yarısında ilkbahar tatili için çalışmalarına ara verecek. Bu çerçevede Temsilciler Meclisi’nin 2-13 Nisan tarihleri arasında çalışmayacağı kaydediliyor.
"Ermeni soykırımıönın tanınması amacıyla Temsilciler Meclisi’ne sunulan karar tasarısına ilişkin görüşmelere henüz başlanmadı.
Diplomatik kaynaklar ise tasarıyı sunanların amacının 24 Nisan öncesi geçmesi olduğuna dikkat çekerek, tasarının 24 Nisan’a yetişebilmesi için görüşmelerin önümüzdeki üç hafta içinde yapılması gerektiğini söylüyorlar.
Aynı kaynaklar, görüşmelerin bu ayın sonuna kadar yapılmaması halinde tasarının 24 Nisan öncesi geçmesinin pek mümkün olmayacağını ifade ediyorlar.
Yüzden fazla Temsilciler Meclisi üyesinden destek sağladığı belirtilen tasarıya Türkiye’ye büyük bir tepki gösterdi.
Türk hükümeti, tasarının geçmesi halinde ikili ilişkilerin ciddi bir yara alacağı uyarısını yapmış bulunuyor. Bush Yönetimi de tasarının geçmesini önlemek için yoğun çaba göstermeye söz vermişti.
Öte yandan, Ermeni tasarısının da ele alınacağı belirtilen, Temsilciler Meclisi Avrupa Alt Komitesi’nin 15 Mart’ta yapacağı özel oturumunda "ABD-Türkiye ilişkileriönin görüşeceği bildirildi.
Başkanlığını Türk dostu Robert Wexler’in yaptığı komitenin yapacağı özel oturumda Avrupa’dan sorumlu ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Fried de bir konuşma yapacak. Oturuma ABD’nin PKK ile Mücadele Özel Temsilcisi Joseph Ralston’un da davet edildiği öğrenildi.
Özel oturum sırasında Ermeni tasarı ve PKK sorununun da gündeme gelmesi bekleniyor. (ANKA)

 

Çevrimdışı

İran'ın en büyük reformcu gazetesinin yayın yasağı kalktı
İran’ın en büyük reformcu gazetesi Şark’ın yayın yasağı kaldırıldı.
Resmi haber ajansı İRNA’nın bildirdiğine göre, Şark gazetesi genel yayın yönetmeni Mehdi Rahmaniyan, haklarındaki yayın yasağının kaldırıldığını, yıl başından sonra (21 Mart) gazetenin yayın hayatına tekrar başlayacağını söyledi.
Rahmaniyan, yargılamayı yapan Tahran genel mahkemesinin gazeteye bin dolar civarında para cezası verdiğini de kaydetti.
Basın denetleme kurulu, yapılan ihtarlara rağmen gerekli önlemleri almadığı ve genel yayın yönetmenini belirlenen süre içerisinde değiştirmediği gerekçesiyle Şark gazetesinin yayınını, 11 Eylül 2006’da durdurmuştu.
Şark gazetesine isnat edilen suçlar arasında, "şeriat kurallarına aykırı davranmak, İslama karşı hakaretamiz yayın yapmak, ayetullahlar ve kutsal değerler aleyhine yayın yapmak, başkalarının açıklamalarını tahrif etmek, rejim karşıtı örgüt propagandası yapmak, cumhurbaşkanına hakaret etmek ve gerçek dışı haber yapmak" yer alıyordu

 

Çevrimdışı

Ilık geçen kışın ardından soğuk ve yağışlı hava salıdan itibaren tüm Türkiye'yi etkisi altına alıyor. Çarşamba günü bütün Türkiye'de kar ve karla karışık yağmur bekleniyor. İstanbul çarşamba günü karla karışık yağmur altında, Ankara iki gün kar yağışlı.
Hava sıcaklığı yarın Marmara ve Karadeniz, salıdan itibaren ise tüm yurtta hissedilir derecede azalacak. Sıcaklıklar geçen haftaya göre İstanbul'da 6, Ankara'da 14, İzmir'de 12, Antalya'da 7, Adana ve Trabzon'da 8 derece düşecek. Perşembeye kadar en düşük gündüz sıcaklıkları İstanbul ve Diyarbakır'da 9, Ankara'da 3, İzmir'de 11, Antalya'da 16, Adana'da 17, Trabzon'da 6, Erzurum'da 2 derece olacak.
YARIN Marmara'nın doğusu, Karadeniz ve Doğu Akdeniz yağmurlu, Kars ve Sivas arasında kar ve karla karışık yağmur görülecek.
SALI günü Marmara, Doğu Akdeniz, Karadeniz'in kıyısı ve Güneydoğu Anadolu yağmurlu, İç Anadolu, Karadeniz'in iç kesimleri ve Doğu Anadolu kar yağışı altında...
ÇARŞAMBA bütün Türkiye kar yağışı altında. Marmara'da kar ve karla karışık yağmur, Karadeniz ve Akdeniz'in iç kesimleri, İç Ege, İç Anadolu, Doğu Anadolu kar yağışı alıyor, Doğu Karadeniz, Doğu Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu ise yağmurlu...
PERŞEMBE Karadeniz, İç Anadolu ve Doğu Anadolu kar yağışlı bir gün geçirecek. Marmara, Ege ve Batı Akdeniz'de hava açıyor...
CUMA günü ise kar yağışı Karadeniz, Sivas çevresi ve Doğu Anadolu'da sürüyor...

 

Çevrimdışı

Anavatan Partisi (ANAVATAN) Genel Başkanı Erkan Mumcu, "Ülkemiz, son 5 yılda devlet borçlanmasına 184 milyar dolar faiz ödedi, bu düpedüz haraçtır" dedi.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Erkan Mumcu, yaklaşık 1.5 saat geç katıldığı partisinin Zonguldak il başkanlığının olağan genel kurulunda yaptığı konuşmada, ülkeyi bölmeye ve küçültmek isteyenlerin karşısına ''Büyük Türkiye'' iddiasıyla çıkacaklarını söyledi.

Ulusun, yoksulluğa ve geri kalmışlığa ses çıkarmayan bir toplum durumuna getirilmeye çalışıldığını, vatandaşların da yardım bağımlısına dönüştürüldüğün&#252 ; savunan Mumcu, şöyle konuştu: ''Ülkemiz, bedelini fakirler ödediği için borçlanmaktadır. Partimizin iktidarında kimseye imtiyaz olmayacak. Ülkemize eşit haklar ve adil temsil düzeni getireceğiz. Milletimizi fakirlikle yıldırmaya çalışıyorlar. Bizim teslim olmamızı isteyenler ekonomik, siyasal ve sosyal alanda savaşmayı göze almak zorundadır. Ülkemiz son 5 yılda devlet borçlanmasına 184 milyar dolar faiz ödedi, bu düpedüz haraçtır. Bu ülkeyi haraç vermeye mahkum hale getirdiler. Türkiye'nin feri ve rekabet etme gücü gitti. Yatırım için gelen yabancı sermayeye düşman değilim. Ancak bu ülkede herşey satılık değil. Ülkemizin birikimlerinin peşkeş çekilmesine razı değiliz. İşgücünün ucuzlatarak köleleştirilmeye çalışılmasına karşıyız.''

''TEK YUMRUK OLACAĞIZ''

Mumcu, Türkiye'nin, devletiyle uydu durumuna getirildiğini, bölünme kaygısıyla da içine kapatıldığını ileri sürerek, şunları kaydetti: ''5 parmağı birleştirerek yumruk olacağız. Komplolara ve bizi bölmeye çalışanlara (hayır) diyeceğiz. Biz kardeş milletiz, yeniden birarada tek yumruk olacağız. Birleşmenin gücüyle de dünyaya meydan okuyacağız. Bize kefen biçmeye ve bölmeye çalışanların heveslerini kursaklarında bırakacağız. Ülkemizi Fırat'ın doğusundan ve güneyinden bölmek, eti etine, canı canına kaynamış insanlarını ayırmak isteyenler var. Onların içeride işbirlikçileri de mevcut. Vermekle kurtulmak olmaz. Hak namustur. Mücadele etmeden hakkını teslim eden de namussuzdur.''

DUBAI TOWERS

Türkiye'de bütçenin yüzde 2.5'unun yatırıma ayrıldığını, onun da hükümetin kayırdığı kişilere avanta olarak gittiğini savunan Mumcu, şöyle devam etti: ''Karayolları arsası 800 milyon dolara satıldı. Hemen yanıbaşındaki arsayı 'Dubai Towers' adı altında, çok daha üstün imar yetkileriyle (500 milyon dolar yatırım yapacaklar) diye yüzde 20'siyle vermedi bu hükümet? Başbakan buna imza atmadı mı? Peşkeş çekiliyor dediğim zaman (sermaye ırkçılığı yapıyorsun) demediler mi? Hadi Dubai Towers'ı yapsınlar da göreyim. O burgulu towers şimdi nereye girdi? Soruyorum, nereye girdi? Başbakan buna cevap versin. Yatırım yapılacaktı ne oldu? Orada İstanbullu'nun hakkı bulunuyor. Ülkemizde sureti haktan görünen şeytanlar, mümin gibi görünen münafıklar, kurban kesiyorum diyerek küpüne kavurma yapanlar var. Bunların hesabını sormak boynumuzun borcudur.'' Mumcu, üniversite sınavlarına giren her yıl 1.5 milyon kişiye insanlık suçu işlendiğini belirterek, ''Öğrencilerimizi sınavlı ve taşımalı eğitim vahşetinden kurtaracağız. Her mahallede çocukların yürüyerek gidebilecekleri okullar olacak'' dedi.

HÜKÜMETE ELEŞTİRİ

Vatandaşların seçimlerde denenmemiş AKP'ye bir umutla oylarını verdiklerini iddia eden Mumcu, şöyle konuştu: ''(Bunlarda Allah korkusu var, yolsuzluk yapmazlar) denildi. Ancak, belediyelerde beldelere kadar yolsuzluğa battılar. AKP'ye oy vermek isteyenlere sesleniyorum. Yolsuzluğun vebaline ortak olmayın. Tüyü bitmemiş insanların hakkının yenmesine müsaade etmeyelim. Bunun, dünyada da ahirette de hesabını veremeyiz.''

Mevcut başkan Yüksel Çelik'in tek aday olduğu kongrede Mumcu, çocukları severek, partili kadınlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

 

Çevrimdışı

İlkbaharla birlikte artan polenler, alerjiye duyarlı kişilerde bahar nezlesini tetikliyor

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Barlas Aydoğan, ilkbahar aylarıyla birlikte, ''çiçek tozları'' olarak bilinen polenlerin, rüzgar ve böcekler sayesinde çevreye dağılmaya başladığını belirtti.
Çiçek polenlerinin mevsimsel alerji riskini yaygınlaştırdığını belirten Aydoğan, ''Polenlere duyarlı kişiler, tedbirli davranmalı, gerekmedikçe polenlerin çok olduğu ortamlarda bulunulmamalı'' dedi.
Polen alerjisinin, ''bahar nezlesi'' olarak da bilinen hapşırık, burunda akıntı ve kaşıntı, gözlerde kızarıklık gibi belirtilerle ortaya çıktığını ifade eden Aydoğan, şöyle konuştu:
''Polenler alerjik rinit dediğimiz burun akıntısı, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı, ağızdan nefes alıp verme gibi şikayetlere neden olur. Artan bu tür şikayetlerse kişinin yaşam kalitesini düşürür. Hatta gerekli tedbirler alınmazsa çok şiddetli hal alan bu nezle türü, astım, bronşit gibi alt solunum yolunu ilgilendiren hastalıklara da neden olur.'' Alerjilere karşı duyarlı kişilerin, daha önceden kullandığı ilaçları devam ettirmesi gerektiğini vurgulayan Aydoğan, alerjik tanısı yapılamamış kişilerin ise bahar nezlesi belirtisi durumunda mutlaka uzman doktora başvurması gerektiğini kaydetti.
Polenlerin genellikle sabah saatlerinde etkili olduğunu vurgulayan Aydoğan, duyarlı kişilerin bu saatlerde gerekmedikçe dış ortamlara çıkmamaları, tatillerini ise polenlerin az olduğu deniz kenarları gibi yerlerde yapması gerektiğine dikkati çekti.

HAVALARA ALDANMAYIN
Aydoğan, polenlerin yanı sıra mevsimsel geçiş dönemi olan bugünlerde sıcak-soğuk farklılıkları nedeniyle gribal enfeksiyon benzeri tabloların ortaya çıkmasının kolay olduğunu belirterek, ''Havalara aldanmayın'' dedi.
Vücutta sıcaklık farkları nedeniyle terleme-soğuma durumlarının fazla olduğuna dikkati çeken Aydoğan, şunaları kaydetti:
''İnsanlar kış ayları gibi kalın giyeceklerle dışarı çıkıyor, terlediği zaman da ter üzerinde soğuyor. Sıcaklara aldananlar ise ince giyinip soğuk alıyor. Kış mevsimini tam olarak atlatmadığımız için tedbirli olmak gerek. Dışarı çıkarken üzerimize mutlaka hırka benzeri giyecekler almalıyız. Toplu yaşam alanlarında ise gribal enfeksiyona yol açacak virüslere dikkat etmemiz gerekli.'' Vücudun vitamin ihtiyacının her zaman göz önünde tutulması gerektiğini de vurgulayan Aydoğan, özellikle kış aylarında kullanımı artan C vitamininin bu aylarda da alınması gerektiğini kaydetti.

 

Çevrimdışı

Şimdiye dek sadece erkek silüetlerinin kullanıldığı yaya ışıklarında artık etekli kadın silüeti de yerini alacak. Trafik ışıkları ile başlayan girişimde tüm trafik levhalarındaki erkek figürlerinin egemenliğine de son verilmesi planlanıyor.

İspanya'nın başkenti Madrid'te cinsiyet ayrımcılığı ile savaş trafiğe de yansıdı.
Çoğu Avrupalının günlük koşuşturma içinde farkına bile varmadığı trafik ışıklarındaki erkek silüetleri Madrid'te tarihe karışıyor.
Yaya ışıklarındaki alışılagelmiş erkek silüetinin yanında artık etekli kadın silüeti de kullanılacak.
Sokaklardaki cinsiyet ayrımcılığı ile savaşmaya karar veren yerel yetkililer, geç kalınan bu uygulamanın başarılı olduğunu düşünüyor.
Emniyet Müdürü Jose Francisco Cano, "Beni asıl şaşırtan bunu fark etmemizin çok uzun sürmüş olması. Bizim gibi yüzde 55'ini kadınların oluşturduğu bir toplumda, trafik ışık ve levhalarında kadınlara hiç yer verilmemiş, adeta yok kabul edilmişler'' dedi.
Yerel yönetimin tüm hevesine rağmen bazı vatandaşlar ise uygulamayı gereksiz buluyor.
Yeni uygulamada yaya geçitlerini gösteren levhalarda da kadın silüetleri kullanılacak. Tüm eski işaretlerin ve trafik ışıklarının değiştirilmesi ise yaklaşık bir yıllık bir çalışma sonunda tamamlanacak.

 

Çevrimdışı

İstanbul'da esrarengiz bir biçimde kaybolan İran eski Savunma Bakan Yardımcısı emekli General Ali Rıza Askari'nin, 2003 yılından bu yana İran'ın aleyhinde casusluk yaptığı öne sürüldü.

The Sunday Times gazetesi, Askari'nin halen Almanya'daki bir NATO üssünde sorguya çekildiğini belirtirken İran'ın istihbarat örgütünün de Askari'nin bir "köstebek" olmasından kuşkulandığı iddiasına da yer verdi.

Ali Rıza Askari'nin kaybolması olayı, Batı meydasını meşgul etmeyi sürdürüyor. İngiltere'de Pazar günlerinde yayınlanan The Sunday Times gazetesi de, İranlı kaynaklara dayanarak Askari'nin "Yıllarca İran'ın aleyhinde casusluk yaptığı"nı, caususluk çalışmalarının da 2003 yılında yurt dışında yaptığı bir sehayattan sonra başladığını savundu.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
İngiliz gazetesi, Askari'nin halen Almanya'daki bir NATO üssünde sorguya çekildiğini de yazdı. Askari'nin kaçışının da, Askari'nin deşifre edileceğinin belli olmasından sonra Batılı istihbarat ajanslarınca düzenlendiğini kaydeden gazete, İran'ın istihbarat örgütünün Askari'nin "köstebek" olmasından kuşkulandığının sanıldığını da belirtti.

KAÇIŞIN DÜZENLENMESİ BİRKAÇ AYI ALDI

The Sunday Times, Askari'nin kaçışının organize edilmesinin birkaç ay aldığını, en az 10 yakının da ülkesinden çıkarılması gerektiğini belirtti. Askari'nin iki oğlu, bir kızı ve birkaç torunun olduğuna işaret eden gazete, gelinleri dahil, tüm yakınlarının İran'ın dışında olduklarına inanıldığını yazdı.
Askari'nin İran'ın Ortadoğu'daki teröristler ile olan bağlarını ortaya koyan belgeler ile kaçtığının belirtildiği kaydedilen haberde Askari'nin İran'ın nükleer programı konusunda ayrıntılı bilgiye sahip olduğunu sanılmadığını da kaydedildi.

İSTANBUL'DAKİ MOSSAD ELEMANLARININ ROLÜ

The Sunday Times, İstanbul'daki Mossad elemanlarının, Askari'nin İstanbul'a varmasından sonra onu gözetleme işlerinde görev aldığına ilişkin bazı kanıtların bulunduğunu dile getirdikten sonra Askari'nin hangi Batılı istihbarat örgütü için casusluk yaptığının ise, belli olmadığını kaydetti. Askari'nin kaçışının İran rejiminde alarm yarattığını öne süren gazeteye konuşan İsrailli savunma kaynağı ise "Büyük bir olasılıkla Mossad için çalışıyordu ancak Avrupalı bir İstihbarat ajansı için calıştığına inanıyordu" diye konuştu.