Çevrimdışı

Mustafa Sarıgül partisiyle ilgili merak edilen sorulara yanıt verdi.

Pazar günü CHP'nin kalesi olarak gösterilen İzmir'de yapmış olduğu mitingle tüm dikkatleri üzerine çeken Türkiye Değişim Hareketi'nin kurucusu Mustafa Sarıgül kendisi ve partisiyle ilgili merak edilen soruları Ajans 5 Genel Yayın Yönetmeni Selim Akduman'a yanıtladı.

İşte Sarıgül’le gerçekleştirilen röportaj:
Barış, özgürlük, insan haklarından yana demişsiniz. Size göre Türkiye’de özgürlük ve insan hakları yok mu? Neden?
Öncelikle şunu belirtmek isterim; bir siyasi hareketin, partinin, hatta bir yurttaşın barışı, özgürlüğü, insan haklarını savunması için, o ülkede tüm bunların bulunmaması gerekmiyor. Bunlar evrensel değerler ve evrensel hukuk ilkeleridir. Biz de bu değerleri savunuyoruz ve temel ilkelerimizdir diyoruz; çünkü sosyal demokrat eksenli, ama bayrak ve hudut birliğini savunan en geniş yelpazeyi kucaklamak isteyen bir siyasi hareketiz. Bu değerleri savunmak ve var olanları en üst seviyeye yükseltmek, korumak, bunların ihlal edilmemesi için duyarlı olmak en başta bizim ve tüm yurttaşların görevidir diye düşünüyorum.
Hareketimiz; Emekten, varlıktan, bereketten yana diyorsunuz. Türkiye’de emekçi ile varlıkçıları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizim anlayışımıza göre emek en yüce değerdir. Bu nedenle, emek sömürüsüne karşıyız, emeğin her zaman hak ettiği değeri bulmasını savunuyoruz. “Ben değil biz” diyoruz; bu emeği ve alın terini savunmaktır. Bizim mücadelemiz emeğin ve alın terinin mücadelesidir. Ülkemizde tüm emekçilerin, çalışanların, işçinin, memurun, çiftçinin, emeklinin yaşam standardının daha yükselmesi, tüm yurttaşlarımızın yoksulluk sınırının üzerinde yaşaması için mücadele ediyoruz.
Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'le gerçekleştirdiğimiz röportajda söz dönüp dolaşıp Başörtüsü meselesine geldi. Özgürlükten ve emeğe saygıdan yana olduklarını söyleyen Sarıgül'e adeta kangrene dönüşmüş bir sorun gibi Türkiye'nin önünde duran Başörtüsü Yasağı meselesini sorduk... İşte Sarıgül'ün Başörtüsü Meselesine bakış açısı....
Başı açık da bizim, başı kapalı da bizim diyorsunuz. Başı kapalılara nasıl özgürlükler vaadediyorsunuz? Okullarda ve kurumlarda özgür olacaklar mı?
Bakın size şunu söyleyeyim; biz her yerde şunu söylüyoruz; başı açık olan da işsiz, başı kapalı olan da. Başı açık olan da aç, başı kapalı olan da. Yani işsizlik, açlık başı açık ya da kapalı ayrımı yapmıyor. Halkın gündeminde bunlar yok; halkın gündeminde ekonomi var, işsizlik var, geçim derdi var. Bu sorunu bugüne kadar Türkiye’deki siyasetçiler bir siyaset ve oy malzemesi olarak kullanmak yerine, bu mantıkla baksalardı herhalde bu hale gelmezdi. Sokağa çıkın ve insanlara sorun; en temel beş sorununuz nedir diye; size ekonomi, işsizlik, yoksulluk, terör, can güvenliği, gelecek kaygısı diyeceklerdir. Özgürlüğe gelince; Türkiye Değişim Hareketi özgürlükçü, haktan, hukuktan, adalet duygusundan yana bir harekettir. Sorduğunuz soruların da, diğer konuların da reçeteleri, çözümleri mevcuttur. İktidar olduğumuzda bunların hepsini uygulamaya koyacağız.
Yine farklı sayılacak söylemleriniz arasında ‘İnsanlara saygılı laikliği savunacağız.’ Var. Bu konuda seçmeninize neler taahhüt ediyorsunuz?
İnançlar Allah’a ulaşmanın yoludur. İktidara ulaşma yolu olarak kullanılmamalı ve siyasete alet edilmemelidir. Söylediğimiz çok açık; laiklik devletin temel kriterlerinden birisidir diyoruz; bunun yanında hangi din ve inançtan olursa olsun, herkes inancını, ibadetini özgürce yaşayacak, herkes kendisi gibi düşünmeyenlere saygılı olacak diyoruz. İnançlarla laiklik birlikte var olamayacak kavramlar değildir.
Sosyal Demokrat kökenli parti olduğunuzu söylerken ne kastediyorsunuz?
Bunu biraz önce açıkladığımı düşünüyorum. Evrensel hukuk ilkelerini benimsemiş, temel insan hak ve özgürlüklerini benimsemiş, inançlara saygılı, laikliğe bağlı, bayrağına, toprağına bağlı, bayrak ve hudut birliğini savunan, emekten yana, din, dil, ırk, kültür, siyasi düşünce farkı gözetmeyen bir anlayıştan söz ediyorum. Dar anlamda bir sosyal demokrasi değil, daha geniş ve kucaklayıcı bir anlayış.
Önceliğimiz iş ve aş olacaktır derken projeleriniz nelerdir?
Kalkınma projelerimiz var. İşsizliği ortadan kaldırmak, istihdamı sağlamak, üretim ve ihracatı artırarak kendi kendine yeten bir Türkiye yaratmak için projelerimiz var. Şimdi partileşme sürecindeyiz, biliyorsunuz. Projeleri sırası geldikçe, zamanı geldikçe açıklayacağız.
Seçimlerde başbakan olmazsam bırakırım diyorsunuz. Diyelim ki seçimi kazanamadınız bırakacak mısınız? Bırakmazsanız ne olacak?
O zaman gelince bu soruyu tekrar yöneltirsiniz.
Bugüne kadar geldiğimiz yol farklıydı Şimdi tamamen farklı yola çıkıyorum diyorsunuz?
Yerel yönetimlerde, dar anlamda yerelde uyguladığımız projeleri ve Şişli modelini bundan sonda daha geniş anlamda, tüm Türkiye için uygulamak istediğimi belirtiyorum.
Önce milletvekili oldunuz, sonra belediye başkanı. Birkaç parti değiştirdiniz, neden? Bu değişikler güven sarsmadı mı? Bundan sonra başka bir değişiklik olmayacağını nasıl garanti ediyorsunuz?
Bunların hiçbiri kulvar değişikliği değildir. Sosyal demokrat kulvardaki siyasi partiler arasında yaşanmış değişikliklerdir. Güven sarsıntısı olup olmadığına siz karar verin. Şişli halkı üç dönemdir bize rekor oyla görev veriyor, oy oranımız her geçen gün yükseliyor. Demek ki güven sarsıntısı olmamış. Çizginizden, ilkelerinizden, tutarlılığınızdan taviz verirseniz, ilkeleriniz olmazsa, yani ilkesel gelgitler yaşarsanız, işte o zaman güven sarsılır.
Yeni parti çalışmaları ve seçimlerde mali gücü nereden bulacaksınız?
Siyasi parti, bir örgütsel bütünlüktür. Biz siyaset yapmaya yeni karar vermedik. 35 yıldır siyasetin içindeyim. Türkiye’nin 81 ilinde siyasi arkadaşlarımız, gönüllülerimiz var, halk desteğimiz var. Siyaset para ile yapılsa, ülkenin en zengini başbakan olur. Bizim hareketimiz imece usulü çalışıyor; her il ve ilçe kendi dayanışması ile ayakta kalıyor. Bir yerden taşıma su ile değirmen döndürmüyoruz. Bir ilde miting yaptığınızda 40 bin kişi katılıyorsa, bu insanlar parayla oraya gelmez, sevgi varsa, inanç varsa gelirler. Biz de bu anlayışla çalışıyoruz.
Önümüzdeki seçimler için iktidar hedefliyorsunuz, diğer partiler için tahminleriniz nedir?
Seçimlere daha bir hayli zaman var; şimdi tahmin yürütmek doğru olmaz. Biz ancak kendi adımıza konuşuruz.
Yeni bir sol parti daha kuruluyor, Ufuk Uraz, Ecevit de bir parti kuruyor, DSP de var CHP de. Solun oylarını nasıl toplayacaksınız?
Biz yalnızca solun oylarına talip değiliz. Sosyal demokrat oylar başta olmak üzere, her siyasi görüşten, daha geniş bir yelpazenin oylarını hedefliyoruz. Birçok parti kurulabilir, zaten birçok parti de var; önemli olan tabela partisi olmak değil, halkın içinde köklerinizin olması.
Türkiye’nin problemlerini sıralamak gerekirse siz nasıl bir sıralama yaparsınız?
Yoksulluk ve işsizlik, sağlık, eğitim, üretim ve istihdam, terör ve güvenlik.
Türkiye’de yaşayan en güçlü lider olarak kimi görüyorsunuz? Bir sıralama yapmanız gerekirse bu listede kimler olur?
Böyle bir sıralama yapmayı şuan için doğru bulmuyorum…
Efendim bu yoğun programınızda vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz…

__________________
Lucifer dediler bana, kötülüğü anlatmak için. Halbuki, ışık ve güzelliği anlatırdı Lucifer. Ben kötüyüm bu düzen için; ama değilim asla kötülük.