IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 27 Aralık 2011, 08:53   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Nur evi’nden çıkan magazinci




İstanbul’a kaçıp Nur Evleri’ne sığınan, Yeni Asır’da gece bekçiliğiyle işe başlayan Kenan Erçetingöz, magazin duayenliğine uzanan kariyerinin en çarpıcı röportajını İzzet Çapa’ya verdi.
26 Aralık 2011 Pazartesi, 14:40:08


İşte Erçetingöz’ün ağzından magazin dünyasına dair ilginç açıklamalar

‘İKİ KERE HATİM İNDİRDİM’

Nasıldı Nur Evleri’nde yaşam? Dua eder namaz kılardık. Gerçi babam zamanında beni Kur’an kursunada yollamıştı, iki kere hatim indirdim... Magazinci Kenan hatim indirmiş... Bunları yazmak ilk kez sana nasip oluyor bak...

33 yıllık gazeteci Kenan, artık magazinden mümkün oldukça uzak yeni bir hayat kurmuş kendine. Bugün en pahalı şarabı ilk yudumda tanıyacak kadar gustosu olan bu adam, aslında İzmirli fakir bir ailenin dört çocuğundan en küçüğü. Ama ‘merak’ yaşamı boyunca onun yol arkadaşı olmuş. Öyleki, daha orta okul dayken NASA’ya, Ay’a gitmek için Türkçe bir mektupla müracaat etmiş.

Arkadaşları bu deli çocukla gır gır geçerken, NASA’dan gelen cevap karşısında suspus olmuşlar. Tabii ki küçük Kenan, astro not olmak için ABD’ye davet edilmemiş, ama teselli mükafatı olarak NASA’dan gönderilen kolyeyi uzun süre boynunda taşımış. Ve bir gün, yemeğe geçkaldığı için otoriter babasından yediği tokat, hayatını değiştirmiş. O gece bavulunu toplayıp, beş parasız İstanbul’un yolunu tutmuş. Üstelik henüz 17 yaşındayken...

O yaşta İzmirli bir ‘fırlama’ ne yapar tek başına İstanbul’da?

İki gece Galata Köprüsü’nün altında yattım. Sonra bir tesadüf sonucu Nur Evleri’ne geçtim.

Nur Evleri mi? Evet. Koca Mustafa Paşa Sümbül Efendi Camii’ nin karşısındaki apartmanın altıncı katıydı. O ara Mimar Sinan’ı kazandım. Evden Fındıklı’ya kadar her gün yürüyorum. Cebimde otobüs bileti alacak kadar bile para yoktu. Bir arkadaşla gizliden radyo aldık. Ortaya çıkınca kovdular bizi.

Neden kovuldun ki?

Işık Evleri’nde radyo yasakda ondan. Neyse okulu dondurup tekrar İzmir’e döndüm.

‘GECE BEKÇİSİYDİM’

Fazla kalmamıştır senin gibi bir çocuk İzmir’de...

Kalmadı. Bir yıl sonra babamla helalleştim, döndüm. Okula yeniden girdim sonra Şişli’deki Yeni Asır’ ın bürosuna gittim. “Gece bekçiliği yaparım, temizlik yaparım, her şeyi yaparım” dedim. Gece bekçisi olarak işe girdim.

Gündüz de okula gidiyorsun... Akşam da gelip ortalığı temizleyip, bekçilik yapıyorum. Bu arada teleks yazmayı, fotoğraf banyosunu öğrendim. Orada bir polis muhabiri vardı. Bir gece “Ben eve gidiyorum, telsizi dinle, haber çıkarsa bana haber ver” dedi. İşte o an şans kapıyı çalmıştı. Hiç unutmuyorum. Galata Köprüsü’nde Erdoğdu Ailesi denize düşmüştü, gittim o resimleri ben çektim, şefimiz Kenan Sönmez’e götürdüm. Çocuğa da haber vermedim. Onun işi ne son verdiler, beni gece muhabiri olarak işe aldılar.

Hayat böyledir iş te...

Kolay olmadı. Polis muhabirliğine başladım, okuldan ayrıldım. Cinayetlere hep polislerden önce giderdim. Kandan etkilenmem, cesetlerin üzerindeki ziynet eşyalarını çıkarıp poşetlere koyar , polislere ben verirdim. Sonra maçlara gitmeye başladım. Magazinde çektim.

O zaman nasıldı magazin âlemi?

Şimdiki gibi değildi. Otel muhabirliği vardı. The Marmara, Sheraton’ın tepesindeki Sultan 2000 Disco, bir de gazinolar arasında mekik dokurduk. Zeki Müren’i çekerdik, paparazzi işleri yoktu.

Sabah kurulunca oraya geçtin...

Orada da Zafer Mutlu bana “Dalını seç” dedi. Ben de magazini seçtim.

O zamanla bugünü kıyaslarsan?

Hiçbir şey yaratılmıyor şuanda. Düşün sene bir tane magazin dergisi çıktı mı, Şamdan’dan, Âlem’den son ra?

Her ikisinin de mimarlarındansın...

Şamdan’ın isim hakkı benim. Dinç Bey’e (Bilgin) “Derginin adını Şamdan koyalım” dediğimde “Ulan gece kulübü o, Şam dan diye dergi mi olur” diye gülmüştü. Ama son gülen ben oldum.

Futbolda, politikada, reytingde şike, magazinde şike var mı?

Var tabii. Hepimiz yaptık, En son örnekten söz edelim; Cengiz Semercioğlu, Kıvanç Tatlıtuğ arkadaşı olduğu için senin röportajına pislik attı. O röportajdakiler daha önce yazılan şeyler olsa da hiç bu kadar etki yapmamıştı. Cengiz de Kıvanç’ı korumak adına birnevi şike yaptı.

Sosyeteye gelelim! Sosyete tarifin ne?

Türkiye’de sosyete olduğuna inanmıyorum. Fazla parası olan, zengin yaşadığını sanan, marka kullanan insanlara “Sosyete” denilir ol du.

Kısaca “Parası olan elitler” diyorsun...

En iyi yaşayanlar bizleriz, yani benim (Gülüyor). Paran olabilir ama adam gibi yaşayamazsın. Çok örnek var böyle. Hadi şimdi isim vermeyeyim...

Niye isim vermiyorsun?

Parasının hakkını verme yenler... Belli zaten onlar, piyasa biliyor.

‘ÇOK ÜNLÜYLE BİR LİKTE OLDUM’

Zamanında zampara mıydı Erçetingöz?

Zampara değil çapkındım.

Çok beraberliğin oldu mu peki?

Oldu. Olmaması anormal.

Buna, “Bir sürü ünlü yatak odandan geçti” diye bilirmiyiz?

“Sorma” diyor san benim de sormamam anormal. (Gülüyor) Her halde geçmiştir yani. Geçmemesi mümkün mü?

Yani rejisörün yatak odasının yerini magazincilerin yatak odası mı al mıştı?

Sadece magazincilerindeğil, bazı genel yayın yönetmenlerini ve televizyoncuları da saya bilirsin.

Plak şirketinin sahibi de sanatçısıyla olur me sela. Yayın yönetmenim bir gün beni çağırıp bunu açık açık söylemiş ti; “En güzel kadınlarla sen beraber oluyorsun, nedir bu havan?” diye. Kıskanırlardı. Hatta belki de Sabah’tan çıkarılmış olmam...

‘SEZEN’i YAZDIM KOVULDUM’

Çıkarılman da bubir etken miydi? Bunlar da etkendi. Kıskançlık, hırs, çekememezlik. Sabah’ın içinde bir imparatorluk kurmuştum. Koyunu birkişi de kurban ede bilir ama beni, bir danayı kurban eder gibi 5-6 kişi kurban et ti.

Ama sen masumdun!

Masum dum. Tek suçum işimi başarıylayapmaktı. Onların istediği, suya sabuna dokunmadan yaşayacaksın. Ben bunu yapmadım. Bir gün Sezen Aksu hakkında bazı gerçekleri yazmışım. O da Sezen’le Göcek’te, teknede kahvaltı ediyormuş, onun yanından beni arayıp “Kenan’cığım böyle şeyler niye yazıyorsun, bir daha yazma sakın” dedi ve...



‘Tarkan’ı sev ama madalyonun diğer yüzünü de gör’

‘Kötü Kedi Şerafettin’ gibi ‘Kötü Adam Kenan’a çıkmıştı adın. Herkesin açığını yazardın! Hâlâda yazıyorum. Onun da sebebi insanlara hayran oldukları sanatçılara körü körüne inanmasının abesliğini göstermek. Tabii ki sevebilirsin Tarkan’ı ama madalyonun diğeryüzünü de bilmek zorundasın.

‘Dua etsinler Özerman, elindeki fotoğrafları yayınlamadı’

Erkan Özerman’ın Kıvanç hakkındaki o açıklamaları hata mıydı?

Neden olsun! Aralarında karıkoca ilişkisi mi var ki?

Pardon? Bir ticari ilişki kurmuşlar; Erkan, Kıvanç’ı keşfetmiş, mesela bir odunu alırsın defter şekline getirirsin...

Kıvanç’a “Odun” mu diyorsun? Sadece benzetme yapı yorum, hiç bu âlemi bilmeyen, köyden gelen bir çocuk. Erkan bunu almış, mukavele de yapmış. Sonra Kıvanç ünlü olunca sıyrılmış işin içinden. Kıvanç gündem de, diğeri bu dünya dan elini ayağını çekti diye ‘vurun kahpeye’ yapıyorlar. Dua etsinler, elin de ki fotoğrafları yayınlamadı.

Var mı dırki elin de?

Vardır mutlaka. Sadece Kıvanç’ın değil herkesin ola bilir. Arz talep meselesi bu. “Aa, ne ayıp bunları açıklamak, ya yınlamak” demek asıl ayıp bence. Magazine bu gözle baksınlar

‘Kerem, söz verdi ama yine Nazan’ın evine gitti’

Var mı eski yıllardan başka ‘yakalama ’ vakaları? Mesela Kerem Alışık...

Sibel Turnagöl’le evliyken yakalayıp resimlerini çektik. Ona da geri verdim fotoğrafları.

Ama bu olay Âlem’de patladı sonra. Şöyle oldu. Yuvası yıkılmasın diye fotoğrafları verdim. Ama “Bir şartla veriyorum, evine gideceksin, bir daha Nazan’ı görmeyeceksin” dedim. Kerem elimi öptü. Hemen çocukları çağırdım, “Bugece Nazan Şoray’ın evine gidin Kerem orada olacak” dedim. Medyum gibi sin... Yaşam analistiyim sadece. Nitekim Kerem Nazan’ a gitti, o zaman ben de Âlem’e kapak yaptım. Ben insanlığımı yaptım, ama o kullanamadı.

‘KAYA’NIN SUÇÜSTÜ fotoğraflarını çekmiştik’

Tabii. Ben de Kaya Çilingiroğlu için yaptım yıllar önce. Hülya’yla evliyken, onu aldattığını biliyordum. Hatta fotoğraflarını çektirmiştim suçüstü.Yayınlamadın mı?.. Hayır. Ortada bir yuva vardı. O yuvayı yıkmamak için buluştuk Kaya’yla. Filmlerini verdim. Şoke olmuştu.

 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
 

Etiketler
çıkan, evi’nden, magazinci, nur


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık