Çevrimdışı

Bu hafta için "sıcak hava dalgası" uyarısında bulunan Meteoroloji Genel Müdürlüğüne göre özellikle yarın hava sıcaklıkları mevsim normallerinin üzerinde olacak.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, hava sıcaklığının Manisa, Balıkesir, Antalya, Adana, Şanlıurfa ve Diyarbakır'da 40 derece ve üzerine çıkacağını tahmin ederken, bu sıcaklığın üzerindeki durumlarda, fiziksel aktivite ve maruz kalınma zamanına bağlı olarak beyinde hasar ve ölümlere yol açan ısı çarpması görülebiliyor.

Bu hafta için "sıcak hava dalgası" uyarısında bulunan Meteoroloji Genel Müdürlüğüne göre özellikle yarın hava sıcaklıkları mevsim normallerinin üzerinde olacak. Bursa ve
İzmir'de 38 derece beklenen sıcaklığın, Aydın, Manisa, Balıkesir, Antalya, Adana, Şanlıurfa ve Diyarbakır'da 40 derece ve üzerine çıkacağı tahmin ediliyor.

Meteoroloji'ye göre, 40 derecenin üzerindeki sıcaklıklar, insan hayatını tahdit eden "ısı çarpması" ile güneş çarpması, ısı krampı veya ısı yorgunluğuna yol açabiliyor.

Fiziksel aktivite ve maruz kalınma zamanına bağlı olarak ısı çarpmasında vücudun soğutulması ya da serinletilmesi için terleme sağlayan, sıcaklık kontrol sistemi duracağı için insan hayatı için riskli bir durum yaşanıyor. Yükselen vücut sıcaklığının acilen düşürülmemesi halinde beyinde hasar oluşabiliyor ya da durum ölümle sonuçlanabiliyor.

32-40 derece arasındaki sıcaklıkta da yine fiziksel aktivite ve maruz kalınmanın zamanına göre ısı çarpması, ısı krampı ve ısı yorgunluğu ortaya çıkabiliyor.

ISI DALGASINDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, resmi internet sitesinde, ısı dalgasından korunmanın yöntemlerini şöyle sıralıyor:

"Hareketler yavaşlatılmalıdır. Yaz kıyafetleri giyilmelidir. Hafif açık renkli kıyafetler ısıyı ve güneş ışınlarını yansıtır ve vücudun normal sıcaklığını korumasına yardımcı olur. Vücut sıcaklığını artıracak yiyeceklerden kaçınılmalı. Protein gibi metabolik ısı üretimini ve aynı zamanda su kaybını artıran yiyeceklerden uzak durulmalı. Su veya alkol içermeyen sıvılar bol miktarda içilmeli. Epilepsi, kalp, böbrek ve karaciğer hastaları, sıvı kısıtlayıcı diyet yapanlar, idrar tutma problemleri olanlar sıvı tüketimlerini artırmadan önce bir doktora danışmalıdır. Alkollü içecekler içilmemeli. Klima bulunan alanlarda daha fazla zaman harcayın: Evlerdeki ve diğer binalardaki klimalar ısı kaynaklı tehlikeleri azaltır. Güneş altında fazla kalmayın. Çocukları ve küçük ev hayvanlarını kapalı otomobilde asla yalnız başlarına bırakmayın. Kapalı bir araçta sıcaklık 60 dereceye çıkabilir. Böyle bir sıcaklığa maruz kalma ölümle sonuçlanabilir."

 

Çevrimdışı

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] oku bunu canım
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

 

Çevrimdışı

sanıyorum ki, şuan ki sıcaklıkları çok arayacağız zira, onlarca yıl geçtikçe daha çok yanacağız. Dünyamızda ki karbondioksit oranı gün geçtikte artıyor, özellikle fabrikaların, ve motorlu taşıtların, gazların tüketimi ile yılda "yüz milyonlarca ton" karbondioksiti gezegenemize fütursuzca salıyoruz. 1930 yılından, günümüze kadar yapılmış olan bilimsel araştırmalar ilkimlerde ki sıcaklardarın yükselişi gözle gözle görülür büyüklükte ve dünya tarihinde ki en büyük yükselişi yaşıyor, kutuplar eriyor. Sera gazları gün geçtikçe çoğalıyor, yakında venüsten bir farkımız kalmayacak.

Kosmosda, yaşanabilir olarak nitelendirdiğimiz tek gezegenemizi, kendimiz öldürüyoruz, kıyamet günü gelmeden, insanoğlu kendi kıyametini hazırlıyor.

Bakın o çok kötülediğimiz Amerika, yılda milyarlarca dolar harcayarak, güneş enerjili sistem sayesinde ülkenin %10'luk enerji ihtiyacını karşılıyor.

Tanrının bize bahşettiği güneşinin nimetini kullansak, 1 günde verdiği enerji ile dünyaya 1 yıl yetebilecek enerji üretebilir ve depolayabiliriz.

Isı çarpmasından korunmak yerine, bu felaketin önüne geçmeye uğraşmaya çalışsak ?

Ama birileri petroldan dünyanın servetini kaldırıyor, birileri fabrikalardan dünyanın servetini kaldırıyor, gelecek kimin umurunda kendi yaşantılarına bakıyor. Gelecek nesillere cehennemden başka birşey veremeyecek olan bizler, insanoğlu ?

ne mutlu katiliz diyene ! : )