[AngeL]

TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 24. Dönem 4. Yasama Yılı faaliyetleri ile ilgili değerlendirme toplantısında ‘kaliteli siyaset hukuku ihtiyacı’ vurgusu yaptı. Yeni anayasa, içtüzük, siyasi partiler yasası, siyasi etik ve seçim yasası çalışmalarını gündeme getiren Çiçek “Yasama faaliyeti çok etkin şekilde yapılamadığı için torba yasa gibi çok garip bir yola saptık. Torba yasa, hukuk kalitesi açısından ciddi sıkıntılar çıkarıyor” diye konuştu.


Çiçek, dün düzenlediği basın toplantısında özetle şunları söyledi:
YIPRANAN BEN OLDUM
“Kaliteli demokrasi için kaliteli siyaset hukukuna ihtiyaç var. Siyaset hukuku denilince en evvel Anayasa akla gelir. Bunun için çok iyi bir çalışma yapıldı. Dünyada hiç örneği olmayan bir yöntemle çalışma başlattık ama iyi bitiremedik. Yeni anayasa ihtiyacı bugünden çok daha fazla 2015 Haziranı itibarıyla Türkiye’nin gündemine gelecektir. Tüm siyasi partilerin ‘evet’ diyebileceği bir anayasayı bu yöntemle yapmanın mümkün olamayacağı, belki ileride değişik yöntemler bulunarak, mesela kuvvetli çoğunluk olabilir, alternatif çözümler olabilir. Gerginliklerin temelinde bu anayasa vardır.
Bu dönemde yaşanan siyasi gerginliklerin en önemli bir nedeni de İçtüzüğün ihtiyaca yanıt vermemesi. İçtüzük değişikliği üzerinde anlaşılamayan 4-5 madde bulunuyor. Bunu da çözebiliriz. Farkında olmadan bu gerginlikler nedeniyle parlamento olarak ciddi bir yıpranmışlık içine giriyoruz. Parlamentonun itibarını korumak bizim asli görevimiz. Kavgalar, milletvekilinin itibarını, Meclis’in itibarını ciddi ölçüde zedeliyor. Bunu düzeltelim.
m Yasama faaliyeti çok etkin, verimli şekilde yapılamadığı için torba yasa gibi çok garip bir yola saptık. Torba yasa, hukuk kalitesi açısından ciddi sıkıntılar çıkarıyor. En çok yıpranan da ben oldum. Hiç beni ilgilendirmediği halde, herkes kendi kafasına göre, ‘Meclis Başkanı sorumlu’ diyor. Meclis Başkanı, o partinin bir parçası, bu partinin politikasının unsuru değil.”
İÇİMİ KARARTIYOR
Çiçek Meclis’te, ‘Kamu İdarelerinde Daha Etkili Bir Yönetim İçin Nasıl Bir İç Denetim?’ konulu konferansta yaptığı konuşmada ise yolsuzluklardan yakınarak şunları söyledi: “Dünya Saydamlık Örgütü’nün yayınladığı ülke sıralamasına baktığımda içim kararıyor. Bunu kendime de, milletimize de yakıştıramıyorum. Geçen sene 65’inci sıradaymışız, 52’nci sıraya gelmişiz. Önümüzde 51 tane ülke var. Niye biz şeffaf, açık, dürüst yönetim noktasında ilk 10’a giremiyoruz? ”



Alıntı: Hurriyet