IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 07 Kasım 2011, 20:23   #51
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerifleri




501 - Ebu Eyyub (radiyallahu anh) anlatmistir ki: "Kendisinin bir hucresi vardi ve icinde hurma bulunuyordu. Buraya bir gulyabani (cin) dadanmis gelip hurmadan aliyordu. Bu durumu Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a acti. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) kendisine "Git, tekrar gorecek olursan "Allah'in adiyla, Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a icabet et" dersin" buyurdu.
Ebu Eyyub der ki: (Bekledim, tekrar gelince) yakaladim. Ancak, bir daha gelmeyecegine dair yemin etti, ben de saliverdim. Sonra Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'la karsilastigimda Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Esirin ne oldu?" diye sordu. Ben: "Bir daha gelmeyecegine dair yemin etti (ben de biraktim)" dedim. Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "O yalan soylemis, o yalana aliskindir" buyurdu.
Ebu Eyyub, bir baska sefer yine geldigini, yakalayinca gelmeyecegine dair yine yemin ettigini, yemini uzerine saliverdigini anlatir. Resulullah (aleyhissalatu vesselam) tekrar: "Esirin ne oldu?" diye sorar. "Gelmeyecegine dair yemin edince biraktim" der. Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Yalan soylemis, o zaten yalana aliskindir" buyurur.
Ebu eyyub (radiyallahu anh) ucuncu sefer yine yakalar ve: "Bu sefer seni birakmayacagim, mutlaka Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a kadar goturecegim" der. Bunun uzerine cin: "(Dinle beni) sana muhim bir sey hatirlatacagim: Ayet'u'l-Kursi varya onu evinde oku. O takdirde sana hic ne seytan ne baskasi yaklasamaz" der. (Ebu Eyyub yine salar) ve Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam)'e gelir. Resulullah (aleyhissalatu vesselam): "Esirin ne oldu?" diye sorar. Olup biteni haber verince: "(Hayret), yalanci oldugu halde bu sefer dogruyu soylemis" buyurur."
Tirmizi, Sevabu'l-Kur'an 3, (2883).

502 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Dinde zorlama yoktur" (Bakara 256) ayeti Ensar hakkinda inmistir. Soyle ki: Medine'de cocugu yasamayip olen kadinlar, "cocugum yasarsa Yahudi dini uzerine yetistirecegim" diye adakta bulunurdu. Benu Nadir Yahudileri Medine'den suruldukleri vakit, bunlar arasinda Yahudilestirilmis cok sayida Ensar cocugu vardi. Ensariler: "Cocuklarimizi onlara terketmeyiz" dediler. Bunun uzerine Cenab-i Hakk: "Dinde zorlama yoktur, artik iman ile kufur apacik meydana cikmistir..." (Bakara) ayetini inzal buyurdu."
Ebu Davud, Cihad 126, (2682).

503 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Hz. Ibrahim (aleyhisselam)'in su sozleriyle ifade ettigi supheyi yasamaya biz ondan daha layikiz: "Ey Rabbim oluleri nasil diriltecegini bana goster" demis, (Allah: "Buna) inanmadin mi yoksa" demis, o da: "Inandim, fakat kalbimin, (gozumle gorerek) yatismasi icin (istedim, diye) soylemisti." (Bakara, 260).
Allah, Lut (aleyhisselam)'a rahmetini bol kilsin, aslinda o cok muhkem bir kaleye siginmisti.
Eger, Hz. Yusuf (aleyhisselam)'un kaldigi muddetce hapiste ben kalsaydim, davete icabet ederdim."
Buhari, Enbiya 11, 15, 19, Tefsir, Yusuf 5, Ta'bir 9; Muslim, Iman 238, (151), Fedail 152, (151); Tirmizi, Tefsir, Yusuf 12, (3115).

504 - Tirmizi'nin bir rivayetinde Hz. Yusuf'la ilgili olarak Resulullah (aleyhissalatu vesselam) soyle buyurmustur: "Kerim oglu Kerim oglu Kerim oglu Kerim; Ibrahimoglu Ishakoglu Yakuboglu Yusuf'tur.
Ve ilave etti: "Sayet, hapiste onun yerine ben yatmis olsaydim da, sonunda bana elci gelseydi, cikma hususunda hemen cevap verirdim." Resulullah (aleyhissalatu vesselam) arkadan su ayeti okudu: "Kendisine elci gelince, "Efendine don de ellerini kesen o kadinlarin zoru neydi kendisine sor" dedi.
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) devamla sunu soyledi: "Allah Teala'nin rahmeti Lut'a olsun, o aslinda cok saglam bir kaleye siginmisti. Allah ondan sonra, her peygamberi kavminden kalabalik bir ceaat icinde gonderdi."
Tirmizi, Tefsir, Yusuf, (3115).

505 - Ubeyd Ibnu Umayr anlatiyor: "Omer Ibnu'l-Hattab (radiyallahu anh) Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'in ashabina sordu. "Su ayet kimin hakkinda nazil olmustur?
"Sizden herhangi biri arzu edermi ki, hurmalardan, uzumlerden kendisinin bir bahcesi olsun, altindan irmaklar aksin, orada kendisinin her cesit meyveleri bulunsun. Fakat ona ihtiyarlik coksun, acizve kucuk cocuklari da olsun, derken o bahceye icinde bir ates bulunan bir bora isabet etsin de o, yaniversin? (Bakara, 266).
Cemaat: "Allah ve Resulu daha iyi bilir" cevabini verdi. Hz. Omer (radiyallahu anh) bu cevaba kizdi ve: "Biliyoruz veya bilmiyoruz" deyin dedi.
Bunun uzerine Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma): "Bu hususta icimden bir seyler geciyor ey muminlerin emiri" dedi. Hz. Omer (radiyallahu anh) ona: "Ey kardesimin oglu soyle onu, kendini kucuk gorme" dedi. Ibnu Abbas: "Bu, bir is icin misal olarak verilmistir" deyince Hz. Omer: "Hangi is icin?" diye tekrar etti. Ibnu Abbas da: "Zengin bir kimsenin isi icin, oyle ki bu zengin Allah'a kulluk ve itaatini yerine getiriyordu. Sonra Allah ona seytani gonderdi. (Zengin onun igvasina kapilarak gunahlar esledi ve sonunda butun (salih) amellerini batirdi."
Buhari, Tefsir, Bakara 47.

506 - Bera (radiyallahu anh): "Igrenmeden alamayacaginiz pis seyleri vermeye kalkmayin..." (Bakara, 267) mealindeki ayet biz ensarlar hakkinda indi" dedi ve anlatti: "Biz hurma yetistiren kimselerdik. Herkes, hurmasindan az veya cok olusuna gore tasadduk ederdi. Bu cumleden olarak, kisi bir iki hurma salkimi getirir onu mescide asardi. Mescidde kalan Ehl-i Suffa'nin yiyecegi yoktu. Bunlardan biri aciktigi zaman, salkima gelir, sopasiyla vurur, ondan bir miktar hurma dusurur ve yerdi. Hayri dusunmeyenlerden bazilari, icerisinde kalitesiz hurmalarin cokca bulundugu salkimlardan, bazilari kirik adi salkimlardan getirip asiyordu. Bunun uzerine Cenab-i Hakk su ayeti indirdi: "Ey iman edenler: Kazandiklarinizin temizlerinden ve size yerden cikardiklarimizdan sarfedin; igrenmeden alamiyacaginiz pis seyleri vermeye kalkmayin. Allah'in mustagni ve ovulmeye layik oldugunu bilin." Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ayeti soyle aciklar: "Sizden biri, sadaka olarak verdigi seyin benzeri, kendisine verildigi takdirde onu istemeye istemeye, utanarak alacagi seyden almamasina dikkat etsin." Ibnu Abbas der ki: "Bundan sonra hepimiz, sahib oldugumuz seylerin iyilerinden verir olduk."
Hadisi, Tirmizi rivayet eder ve sahih oldugunu belirtir. (Tefsir, (2990). Hadisi Ibnu Mace, Zekat'in 19, (1822) babinda kaydeder.

507 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Seytan da, melek de insanogluna sokularak onun kalbine birtakim seyler atarlar. Seytanin isi kotuluge cagirmak, sonu fena ve zararli olan seylere tesvik etmek ve hakki yalanlamak, haktan uzaklastirmaktir. Melegin isi hak ve hayra, iyilige cagirmak ve kotulukten uzaklastirmaktir. Kim icinde hakka, hayira, iyilige cagiran bir ses duyarsa bilsin ki bu Allah'tandir ve hemen Allahu Teala'ya hamdetsin. Kim de icinde serr ve inkara cagiran bir fisilti duyarsa ondan uzaklassin ve hemen seytandan Allah'a siginsin." Resulullah (aleyhissalatu vesselam) bu sozlerine su mealdeki ayeti ekledi: "Seytan sizi fakir olacaksiniz diye korkutur, size cimriligi emreder.." (Bakara 268).
Tirmizi, Tefsir, (2991).

508 - Mervan el-Esfar'in anlattigina gore, Abdullah Ibnu Omer (radiyallahu anhuma): "..Icinizdekini aciklasaniz da gizleseniz de Allah sizi onunla hesaba ceker ve diledigini bagislar, diledigine azab eder, Allah her seye kadirdir." (Bakara 284) ayetinin muteakip ayet tarafindan neshedildigini soylemistir."
Buhari, Tefsir, Bakara 54, 55.

509 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Cenab-i Hakk'in su mealdeki sozu nazil olunca: "Icinizdekini aciklasaniz da gizleseniz de Allah sizi onunla hesaba ceker ve diledigini bagislar, diledigine azab eder..." (Bakar, 284) bu ihbar Sahabe (radiyallahu anhuma)'ye cok agir geldi. Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a geldiler, diz cokup oturdular ve dediler ki: "Ey Allah'in elcisi, bize yapabilecegimiz isler emredildi: Namaz, oruc, cihad ve sadaka, bunlari yapiyoruz. Ama Cenab-i Hakk sana su ayeti inzal buyurdu. Onu yerine getirmemiz mumkun degil." Resulullah (aleyhissalatu vesselam) onlara: "Yani sizler de sizden onceki Yahudi ve Hiristiyanlar gibi "dinledik ama itaat etmiyoruz" mu demek istiyorsunuz? Hayir oyle degil soyle deyin: "Isittik itaat ettik. Ey Rabbimiz affini dileriz, donus Sana'dir." Cemaat bunu okuyup, dilleri ona alisinca, bir muddet sonra Cenab-i Hakk su vahyi inzal buyurdu: "Peygamber ve inananlar O'na Rabbi'nden indirilene inandi. Hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarina, peygamberlerine inandi. "Peygamberleri arasinda hicbirini ayirdetmeyiz, isittik, itaat ettik, Rabbimiz! Affini dileriz, donus sanadir" dediler" (Bakara 285).
Ashab bunu yapinca Allah, onceki ayeti neshetti ve su ayeti inzal buyurdu: "Allah kisiye ancak gucunun yetecegi kadar yukler; kazandigi iyilik lehine, ettigi kotuluk de aleyhinedir. Rabbimiz! Eger unutacak veya yanilacak olursak bizi sorumlu tutma. (Resulullah bu duayi yapinca Allah Teala hazretleri: Pekala, yaptim buyurmustur). Rabbimiz bizden oncekilere yukledigin gibi bize de agir yuk yukleme! (Allah Teala hazretleri: Pekiyi buyurmustur). Rabbimiz! Bize gucumuzun yetmiyecegi seyi tasitma (Rabb Teala hazretleri: Pekiyi dedi). Bizi affet, bizi bagisla, bize aci. Sen Mevlamizsin, kafirlere karsi bize yardim et (Rabb Teala buna da Pekiyi demistir).
Muslim, Iman 199, (125).

510 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: Hz. Peygamber (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Allah Teala, ummetim, icinden gecen fena seylerle amel etmedikce veya onu konusmadikca o sey yuzunden ummetimi hesaba cekmeyecektir."
Buhari, Eyman Ve'n-Nuzur 15, Itk 6, Talak 11; Muslim, Iman 201, (127); Ebu Davud, Talak 15, (2209); Nesai, Talak 22 (6, 156); Tirmizi, Talak 8, (1183); Ibnu Mace, Talak 14, (2540).

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 07 Kasım 2011, 20:24   #52
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kütüb-i Sitte Hadis-i Şerifleri




AL-I IMRAN SURESI

511 - Hz. Aise (radiyallahu anha) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) su mealdeki ayeti okudu: "(Habibim) Sana Kitab'i indiren O'dur. Ondan bir kisim ayetler muhkemdir ki bunlar Kitab'in anasi (temeli)dir. Diger bir kismi da mutesabihlerdir. Iste kalblerinde egrilik bulunanlar sirf fitne aramak (otekini berikini saptirmak) ve (kendi arzularina gore) onun te'viline yeltenmek icin onun mutesabih olanina tabi olurlar. Halbuki onun te'viliniAllah'dan baskasi bilmez, ilimde yuksek gayeye erenler ise; "Biz ona inandik, hepsi Rabbimiz katindadir" derler. (Bunlari) salim akillilardan baskasi iyice dusunmez."
Resulullah (aleyhissalatu vesselam) ayetin okunmasini tamamlayinca bana sunu soyledi: "Kur'an'in mutesabih ayetlerine tabi olanlari gordugunuz vakit bilin ki onlar Allah'in ayette haber verdigi kimselerdir, onlardan sakinin."
Buhari, Tefsir, Al-i Imran 1; Muslim, Ilim 1, (2665); Tirmizi, Tefsir, Al-i Imran (2996);Ebu Davud, Sunne 2, (4598).

512 - Said Ibnu Cubeyr (radiyallahu anh) anlatiyor: "Bir adam gelerek, Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma)'a "Ben Kur'an'da bazi ayetler goruyorum onlar bana aralarinda ihtilafli geliyor" dedi. Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma): "Nelermis onlar?" diye sorunca adam su ayetleri okudu: "Sur'a uflendigi zaman, aralarinda o gun (boburlenecekleri) soylari soplari olmadigi gibi, (birbirlerinin halini) de soramazlar" (mu'minun, 101). Halbuki su ayet de var: "Birbirlerine donup sorusurlar" (Saffat 27).
Bir ayette soyle denir: "O gun inkar edip peygambere bas kaldirmis olanlar, yerle bir olmayi ne kadar isterler ve Allah'tan bir soz gizleyemezler" (Nisa 42). Halbuki su ayet var: "Sonra, Rabbimiz Allah'a and olsun ki bizler puta tapanlar degildik, demekten baska care bulamazlar" (En'am, 23).
Nazi'at suresinde: "Ey inkarcilar! Sizi yaratmak mi daha zordur, yoksa gogu yaratmak mi? Ki onu Allah bina edip yukseltmis ve ona sekil vermistir. Gecesini karanlik yapmis, gunduzunu aydinlatmistir. Ardindan yeri duzenlemistir" (27-30) buyuruyor.
Burada gogun yaratilisi yerin yaratilisindan oncedir: "Ey Muhammed onlara de ki: "Siz yeri iki gunde yaratani mi inkar ediyor ve O'na esler kosuyorsunuz! O alemlerin Rabbi'dir. O yeryuzune sabit daglar yerlestirdi, onu bereketli kildi. Arayanlar icin yeryuzunde gidalarini normal olarak dort gun (dort mevsim) icinde yetistirmesi kanununu koydu. Sonra duman halinde bulunan goge yoneldi. Ona ve yeryuzune "Isteyerek veya istemeyerek buyruguma gelin" dedi, ikisi de: "Isteyerek geldik" dediler (Fussilet, 9-11).
Kur'an'da: "Allah affedici, merhametli oldu", "Allah aziz ve hakim oldu", "Allah isitici ve gorucu oldu" denmektedir. Sanki, Allah eskiden boyle olmus bitmis gibi ifade edilmektedir."
Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) su cevabi verdi: "Sur'a ilk uflemede onlarin aralarinda hicbir bag olamaz, Allah'in diledikleri disinda herkes gokte olsun yerde olsun bu ilk uflemede baygin duser. Iste bu bayginlik aninda bag da yok, hal hatir sorma da yok. Sonra ikinci uflemede birbirlerine gelip sorusurlar."
Ibnu Abbas devam etti: "...Rabbimiz Allah'a and olsun ki biz puta tapanlar degildik" ayeti ile;
"...Allah'tan bir sey gizleyemezler" ayetine gelince: "Allah Teala ihlas sahiplerinin gunahlarini affeder. Bunun uzerine musrikler: "Gelin bir de "Musrik degildik" diyelim" derler. Allah da onlarin agizlarini muhurler. Vucudlarindaki her bir uzuv yaptigi isleri soyler. O sirada, Allah'in hicbir sozu gizlemedigi bilinir. O'nun yaninda: "Inkar edenler: "Keske Musluman olsaydik" temennisinde bulunacaklardir" (Hicr, 2).
Diger soruna gelince: Allah yeri iki gunde yaratti. Sonra goge yoneldi, baska iki gunde de onu yedi kat olarak tanzim etti, sonra diger iki gunde arzi duzenledi yani yaydi, arzdan su ve otlak cikardi. Arzda daglar, agaclar, tepeler ve arzla sema arasinda bulunan seyleri yaratti. Bunu Cenab-i Hakk: "Ardindan yeri duzenlemistir" (Naziat, 30) kelam-i serifleriyle ifade buyurmaktadir. Boylece arz ve icindekiler dort gunde yaratilmis olmaktadir. Semavat da iki gunde yaratilmis olmaktadir.
"Allah affedici, merhametli oldu" kelamina gelince, Allah kendisini bu sekilde isimlemistir, yani O hep boyle olmustur ve boyle olacaktir, Allah her ne irade buyurdu ise irade buyurdugu sey mutlaka olmustur.
Yazik sana, Kur'an (ayetleri) sana ihtilafli gelmemeli. Cunku onun tamami Aziz ve Celil olan Allah'tandir."
Buhari, Tefsir, Ha-Mim, Secde (Fissilet) 1.

513 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: Resulullah (aleyhissalatu vesselam), Bedir savasinda Kureys'i yendikten sonra Medine'ye dondugu zaman Yahudileri toplayarak onlara: "Kureys'in basina gelen musibet size de gelmeden Musluman olun" dedi. Onlar cevaben: "Ey Muhammed, Kureys'ten savasmasini bilmeyen top bir grubu maglub etmen sakin seni aldatmasin. Sayet bizimle savasacak olursan bizim kimler oldugumuzu ogrenecek ve bizim gibisiyle hic karsilasmadigini anlayacaksin!" dediler. Bunun uzerine Cenab-i Hakk su ayeti indirdi: "(Habibim), "O (Yahudi) kafirlerine de ki: Yakinda maglub olacaksiniz ve (toptan) cehenneme suruleceksiniz. O, ne kotu yataktir, (Bedir muharebesinde) karsilasan iki grub hakkinda sizin icin muhakkak bir ibret vardi. (Onlardan) bir grub Allah yolunda dovusuyordu, digeri ise kafirdi" (Al-i Imran, 12-13).
Ebu Davud, Harac 22 (3001).

514 - Ibnu Mes'ud (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: "Her peygamberin peygamberlerden dostlari vardir. Benim dostum, ceddimve Rabbimin halili olan Ibrahim'dir." Resulullah (aleyhissalatu vesselam) sonra su ayeti tilavet buyurdular: "Gercekten, insanlardan Ibrahim'e en yakin olani her halde (zamaninda) ona tabi olanlarla su peygamber ve (su) iman edenlerdir. Allah da o iman edenlerin yaridir" (Al-i Imran, 68)b
Tirmizi, Tefsir, Al-i Imran (2998).

515 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma): "...Ibrahim'in ailesi ve Imran ailesi..." (Al-i Imran, 33) ayeti hakkinda: "Onlar, Ibrahim'in neslinden, Imran'in neslinden, Yasin'in neslinden ve Muhammed'in neslinden iman eden kimselerdir." Allah Teala hazretleri soyle buyuruyor: "Gercekten, insanlardan Ibrahim'e en yakin olani her halde (zamaninda) ona tabi olanlarla su peygamber ve (su) iman edenlerdir. Allah da o iman edenlerin yaridir" (Al-i Imran, 68) demistir.
Bu hadisi Buhari, muallak (senetsiz) olarak tahric etmistir (Enbiya, 44).

516 - Yine Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma), saliha kadinin: "Rabbim, karnimdakini azadli bir kul olarak sana adadim" (Al-i Imran, 35) sozunu tefsir sadedinde soyle der: "Yani sirf mescide hizmet etmesi icin."
Buhari, bu rivayeti bab basligi olarak tahric etmistir (Salat, 74).

517 - Ebu Hureyre (radiyallahu anh) anlatiyor: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular: "Yeni dogan her insan yavrusuna, dogdugu anda seytan mutlaka bir durter. Yavru, onun durtmesi (nin verdigi rahatsizlik) sebebiyle bagirarak aglar. Hazret-i Meryem ve onun oglu Isa bundan harictir." Ebu Hureyre sozune devamla: "Isterseniz su ayeti de okuyun dedi: "Meryem: "...Ben onu da soyunu da kovulmus seytandan sana sigindiririm" dedi". (Al-i Imran, 36).
Buhari, Tefsir, Al-i Imran 2; Muslim, Fedail, 146, 2366. H.

518 - Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma): "Meryem'i hangisi himayesine alacak diye (kura cekmek uzere) kalemlerini atarken sen yanlarinda degildin" (Al-i Imran, 44) ayetiyle ilgili olarak buyurdu ki: "Kur'a cekmek uzere kalemlerini (suya) attilar. Kalemler akintiyla beraber gitti. Sadece Zekeriya'nin kalemi suyun ustune cikti."
Hadisi Buhari, bab basliginda tahric etti. (sehadet, 30).

519 - Yine Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma), "Ey Isa, suphesiz ki seni vefat ettirecek olan (onlar degil) benim" ayetindeki (Al-i Imran 55) seni vefat ettirecek olan (muteveffike) ibaresini "seni oldurecek olan" diye aciklanmistir.
Bu rivayeti Buhari, bab basliginda kaydetmistir. (Tefsir, Suretu'l-Maide 13).

520 - Yine Ibnu Abbas (radiyallahu anhuma) anlatiyor: "Ensar'dan bir zat Musluman olmustu, sonratekrar irtidat edip musriklerin yanina gitti. Bilahere yaptigindan pisman olup, kabilesine: "Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a sorun, benim icin tevbe imkani var mi?" diye haber saldi. Kavmi de Resulullah (aleyhissalatu vesselam)'a gelerek: "Onun icin tevbe etme sansi var mi?" diye sordular. Bunun uzerine su ayet indi: "Inandiktan, Peygamberin hak olduguna sehadet ettikten, kendilerine belgeler geldikten sonra inkar eden bir milleti Allah nasil dogru yola eristirir? Allah zalimleri dogru yola eristirmez. Iste bunlarin cezasi, Allah'in meleklerin, insanlarin hepsinin lanetine ugramalaridir. Orada temellidirler; onlardan azab hafifletilmez; onlarin azabi geciktirilmez. Ancak bunun ardindan tevbe edip duzelenler mustesnadir. Dogrusu Allah bagislar ve merhamet eder" (Al-i Imran,86-89). Ayeti ona gonderdi. O da Musluman oldu."
Nesai, Tahrimu'd-Dem 15, (7, 107).

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
hadisi, kütübi, şerifleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Hadis-i şerifleri inkâr Spammer Hadis-i Şerifler 0 10 Temmuz 2009 00:42
Sahih Hadisler Sadece Kütüb-i Sitte'de mi Bulunur? YapraK Hadis-i Şerifler 0 20 Mart 2009 04:12