IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

3Beğeni(ler)
  • 2 Post By HerakLes
  • 1 Post By Dream

Yeni Makale Ekle Cevapla
 
LinkBack Makale Seçenekleri Stil
  #1  
Alt
Çevrimdışı
HerakLes
HerakLes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Standart Bodrum
Yazan; HerakLes 23 Kasım 2015, 11:54

hafif depresyondaydım. bi tane arkadaşım var. arar "15 dakika sonra gidiyoruz gel" der. bi kere bu şekilde çanakkale'ye çağırdı beni. afedersin tuvaletteyim telefonda oyun oynuyorum bi yandan. açtım. çanakkale'ye gidiyoruz dedi. tamam dedim, niye diye bile sormadım. tuvaletten çıktım üstümü giyindim ve gittim. adama bi kere böyle yaptık diye sürekli beni bu şekilde çağırmaya başladı herif. bodrum'a gidiyoruz gece dedi,tamam dedim.

-olum ben gelemem şimdi
+4 tane kız var orda bekliyolar
-kaç gibi çıkıyoruz?

yarım saat içinde çıktık. 4 tane kız var dedi adam. 2 tane deseydi de giderdim. niye böyle beklentiyi yükseltti bilmiyorum. neyse gittik abi, gece 1'de falan orda olduk. kızlar gelsin diye bekliyoruz meydanda. sağdan, soldan her milletten insan geçiyor. vay arkadaş nasıl yermiş diye bakıyoruz derken kızlar geldi. bana da geldiler sonra. kızlar dediklerinin bir tanesi yemin ediyorum 1960 doğumluydu. nerdeyse annemle yaşıt. ben de getirseydim annemi o zaman. öbürleri 40, 35. en küçüğü benden 5 yaş büyüktü. yıkıldım resmen. sonra biraz toparlandım dediler ki dondurmacıya gidelim oturalım. gittik dondurmacıya oturduk. ulan tuzla'da dondurmacı mı yoktu. vallaha var aslında. gecenin bi saati gelmişiz dondurmacıya oturttular bizi. baya 1 saat falan oturduk dondurma yedik. o gecenin tek aksiyonu dondurmacıda oturken önümüzden ozan güven geçti. tuzla'da pek ünlü göremiyorsun sokaklarda falan. ben de önce yok lan değildir dedim de, bodrum'da olduğumuz aklıma geldi. arkasından 216 diye bağırdım ama bakmadı.

sabah denize gideceğiz, gece 4 olmuş, şimdi otele para vermeye gerek yok biz istesek daha fazla acı çekebiliriz deyip arabada yatmaya karar verdik. o da çok ilginç bir deneyim oldu. ertesi gün de takıldık yine kızlarla. ne kızı lan. tövbe ya. 80 darbesini falan anlattılar bana artık . özal ölürken napıyolarmış. özal öldü mü öldürüldü mü. bunları konuştuk. o günün sonunda bir otele geçtik arkadaşla. yattık uyuduk.

işte doğaüstü olaylar şimdi başlıyor. 12'de otel odasından zorla çıkartıyorlar ya. bizi 12'de çıkarttıklar. nereye gideceğimizi bilemedik. hayvan gibi yanmışız zaten 12'de denize gitmeyelim dedik. havuzu vardı otelin küçük. onun başında masalar var. dedik ki burda oturalım. otelde bizden başka türk yok gibi bir şey. hatta otel adını da veriyorum. hotelistanköy. allah'ını seven, gücü yetecek olan gitsin şimdi anlatacağım almanı dövsün, kafasını suya sokup sokup çıkarsın kesin önümüzdeki yazda gelir o sığır.

havuz başında masalar var. bi turist kızlar var, öyle böyle güzel değiller. film yıldızı gibi adeta hepsi. ama bu yabancılar bize hiç bakmıyorlar. 2-3 tane de erkek var. kızlar acayip fit olduklarından adamlar da kendilerine bakmışlar. yalnız aralarından bi tanesi kendine fazla bakmış, ailesini falan def etmiş, onların yemeğini de hep bu yemiş. hayvan oğlu hayvan 1.95-2.00 m falan. 110 kilo var ağırlığı. vücudun üst kısmı tamamen kas. alt tarafta beli incelir diye bekliyorsun orası da kas. ama ince değil adam kale kapısı gibi. kale kapısını kırarsın bunu kıramazsın. ben bu adamı gördüm, vay hayvan vay deyip tekrar kızlara konsantre oldum, ne bakıcam lan bana ne.

neyse oturuyoruz havuz başında. bizi kovmasınlar diye arkadaş gitti "olum ben şu pringles'lardan alıcam" dedi. gitti aldı. "arkadasla havuz başında pringles qeyfi :d" diye etiketledim ikimizi de. dün arabada yatan adamlardık, adeta vurgun yapmıştık. sosyeteydik. para bizdeydi. keyif bizdeydi. bi yandan kızlara bakarken bi yandan pringles yiyoruz. arkadaş telefonu çıkardı fotoğrafımı çekti havuz başında. sonra sen de beni çek dedi. çektim güneş açısı iyi değildi karanlık çıktı. bunu görünce çıldırdı yer değişcez dedi. defol git dedim hayatta değişmem dedim bir sürü küfrettim.

niye? bu adam benim çocukluk arkadaşım. şimdi etrafta herhangi bir tehlike varsa kesinlikle benim başıma geliyor. özellikle de bu adam benim yanımdaysa. bundan önce bisikletle giderken çekil dedi ben sol taraftan gidicem biraz da dedi, yer değiştik. benim bisiklet kaydı otobüsün altına girdim. daha sonra bir kafede otururken bu tuvalete gitti geldi, yerine ben oturdum karşımdaki kız 50'lik biranın tamamını üstüme döktü. sürekli bu adama bir şey olmasın diye tanrılar tarafından kurban ediliyorum ben. o sebepten yerimi değiştirmeye korkuyorum. havuz kenarındayız nolabilir ki dedi, ikna etti beni yer değiştik.

telefonu çıkardım tam fotoğrafını çekiyorum. bunun yüzü birden değişti ve 1 saniye içinde inanılmaz ıslandım ben. o çok az ıslandı. bu ıslandıktan sonra bana hiç bakmadan üstüne başına bakarak, "ulan hayvan herif ya nasıl ıslattı beni" deyip deyip küfrediyor. o sırada benim ağzımdan burnumdan su damlıyor. tişörtüm, üstüm başım, donuma kadar ıslandım. kalabalıkta düşünce kimse görmeden kalkmaya çalışırsın ya hani. ben olayı örtbas etmeye çalışıyorum. ama bu arkadaşım kendinden vazgeçip bana bakınca bir kahkaha attı, bir hoşuna gitti itin. ıslanmamıza sebep olan hayvan, o alman. arkadaş adam 1.5 m derinliği olan havuza kendini top yapıp atlamış o cüsseyle. hayvan diyordum da türünü belirleyememiştim. oraların evcil su aygırıymış meğerse. herif kafasını sudan çıkarınca beni gördü:

"oh no. no... sorry... sorry..."

ben de gülümseyerek "ok no problem senin sorry'ni ben ayı masada dik duran pringles kutusunun içine bile su taşırdın alman sığırı" dedim.

karşımdaki arkadaş gülmekten havuza düşecek nerdeyse ama onu bile yapsa benden çok ıslanır mı emin değilim. olayı anlayan havuz başında yatan, oturan bütün turistler bana bakıp bakıp gülmeye başladı. gülmeye başladı derken tebessüm etmiyorlar bunlar ha, gülmekten yoruluyorlar, sesleri kısılıyor. garson peçete getirdi bana. abi peçete dedi. ben ağzımı yüzümü, kollarımı silerken kahkalar doruk noktasına ulaştı. resepsiyondaki adamlar bile geldiler noluyo diye. 10 dakika boyunca falan öyle bakıp bakıp güldüler. bi anda ilgi odağı oldum. nasıl bi su aygırıymış bu doğaya bırak diğerleriyle yaşasın onlara bile liderlik eder camış.

kızlar bana bakıyor gülüyor. ben de onlar gülünce dayanamıyorum sırıtıyorum. 4-5 tane güzel kız var. döngüye girdim, sırayla hepsine bakarak gülüyorum onlar da bana gülüyor. tatilimizin en güzel anlarıydı. bi de takdir ettiler beni, hiç kızmadım, tepki göstermedim diye. ingilizce konuşuyorlar. o adam dövülebilecek bi adam olsaydı türkün gücünü gösteririrdim size de 2 kişi dalsak kafalarımızı birbirine tokuşturup boğardı o hayvan bizi.

meşhur olmanın kapısından döndüm. adama gider yapsaydım irlanda'lıdan önce bu alman'ı tanıyabilirdi tüm dünya. sonra ne mi oldu?

geri döndük. ve ben hala depresyondayım.


Not : yazdığım yazılarda fazla küfür olduğu için üst yönetim uyarmış beni sağolsun. inşallah bu yazımda "ARGO KELİME KULLANILDI" ibaresini görmeyeceğiz. üst yönetim I LOVE YOU..
__________________
Sırf başlayıp bitirebildiğim bir hikayem olsun diye, bıktım ardımda yarım kalmış hikayeler taşımaktan. Yazmanın eziyeti öğretecek bana; Hayat sahip olduklarımızın dışında kalanlarmış meğer.
Alıntı ile Cevapla
Görüntüleme 562 Yorumlar 3
Toplam Yorum 3

Yorumlar

Alt 23 Kasım 2015, 13:23   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Bodrum




bir kaç üyeden özel mesaj geldi teyzeler ne oldu diye. bizi altın gününe davet ettiler gitmedik. yani ben gitmemek için kırk yalan söyledim tek ayak üzerinde. yanımdaki arkadaş çok istekliydi ama biraz küfür ederek,biraz rencide ederek onuda ikna ettim gitmeme konusunda. şu an ne yapıyorlardır acaba. merak ettim.

(25 mesaj sınırına henüz ulaşamadığım için özel mesajlara cevap veremıyorum. kusura bakmayın )

__________________
Sırf başlayıp bitirebildiğim bir hikayem olsun diye, bıktım ardımda yarım kalmış hikayeler taşımaktan. Yazmanın eziyeti öğretecek bana; Hayat sahip olduklarımızın dışında kalanlarmış meğer.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 23 Kasım 2015, 13:46   #3
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Bodrum




yine keyifle okuduğum yazılarınızdan biri
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
yüzümdeki tebessüm yazı bitip not kısmına geldiğinde yerini kahkahaya bıraktı teşekkürler
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 23 Kasım 2015, 21:34   #4
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Bodrum




2 mesaj geldi nasıl bi arkadaşın var , adam belan olmuş diyen oldu. geçenlerde kendimi tanıtırken söylemiştim. benim yazdıklarımın en inanılmaz olanları gerçek diye. Bu öyle bi arkadaş ki aklıma geldi yaptığı bi olay anlatayım varın siz düşünün gerisini.

aşırıda şakacı bi adam.olur olmaz heryerde şaka yapıyor birde.nefret ediyorum böylesinden de. ama kopamıyorum. hani böyle cafe'ye gidersin. ben bi tuvalete gideyim geleyim dersin. telefonu, cüzdanı falan masanın üzerinde bırakıp gidersin. gelirsin bi bakarsın gitmiş hepsi. nolmuş, haberimiz yok birileri alıp götürmüş. şeytan almış götürmüş, satmış demek ki. geri getirmediğine göre. ben tuvalete gidince gözlerinizi mi yumdunuz lan. böyle saçma şaka mı olur lan. ama durmuyo herif. naptıysak anlatamadık.

2 ay önce bu arkadaşımızın cep telefonu kaybolmuş. içinde sim kartıyla beraber gitmiş. bu da hazır sim kart da kayboldu daha avantajlı bi şeye geçeyim bari deyip operatör değişmiş. numarası farklı olmuş. tabii durur mu hiç(bu kelimenin yerine yazılması gerekeni biliyorsunuz ama yazamıyorum), hazır numaram da değişti neden bütün arkadaşlarımı şakalamıyorum deyip uygulamaya geçmiş. cinsi erkek olan bütün arkadaşlarına mesaj atmış.

-tatlım nasılsın görüşmeyeli?
-unutulduk mu hayatım hiç aramıyosun?

bi tanesi de dememiş ki numaranız bende yok siz kimsiniz. tatlım'ı hayatım'ı duyunca "lan barda ararken telefonda mu bulduk acaba şansa bak " düşüncesi son düşünce oluyor. beyin aktivitesini burda sona erdiriyor. adam baya sohbeti ilerletmiş hepsiyle, olayı buluşmaya kadar getirip daha sonra açıklamış kimliğini toplu mesajla. şimdi bu adam bana da mesaj attı:

-tatlım nasılsın unutulduk mu?
+senin hayatını karartırım lan
-hayatım ne kadar agresifleşmişsin görmeyeli sert erkeğim benim
+olum zırtoluk yapma bak adres ver lan geliyorum oraya kimsin sen armut?
-lan sen ne boktan adamsın insan bi şüphelenir karşında kız var belki

tatlım diyen insanı unutur muydum lan zaten. hani aklımın ucundan bile geçmiyor bi kızın bana böyle mesaj atabileceği. kafam çok rahat ya süper oluyo böyle. kızlar da sevgililerine mesaj atsın böyle farklı numaradan. bakalım ne cevap vercekler. ben biliyom ne cevap verceklerini de felsefemi değiştirdim. hadi ayrılın çabuk adam fırsat bulsa nasıl aldatacak seni. erkek milleti işte amaan. hiçbirine güven olmuyo şekerim.

__________________
Sırf başlayıp bitirebildiğim bir hikayem olsun diye, bıktım ardımda yarım kalmış hikayeler taşımaktan. Yazmanın eziyeti öğretecek bana; Hayat sahip olduklarımızın dışında kalanlarmış meğer.
 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
80 darbesi, alman, bodrum, havuz, özal


Şu anda bu makaleyi okuyan kişi sayısı: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Makaleler
Article Author Forum Cevaplar Son Mesaj
Bodrum Bodrum... Bora Üye Resimleri 3 02 Eylül 2015 07:53
Bodrum'da aşk Seth Haber Arşivi 0 06 Temmuz 2015 19:29
Bodrum İki Yakanın Mimarları Bodrum'da Buluştu basketci Haber Arşivi 1 01 Ekim 2010 23:10