|
~ Bana Kadar yoLun var ~ Bazen kimseyle konuşmak istemez sadece yazmak istersin. Seni senden daha iyi kimse anlamadığı içindir belkide~ Duyguların iç içe girdiği o an içine kocaman bir yalnızlık düşer. Gecenin Simsiyahına bulaşırsın... Bazen değer verdiklerin tarafından anlaşılmak istersin,ama ne mümkün aynı dili konuşabilmek.. Hisler aynı yoğunlukta yaşanmıyor ki.. herkes farklı düşünüp kendi doğrularınca hareket edip konuşuyor.. Yoruluyorsun.. çünkü kendi içinde Savaşıyorsun.. Bir şeyleri anlamlandırmaya çalışıyorsun..? Kalp Yorgun bunca Siyah'ın içinde, Kırmızıya hasret özleyerek yaşıyorsun~ |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Siyahıma bulaş benimle .. Ah bu gecelerin bir anlamı olmalı. Tüm saatlere inat bu gece yarısı.. Kırgınlıklarım Ve bununla beraberinde gelen soru işaretleri bazen ise içimi kemiren şüphelerim... Hepsi birden peşi sıra geliyor arka arkaya.. Sonra çıkamıyorum işin içinden .. iç sesimle baş başa kalıyorum... İç sesimi dinlesem koca bir kaos.. Dinlemesem koca bir boşluk bir bilinmezlik... Siyahıma bulaş benimle,yolumu aydınlat karanlığımda varlığınla... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Siyahın imtihanı Kırmızı... Geçmiş ile gelecek arasında, şimdi ki zamanda ise belli belirsiz, kesik alıntılanmış bir rüya misali... Bazen hayatında herşey çok iyi gider de;Bu bir rüya mı yoksa diye kendi kendini sorgularsın ya!.. Hah işte şimdi ki zamanda böyle kısmen de olsa; Ya bu gerçek; bir rüya ise.. Uyumak mı daha iyi bu durumda yoksa uyanıp gerçekle yüzleşmek mi ? Beynimi keymiren bu soruyu; sesli bir şekilde kendime sormaya çekimserim şu sıralar.. Oysa; Siyahın kırmızıya karışması gibi sert geçişlerden yol alıyor olmasıydı aşkın güven hali... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Bu gece... Bir elimde kahvem ve kahveme eşlik eden sigaram ile beraber pencerenin önündeyim.. Derin derin içime çekiyorum bu mis gibi ılık rüzgarın bıraktığı esintiyi... Bu havanın kokusu,gökyüzünün simsiyah karanlığını aydınlatan o parıl parıl yıldızlara bakıpta kaybolmamak mümkünmü? Gecenin anlamı bu muhteşem yıldızların gökyüzündeki ay ile uyumu değilmidir..? Ne çok severim ben seni ahh bir bilsen, ne çok isterim sana dokunmayı... gökyüzünde kaybolmayı... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Bugün hiç tanımadığım biriyle sohbet ettik.. Biraz o anlattı biraz ben anlattım.. Derinden bir iç çekti. 'Üzüldüm' dedi Sonra ekledi... Bu hayatta en çok iyiler kaybeder,hep yürekten en çok sevenler yaralanır... Herkes hayat çok uzun der, zamana bırak der ama hayat öyle herkesin dediği kadar uzun değildir... Hayat kelime olarak uzundur ucu bucağı yoktur.. hayat sonsuzluktur ama biz insanlar için herşeyi sığdırabilecek kadar değildir dedi.. şu kısacak ömründe gözleri gülen bir kadının hüznüne şahitlik etmek çok acı dedi... ve ekledi: sen güzel kadın evet sen.. At yüreğine ağır gelen herşeyi çünkü sen değmeyecek insanlar için çok yıpratmışsın yüreğini... Sen kadın sen nasılda sevdin öyle gideni dedi... Bahanelere sığdırmış seni ve sana ait olan herşeyi.. Farkındasında ama inanmak istemiyorsun. Kaldır başını,kaldırda bir bak sen nerede ne konuşuyorsun o nerede ne konuşuyor.. Dilinden düşürmediğin adamın dilinde,yüreğindemisin dedi.. Sustum hiç bir şey diyemedim. Belki belki de sen haklısın ama dedim ve yine sustum.. Aması Yok bu işin hayat öyle kısa ki yarın sağ çıkabilecek misin bilinmezken bir bilinmezlikte kendini yıpratma.. Dile kolay kalbe zordur bazen söylenenler ama sen kalbine söz geçirmek ile yükümlüsün mutlu olmak için dedi... Bir damla aktı gözlerimden dudak kıvrımlarımdan aşağı akıp gitti.. Haklısınız dedim... Ağla tutma kendini aksın gitsin gözlerinden akan yaşlar gibi dedi.. Yarına senin gözlerinin güldüğünü görmek dileğiyle güzel kadın dedi ve Gitti... Siyahıma bir damla beyaz kattı.. Adı yarına 'umut etmekti' |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Bay X ... Evet Evet Bu isim sanırım en uygun olanı ... Hakkında fazla bir fikre sahip değilim sonuçta Bir anda karşıma çıkıverdi.. ilk kural soru sormak yok... Bıkana kadar anlatmak var dedi.. Neden olmasın dedim.. Hakkında bilgi sahibi olduklarım yanıltmamış mıydı beni ? Tanıdığımı sandıklarım,hiç tanımadıklarım değilmiydiler... zaten soru sorsam bile ne değişecekti ki bunca hüznün içinde kaybolmuş biri için..! Bak işte bu güzel bir başlangıç dedi... Peki Anlat bakalım dünden beri nasılsın.. Gözlerinden hala yaşlar dudak kıvrımlarına doğru akıyor mu? yoksa ruhsuzlaşmış gibi güzel gözlerini donuk bir ifadeyle mi bürüdün .. Bilmem Sence nasılım sen söyle Bay X dedim.. Kalbin güzel,ruhun güzel gözleri gülen Kadın... Ama ruhunu öyle sıkıyorsun ki ne yüzünde bir tebessüm Ne de gözlerinde hala bir umut var dedi.. ukala bir şekilde ' Peki ne yapmayalım çok biliyorsun ya' dedim.. Güldü... otur bir aynanın karşısına sana ne demek istediklerimin tüm cevabı orada seni bekliyor dedi... Pekala dedim ve dediğini yaptım... Sonra çok tuhaf bir şey hissettim... Haklı çıkmıştı üstelik.. Anlatmaya çalıştığı herşeyin cevabı bende saklıydı... O aynada ki Ben miydim? Gerçekten Benmiydim... O ben olamazdım.. Çünkü ben hiç bir zaman bu kadar umutsuzca, çaresizce bakacak,bekleyecek kişi değildim... Şimdi ne yapmam gerektiğini biliyorum... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Biraz... Herşeyden biraz biraz kattım. Önce biraz uzaklaştım.. Biraz kafamı dinledim.. Biraz anımsadım.. Biraz andım... Sonra çokça hatırladım,çok ama çok özledim.. Böyle yüreğim hep ağzımda gezdim.. Onun olduğu yere gittim.. yürüyebileceği yolları yürüdüm .. yalnızken bu yollarda yürürken ne düşünüyordur diye düşündüm Ve öylece yürümeye devam ettim.. Sonra 'ya karşılaşırsak Ne yaparım' diye düşündüm.. Ya ansızın denk gelirsek... Yürümeye devam ettim yine... Ya denk gelmezsek... ya yoksa? En iyisi arayım belki, belki gelir dedim.. Sonra saçmalama kapat o telefonu at çantana elin gidip gelmesin dedim.. Oturdum bir yere.. yorulmuştumda hem.. Kahve içerek dinleneyim az.. Hem kafamın içindeki seslerde susar belki dedim.. O ara kahvemi içerken rüzgarın esintisi yüzüme esiyordu.. Kapadım gözlerimi.. O mis gibi havayı içime çektim sanki rüzgarda onun kokusu vardı.. Öylece kalakaldım.. zaman öyle bir geçmiş ki ne zaman saat 18:17 olmuştu anlayamamıştım.. Biraz tedirgin de oldum bilmediğim bir semtteydim.. kalk kalk hadi dedim kendime.. İçim öyle buruk döndüm ki,hala sızlaması geçmedi.. Nasıl geldim,ne diye geldim bilmeden kendimi bir an da orda buldum.. Sonra eve doğru geldim saat baya geç olmaya başlamıştı.. Kabataşta sahilde oturdum biraz.. Kendimi dinledim.. Eve doğru çıktım... Çok acıydı aslında.. ayağının tozuyla koşa koşa gidiyorsun ama elin telefona varamıyor... Aramaya basıp basıp kapatıyor, yazıp yazıp siliyor... Nasıl kırılmıştım ki böyle bir türlü Ne aramaya Ne yazmaya elim varamamıştı öyle.. Ne uyku o gece bana uğradı,ne de uykusuzluk.. Her baktığım yerde onu gördüm.. her yürüdüğüm yolda oda buralardan geçti diyerek ona konuştum durdum.. Velhasıl; Ben İstanbul'a onu anlattım durdum da o duymadı... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Gizemli Beyefendi Bay X ... Tek kelime ile 'Mutlumusun' diye sordu.. Bilmem diyerek cevapladım.. Yüzünü güldürebilecek cümlelerim Yok ama mutluluk senin elinde şuan şu dakka istesen başarırsın dedi.. Hiç bir şey başarmak istemiyorum ya da Ne bileyim artık bunun için uğraşmak istemiyorum dedim.. Neden peki? Neden bunu kendine yapıyorsun Ve herşeyin farkında olduğun halde dedi.. Bilmem sence diyerek cevapladım Ve Sonra; Sen mi bu sorunun cevabını bilmiyorsun lütfen kelimelerle oynamayalım kendin itiraf kendine dedi.. Gerçekten duymak istiyor musun dedim.. Evet...Cevabını ikimizde biliyoruz ama sen yine de bunu kendine sesli bir şekilde söyle dedi.. Peki o halde dinle ' Kendimi cezalandırıyorum ' dedim.. Gülümsedi.. ve ekledi: Neden peki kendine neden bunu yapıyorsun...Neden mutluluğuna engel oluyorsun kendini yıpratıyorsun? Oysa kalbin öyle güzel ki gözlerin gibi neden birini sevmesin neden biri için atıp coşkuyla heyecanlanmasın dedi ? Sevmediğimi nerden biliyorsun ki.. sorun sadece sevmek mi yani gerçekten dedim? Herşeyin başıdır sevgi küçük hanım.. sevgini büyüttükçe mutluluğun dolup taşar.. Bazen zaman aşkın yanılgısıdır.. Belki doğru kişi değildir kalbindeki bunu sordun mu hiç kendine dedi.. Bu soruyu kendime soramam.. yanlışta olsa sevgi değilmiydi önemli olan dedim.. Sevgi doğru kişide önemlidir büyüdükçe adı aşk olur dedi.. Hadi ama küçük hanım kendini cezalandırmakta iyi olduğun kadar anlamamazlıktan gelmektede bir hayli yeteneklisin Sus geceye Noktayı koyalım öyleyse.. Senin iç güzelliğini bilipte susuyor ise gitmiştir.. Ama konuşursa hala bir Ümit vardır o halde sevmekten usanma küçük hanım şikayetçide olma... Zamanın derinliğine kapat Ve sessizce bekle ... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ İstediğin kadar pansuman yap hayata. Hep sen yerinden kanıyor bu hikaye.. |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Bazen soranlara yalnızca "iyiyim" dersin. Ve onlar içinde biriktirdiklerini bilmediği için, sahiden de iyi olduğunu sanırlar. Ne tuhaf değil mi ? Oysa sen, hiçte iyi değilsindir, ve bu gerçeği senden başkası bilemez. Sen aslında kırgın, üzgün, paramparça, bir yanı eksik, gidenlere küs, kıranlara dargın, kalanlaraysa artık sessizsindir. Anlatamazsın içindeki yangını. Çünkü anlatınca da hiçbir şey değişmiyor bilirsin. Bu yüzden yüzüne gülümseyene bir maske takıp, "iyiyim dersin", sadece "iyiyim". - Hayat bazen elindeki harflerden hiçbir sözcük yapamayacak kadar okunaksız gelirmiş. |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Karmakarışık bir durum içindeyim son zamanlarımda.. Ne konuşmak geliyor içimden Ne de dinlemek.. Öyle bir şey ki bu uzaklaşsam herşeyden Hatta herkesten Bir dağ tepesinde yeşillikler içinde Bir başıma kalsam uzun uzun düşünsem,huzuru kucaklasam.. İyi gelir mi Bana sahiden Yoksa; Herzaman sımsıkı sarıldığım yalnızlığım Acıtır mı içimi? Neden yapayalnız bir hissizliği kucakladığım sorusu düşünce aklıma.. Bir huzursuz huzur birde uykusuzluğum şimdi bana kalan.. |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Son zamanlarda bir hayli Yorgunum aslında Kendime dahi tahammül edemediğim zamanlarımdayım.. insanlara Olan güvensizliğim iliklerime kadar öyle bir işlemiş ki doğru insanlara bile yanlış davranışlar içindeyim.Ömrümün geri kalanlarında tek istediğim huzur.. eskiden hep full ekran HD kalitesinde hayallerim vardı, dolu dizgin aşk mutluluk havuzunda boğulmak herşeyin güzelliklerle dolu olduğu kar beyaz bir hayata hafif pembe damlatmış gibi.. Varsa yoksa aşk,mutluluk, dibine kadar sevmek ve sevilmekti oysa hiç huzuru koklamak aklıma dahi gelmemişti o zamanlarda. Okadar önemli bir şeymiş ki bu huzur aslında en zor bulunan sağlık gibi başta gelenlerdenmiş. Beynimin uğultusu iç sıkıntılarım mutluluğuma perde çeken, gözümün önündekileri görememe sebebimmiş. Oysa bir tutam huzur dahi olsa herşeye daha sağlıklı bakabileceğim hayatın basamaklarına çıkmam için yeterli olacak kim bilir! Velhasıl huzur istiyorum huzur.. tek başımada kalacağımı bilsem yine de bir parça huzurum olsun çok şey istemem~ |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Eskidendi hemde çok eskiden... Her bir darbe, küllerimden doğmama sebep oldu, her bir kıvılcım yangınlara sebep oldu.. Herşeyin fazlası zararmış bunu anladım. sevmenin,değer vermenin,iyi niyetin,anlayışlı olmanın,fedakar,merhametli olmanın! Bu hayatta bol bol su tüketin sağlık için iyi derlerken fazla su içmenin bile vücuda zararı oluyorken durumu sen hesapla :) Ben kaybedeceksem iyi niyetimden kaybedeyim yeter ki demenin bedellerini ödedim hep iyi niyetten kaybettim bu yüzden üzüldüm hirpalandım ağladım.. ha dersen ki pişman mısın? Yok değilim sadece her şeyin fazlasını barindirmiyorum kendimde.. neye değiyor bu hayatta ? Limanlar yandı külleri bile yok kimsenin gemisinin mecburi istikameti değilim yalnızca kendi gemimin kaptanı ve limanıyım... istediğim istikamete uğradıģım ama hiç bir limana sığınmayan özgür kaptanım... havayı içime çekiyorum ohh be diyorum hayat varmış gözlerimi kapayip kollarimi açıyorum ben artık hür'üm diye bağırıyorum. Canım ne isterse artık onu yapıyorum birine bağlı olmamanın ve birinin sorumluluğunu taşımamanın rahatlığıyla artık mutlu bir kelebek misali akıp gidiyorum hayatın içinde ... |
Cevap: ~ Bir avuç yaLnızLık içine Bulaşmış Siyah Kırmızıya Hasret Aşk ~ Selam Tutkulu siyahım... Bir hayli ihmal ettik birbirimizi, çok ayrılık içmişiz seninle. Nerelerdeydim?Neler yaptım ne sor ne ben söyleyim.. Karmakarışıklardayım... içinden çıkamıyorum bir takım olay ve olguların.. Son zamanlarda epeyce fazla kararsızım... Evren’den mesajım var .. Düşün düşün dur :) Ama Benim ne bir şey yapacak gücüm var. Ne de düşünerek beynimin içinde dolanan her bi söze anlam yüklemeye gücüm var.. Gündüzlerim gece / gecelerim ise gündüz olma durumunda.. Bir de Az insan çok huzur düşüncesinden mütevellit insanlar ile iletişimden uzak duruyorum.. Ara ki bulasın modundayım.. Beni bi arasana bir şey deneyeceğim dkdkdlx ;d Gidip biraz video izleyeyim belki uykum gelir ve uyurum... İyigeceler dünyanın karanlık tarafı... |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Merhaba yine ben... İşte tam da böyle bir giriş ile başladım konuşmaya.. Hayatımda değer verdiğim ender kişidir Bay X... Böyle ara sıra o efsane konuşması ile beni tokatlar Ve beni kendime getirir.. Belki de onun o tokat gibi konuşmasına ihtiyacım vardı... Her neyse... Merhaba ~ dedim.. ve oda anında "Merhaba hoşgeldin" dedi. Ve hissetmiş olmalı ki hemen "Nasılsın" diye sordu.. Buna hazır olduğuna eminmisin diyerek tebessüm ettim.. "Her zaman hazırlıklı mı yakalanmıştım ki sana" dedi.. Haklısın dedim ve sustum.. "Hadi Susma" dedi.. Öylesine konuşmaya ihtiyacım ve en çokta onun aklına ihtiyaç duyduğum o an döküldüm... "Fark ettin mi?çoğu şey o kadar benzer ki" dedi.. O an bir iki dakika sustum... evet her şey bir o kadar tanıdıktı... "Hıhım"diyebildim.. "Peki yıkık dökük müsün? Mutsuz musun? Taşıyabiliyor musun?" Ya sen beni tanıdığın kadarıyla söyleyebilir misin? Taşıyabiliyor muyum?dedim.. "Sen taşımak istediğin sürece taşırsın, üzerindeki ağırlık sana fazla yük olduğunda atarsın"dedi. "Ama görüyorum ki atmıyorsun" "Pekala Neden?"dedi... Herşey sevgiden dedim ve uzun uzun anlattım... "Anladım.. Lakin sonbaharda dökülen yaprak gibisin oysa cehennemi yaşadığın bu anı cennete de dönüştürebilirsin ve herzaman sana tek bir şey söyledim bakmayı bilmiyorsun.. neden ısrarla bakmıyorsun.. neyi görmek istemiyorsun ya da görmek istediğin nedir?" Dedi... işte o an hiç beklemediğim yerden geldi bu tokat... Çoğu şeyi dökemiyorum sana ya da ne bileyim belki hiç bir beklentim olmadığı için bir cevap veremiyorum dedim.. Üzüldüğümü anladı o an.. "Bak... dön ve kendine bak.." dedi... "Hayatta ki sınavın bu senin.. çünkü hep aynı yerden kırılıyorsun hep aynı yerden darbe yiyorsun sürekli usanmadan arka arkaya linç ediliyorsun peki neden? Haylaz bir öğrenci olup bu sınavı başarı ile veremediğin için.. oysa sen cesur ve bu hayatta gördüğüm en dik başlı güçlü kadınlardan birisin.. zaman zaman olaylar karşısında verdiğin o keskin kararları tek kalemde nasıl uyguladığını görüp bende hayranlık uyandıran kadınsın.. ve senin tek sorunun şu korkuların ile yüzleşmek istemiyorsun ve o korkular hep senin karşında CEEE diyerek seni sobeliyor"dedi.. Ve ekledi... " Kaybettiğini düşünme... kaybeden sen değilsin sen kaybedilensin ve kazanılmaya değer yüreği harika bir kadınsın... kendinin her zaman farkında olmalısın... kendini bir kere kaybedersen yeniden bulman çok daha zor olacaktır..sana fazla yüklenmeyeceğim tek bir şey diyeceğim... herşeyi içinden geldiği gibi yap ve yaşa.. unutmaki sana en çok gülmeler yakışır,ağlamak değil.. sana en çokta sevmek yakışır nefret etmek değil.. ve ne zaman ihtiyacın olursa bende burdayım bunu bil.. hadi şimdi git ve içinden geleni yap korkusuzca" dedi.. ~ |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Bazen insanlara elbette şaşırdığım anlar oluyor.. Mesela geçen yıl "iki cihan bir araya gelse ben senle bir araya gelmem" diyenler, Bugün ekleme isteği atarak "Selam" yazıyor.. Bende her zaman ki gibi "biz öldük ve iki cihan bir arayamı geldi" diyince.. Özür dilerim diyorlar... La havle... Bir şey son bulmuşsa yeniden yazmaya çalışmayacaksın yıllar sonra.. Çünkü ben ne son bulmuşu ne de yarım kalmışı seven biri değil.. Limanıda gemileri ile yakıp yıkıp giden insanım.. Tavrım da net sözlerim de... |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Bazen cümleye nasıl başlayacağını bilemez haldesindir.. Öyle karmakarışıksındır ki diyeceklerini toplayamaz ve dile getiremezsin.. Dudaklarının arasında sıkışıp kalır ya... Tam "ben" diyip Neyse ya boşver dersin susarsın ya... İşte öyle... Bugünün en güzel yanı ise harika dostluklar kazandığımı bir kez daha görmüş olmam oldu.. "Heytttt be siz varken bana bir şey olmaz" diyip yürekten samimi konuşmalar eşliğinde kahkalarımızdı... "Seni bir biz bir de istanbul bekliyor" bu kadar ayrılık yetmez mi?" Dediler.. O an aklıma istanbulda yaşadığım bir olumsuzluk geldi.. Moralimin dibi gördüğü o an "bakırköy Galleria'nın oraya gelin" dediğimde, 45 dakika sonra onları karşımda görüp boyunlarına atlayıp sarıldığımda sımsıkı sarıp "biz burdayız" dedikleri o anlar gözümün önünden geçti ve sonra bugün konuşurken "siz ne güzel insanlarsınız ya öyle" diyip "iyi ki varsınız" dedim.. "Asıl sen iyi ki varsın hayatımızda neyse duygusala bağlatma sonra şımarıyorsun" dediler :) Haksız da sayılmazlar yani az daha güzel sözler etselerdi severken öldürürdüm onları :) İşte bugün tüm olumsuz ve kötü olan herşeyi bir iki cümle böyle bertaraf etti.. |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Ben seni kötüleyemem hiç. Çiçekli bir yol vardı yürüdüm derim. Ayaklarıma dikenler battı ama her ormanda böyle şeyler olur derim. |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Hayatımda olan bir çok şeyi fazlasıyla garipsiyorum.. Mesela olması gereken zamanında olması gerektiği gibi gitmiyor.. Tam aksine olması gerektiğinden çok daha kötü gidiyor.. Sonra herşey yerle bir oluyor.. Aklın ve mantığının durduğu o saatlerde hala olanların şokundan çıkamıyorsun.. Git gide kendini zamanın o sonsuz boşluğuna kendini salıyorsun.. Sonbaharda dökülen o yapraklar gibi savruluyorsun oradan oraya.. Ve artık kendine gelip kalkmalıyım dediğin ve herşeye sünger çektiğin o an .. Zamanında olması gereken ve olmayan, yarım kalan hikayeler tamamlanmak üzere geri dönüyor.. Tamam... Buna da eyvallah diyorsun.. Ama sorguluyorsun "Neden ben herşeye sünger çekip yeni bir sayfa açtığımda bu geri dönüşler" Bu hayatın benimle nasıl oyunu ya da alay edişi diyorsun.. Zamanla.... zorla sindirdiğim ne var ise şimdi önümde öldür bizi ama sırtını dönme der gibi.. Öyle hissizleşmiş ve sindirmişim ki ne bir nefret ne bir merhamet hiç bir şey yok.. Ama bu başı bozuk düzen de neyi anlamam gerekiyor ve ben anlayamıyorum... Neden her defasında bu sınavda sınıfta kalıyorum ben.. Ne yani kin ve öfke ile hareket ettiğimde "kendime mi zararım" ? "Kendi kendimi mi yıpratıyorum aslında?" Ne yani ne ?? Zaten herkesi bir zaman sonra içimde affediyorum ve bir karınca kadar değeri kalmıyor ki? Ne traji komik bir filmsin sen hayat.. İnsanlar insanları değiştirmek bir kalıba sokmak isterken, Beni değiştirmek isteyenin tam da senin olman.. |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Yıpratıcı süreçlerin sonunda pırıl pırıl kararlar alınıyor, o tökezlediğin yerde ayağının bir daha takılmayacağını bilmek çok sevdiğim bir güçlenme şekli |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Bir gün otur karşıma anlatayım, duvarlarını yıkıp sana gelmek istemekle, camı çerçeveyi bağıra çağıra indirip gitmek arasında nasıl kalınır |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Her şeyin son saniyesine kadar yalan söyleyecek kadar korkaksınız. İstedim de yaptım diyemediğinizden hataydı diyip duracak kadar korkaksınız. Yaşadığınız, hissettiğiniz ya da yaptığınız hiçbir şeyin arkasında başınız dik duramayacak kadar kor kak sı nız |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Bana ne kadar kötülük yapılırsa yapılsın kimseye saygısızca gitmedim. Aram bozuk olsa bile birinin bana ihtiyacı olsa hiç düşünmeden giderim ama görüyorum ki saygının sevginin hatta şefkatin bile iyileştiremeyeceği insanlar var |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ İyi ki o yolları yürüdüm, iyi ki o çiçekleri ektim. İyi ki hata yapmak beni hatasını kabullenebilen erdemli bir insan yaptı. İyi ki sevdim, iyi ki saydım, iyi ki çabaladım, emek verdim. Hiçbiri için pişman değilim. Beni böyle bir insan yapan her şeye sonsuz teşekkürler |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Sadece küçük bir ayrıntıydı, ama kayboldum. Sığ bir denizdi fakat boğuldum. Sarsıntı o kadar güçlü değildi ama ben yıkıldım. Çok yüksek değildi ama düştüm. Kırılasım vardı, siz sadece dokundunuz. |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Eğer bi insan yanında olmak istiyorsa ne yapıp edip oluyormuş en büyük tecrübem bu oldu. Çünkü bu istek hissettiğinde öyle büyük ki hiç kimse, hiçbir bahane, hiçbir engel önünde duramaz |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Şimdi benim böyle fanus içine sakladığım bir sırdaşım var.. İsmini pek zikretmem Bay X demek daha hoş.. bu onu biraz gizemli kılıyor.. Aramızda inanılmaz diyaloglar döndüğü doğrudur.. aynı zaman da da süper bir yol göstericidir.. İnsanları anlamak doğru bildiği yanlışları onlara göstermek gibi büyülüğü bir gizemi var açıkcası.. Ve dinlemeyi çok sever.. gözlemlemeyi daha sonrasında dinlediği ve gözlemlediğini yorumlamayı.. Hatta çoğu zaman aramızda ki diyalogları bir hikaye gibi anlattığım da olmuştur.. şimdi ki gibi mesela ;d "Heeeeeyyyy sen çok sessiz ve durgunsun hayrola" dedi.. Bende yine şımarık bir eda ile " ahhh ben hiç neşem yok ki" dedim.. Durup tebessüm etti.. "Şaşırmadın dimi" dedim.. "Yooo! Sen diplerde derinlerde yaşıyorsun bir çok şeyi ve anlıyorum seni" dedi.. İşte anlaşılmış olmak ve hatta anlaşılabiliyor olmak gerçekten iyi hissettirmişti bana... Bende o sözlerine karşılık tebessüm ile cevap vermek ile yetindim.. ne diyecektim ki başka;d "Eee... anlatmayacak mısın neler olup bittiğini"dedi.. "Neyi mesela"dedim.. "Sende muhabbet bitmez vardır mutlaka derinlerde bir şeyler" dedi.. "Taaa derinlere gömdüm şimdi çıkarması da zor anlatması da sadece artık vazgeçtim bir şeylerin olmasından" dedim.. Şaşırmıştı biraz dursaksadı. Pek beklediği bir cevap değildi sanki. "Hımmm.. seni vazgeçiren neydi peki" dedi.. "Kalp! Kalbim fazla hırpalandı.. Beynim fazla yoruldu.. sürekli düşünmek ve düşündüklerimi hissetmek beni mahvetti" dedim... "Anlıyorum seni" diyerek devam etti.. "insanı yoran bilinmezliktir.. Griler hep yorucudur.. önemli olan Ana renktir, birbirine karıştırılarak yakalanan renk değil.. ve seni yoran aslında ne olduğu belli olmayan belirsizlik.. peki netleştirmek için ne yaptın" dedi.. "Bilmem.. belki yaptım durduruldum... belki yapmadım.. bu konuda açık ve net olan tek bir şey var oda benim" dedim... Çünkülerini ona detaylı anlattım.. ki anlatmasamda anlardı beni yine... "Benimde tek bildiğim bir şey var" dedi...o da "sen güçlüsün.. ve bazen keskin davranışların, net duruş ve sözlerin karşındaki insanlarda korkuya sebep olabiliyor.. hiç fark ettin mi çoğu zaman ki konuşmalarında olan keskin sözleri dost, sevgili,aile fark etmeksezin... hatta ben dahi bazen ve hatta şuan konuşuyor iken az sonra ne yapacağından emin dahi değilim"dedi... "Neden peki" dedim... "Sen kalbinle aklın arasında büyük bir savaşa girmişsin çünkü" dedi..."ve görünen o ki aklın kalbini yormaya başlamışsa bu savaşın galibi aklın olacak" dedi... Ve sonra iyice anladım ... düşüncelerim susmadıkça savaşım da bitmeyecekti.. düşünmek yerine vazgeçmeyi seçmek doğru karar olacaktı belki de... Hoşçakalın kaybedenler klübü KAPANDI... |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Bugünlerde sırtımı dayadığım bir Sabahattin Ali sözüdür; "Kimseyle hiçbir konuda yarış halinde değilim. Kimseden akıllı, kimseden güzel kimseden iyi olma gibi bir iddiam yok. Kimse için en değilim. Daha değilim. Bu devasa iddiasızlığın bana verdiği özgürlüğün hastasıyım. |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Alıntı:
Nasıl güzel nasıl anlamlı değil mi .. Keşke herkes hırsı bir kenara bırakıp bu boşvermişLikle yaşamayı becerebilse :tatli: |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Merhaba benim minik güzel sığınağım. Şuan yüzümü buruşturuyorum yazarken çünkü dudaklarım titriyor Biliyorum ki iki damla süzülecek işte o olmasın diye çirkin kız moduna giriyorum. Her kasım böyle değil miyim ben? İçim başka bir buruklaşıyor "Kasım"da. Dağıttım kendimi hem de çok fazla.. Toplanmak istemiyorum, Toplamak isteyenlere de "bırak bırak toplama dağınık kalayım biraz daha" diyorum. Biraz da başka şeylerin de elbette etkisi var .. Bazen bazı istediğim şeyler yolunda gitmediğinde İşte o zaman çok sorguluyorum varlığımın anlamını .. Neden biliyor musun? Allah beni sürekli hep aynı yerimden kırıyor,acıtıyor.. Neden diyorum neden? Neden sorusuna da içimden gelen cevap kasıp kavuruyor kalbimi.. Dün gece binanın çatısına çıktım, Yüzüme esen o rüzgar bana geçmişte de her sıkıldığımda kaçtığım yerin çatı olduğunu anımsattı Küçük bi kız çocuğu iken de kapıyı çarpar soluğu çatı da alırdım.. Gözlerini kapatıp gecenin o sessizliğini dinlemek Rüzgarın esintisinin seni hafiften savurması Sana özgürlüğü tattırıyor.. Tüm dertlerin o an geri de kalıyor çünkü Bir kuş misali gökyüzüne ait bi parça gibisin o an.. Belki de dolup taştığım ve durulduğum yer tam da orası.. Düşünmek için,sorgulamak için,aradığın cevapların yanıtını bulmak için.. Ve en önemlisi arınmak için yalnız kalınabilecek güzel mekan.. Çok şey var söylenecek lakin bazıları ne satırlara ne de dile gelmiyor.. Şimdi en güzeli gidip yastığıma sımsıkı sarılıp yüzümü gömerek Dudaklarımdaki titremeyi bastırarak durdurmak Ve gözlerimdeki nemi silerek kalbimi dize getirmek.. |
Cevap: ~ Bana Kadar yoLun var ~ Sensiz asla yapamam dediğim herşeyi sen olmadan yoluna koydum.. Bitmez dediğim çoğu şeyin bittiğini gördüm.. Gitmez dediğim çoğu insanı arkamda bıraktım. Üstesinden gelemem dediğim herşeyin de tek başıma üstesinden geldim.. Ve Sen beni, sana inanmışlığımla sınadın... Bitti. |
| Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:40. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk