Nevşehir Nevşehir ilinin çeşitli kesimlerinde yapılan kazı ve araştırmalarda elde edilen buluntular, yerleşim tarihinin Cilalı Taş Devri'ne kadar uzandığını gösterir. Hattiler'in yurdu olan ve yüzyıllarca Hitit, Frig ve Pers egemenliğinde kalan bu topraklarda, İÖ 4. yüzyıl sonlarında Kapadokya Krallığı kuruldu. İS 17'de Roma' ya bağlanan Kapadokya (bak. KAPADOKYA), Anadolu'da Hıristiyanlık'ın hızla yayıldığı başlıca bölgelerdendi. 7. yüzyılda önce Bizanslılarla Sasaniler arasındaki savaşlar, daha sonra da Arap saldırıları sırasında Hıristiyan Kapadokya halkının bir bölümü, kuytu bir yöre olan Göreme vadisine sığındı. Buraya gelenler kolay oyulabilen arazi ve doğal bir barınak niteliğindeki peribacaların-da birçok konut, kilise ve manastır yaptılar. Bu dönemde Göreme vadisinde 300'ü aşkın kilise yapıldığı sanılmaktadır. Bu kiliselerin günümüze ulaşabilenlerinin duvar ve tavanları Kutsal Kitap'tan alman sahneleri betimleyen fresklerle, bazıları da doğadan alınan motiflerle süslüdür. İlin güney kesimindeki Kaymaklı ve Derinkuyu'da bulunan, içinde binlerce kişinin yaşayabileceği yeraltı kentleri dibe doğru tam sekiz katlıdır. 11. yüzyılda yöreye gelen Türkmenler tarafından yağmalanan. Haçlılar tarafından yakılıp yıkılan Kapadokya yöresi, Anadolu Selçuklulan'ndan sonra İlhanlılar, Eretna Beyliği, Kadı Burhaned-din Devleti ve Karamanlılar tarafından da yönetildi. İl toprakları 14. yüzyılın sonlarında Osmanlılardın eline geçti. 1402'deki Ankara Savaşfndan sonra Timur'un Karamanlılara geri verdiği Nevşehir yöresi, 1466'da yeniden Osmanlı topraklarına katıldı. Osmanlı döneminin sonlarında Konya vilayetine bağlı Niğde sancağının sınırları içinde bir kaza olan Nevşehir, Cumhuriyet döneminde de uzun süre bu yönetsel konumunu korudu, 1954'te ise il oldu. |