IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 30 Kasım 2011, 19:34   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Çocuklarda İnanç Eğitimi




Efendimiz (s.a.v) Çocuk Eğitiminde imân esaslarını öğretmeye öncelik verdiği ve hedefleri içine aldığı bu konuyu, günümüz anne- baba ve eğitimcilerinin de önemsemeleri, çeşitli psikolojik ve pedagojik sonuçlardan faydalanarak devam ettirmeleri gerekir. Bunun için çocukların özellikle Allah'a şüphe etmeden inandıkları O'na yakın olmak için seve, seve ibadet etmek istedikleri dönemleri çok iyi değerlendirmeleri ve "Fıtratları Gereği" kendilerinde doğal olarak mevcut olan inançlarını pekiştirmeye özen göstermeleri imanı güçlü bir neslin yetişmesi açısından elzemdir.

Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in bütün uygulamalarında aynı inceliği müşahede etmek mümkündür. Bir iki örnek daha vererek konuyu özetleyelim inşallah.

* Henüz ergenlik çağına gelmemiş olan İbn- Seyyad'a "Benim Allah'ın elçisi olduğuma şahadet eder misin?" Buyurması, çocuklara "İlk Verilmesi Gereken Bilgiler" konusunda annelere-babalara ve eğitimcilere adeta bir "Yol Haritası" niteliğindedir. Eğitimde ilk "Başlangıç Noktasının İmân Esasları Olduğu" nun ciddi bir alâmetidir.

* Kendisine hizmet eden bir Yahûdi çocuğunu hastalandığında ziyarete gitmesi ve o esnada onu İslâm'a davet etmesi ise içinde nice hikmetler gizli ince bir davranıştır. Nitekim çocuk bu davet üzerine babasının izni ile Müslüman olmuştur.

On üç yaşına kadar Efendimiz (s.a.v)'in yanında kalan Abdullah b. Abbas, Efendimizin "Ergenlik Dönemine" erişen çocuklara muamelesini ise şöyle rivayet ederek bildirmiştir.

Bir gün Peygamber Efendimiz (s.a.v) devesine binmiş, ben de O'nun terkisindeydim. Bana şöyle buyurdu.

"Abdullah! Öncelikle sana şunları söylemek isterim.
* Genişlik zamanında kendini Allah'a sevdir ki, O'da seni sıkıntılı zamanında sevsin.

* Allah'ın emir ve yasaklarına önem ver ki, Allah'ta sana önem versin.
* Allah'ın hakkını gözet ki, O'nu yanı başında bulasın.

* Bir şey istediğin zaman Allah'tan dile.Şunu bil ki , bütün varlıklar el birliği ile sana zarar vermek isteseler, Allah'ın takdir ettiğinden başkasını yapamazlar.

* Kaderi yazan kalemin işi bitmiş, yazılanlar ise kurumuştur. Bilmiş ol ki, Allah'ın yardımı ancak sabredenler içindir ve her zorlukla beraber mutlaka bir kolaylık vardır."

Yukarda zikredilen Hadis-i Şerif iyi tetkik edildiğinde, insanın yaşam süreci içinde kendini güvende hissetmesi, elinden gelen çarelere başvurduktan sonra tevekkül edebilmesi, darlık ve genişlik zamanlarında en güçlü Zat'a sığınarak huzur bulması, çeşitli olaylar karşısında metanetini kaybetmeden sabredebilmesi ve tüm bu hasletlerin kimliğinde toplanması ile tatmin olmuş bir ruh yapısına sahip olabilmesi, kısaca mutlu olabilmesinin reçetesi henüz on üç yaşında bir çocuk olan Abdullah b. Abbas'ın şahsında tüm insanlara sunulmuştur. Bu kıymetli ve ruhlara sakinlik bahşeden tavsiyelerin, ergenlik dönemine girmiş ya da girmek üzere olan bir yaşa hitaben yapılması da ayrıca üzerinde düşünülmesi gereken diğer dikkat çekici hususlardan belki de en önemlisidir.

Efendimiz (s.a.v)'in bu davranışı ile ;
1. İnsanların kendilerine hizmet edenlere karşı mütevazı, şefkatli ve sevgi dolu davranması,
2. Bu kişi henüz çocuk yaşta bile olsa "Hasta Ziyareti" gibi ecri çok olan bir vazifenin ihmâl edilmemesi,
3. Çocukların kimlik gelişmesinde önemli bir yeri olan "Çocuğa Saygılı Davran>ma" prensibinin uygulanması,
4. Bu "Güzel Ahlâk" örneklerinin sergilenmesinde "Din, Dil, Irk farkı" gözetilmemesinin gerekliliği,
5. İslâm'a davet konusunun her ortamda ifasına gayret edilmesi,
6. Davet konusu için "Uygun Zaman Seçimi" hususuna önem verilmesi, "davete icabet" noktasında başarının "Duyguların Yoğun Olduğu" hassas anları kollamadaki önemi hakkında bizlere bir ip ucu verilmesi ve daha nice sezemediğimiz hikmetlerin mevcudiyetinin düşünülmesi gerekliliği beyan edilmiştir.

İmân Konusunun en önemli noktası olan "Allah'a İman" ile alâkalı olarak buyurduğu "Allah'ın yarattıkları hakkında düşününüz. Fakat Allah'ın zatı üzerinde düşünmeyiniz. Gerçekten siz buna güç yetiremezsiniz." Hadis-i Şerifi ile "Tefekkür" mefhumunun imân gücü üzerindeki tesirini vurgularken, insan kavrayışının dünya hayatı içinde eşi ve benzeri olmayan bir varlığı tasavvur edemeyeceği, buna gücünün yemeyeceği konusunda da uyarılar yapmıştır. Bu uyarılar ile dikkatlerin, Allah Zül-Celâl Hazretlerinin "Sıfatları" ve "Fiilleri" üzerinde yoğunlaşılmasını ve bu uygulamanın bir "Eğitim Programı" olarak "Yaşlı, Genç, Çocuk" ayrımı yapmadan tatbik edilmesini istemiştir.

Efendimiz (s.a.v) çocuklara "Meleklere İmân" konusundan bahsederken "Onların Varlığı" ve özellikle onların "Sevecenlik ve Koruyuculuk Sıfatları" üzerinde durarak "Oğulcuğum, abdestini tam ve güzelce al ki, ömrün uzun olsun. Koruyucu Melekler de seni sevsin ve korusun". Buyurmuş, "İman İle İbadet" arasındaki ilişkiyi "İnsanların Uzun Yaşama Arzularını" tatmin ederek "Duygulara Hitap Etme" yöntemi ile gayet ahenkli bir sentezle birleştirmiştir.

Daha sonra imân hususunda "Tatmin Olmuş Kalplere",Şeytan ve Melek kavramlarını şöyle bir metotla anlatmıştır:

"Şeytan da, melek de insan oğluna sokularak, onun kalbine birtakım şeyler getirir. Şeytanın işi, kötülüklerle korkutup, hakkı yalanlamaktır.

Meleğin işi ise; iyiyi tavsiye edip, hakkı tasdik etmesidir.
İçinde böyle bir şey bulunan kişi, onun Allah'tan olduğunu bilsin ve Allah'a hamd etsin. Diğerinin (şeytanınkini) bulan ise şeytandan koruması için Allah'a sığınsın."

Efendimiz (s.a.v) 'in tüm "Eğitim ve Öğretim" metotlarında cömertçe yer verdiği ve yukarıdaki uygulamalarında da şahit olduğumuz "Sevgi, Güven, Gerçek Bir Güce Sığınma İhtiyacı"nın tatmini tüm canlıları olduğu gibi çocukları da rahatlatan bir duygudur.

Bu duyguya dayalı olan bir eğitimin izleri yıllar boyunca kalıcı olur ve körpe zihinlere nakşedilen bu doyumsuz "İmân ve Bilgi" birlikteliği ömür boyunca insan ruhunun ayrılmaz bir parçası olur.

Efendimiz (s.a.v) 'in sevgi ve duygu dolu metotları ile henüz çocukluk çağında iken verilecek olan "ALLAH'A İman" "Meleklere İman" "Peygamberlere İmân" "Kitaplara İmân" "Ahirete İmân" gibi İmân konusunun , "Yetişkinlik Dönemi Din Eğitimi" için sağlıklı bir temel oluşturacağı bir gerçektir.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
cocuklarda, inanc


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
İnanç ve Kuvvet Kalemzede Felsefe 0 23 Eylül 2011 02:13
Çocuklarda Tuvalet Eğitimi Ecrin Çocuk Sağlığı 0 16 Ağustos 2011 16:01
Stres ve İnanç Kalemzede İslamiyet 0 24 Temmuz 2011 02:32
Kaos Ve İnanç Kalemzede İslamiyet 0 11 Temmuz 2011 01:08
Çocuklarda Parmak EmmeParmak emme, normal çocuklarda herhangi bir pisko-patolojik etk YapraK Çocuk Sağlığı 0 25 Eylül 2009 05:25