IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 30 Kasım 2012, 19:55   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Mevlana’nın Düşüncesinin Dünya Barışına Katkısı





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Tasavvuf düşüncesiyle iç içe büyüyen Mevlana, bir Ahi olan Şems Tebrizi ile karşılaşınca kendi düşünceleri de şekillenmeye başladı. Mevlana Kur’an a hayrandı. “Ben Kur’an’ın bendesiyim” demekten hoşlanıyordu. Bunun yanında, devrinin bütün sanat ve bilim hareketlerini takip ediyor, hadis, fıkıh gibi İslam bilgileri konularında çağının rakipsiz uzmanı sayılıyordu. Mevlana, 13. yüzyılda Moğol akınları yüzünden sarsılan Anadolu’nun acısını, insanlığı, hoşgörüyü ve barışı temel alan felsefesiyle hafifletti, yaraları sardı.

Mevlana düşüncesinin temelinde aşk vardır. Mevlana’ya göre Allah’a ulaşmak için gerekli olan en önemli şey aşktır. Hem bedeniyle, hem bilinciyle, hem düşüncesiyle, hem de belleğiyle sevebilen tek varlık insandır. Mevlana her türlü sevgiyi yüceltir; çünkü, bir başkasını seven insan kendisini, tüm insanlığı, evreni ve Allah’ı sevebilir. O, tüm insanlığa derin bir sevgi beslemiştir ve insan sevgisini bir aşka, tutkuya dönüştürmüştür. Mevlana, insanı yüceltmiş ve buna temel olarak insanın yaratıcı hürriyetini ve yapıp-edici iradesini göstermiştir.

Mevlana’ nın sevgisi evrenseldir, ırk, din, dil ayrımı yapmadan tüm insanları kapsar. Gerek Selçuklu gerekse Osmanlı coğrafyasında yayılmış bulunan Mevlevi tekkeleri bunun bir göstergesidir. O tasavvuf inancını sadece bir nazariye olarak benimsememiş, günlük hayatına da mal etmişti. Mevlana, çocuklara, hastalara, kadınlara, yoksullara saygı gösterir, vefa duyardı. O sevgisini diğer din ve ırklardan olanlara da göstermiştir. Nitekim öğrencileri arasında Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar, Rumlar, İranlılar, Araplar, Ermeniler, Türkler bulunmaktaydı. O'na göre tüm insanlar, Allah'ın bir görüntüsüydü. İnsanlar arasında ayrım yapmak, Allah'a saygısızlıktan başka bir şey değildi.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Eserlerinde zengin-fakir gibi ayrımların anlamsızlığına dikkat çekmiş, kavgaların bitmesiyle insanların birleşeceğini vurgulamıştır. O’na göre bütün illetlerin devası sevgidir ve insanların en hayırlısı insana ve insanlığa faydası olandır. Mevlana’ nın bu yüce sevgisi insanlara hoşgörüyle yaklaşmasını sağlamıştır. Bu hoşgörüsünü şöyle ifade etmiştir:
“ Gel ne olursan ol, gel
İster tanrı tanımaz, ister ateşe tapar,
İster bin kez tövbeni bozmuş ol
Bizim dergahımız umutsuzluk dergahı değil,
Gel ne olursan ol, gel ”

Mevlana bu sözleriyle insanların yüreğine ışık saçmış, insanlar arası her türlü ayrımı ortadan kaldıran felsefesiyle yürekleri fethetmiştir.
Ölümünden sonra yaklaşık sekiz yüzyıl geçmesine rağmen Mevlana unutulmamış, felsefesi kaybolmamıştır. Günümüzde, Mevlana’nın görüşlerini temel alarak kurulan Mesneviliğe tüm dünyada gönül veren insanlar vardır. Her yıl, Türkiye‘ de birçok ülkeden katılımcıyla Mevlana günü düzenlenmekte, O’ nun felsefesi ve eserleri tartışılmaktadır.

Mevlana ölümünden sonra da insanları etkilemeye devam etmiştir. Yaratıcıya ve insana duyduğu engin sevgiyi sanatla besleyip geliştiren Mevlana felsefesinden etkilenen ve en iyi biçimde özümseyen Mustafa Kemal Atatürk, Mevlana'yı, İslamiyet’i Türk ruhuna uyduran büyük bir reformist olarak nitelemiştir. Mevlana’nın unutulmamış olmasının en önemli nedenlerinden birisi de, düşüncelerinin evrensel olması ve düşüncelerini şiir sınırsızlığıyla usta bir biçimde sunmasıdır.

Ne yazık ki, geçen sekiz yüzyıl sonunda savaşlar ve kavgalar son bulmamış, Mevlana’nın sevgi ve hoşgörüyle son vermek istediği kin ve nefret varlığını sürdürmüştür. Bugün dünyamızın birçok yerinde var olan ve insanlığı etkileyen ırkçılığa, şiddet ve hoşgörüsüzlüğe karşı; Mevlana'nın hoşgörülü ve barışçı felsefesi benimsenirse, evrensel barış bizlere çok uzak olmayacaktır. Özellikle, terör ve savaşın yoğun bir şekilde hissedildiği şu günlerde Mevlana düşüncesinin önemi daha çok ortaya çıkmaktadır. Mevlana’nın çok önem verdiği ve tutkuyla bağlandığı insanlar, hala bu sevgiyi ve hoşgörüyü anlayamamış, kendi hayatlarına uygulayamamışlardır. Günümüzde artık insanların farklılıklarına hoşgörüyle bakabilmeyi ve birbirlerini sevebilmeyi öğrenmeleri gerekmektedir.

Netice itibariyle asırlar sonra bile tüm dünyadan, farklı din ve kültürlerden insanların ilgilerini hala çekmeyi başaran Mevlana’nın insan sevgisi temelli düşüncesi bizlere İslam’ın gerçek yorumunu sunmaktadır.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
barışına, dünya, düşüncesinin, katkısı, mevlana’nın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Çağdaş İslam düşüncesinin sorunları Ecrin Genel İslami Konular 0 26 Ekim 2012 10:35
Konya Mevlâna Dergâh ı- Mevlana Türbesinden Resimler - Görüntüler.. Sevda Dini Resimler 0 14 Eylül 2012 14:29
En Güzel Mevlana Aşk Sözleri Farklı Mevlana Aşk Sözler PauL Aşk ve Sevgi Köşesi 0 03 Kasım 2011 12:10
Mevlana - Ey balçık dünya... Sevda İslamiyet 0 24 Eylül 2010 23:31