[BİLGEHAN]

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

TÜRKÇE EZAN İLK DEFA KAÇ YILINDA UYGULANDI?

İslam´ı Türkçeleştirme girişimin kısa tarihi:

Türkiye Cumhuriyeti´nin ilk kurulduğu dönemde Arapça orijinalinin yerine, Diyanet İşleri Başkanlığı´nın 18 Temmuz 1932 tarihli bir genelgesi ile ezanın Türkçe okunmasıdır. CHP´nin tek parti iktidarı döneminde uygulamada kaldı.
1931 yılının Aralık ayında, Mustafa Kemal'in emriyle dokuz hafız, Dolmabahçe Sarayı'nda ezanın ve hutbenin Türkçeleştirilmesi çalışmalarına başladı. Kuran'ın Türkçe tercümesi ilk kez 22 Ocak 1932 tarihinde İstanbul'da Yerebatan Camii'nde Hafız Yaşar (Okur) tarafından okundu. Bundan 8 gün sonra, 30 Ocak 1932 tarihinde ise ilk Türkçe ezan, Hafız Rifat Bey tarafından Fatih Camii'nde okundu.
3 Şubat 1932 tarihine denk gelen Kadir Gecesi'nde de, Ayasofya Camii'nde Türkçe Kuran, tekbir ve kamet okundu.

18 Temmuz 1932 tarihinde Diyanet İşleri Riyaseti, ezanın Türkçe okunmasına karar verdi. Takip eden günlerde, yurdun her yerindeki Evkaf Müdürlüklerine Türkçe ezan metni gönderildi.

4 Şubat 1933 tarihinde, müftülüklere ezanı Türkçe okumalarını, buna uymayanların kati ve şedid (kesim ve şiddetli) bir şekilde cezalandırılacaklarını bildiren bir tamim gönderildi

Türkçe ezanın metni
Tanrı uludur
Tanrı uludur
Tanrı uludur
Tanrı uludur
Şüphesiz bilirim ve bildiririm: Tanrı'dan başka yoktur tapacak
Şüphesiz bilirim ve bildiririm: Tanrı'dan başka yoktur tapacak
Şüphesiz bilirim, bildiririm: Tanrı'nın elçisidir Muhammed
Şüphesiz bilirim, bildiririm: Tanrı'nın elçisidir Muhammed

Haydi namaza, haydi namaza
Haydi felaha, haydi felaha
(Namaz uykudan hayırlıdır)
Tanrı uludur, Tanrı uludur
Tanrı'dan başka yoktur tapacak.

Türkçe ezan ilk olarak 1932 yılında İstanbul Fatih Camii´nde okundu.
18 sene boyunca ezan Türkçe okunmuş, daha sonra Demokrat Parti´nin iktidara gelmesi ile 16 Haziran 1950´de ezanın Arapça da okunabilmesine izin verilmiştir. İlgili kararla, Türkçe ezan yasaklanmasa da, Türkçe ezan okunması tümüyle terkedilmiştir. Günümüzde, serbest olmasına karşın, camilerde yalnızca Arapça ezan okunmaktadır.

[Diablo]

Tanrı diye bir ilah yoktur sadece Allah ve 99 Esmaü'l hüsna vardır.

“Allâh-ü Ekber” Allah en büyüktür 4 kere
“Eşhedü en lâ ilâhe İllAllah” Şahitlik ederim ki Allah’tan başka ilah yoktur 2 kere
“Eşhedü enne Muhammeden Rasûlullah” Şahitlik ederim ki Muhammed Allah’ın elçisidir 2 kere
“Hayye ale’s-salâh” Haydi namaza 2 kere
“Hayye ale’l-felâh” Haydi kurtuluşa 2 kere
“As-salatu hayrun mine’n nevm” Namaz uykudan hayırlıdır 2 kere (Sadece sabah ezanında)
“Allâh-ü Ekber” Allah en büyüktür 2 kere
“Lâ ilâhe İllAllah” Allah’tan başka ilâh yoktur 1 kere

[BİLGEHAN]

Görüyorsunuz değil mi. Ezan 1932 yılında Atatürk'ün emriyle Türkçeleştiriliyor. Tam 18 sene Türkçe okunuyor. 1950 yılında Demokrat Parti iktidara gelince Menderes sırf oy almak için tekrar ezanı arapçaya çeviriyor.
Bayar önce direniyor ama Menderes sonra kabul ettirmeyi başarıyor.

Şimdi bazı Atatürk düşmanları direk Atatürk'e sataşmaya çekindikleri için diyorlar ki ezanı İsmet İnönü Türkçeleştirdi. Peki sormazlar mı insana 1932 yılında Atatürk'ün haberi olmadan İnönü ezanı Türkçeleştirebilirmi? Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla misali yapiyorlar.

NOT...İşin en acı yönü ise Ezanı tekrar arapçaya çevirme tasarısı 1950'de bazı CHP milletvekillerinin oylarıyla kabul edildi.

Yoksa insan kendi kendine soruyor 1960 darbesinde hiç yasa masa tanımayan Menderes, Zorlu ve Polatkan'ı asanlar niye ezanı tekrar Türkçeleştirmedi?

[Seyra]

18 sene o şekilde ezanı dinlemek ne eziyettir.

Rabbim bir daha göstermesin millete o günleri

[NorthernLights]

Okuma-Yazma oranının düşük olduğu bir dönemde, bir millete ezanının, kitabının ve dininin neler emrettiğini Türkçe olarak duyurulmasının neyinden rahatsız oldunuz? Hanginiz arapçayı su gibi biliyor? Kuran'ı arapça okurken ne anlattığını hanginiz anlıyorsunuz? Sizin beyninizin tamamının düşünemediğini, Atatürk %1'i ile düşünmüş. Herşeyi Türkçe'ye çevirerek kullandığınız bu dönemde, kalmışsınız Atatürk'ün Türkçeleştirmelerine laf ediyorsunuz. Dinini bilmeden, okumadan, öğrenmeden yaşayan ben müslümanım demesin! Arapça her okuyan adamın çevirisinin bir olmadığı, yanlış çevirmelerde tamamen yanlış yerlere gidebilecek bilgilere güvenmektense, en güvenilir hocalara çevirterek bütün bir milletin öğrenmesini sağlamanın neresi kötü?

Kusura bakmayın da Atatürk'e laf eden, bu ülkede yaşamasın. O'nun kararlarını sorgulamak hiçbirinizin haddi değil. O olmasaydı, ingilizler yaşatacaktı size dininizi...

[noname]

BİLGEHAN Nickli Üyeden Alıntı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Görüyorsunuz değil mi. Ezan 1932 yılında Atatürk'ün emriyle Türkçeleştiriliyor. Tam 18 sene Türkçe okunuyor. 1950 yılında Demokrat Parti iktidara gelince Menderes sırf oy almak için tekrar ezanı arapçaya çeviriyor. Bayar önce direniyor ama Menderes sonra kabul ettirmeyi başarıyor. Şimdi bazı Atatürk düşmanları direk Atatürk'e sataşmaya çekindikleri için diyorlar ki ezanı İsmet İnönü Türkçeleştirdi. Peki sormazlar mı insana 1932 yılında Atatürk'ün haberi olmadan İnönü ezanı Türkçeleştirebilirmi? Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla misali yapiyorlar. NOT...İşin en acı yönü ise Ezanı tekrar arapçaya çevirme tasarısı 1950'de bazı CHP milletvekillerinin oylarıyla kabul edildi. Yoksa insan kendi kendine soruyor 1960 darbesinde hiç yasa masa tanımayan Menderes, Zorlu ve Polatkan'ı asanlar niye ezanı tekrar Türkçeleştirmedi?

27 mayıs ihtilali hakkında biraz bir şeyler okuduğumu düşünüyorum. Arapça ezan karşıtlığına dair hiçbir şey okumadım. Bu tamamen türk sağının uydurması, propagandası. Türkçe ezan mevzusuna gelecek olursak, ezan bugün de türkçe okunabilir. Sadece arapça okunmasının önü açıldı, türkçe yasaklanmadı. Bugün herhangi bir imam, müezzin, mikrofonu eline alıp ezanı türkçe okuyabilir. Yasal olarak bir engel bulunmuyor.

Saygılar.

[CiHaN]

18 sene o şekilde ezanı dinlemek ne eziyettir.

Rabbim bir daha göstermesin millete o günleri

[Araf]

Herşey iyi güzel demeyeceğim. 1932 yani bundan tam 88 yıl önce oluyor umarım yanlış olmamıştır. tabi o zamanlar teknoloji yoktu gerçektende ne kadar zor bir durum. düşünsene ezanın sesini bile duyamıyorsun saate bakarak yada radyoyu açarak ALLAH a SECDE EDİYORSUN. şimdi şu asıl olan konuya gelelim tanrı diye birşey yok kardeşim biz yahudimiyiz. ALLAHın evi diye tabir edilen bir camimiz var. biz kilisedemi ibadet ediyor ki tanrı olsun. yada biz ineğe falanmı tapıyoruz.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
ALLAH diyelim rica ediyorum.

[NorthernLights]

Sınır kapılarından geçip, şeriat kanunlarının geçtiği ülkelerde yaşayabilirsiniz. Kimse sizi zorla tutmuyor. Bu geri kafalılıkla mümkünse ülkemizi rahatsız etmeyiniz.

[Titanic]

Elin adamı uzaya yerleşiyor , biz hala Muratgilin damındayız .