IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 25 Aralık 2011, 19:32   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Giresun İl Tanıtımı




Karadeniz Bölgesinin Doğu Karadeniz Bölümünde yer alan Giresun İli’nin, doğusunda Trabzon ve Gümüşhane, batısında Ordu, güneyinde Sivas ve Erzincan, güneybatısında yine Sivas, kuzeyinde de Karadeniz bulunmaktadırİl toprakları kıyıda yer alan dar ova şeridi, bunun arkasında yükselen ve kıyıya paralel uzanan dağlardan oluşur Giresun Dağları genellikle 2000-3000 m yüksekliğindedir Bunlardan en yüksek noktası 3700 m yüksekliğindeki Karagöl Doruğu olup, Balaban, Gavur Dağı Tepesi, Cankurtaran, Kırkkızlar da diğer yükseltileridir Eğribel Geçidi, Şehitler Geçidi, Fındıkbel Geçidi bu dağlar arasındaki geçitlerdir Bu dağların denize bakan yamaçlarının alçak kesimlerinden başlayan ormanlar bulunmaktadır İl genelinde az yer kaplayan ovaların büyük bölümü kıyı kesiminde toplanmıştır Bu ovalar, su sorunu olmayan verimli tarım alanlarıdır


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Kıyı kesimlerden başka, iç kesimlerde KelkitVadisi’nde Avutmuş Deresi’nin Kelkit Çayı ile birleştiği bölümde küçük, bazı düzlüklere rastlanırGiresun Dağlarının 2000 m yi aşan bazı kesimlerinde hayvancılık açısından önem taşıyan birçok yayla yer alır Giresun Dağları üzerindeki bu yaylaların başlıcaları, Kümbet, Kulakkaya, Bektaş, Tamdere, Karagöl, Eğribel, Kazıkbeli yaylalarıdır Aksu ve Batlama vadileri arasında denize doğru uzanan bir yarımada üzerinde kurulan kent merkezinin doğusunda, kıyıdan 2 km uzaklıkta Doğu Karadeniz’in tek adası olan Giresun Adası (Aretias) bulunmaktadır Giresun Dağları çok sayıda akarsu ile bölünmüştür Bunların başında Harşit Çayı (Doğankent) ile Kelkit Irmağı ve kolları gelmektedir Giresun ve Gümüşhane dağlarının kuzey yamaçlarından çıkan Özlüce Deresi, Yağlıdere, Aksu ve Pazarsuyu Deresi de onları tamamlamaktadır Bunlardan Harşit Çayı üzerinde Doğankent I ve II hidroelektrik santralleri kurulmuştur Yüzölçümü 6934 km2 olup, toplam nüfusu 524010’dur


İlin ekonomisi fındık üretimi, ticareti, balıkçılık, tarım ve hayvancılığa dayalıdır İlin ekilebilen alanları kısıtlı olduğundan, kıyıda yaşayanlar fındık yetiştiriciliği ve balıkçılıkla, iç kesimlerde yaşayanlar da tarım ve hayvancılıkla uğraşmaktadır Fındık, mısır, buğday, patates, arpa, elma, armut, kiraz, incir, üzüm, ceviz, sebze ve az miktarda da çay, turunçgiller ve şeker pancarı üretimi yapılmaktadır İlin iç kesimlerinde yaşayan halk, kıyı kesimlerine inerek fındık toplama işinde çalışırlarYaylalarda küçükbaş hayvan yetiştirilir Alucra ve Şebinkarahisar’da sığır besiciliği yapılır İlde kağıt fabrikası, süt ürünleri, fındık ve çay işleme tesisleri bulunmaktadır Ayrıca orman ürünleri, dokuma, tekne yapımı, fındık kırma, gıda, kolonya ve çamaşır suyu gibi küçük sanayi işletmeleri bulunmaktadır Giresun Tamzara dokumaları ile de ün yapmıştır Rezervleri çok kısıtlı da olsa çeşitli maden kaynakları bulunmaktadır Espiye yöresinde bakır, çinko; Görele’de demir; Tirebolu’da bakır, kurşun, bentonit, barit ve mermer; Şebinkarahisar’da bakır, kurşun, uranyum, alünit, flüorid; Dereli’de barit ve mermer, İl Merkezinde bakır, çinko, kaolin yatakları bulunmaktadır


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Giresun yöresinin tarihte ismi ilk kez MÖXVyüzyılda Hitit kaynaklarında Azzi Ülkesi olarak geçmiştir Bölge, Hititlerden sonra Frigyalılara bağlanmış, İskit ve Kimmerler Frig Krallığını yıktıktan sonra bu bölgeye Miletoslular yerleşmiştir Karadeniz Bölgesi’nde 90’a yakın koloni şehri kuran Miletoslular, Giresun ve Tirebolu şehirlerinin de kurucularıdır Miletoslular buraya yerleşmekten çok yörenin yer altı ve yer üstü kaynaklarından yararlanmak amacında idiler Miletoslular Giresun’un bulunduğu yerde Kerasous ismini verdikleri bir kent kurmuşlardır Türkçe’de hiçbir anlamı olmayan Giresun ismi Kerasous’tan kaynaklanmaktadır

MÖ VIyüzyılda yörede başlayan Pers egemenliği Büyük İskender’in MÖ331’de onları yenmesine kadar sürmüştür Kerasous Kapadokialıların denetimine geçmiş ve bunu Makedonya yönetimi izlemiştir Pontus Kralı IPharnakes MÖ183’te Kerasous’u ele geçirmiş ve onun hemen yakınına Pharnakeia isminde bir kent kurmuştur Pontus döneminde burası önemli bir maden üretim merkezi idi Romalıların döneminde bu durum devam etmiştir Giresun’da Romalılar tam bir hakimiyet kurmamış, Roma yönetiminin ilk dönemlerinde Romalı yazarlardan Ammianus Marcel’e göre Romalı komutan Lucullus buraya geldiğinde yabani kiraz ağaçlarını görmüş ve bu ağacın fidanlarını Roma’ya götürmüştür Bu bilgi kirazın dünyaya Giresun’dan yayıldığı inancının kaynağı olmakla birlikte, Roma’da daha önce de kirazın varolduğu belirtilmektedir


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Giresun Romalıların ardından Bizanslıların denetimine geçmiştir Bizans egemenliği döneminde Helen uygarlığının büyük bir hızla gelişip yayılmasına karşılık, Bizans İmparatorları, ülkelerinin içerisinde yaşayan ve başka soydan gelen insanları asimile etmeye çalışmışlar ve bu yolda en çok dil ve dinden yararlanmışlardır Bunun için de Doğu Karadeniz’in ormanlık alanlardaki toplulukları itaat altına almak için ormanlar kesilerek yollar açılmış, yol boylarına muhafız kulübeleri yapılmış, bir grup Hıristiyan Bulgar Türk’ü de getirilip bölgeye yerleştirilmiştir Bizanslılar bu yolda çaba harcarken 705 yılında ilk kez Arap orduları bölgeye gelip İslamlığı tanıtmaya başlamıştır

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


XIIIyüzyılda yöre Pontus Krallığı’na bağlanmıştır Haçlılar, Bizans’ın başkenti İstanbul’u ele geçirince (1204) İmparator Komnenos’un çocukları Trabzon’u alıp burada Trabzon Rum İmparatorluğu kurmuşlardır Giresun da bu devletin sınırları içinde yer almıştır Anadolu Selçuklu Devletine vergi vermeyi kabul eden ve 1244’te Moğolların egemenliği altına giren Trabzon Rum Devleti,Türklerin bir eyaleti haline gelmiştir Trabzon’a bağlı bulunan Giresun ve çevresi Moğol nüfuzu altına girmiştir Bu dönemde Oğuzların Üçok koluna mensup boylardan biri olan Çepniler; Ordu, Giresun ve Trabzon illeri sınırlarına yerleşmeye başlamışlardır Giresun’un Türkleşmesi, Anadolu Selçuklu devletinin çöküşünden sonra Anadolu Selçuklu Beylikleri döneminde daha da artarak devam etmiştir Türkmenler, Sinop, Samsun bölgesine hakim olduktan sonra, 1297’de Ünye yöresini ele geçiren Çepniler, Trabzon’a kadar akınlarda bulunmuşlardır Bu tarihlerden itibaren Karadeniz’de ticaret kolonileri kurmaya başlayan Cenevizlilerin de şehirde temsilcileri olduğu sanılmaktadır Dolayısıyla burada ayrıca Ceneviz nüfusu da etkili olmuştur

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


XIV Yüzyılın başlarında Çepni Türkmenlerini akınları sırasında kalenin ele geçirildiği sanılmaktadır Çepni Türkmenlerinin Beyi, Bayram Bey Ordu ve çevresini kontrolü altına almış, oğlu Hacı Emir Bey döneminde bölgeye “ Bayramlu Beyliği” denilmiştir Bu beylik, Tramzon Rum İmparatorluğu’nu baskı altına almış, sonunda Hacı Emir Bey’in oğlu Emir Süleyman Bey 1397’de Giresun’u ele geçirmiştir Onun zamanında Giresun ve çevresinin Türkleşmesi sağlanmıştır Bu beylik iç ve dış çatışmalar sonucunda zayıflamış ve Sivas’taki Hacı Burhanettin’in hakimiyetine girmiş, Onun devletinin sınırları içerisinde kalmıştır Bugüne kadar yanlış bir tarihi yanılgı olarak Giresun’un Türkleşmesi Fatih Sultan Mehmet’in 1461’de Trabzon’u fethiyle birlikte gösterilmiştir Oysa, Giresun, Osmanlı Devletine bu tarihte katılmış, ancak Giresun’un Türkleşmesi 1397’de Bayramlu Çepni Türkmen Beyi Emir Süleyman Bey’in Giresun’u fethetmesiyle gerçekleşmiştir Timur’un egemenliğine 1402’de giren Giresun’u, Fatih Sultan Mehmet şehri vergiye bağlamış (1453) ancak vergisini vermediği için şehri 1456’da kuşatmıştır Trabzon Rum İmparatorluğu 1461’de karşı koymadan şehri Osmanlılara teslim etmiştir Osmanlı yönetimi sırasında bir liman şehri olarak önemli bir gelişme göstermiştir XVI-XVIIIyüzyıllar arasında Giresun ve çevresinde eşkıyalık hareketleri ve yağmalamalar görülmüş, IIMahmut döneminde yöre kesin olarak Osmanlı’nın kontrolü altına girebilmiştir


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


XIXyüzyıl sonlarında Trabzon vilayetinin merkez sancağına bağlı bir kaza merkezi idi Mondros Mütarekesi sonrasında (30 Ekim 1918) yörede bir Pontus yönetimi kurmak isteyen Pontus çeteleri ile buna karşı çıkan Türkler arasında çatışmalar olmuştur İzmir’in işgalinden sonra Giresunlular oluşturdukları gönüllü birliklerle Kurtuluş Savaşı’na katılmışlardır

IDünya Savaşı’nda Bayburt cephesinde savaşan 37 Fırkanın, başında Topal Osman’ın bulunduğu, Giresunlulardan oluşan gönüllü bir birlik vardı Bu birlik, Harşıt Irmağı çevresinde Rus saldırılarını geri püskürtmüş, 14 Şubat 1914 günü Kanlıdere mevkiinde Rus ordusu yenilmiş ve Giresun çevresinin işgali önlenmiştir Bunun ardından Giresunlular birleşerek Batum’a gitmişler, Doğu Karadeniz’in işgalini önlemek yolunda da büyük mücadele vermişlerdir 15 Mayıs 1919’da İzmir’in işgaliyle Giresun’da da sokağa dökülen yerli Rumlar, taşkınlıklarını artırmaya başlayınca, 17 Mayıs 1919’da Giresunlular büyük bir miting düzenlemişlerdir Bunun üzerine yerli Rumlar daha da ileri giderek, İngiliz Hükümetiyle işbirliği yapıp, Rum Pontus Hayalini bu karışık dönemde gerçekleştirebilmenin yollarını aramışlardır Siyasi olaylar bu şekilde gelişirken, Dizdarzade Eşrefbey’in başkanlığında, Niyazi Tayyip, Doktor Ali Naci, Ethem Nazif ve İbrahim Hamdi’den oluşan ilk Muhafaza-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti şubesi Giresun’a da açılmıştır Ardından Giresun’dan 1000 kişilik bir tabur Kars’a Kazım Karabekir’in emrine gönderilmiştir


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Atatürk, muhafızlığını yapması için Giresunlu gönüllülerden bir manga asker isteyince, Osman Ağa tarafından bu sayı daha sonra 250’ye kadar yükseltilmiştir Bu birliğin resmi adı "Giresun Gönüllü Müfrezesi"dir Atatürk yine Milli Mücadeleye başlanacağı günlerde bir alay kurma emrini vermiş, bunun sonucunda 47 Alay kurulmuştur Bu alay Koçgiri İsyanının bastırılmasında etkili olmuştur Daha sonra Binbaşı Hüseyin Avni Bey’in komutasında 42 Alay da teşkil ettirilerek Samsun’daki Pontus Rumlarının üzerine gönderilmiştir Bu iki Alay, Samsun’da birleşerek Sakarya cephesine sevk edilmiştir Sakarya Savaşında başta Hüseyin Avni Bey olmak üzere 42 Alayın büyük bir kısmı şehit olmuştur

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Cumhuriyetin ilanından sonra 1923’te il merkezi olmuştur
Giresun’da günümüze gelebilen tarihi eserler arasında; Giresun Adası, Giresun kalesi (MÖIIyüzyıl), Hacı Hüseyin Camisi (1594), Kale Camisi (1830), Seyyidi Vakkas Türbesi (1461), Topal Osman Anıtı, Hacı Miktat Camisi (1661), Çekek Camisi, Soğuksu Camisi, Şeyh Keramettin Camisi, müze olarak kullanılan eski Rum Kilisesi (XVIIIyüzyıl), Meryem Ana Ziyaretgahı, Pontus Krallığı’ndan ve Roma çağından kalan sur kalıntıları, Kemer Köprü bulunmaktadır Ayrıca Türk sivil mimari örneklerinden Giresun ve yayla evleri günümüze iyi bir konumda gelmiştir

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
giresun, il, tanıtımı, İl


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık