IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 16 Haziran 2011, 09:16   #1
Noyan
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Panoptikon




Medyayı da eleştirmeliyiz. Geleneksel unutkanlığa sahip medyamızı özellikle bu konuda daha da çok eleştirmeliyiz. Olay olur, haber yapılır, halka yansıtılır, ertesi gün yorumlar yapılır, sonrasında konu unutulur. Ta ki aynı yerden aynı koku çıkana kadar. İşte o zaman “ben yazdıydım” demek yerine, “yazdım ama sonra takip etmedim, unuttum” demekle başlamalı yeni yazıya. Konu hapishanemiz. Hapishanede sadece bu yıl olan bir çok olaydan sonra şu an durum ne?

Suç işlemiş birisi, mahkum edilerek cezalandırılabilir. Gideceği yer hapishanedir. Ancak mahkumiyetinde de hakları vardır. Mahkumdur diye, mahkumiyeti sürecinde ne zulüm görmesi, ne de mahkumluk halideki haklarından feragat ettirilmesi söz konusu değildir.

Peki sizce, temizlik, kişisel bakım, fiziksel kaçınılmaz ihtiyaçların hijyenliği temel ihtiyaç ve insan gereksinimleri arasında yer almıyor mu? Öyle ise ne yaşanıyor hapishanemizde ve neden yaşanıyor? Yazılanları, haberleri, köşe satırlarını teker teker okuyup bir süre de bekledikten sonra yazmak istedim hapishane konusunu.

Panoptikon; bir hapishane modelinin adıdır. Öte yandan bu yöntemle bir gözlemleme ve gözlemlenme felsefesini de anlamında taşır.
Panoptikon İngiliz düşün insanı Jeremy Bentham tarafından geliştirilmiş bir projedir. Bu proje cezaevini bir halka biçiminde planlıyor. Bu şekilde inşa edilecek binadaki hücrelerin pencereleri içeriye (avluya) bakacak şekilde hesaplanır. Avlunun ise tam ortasına kule yerleştirilir. Kuleden bakanlar hücreleri sürekli olarak görebileceklerdir. Hücredeki mahkumlar ise, kuledekileri tam olarak göremedikleri için, ne zaman gözetlendiklerini, gözetlenip gözetlenmediklerini bilemeyecekler ve her an gözetleniyormuş gibi davranmak zorunda kalacaklardır. Sistem bu. Bu tür bir sistemde mahumun, gözetlenmenin sürekliliği ile gözetim altında olmayı kabulleneceği düşünülür.

Foucault, hapishanenin tarihini bin dokuz yüz yetmiş beş senesinde yazdı. Avrupa’da 17. yüzyıla kadar hapishane yoktu. Mahkumlar, hastalar hatta deliler bir binaya kapatılıyorlardı. Ardından gelişen olaylarla eylem ve ayaklanma korkusu hapishane ile igili ilk fikirlerin ortaya atılmasına neden oldu. O günlerin fikirbabası olan iktidar sahipleri, yeni projelerle hem mahkumları ıslah etmeyi hem de kapitalizmin ihtiyaç duyduğu ucuz işgücünü sağlamayı hedefledi. Ama baskı ve şiddetle bunu başaramadılar. Bunun üzerine 18. yüzyılın sonunda şiddetle çözmek yerine disiplinin, gönüllü olarak benimsetilmesi kavramı üzerine eğildiler. İşte bu noktada Panoptikon ortaya çıktı.

Peki bizde ne oluyor? Ardarda yaşanan firarlar, mahkumların darp edilmesi, şiddet altında kontrole Tabibler Birliği’nin gösterdiği duyarlı tepki, rehin alma, hapishane içindeki eylemler, içeride çözülemeyeni dev duvarlarla dışarıdan çözmeye çalışma eğilimi, tuvaletten yemeğe, yatma yerinden, temizliğe, çocuk mahkumlara ayrı yer olmamasından kendini yakarak öldüren mahkum olayına kadar, hapishanemizden yükselen kokunun keskinliği, medyada, bir kabarsa bir sönse de, unutulmayacak gibi.

Bu mahkumlar, hangi ülkeden olurlarsa olsunlar veya hangi suçu işlemiş olurlarsa olsunlar, insani haklarla cezalarını çekmeğe ve temel ihtiyaçları konusunda endişesiz bir mahkumiyet yaşamağa hak sahibidirler. Can güvenlikleri ise hapishane yönetimine emanettir.

“Ruhun, bedenin içinde hapsolduğu düşünülür, oysa modernleşmeyle, vücudun terbiye edildiği bir beden hapishanesi haline gelmiştir” diyor Foucault. İşte bu cümle ile anlayabilmeliyiz aslında, insanların ruhunu teslim etmek yerine direnmelerini ve hatta bedenlerini feda etmelerini...

En azından Foucault ve Jeremy Bentham kitaplarını hapishane yönetimine önemle öneririm.

Ferhat ATİK

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları tatlim sohbet Mobil Chat
Cevapla

Etiketler
panoptikon


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık