IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
1Beğeni(ler)
  • 1 Post By CyBeR

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 10 Ekim 2021, 11:09   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Kâfirûn Suresi Hangi Olay Üzerine İnmiştir?




Mushaftaki sıralamada yüz dokuzuncu, iniş sırasına göre on sekizinci sûre*dir. Mâûn sûresinden sonra, Fîl sûresinden önce Mekke'de inmiştir. Medine'de in*diğine dair rivayet de vardır. (bk. Şevkânî, V, 597)

Tefsirlerde anlatıldığına göre Kureyşliler Hz. Peygamber (asm)'den bir sene kendi ilâhlarına tapmasını, bir sene de kendilerinin onun İlâhına tapmalarını istemişler. Hz. Peygamber (asm) de "Kendisine bir şeyi ortak koşmaktan Allah'a sığınırım!" demiş; bu kez Kureyşliler, "Bizim ilâh*larımızdan bazılarını istilâm et (öp, el sür), biz de seni tasdik edip ilâhına ibadet edelim." demişler. Bunun üzerine Kâfurun sûresi inmiştir. (Taberî, XXX, 213-214; Kurtubî XX, 225)

Sûre adını ilk âyetinde geçen ve "inkarcılar" anlamına gelen "kâfirun" keli*mesinden almıştır. "Kul yâ eyyühe'l-kâfirûn, Mukaşkışe, İhlâs, İbadet, Dîn" adla*rıyla da anılmaktadır. Aynca İhlâs suresiyle birlikte bu iki sûreye "İhlâsayn (iki İhlâs)" adı verilmiştir.

Sûrede Hz. Peygamber (asm)'in inkarcılarla şirk ve sapkınlıkta birleşemeyeceği ifade edilmekte ve İslâm dininin şirkten uzak tutulması hedeflenmektedir.

Müfessirler bu sûrenin faziletiyle ilgili olarak Hz. Peygamber'in, "Kul hüvellahu ehad Kur'an'ın üçte birine denktir, Kul yâ eyyühel-kâfirûn ise dörtte birine denktir." buyurduğunu; Sahâbe'den birine, "Uyumak üzere yatağına yattığında Kul yâ eyyuhel-kâfırûn sûresini oku; bunu okursan şirk inancına sapmaktan korunur*sun." dediğini naklederler. (İbn Kesîr, VIII, 526; Şevkânî, V, 597-598)

Surenin Meali:
Rahman ve rahim olan Allah'ın adıyla...
1. De ki: "Ey inkarcılar!
2. Ben sizin tapmakta olduğunuz şeylere tapmam.
3. Siz de benim taptığıma tapıyor değilsiniz.
4. Ben sizin taptıklarınıza tapıyor değilim.
5. Siz de benim taptığı*ma tapıyor değilsiniz.
6. Sizin dininiz size benim dinim banadır."
Tefsiri:

1-6. Tevhîd ilkesinin sembolü olarak Mekke döneminin ilk yıllarında inen bu sûrede, müşriklerin şahsında tüm putperestlere İlân edilmek üzere iman ile şirkin ayrı şeyler olduğu, bu iki inanç sistemi arasında bir benzerlik bulunmadığı, dola*yısıyla ikisinin birlikte bulunmasının mümkün olmadığı kesin olarak ifade edil*miştir.

Bazı müfessirlere göre 2-3. âyetlerde gelecekte Hz. Peygamber (asm)'in müşrikle*rin taptığına tapmayacağı, onların da Hz. Peygamber'in taptığına tapmayacakları ifade edilmiş; 4-5. âyetlerde ise halihazırda da onların tutumlarının farklı olmadı*ğı bildirilmiştir.

Ancak Şevkânî bu yorumu reddetmekte, 4-5. âyetlerin 2-3. âyet-lerdeki gerçeği pekiştirdiğini söylemekte; bu tekrarlara dil kurallarından ve Arap şiirinden örnekler getirmekte, Hz. Peygamber'in hadislerinde de benzer tekrarla*rın bulunduğunu ifade etmektedir (bk. V, 599-600).

Bizim tercihimiz de bu yön*dedir. Zira 2-3. âyetlerde Hz. Peygamber (asm)'in şahsında müminlerin sadece bir Al*lah'a kulluk etmeleri emredilmiş, Allah'a ortak koşanlarla gerek inanç gerekse ibadet bakımından hiçbir şekilde benzerliklerinin bulunmadığı vurgulanmıştır. 4-5. âyetlerde ise Hz. Peygamber'i kendi dinlerine döndürmek isteyen putperestlerin ümidini kırmak maksadıyla vurgu tekrar edilmiştir.

"Sizin dininiz size, benim di*nim banadır." şeklinde tercüme ettiğimiz 6. âyet, daha geniş kapsamlı ve daha vur*gulu bir şekilde önceki âyetleri tekit eder ve bu iki din arasında uzlaşmanın olama*yacağını gösterir. Zira bu iki dini uzlaştırmak, hak ile bâtılı uzlaştırmak anlamına gelir.

Son âyetten dîn, vicdan ve ibadet özgürlüğünün esas olduğu, kimsenin her*hangi bir dine girmeye zorlanamayacağı anlamının da çıkarılabileceğini düşünen bir kısım müfessirler bu âyetin müşriklere karşı savaşılmasını emreden âyetle (bk. Tevbe, 9/36) neshedildiğini yani hükmünün kaldırıldığını ileri sürmüşlerdir.

An*cak, bizim de katıldığımız görüşe göre âyetin hükmü kaldırılmamıştır; çünkü bura*da bir emir veya yasak değil, bir vakıanın tespiti ve ifade edilmesi (haber) söz konusudur; haber ise Allah'tan olduğu için gerçektir, değişmez, kıyamete kadar ge*çerlidir. (bk. Şevkânî,V, 600)

Bu âyet, bir vakıa tespiti olduğu ve müslümanların zayıf durumda bulundukları bir dönemde indiği için ondan din ve vicdan özgürlü*ğü anlamının çıkarılamayacağı da düşünülebilir. Kuşkusuz İslâm'da din, vicdan ve ibadet özgürlüğü vardır; ancak bu özgürlükler Medine döneminde inen âyetler*de ifade edilmiş, müslümanların hakim oldukları zaman ve mekânlarda uygulan*mış, hayata geçirilmiştir.

(bk. Diyanet Tefsiri, Kur’an Yolu:V/671-673.)

(Alıntı)

__________________

Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
dini sorular


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Talihsiz olay! Parkta yürürken üzerine yıldırım düştü NurSima Güncel ve Son Dakika Haberler 0 08 Haziran 2021 21:21
Kafirun Suresi, Kafirun Suresinin anlamı KartaL İslamiyet 2 29 Haziran 2019 22:49
İlahi Kitaplar, Bir Önceki Kitap Değiştirildikten Sonra mı İnmiştir? Liaaa İslamiyet 0 16 Şubat 2012 13:34
Kafirun Suresi Sır Kuran-ı Kerim 0 27 Mart 2011 17:16
Kafirun suresi Sır Kuran-ı Kerim 0 19 Ekim 2010 17:06