IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
10Beğeni(ler)
  • 3 Post By Kitapella
  • 3 Post By CanDostu
  • 2 Post By Kitapella
  • 1 Post By AsiRuh
  • 1 Post By Kitapella

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 19 Şubat 2018, 17:13   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Alevilik ne zaman başlamıştır ve düşünce sistemi nedir?




Merhaba sevgili arkadaşlarım.

Bugün sizlere elimden geldiğince Alevilik hakkında doğru bilgileri öğretmeye çalışacağım. Doğru olduğunu sıkı bir araştırmayla sizler de görebilirsiniz. Lütfen sabır ve sebat ile okumaya devam ediniz.

Günümüzde tıpkı Tevratın, İncilin, Zeburun değiştirilmesi gibi mezhep bilgileri, hadisler ve peygamberlerin hayatları hakkında ki bilgiler de değiştirilmeye yüz tutmuş durumda. Hal böyle iken bilgilerin hangisinin doğru olduğunu bilemez duruma geldik. Din ile uzaktan yakından alakası olmayan, iman ettiği dinin ne olduğunu bile bilmeyen kişiler eline kalem alıp ne yazık ki uydurma bilgileri yazdığı için bilgi kirlilikleri de çoğaldı.

Bölündükçe bölünen, sözde müslümanları bir araya getirmek için kurulan tüm derneklerin bizleri daha çok böldüğü bu dünya da keşke yepyeni bir akım başlasa ve Müslümanları ; Alevi, Sünni, Şafi diye bölmeyeceğine yemin etse sonra da yeminine ilelebet sadık kalsa. Nerede o günler değil mi? Bizler bilgilerin doğrusuna erişmedikçe yalan yanlış bilgilerle bizi bizden bölmeye ne yazık ki devam edecekler. O yüzden bilgi bu dünyanın anahtarıdır, o yüzden okumak ve araştırmak tek bir kaynağa bağlı kalmamak insanın ufkunu açar sevgili dostlarım.

Bugün bu yazıyı çoook dikkatlice okumanız lazım.

Bir muharebe (toplulukları bir araya getirmek adına yapılan siyaset. Hz Ali (r.a)nin siyaseti) düşünün.

Bu muharebe Cemel Vakası olarak geçer
Bir yanda Hz Ali (r.a) ve onun karşısında Hz Aişe (r.a) Hz Zübeyir (r.a) ve Hz Talha (r.a)

Hz Aişe (r.a) Hz Zübeyir (r.a) ve Hz Talha (r.a) kim biliyor musunuz? Aşere-i Müneşşere yani (Cennetle müjdelenen sahabeler)

Hz Aişe (r.a) kim peki? Hz Peygamber Efendimizin eşi. En çok hadis rivayet edenlerden biri. Cenab-ı Allah’ın Cebrail (a.s) ile selam gönderdiği bir zat

Tekrar hatırlatalım;

Bir yanda Hz Ali (r.a) onun karşısında ise Hz Aişe (r.a) Hz Zübeyir (r.a) ve Hz Talha (r.a) var. Bunlar birbiriyle savaşmışlardır. Bu savaş sonunda da Alevilik meydana gelmiştir. Şimdi dikkatlice okuyun ve dilerseniz araştırın ama artık doğrusunu öğrenin.

Olan muharebe; Adalet-i Mahza ile Adalet-i İzafiye’nin mücadelesidir.

Şöyle ki öncelikle bu iki kelimeyi öğrenmemiz gerekiyor konuuu daha iyi ve daha derin öğrenebilmek adına.

Birinci konumuz;

Adalet-i Mahza: Mahz demek ta kendisi demek. Adalet-i Mahza yami adaletin ta kendisi anlamına gelmektedir.

İkinci kelimemiz;

Adalet-i İzafiye: İzafiyenin ne demek oldupunu bilirsiniz görece demek. Belli başlı kuramları temel alarak yeni bir kuram oluşturulan Adalet çeşidi. Adalet-i izafiyede unutmayacağımız bir kelime var o da;
Ehven-i Şer- Ortada iki şer var ve bunun en az olanını tercih etmek demek. Adalet-i İzafiyenin kemiği budur bunu iyi kavramanız gerekir.

Örneklemek gerekirse: Aramızda psikopat biri olduğunu kendisine laf atanı yan bakanı kesip biçtiğini düşünelim. Fakat onu bu halden vazgeçirmeye çalışan birine hak verip tevbe ettiğini bir daha kimsenin canına kastetmeyeceğini söylüyor ve söz veriyor. Tam bu esnada birinin bu adama laf attığını düşünün. Tevbe ettiği ve söz verdiği için kesip biçmek yerine sinirini duvara yumruk atarak geçirdi diyelim. Bu durumda ne yapmış olur bu kişi? Şerlerin az olanını küçük olanını seçmiş olur değil mi? Yani kalkıp adamı bıçaklasa mı iyi, duvarı yumruklasa mı? İşte Ehven-i Şer budur arkadaşlar.

Gelelimmm bu muharebenin neden yapıldığına.

Hz Osman yemenli bir yahudi tarafından şehid edilmiştir. Hz Osman şehid edildikten sonra ibn-i sebe isminde bir münafık Hz Osman (r.a) Emevi, Hz Ali (r.a) ‘de Haşimilerden diyor. Yani Ebu Talibin yani Hz Peygamberin (r.a) amcasının oğlu bunları ben birbirine düşüreyim ve Hz Ali (r.a) Hilafet için Hz Osman (r.a) ı öldürttü diyeyim diyor. Önce hunu deniyor ama olmuyor kimse inanmıyor. Kimse inanmayınca ibn-i meymun isminde bir adamı Hz Ali (r.a) ın yanına gönderiyor. Ya Ali (r.a) sen böyle büyüksün şöyle büyüksün senin halife olman lazım sen başımızda olmazsan yapamayız diyor. Hz Ali (r.a) bunu da kabul etmiyor. Bu da tutmayınca Medine de insanları topluyor kendinize halife seçin diyor insanlar da ısrarla Hz Ali (r.a) ı halife seçiyorlar. Hz Ali (r.a) orada halife oluyor.

Buraya kadar anlamadığınız nokta yoktur inşallah.

Hz Ali (r.a) Halife olduktan sonra Talha ve Zübeyir (r.a) Hz Ali (r.a)’ın yanına gelip diyorlar ki kitabın hükmünü icra et.
Yani Hz Osman (r.a) ın katillerini bul diyorlar. Bu arada Hz Osman (r.a) ın katilleri de başka kabilelere sığınmışlar. Eh kabilede ki insanlar da onları almışlar. Fakat kabilede ki insanların tamamı düşman olmadığı için Hz Zübeyir ve Talha (r.a) bizim o kabilelere gidip Hz Osman (r.a) ı şehid edenleri bulmamız lazım diyor. Buna Adalet-i izafiye denir işte.

Hz Ali (r.a) da diyor ki bana biraz müsade edin bir sukuneti toplayayım, insanların hangisi suçlu hangisi değil bunları ayırt edeyim. Ayırt ettikten sonra söz veriyorum kitabın hükmünü icra edeceğim diyor.

Neden böyle diyor? Çünkü En’am suresinde bir ayette birinin işlediği günahtan başkaları mesul değildir dendiği için.

İşte buna da Adalet-i Mahza deniyor.

Buraya kadar tamam mıyız?


Hz Aişe Hz Zübeyir ve Hz Talha dayanamıyorlar bu duruma ve bir kuvvet topluyorlar. Topladıkları kuvvetle Hz Osman (r.a) ı şehid edenleri yakalamak için Basraya kadar gidiyorlar. Bu sırada devletin başında Hz Ali (r.a) var. Onları öyle rahatca bırakabilir mi? Bırakamaz. Çünkü devletin iki başı olamaz, iç arışıklık çıkar. Bu nedenle Hz Ali (r.a) da ordusunu toplayıp basraya doğru gidiyor. Hz Aişe, Hz Zübeyir ve Hz Talhaya Bir elçi gönderiyor . Elçi diyor ki; Hz Ali sizden sukunete kadar beklemenizi rica ediyor diyor. Siz bekledikten sonra kim suçluysa kimin bu işin altında parmağı varsa hepsini teker teker bulacak diyor ve eni sonu ikna ediyor.

Bu olay ibni sebenin işine gelir mi? Gelmiyor tabi. Gece aynı anda iki tarafında çadırına baskın yaptırıyor. Hz Ali’ye Hz Aişe, Hz Zübeyir ve Hz Talha yaptırdı derken onlara da Hz Ali yaptırdı diyor. Bu olaydan sonra bu iki taraf arasında bir cihad gerçekleşiyor ve on bin kişi şehit düşüyor.

Şimdi kim bu taraflardan birine bu haksızdı diyebilir? Kimse diyemez. Bu vaka Adalet-i Mahza ile Adalet-i İzafiyenin mücadelesidir.

Hz Ebubekir ve Hz Ömer zamanında biri bir günah işlediğinde ertesi gün gelip itiraf eder öteki dünyaya bırakmak istemezmiş işte o dönem adalet-i mahza uygulanırmış.

Fakat yukarıda bahsedilen hadise zamanında Hz Aişe Hz Zübeyir ve Hz Talha islami bilgisi yetersiz bir çok kabile müslüman olduğu için bu dönemde Adalet-i Mahzayı uygulayamayız diye düşündükleri için Adalet-i Mahzayı ilk etapta kabul etmemişlerdir.

Her koşulda bu hükümler kafalarına göre verilmemiştir içtihad yaparak bu kararları almışlardır.

İçtihad ne demek; belli başlı hükümlerden ilham alarak ortaya yeni bir hüküm çıkarmaya içtihad denir.

Peki herkes kafasına göre içtihad yapabilir mi? Hayır. Bunu Allahın izni ile yapabilen kişiler müçtehid olanlardır. Yani cennetle müjdelenen makamı üstün olanlar.

Örnekle. Bir beyin cerrahı bir ameliyatı sırasında elinden geleni yapmasına rağmen hastayı kaybederse meslekten men edilir mi? Edilmez ve maaş almaya da devam eder.

Fakat bir bakkal birinin beynini ameliyat edip kurtarsa dahi o kişi ceza alır. Çünkü onun işi ameliyat etmek değildir.

Müçtehidde işte böyle alimlerden bile daha üstün mertebe de olan kimseler. Bu arada Sahabilerin tamamı müçtehiddir.

Dolayısıyle Cemel Vakasında ki tüm sahabiler de müçtehiddir.
İslam da öyle bir rahmet vardır ki. Biri müçtehid makamında ise ve isabetli kararlar alıp uygularsa 2 sevap, yanlış kararlar alırsa 1 sevap kazanır.

Hadi şimdi gel de birine kötü bir laf söyle söyleyebilir misin?

Şimdi müçtehidlerin içtihad yapma hakkı olduğunu hemen bir delil ile sizlere ifade edeyim.

Hz Peygamber efendimizin bulunduğu bir toplumda sahabilerin sesi yükselince Ayet indirildi ve onun yanında sesinizi yükseltemezsiniz dendi. (Hucurat/2)

Uhudda sahabiler bi içtihad yapıp bi karar verdiler Peygamber Efendimiz (s.a.s) de o karara uydu. Zahiren bir mağlubiyet oldu bunun üzerine ayet indirilerek uyarı aldılar mı? Almadılar. İşte bu nedenle biliyoruz ki Sahabilerin karar verme veya yeni kararlar alma hakkı vardır.
Aksi halde ses yükseldiği için ayet indiren Cenab-i Allah uhudda ki mağlubiyet için neden indirmedi ? Demek ki hak katında sahabilerin içtihad etmesi meşru bir şey.

Cemel Vakasında fitnenin büyümemesi için Hz Ali’nin müdehale etmesi şarttı. Fakat her iki tarafın da gözettiği Allah rızası olduğu için hem katil hem de maktül şehittir.

Şimdi hangi babayiğit bunlardan birine bir laf edebilir ? Akıl sahibi hiç kimse edemez.

Bu olay kimin imtihanı peki? İşte bu olay bu hadiseyi duyup tahammül edemeyip yalan yanlış anlatanların ve bu iki taraftan birine olur olmadık laf edenlerin imtihanıdır. Yani bizlerin.

Cenab-ı Allah bazen birbiriyle hiç kavga etmeyecek olan iki kişiyi birbiriyle kavga ettirir. Akıllarına perde indirir. Zaman geçtikçe “Allah allah ben bununla bu nedenden dolayı asla kavga etmezdim” diye düşünüp akılları başına gelir ve Cenab-ı Allah da bu iki kişiyi mesul tutmaz. Kimi mesul tutar? İzleyenleri. Gıybet edecek mi? Dedikodu yapacak mı? İftira atacak mı diye izleyenleri sınar.

Kaldı ki bu iki grubu savaşmaya iten kendi kararları değil münafıkların kışkırtmasıdır.

Bu hadiseden sonra alevilik düşünce sistemi olmuştur. Fakat onların hiç biri de diğer sahabilere hakaret etme veya düşmanlık etme eyleminde bulunmamıştır. O zaman Aleviler Hz Ali(r.a) yönetmesini ve kararlarını tamamiyle benimsemiş kimselerdir. Tabi Zamanla yine münafık olan kişiler tıpkı hadisleri değiştirme cüretinde bulundukları gibi aleviliği de değiştirmeye yanlış bilgiler aktarmaya çalışmışlardır.

Şerrin içinde ki hayrı herkes göremez. Cenab-ı Allah bu hadiseleri bizi bilmek için yaratmıyor, bizi bize bildirmek için yaratıyor. Şu dillerimizi kalemlerimizi tutalım. Bilip bilmeden insanları yanlış bilgilendirmeyelim.

Benden şimdilik bu kadar

Selam ile kalın.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 19 Şubat 2018, 17:56   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (4)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Alevilik ne zaman başlamıştır ve düşünce sistemi nedir?




Yazmış olduğunuz bu bilgileri nereden kaynak alarak yazdığınızı aşağı yukarı tahmin ediyorum.

Ancak o kaynakta farklı mecralarda ters düşmektedir.

Münafık İbn-i Sebe'nin her iki tarafı kızıştırdığı doğru. Hatta Hz. Ali her defasında bu kızıştırmayı defetmeye çalışmıştır.

Okuduğunuz ve buraya yorumladığınız kaynak şunu da demektedir. Hz. Ali halifelik teklifini kabul etmeyip makamdan kovmuştur. Diğer tarafta teklifi kabul etmeyip kovmuştur. Bunun üzerine her iki tarafında öldürüleceği planlanmış. Ancak son anda işin ciddiyeti anlaşılarak Hz. Ali kabul etmiştir. Aslında Hz. Ali kabul etmemiştir. Zorlama durumu vardır. İstemediği makama getirilmiştir.

Aynı kaynağınız da Hz. Ali'nin sulhu bozduğu söylenmekte. Bu da yanlış. Sulhu bozan Aişe ve taraftarıdır. Her fırsatta fitneyi defetmeye çalışan Hz. Ali, Aişe'yi ve taraftarını sükunet içinde toplamaya çalışmıştır. Ancak Hz. Ali sırtını döndüğünde sulhu bozmuşlardır. Daha öncesinde fitneye kandıkları gibi Hz. Ali sükuneti sağladığını düşündüğü anda yine baskın fitnesine kanılarak gerçek baskın yapmışlardır. Böylece Cemel Vakası başlayarak 10 20 bin civarı müslüman katledilmiştir.

__________________
Deniz ol dalgan olayım, sahil ol kumun olayım
Martına kanat olayım, tüyümü Maviye boya
Adın Mavi, Gözlerin Mavi, Aşkın Mavi
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 19 Şubat 2018, 18:17   #3
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Alevilik ne zaman başlamıştır ve düşünce sistemi nedir?




Sevgili @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Dikkatli okırsanız aksini yazmadım zaten. Yorumunuz için teşekkür ediyorum bu arada. Hz Ali (r.a) en doğru adaleti sağlamıştır anlatmak istediğim bu zaten. Fakat diğerlerinin yanlış hükmünün de bir günahı olmadığını belirtiyorum. Çünkü onlar da yine bakara suresine dayanarak hemen sonuca bağlamak istemişlerdir. Ve her biri müçtehid sıfatında olduğu için kararlar alabilmektedirler. Aldıkları kararlar yanlışta olsa (tıpkı uhudda ki gibi) Allah katında bir uyarısı veya cezası yoktur.

Bu arada sadece bir kaynağa bağlı kalarak yazmadığımın da altını çizmek istiyorum. Bir çok kitaptan okudum ve araştırdım

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 19 Şubat 2018, 18:26   #4
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Alevilik ne zaman başlamıştır ve düşünce sistemi nedir?




Bu kaynakta Sıffin savaşı ile akalı pek bir şey yok

__________________
İstersem bırakırım dediğim herşeyin müptelasıyım iradem zayıf değil tutkularım güçlü
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 19 Şubat 2018, 18:49   #5
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Alevilik ne zaman başlamıştır ve düşünce sistemi nedir?




Sevgili @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yorumunuz için teşekkürler. Taktir edersiniz ki ben kopyalayıp yapıştırma yapmadığım için ve telefon üzerinden konu açtığım için aynı anda bir çok konuya yer vermem imkansız. Başlık başlık açmayı düşünüyordum. Sizlerden özür dileyerek bu durumdan da bu foruma giriş yapmaktan da vazgeçtiğimi belirtmek isterim. Değerli zamanlarınızı ayırıp okuduğunuz için teşekkür ediyorum.

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 19 Şubat 2018, 19:17   #6
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (4)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Alevilik ne zaman başlamıştır ve düşünce sistemi nedir?




Kitapella Nickli Üyeden Alıntı
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Sevgili @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yorumunuz için teşekkürler. Taktir edersiniz ki ben kopyalayıp yapıştırma yapmadığım için ve telefon üzerinden konu açtığım için aynı anda bir çok konuya yer vermem imkansız. Başlık başlık açmayı düşünüyordum. Sizlerden özür dileyerek bu durumdan da bu foruma giriş yapmaktan da vazgeçtiğimi belirtmek isterim. Değerli zamanlarınızı ayırıp okuduğunuz için teşekkür ediyorum.

Kendi adıma sizi kırmak yada üzmek istemediğimi özellikle belirtmek isterim. Benden yana kırgınlık varsa özür dilerim. Sizi kırmak gibi bir niyetim olmadığı gibi aynı düşünceleri paylaştığımızı belirtmek isterim.

Sizin söylediklerinizi yanlış anladıklarını düşünüyorum. Gönül kırgınlığıyla aramızdan ayrılmanız hepimizi üzer.

__________________
Deniz ol dalgan olayım, sahil ol kumun olayım
Martına kanat olayım, tüyümü Maviye boya
Adın Mavi, Gözlerin Mavi, Aşkın Mavi
 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
alevi, alevilik, cemel, cemel vakasi, vakasi


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Düşünce Gücü Nedir - Düşünce Şemaları Nelerdir? PySSyCaT Sağlık Köşesi 1 26 Ekim 2014 10:38
Düşünce Okuma Nedir - Düşünce Okuma Teknikleri Zen Kişisel Gelişim 0 28 Kasım 2012 15:46
Alevilik Nedir? KraLiSHE İslamiyet 1 20 Mart 2009 01:20