IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Konu: Yatağımda Uyuyakalmışsın Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Boot Engelleme Sorusu
Başlık:
  
Mesajınız:
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:
 
   

Diğer Seçenekler
Diğer Seçenekler

Your browser doesn't have Flash, Silverlight or HTML5 support.


Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
30 Nisan 2012 13:23
N999
Yatağımda Uyuyakalmışsın

Bir geceden çıkıyoruz seninle sevgili, gözlerimiz sessiz, aklımız kilitli. Aşık olmuş olabiliriz veya basit bir sevişmeyi aşk sanıyoruzdur, herkes kadar aldanıp, sonra uyanırız.


Ama şimdi bedenimiz sanki birbirini tamamlamış bir yap-boz parçası gibi birleşik ve bütün bir ömrü bırakıp geride, kurtulup bütün soru işaretlerinden, kurgulardan, yeniden sevdalanıyoruz.


Gelirken getirdiğin kırmızı güllerin mis kokusu kaybolmuş, gün ağırmış, birkaç gül yaprağı düşmüş masaya, hatta bir tanesi kalan rakı kadehinin içinde. Çiçekler bile bizim gibi, kendilerini esirgemeden bırakmışlar ortaya.

Saçım başım dağınık, aklım karışık ama yüzümde tuhaf bir tebessümle sofrayı topluyorum. Tabağımda kalan peyniri yemiş kedi biz uyurken. O da koltukta kıvrılmış yatıyor. Bu sevişmelerin sabahında masa toplamak ne zor oluyor.

Koyu bir kahve yapıyorum kendime, kokusu mutfağı sarıyor. Bu sabah evde güzel kokan tek şey bu kahve olmalı, bedenim dahil. Yarısına gelmeden bardağın, banyoya atıyorum kendimi. Sen içerde uyuyorsun henüz, yıkanıyorum; sen gitmeden kokun gidiyor bedenimden.

Saçlarım ıslak, bedenim temiz ve bu evde her şey çok kirli duruyor. Uyandırmaya kıyamıyorum ama öyle huzurlu uyuman da sinirimi bozuyor. Kalksan artık diye geçiriyorum içimden. Kalksan ve bir kahve de sana yapsam, keyifli bir sohbet etsek cam kenarında. Sonra gidip bir yerlerde kahvaltı yapsak.

Kedim uyanıp iniyor koltuktan, bana doğru geliyor. Gözlerinde uyku mahmurluğu, yolun yarısında şöyle durup bir esniyor. Patisini uzatıyor sonra, beni kaldırmak istiyor. Herkesin derdi aynı bu uyku ertesinde, karnı acıkmış mama istiyor.

Kalkıp mamasını veriyorum. O kuyruğunu keyifle sallarken, yatak odasından sesin geliyor. Belli ki, uyanmışsın; sonunda! Yanına gelip gelmemekte kararsızım, gidip yeniden oturuyorum camın kenarına.

Kemerini bağlayarak salona giriyorsun, çok geç kaldığını ve acilen çıkman gerektiğini söylüyorsun. Ama bugün tatil diyorum. “Karım aradı, merak etmiş, burada uyuya kalmışım” diyorsun. Buz kesiyor odamın her yanı, güllerin yaprakları bile bir anda donup parçalara bölünüyor. Ben de donup kalıyorum, hiç sesim çıkmıyor. Gelip yanağıma geçiştiren bir öpücük konduruyorsun, ararım diyorsun. Sokak kapısı kapanıyor. Aklımda hep aynı kelime yankılanıyor: Karım!

Kalkıp evi temizlemeye başlıyorum. Uyandığımdan beri gözüme batan kirlilik ve evin bu kötü kokusunun sebebi az önce kapıyı kapatıp çıkmış olsa da; her yanı temizliyorum. Telefonumdan ismini siliyorum.

Numaranı engelliyorum. Aslında arayıp hesap da sorabilirdim ama hani birkaç saat önce aşık olduğumuzu sanıyordum ya; onun hatırına susuyorum! Seni yaşanmamış sayıyorum….

Candan Ünal

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı