13 Temmuz 2014 23:01 | |
aLya | Karadeniz Bölgesinde sıkça kullanılan kelimeler (D) Dalda: 1-Sığınmaya ve korunmaya yarayan. 2- Korunmaya ve sığınmaya yarayan yer, emin yer. // Gizli yer. Dalda-bucagda: Gizli, göze görünmeyen yer, göz önünde olmayan yer. Dalda: Açıkta olmayan yer, kenar, gölgelik, ağaç altı, korunaklı yer. Daldalanmak: Gölgelik, korunaklı yere girmek. Gizlenmek, sığınmak. Dar: Ev, mesken, mekan. Darni/Drani: Evin üst katı. Saçakla döşeme arasındaki yer. Çok eskilerde buraya ot, mısır yaprağı gibi hayvan yemleri konulurdu. Bazen erzak deposu olarak da kullanılırdı. Daraba: 1-Tahta vs. ile yapılan bölme (oda içinde). 2-Evin yanına ahşap vs.den yapılan ek. Taraba: Tahta perde, bölme, duvar. Taraba: Tahta perde, tahta bölme. Deyirmi: 1-Daire şeklinde olan; yuvarlak, dairevi. 2-Yuvarlak. Değirmi: 1-Başörtüsü. 2-Boyu eni kadar olan kumaş ölçüsü. Bi değirmi tülbent. Anadolu'da yuvarlak anlamında değirmi çok yaygındır. Değirmi: Başörtünün üstünden sarılan tül çenber. Değerimi: Değirmi, yuvarlak, yassı. Deyme: Olgunlaşma, yetişme. Deymek: 1-olgunlaşmak, hamlığı, kelekliği gitmek. Değmek: Meyva olgunlaşmak, olmak. Değmek: Meyva olgunlaşmak. Değmek: Meyve olgunlaşmak. Ding: Çeltiğin tanelerini kabuğundan döverek ayıran araç. Ding: Mısır vb. tahılın kabuğunu ayırmakta kullanılan alet. Div: Şark masallarında kahramanlara karşı koyan çirkin, suratsız, haddinden fazla büyük boynuzlu efsanevi bir yaratık. Divdi suratlı: Sevimsiz kişi. Div: umulmadık büyüklükte canavar. Div: Dev Dizlik: 1-Erkeklerin pantolonun altından giydikleri (genelde beyaz patiskadan dikilen) uzun külot. 2-Kadınların giydikleri bel kısmı büzgülü etek. Dizluk: Şalvar Dizluk: Kadınların dizine kadar inen iç şalvarı. Dizlik: (İyidere'de) Uzun erkek donu, kilot. |