IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Konu: Ben Bugünde Yalnızım Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Boot Engelleme Sorusu
Başlık:
  
Mesajınız:
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:
 
   

Diğer Seçenekler
Diğer Seçenekler

Your browser doesn't have Flash, Silverlight or HTML5 support.


Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
16 Mart 2012 01:02
Liaaa
Ben Bugünde Yalnızım

BEN BUGÜN DE YALNIZIM...



Bu sabah uyandığımda aynada kendimi hiç iyi görmemiştim. Acep gözlerimin altına çizgiler mi indi? Saçlarım beyazlıyor mu, dökülüyor mu hatta yaşlanıyor muyum ne! İnsan bazı şeyleri kaybedince anlıyor. Bende anladım en sonunda... O an şöyle düşündüm içimden: seven insana hastalık sökmez. Bende öyleydim nihayetinde... Ne gözlerimin altındaki çizgiler ne saçlarımın beyazlaması ya da dökülmesi ne de yaşlanma hissiyatlarım... Hepsi hikayeydi zamanında...



Banyoda kendimi aynada görürken bunları düşündükten sonra anladım ki hayat sadece yaşamaktan ibaret değil; sevmekten de ibaretmiş benim için...



Kahvaltıya oturuşum bile bir başkaydı. Çayı içişim, tostumu yiyişim ve sair aklıma ne gelirse...



Bugün işe de geç kaldım ne hikmetse... Dokuz'a çeyrek vardı evden çıktığımda... İlk kez panik yapmamıştım geç kaldığıma dair... Neden yapacakmışımki... Sebebim mi kaldı geleceğe haiz planlarım olsun? Salla gitsin.



Ben mi öyle hissediyorum bilmiyorum ama yollar çok dar sanki işyerine giderken... Diğer yandan 20 dakikalık yol olmasına rağmen çok daha kısa geliyor bana sanki zaman.. Keşke yol uzun olsaydı da yürüseydim biraz daha... Yürümeye ve yürürken de dertleşmeye o kadar ihtiyacım var ki...



Bugün de çalışasım gelmiyor sanki hiç... İzin alıp gitsem mi acaba diye iç geçirmiyor değilim hani... Bir kafa izni iyi gelirdi bana herhalde... İyi fikir... Doğru Moda'ya... Eski günleri yad etmeye... Yad ederken de maziye hafiften sünger çekmeye... Unutmaya çalıştıkça daha çok bağlanıyorum biliyorum. Bu yüzden de unutmak için çaba sarfetmiyorum. Güzel günleri birkez daha gözümde hayal edip; el ele göz göze olduğumuz zamanları canlandırıyorum. Bunu yaparken de o an gördüğüm sevgililere göz atıp imreniyorum. Daha fazla bakmıyorum; göze gelmesin diye gençler... Mutlu olsunlar gelecekte neler yaşayacaklarını bilmeden... Derler ya; herşeyin bir zamanı var. Anlatmak istediklerimde o misal...



Hava kararıyor mu ne? Akşam güneşinden arta kalan rüzgar yüzüme çarpıyor sanki... Bir yandan da akan gözyaşlarımı silecek gibi oluyor akşamın sıcak nefesi... Gitme vaktim geldi galiba...?



Dönüşüm akşam karanlığında biraz daha sessiz oldu. Arada arabaların camlarına bakıyorum ne haldeyim diye sukûnet içinde... Kötü gördüğümde dikiz aynalarına bakıyorum sebepsiz... Akmak üzere olan gözyaşlarımı destekleyen mimimlerime göz atıyordum. O sessizlik en ufak bir gürültüyle tetikleyecekti akan gözyaşlarımı... Nitekim öyle de olmuştu. Ufak bir kedinin miyavlaması yetmişti ağlamama... Onu hatırladım birden... Sevmek istemiştim ama gidiş o gidiş...



Git kedicik, sende git... Sonu bilinmez diyarlara... Elbet biri sahibin olacaktır.



İçin rahat olsun güzel kedicik...



24.06.2008



MEHMET AKGÜL

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı