IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Konu: Yakında mısın, uzakta mısın? Sen farkındalığın neresindesin? Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Boot Engelleme Sorusu
Başlık:
  
Mesajınız:
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:
 
   

Diğer Seçenekler
Diğer Seçenekler

Your browser doesn't have Flash, Silverlight or HTML5 support.


Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
17 Kasım 2012 18:12
Zen
Yakında mısın, uzakta mısın? Sen farkındalığın neresindesin?

'Melek halini de aş: Bu okyanusa dal ki... Su damlacığın bir derya olabilsin...''

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Yakin ne demektir?

Tasavvufta geçen bu kavram bize İslam’ı anlamakta ve uygulamakta hangi noktada olduğumuzu anlatan terimlerdendir. Yakin‘in sözlük anlamı “tereddütsüz, şüphesiz ilim” demektir.

Bense bugün sizlerle buradan yola çıkarak size farkındalığınızın neresinde durduğunuzu sormak istiyorum.

Yaşamınızda olanların ne kadarının farkındasınız? Ne olmakta ve nasıl olmaktadır? Siz olanları nasıl görüyor, nasıl yorumluyorsunuz?
Alalade bilinçle mi bakıyorsunuz olanlara yoksa olanın ne için olmakta olduğunun, nasıl sihirli bir şekilde olduğunun farkında mısınız?

Yaradılış ne demektir?

Her yazımda bir şekilde değindiğim farkındalığı anlatmak, tasvir edebilmek için öncelikle belki de yaradılıştan bahsetmemiz gerekir.

Bunun için de Mevlana’nın Mesnevî'sindeki yaradılışla ilgili ifadelerine başvuracağım. Mevlana birçok kere Tanrı'ya dönmeden önce ruhun aşmak zorunda olduğu çeşitli merhaleler ve bu değişmelerin beraberindeki bilinçsizlik durumunu çok güzel tasvir etmiştir.

İnsanın evriminin tasviri, yani farkındalığının oluşumu ile ilgili Mevlana’nın sözleriyle şu şekildedir;

"Hayatın sürdüğü dünyaya geldiğin anda,
Bir merdiven konuldu önüne kaçabilmen için
Önceleri, madendin, sonraları nebat idin.
Nihayet hayvan oldun, bunu nasıl bilmezsin,
Daha sonra bilgi, akıl ve inançla donatılmış insana dönüştün;
Topraktan gelen bu vücuda iyice bak: ne kadar mükemmel oldu!
İnsan halini aştığın zaman hiç şüphesiz bir melek olacaksın;
O zaman yerle ilişkini keseceksin; senin yerin gökyüzü olacak.
Melek halini de aş: Bu okyanusa dal ki
Su damlacığın bir derya olabilsin...”

Mevlana’nın yaradılışla ilgili bir diğer tasviri ise;

''İnsan önce cansızlar ülkesine gelmiş, oradan nebatat alemine geçmiştir. Yıllarca nebat olmuş, bu alemde ömür sürmüştür de cansız şeylerin zıddı olduğu halde bir zamanlar cansızlar ülkesinde bulunduğunu hatırına bile getirmemiştir. Nebatlıktan hayvanlığa geçince de nebat olduğu zamanki halini hiç hatırlamadı. Yalnız yeşilliğe karşı bir meyli vardır... hele bahar gelip de çiçekler açıldı mı! Tıpkı çocukların analarına meyilleri gibi. Fakat çocuk anasına, ana sütüne neden meylediyor bu sırrı bilmez ve derviş de manevi pire meyleder; dervişin cüz'i aklı külli akıldan gelir... Sonra insan, hayvanlıktan insan haline girmiştir; önceki ruhlarını hatırlamadığı gibi bu ruhunun da değişeceğini aklına bile getirmez.''

Farkındalık ne demektir ?

Yaradılış dediğimiz varlığın farkındalığıdır. Varlığın farkındalığını titreşimle açıklayabiliriz. Ama bunu açıklayabilmek için öncelikle Yok’u açıklamamız gerekir. Yokluğun titreşimini 0'dır. '0' noktasındaki varlık için bir farkındalık söz konusu değildir. Varlık burada vardır ama cansızdır. Nerededir; cansızlar alemindedir.

Tekamülü boyunca ilerlerken sırasıyla bitkiler alemine, hayvanlar alemine ve insanlar alemine gelir. Her bir mertebesinde titreşimi yükselir, farkındalığı artar. Niyahetinde varlık insanlar alemine ulaştığında ise burada farkındalığının yanında bilinç kavramının farkına varmaya başlar. Ve bilinçi ile realitesini oluşturma yetisini fark eder. Burada insanlar alemindeki varlığın realitesini bir merdiven gibi düşünürsek her adımında, çıktığı her basamakta varlığın bilinçle oluşturduğu her realitesinde hakikate yaklaştığını söyleyebiliriz.

Hakikate yaklaşmak demek sonsuz titreşime yaklaşmak demektir. Sonsuz titreşime ‘mutlak sonsuz farkındalık’ dersek o zaman onun titreşimi de mutlak yani sonsuz olur.

Bu yolculuk hiç bitmez. İnsanlar alemindeki tekamülümüzü tamamladığımızda bu sefer başka alemlere yolculuğumuz başlar. Bu yolculuk bizim mutlak sonsuz farkındalığa ulaşmamıza kadar sürer gider.

İlmen yakin, aynel yakin ve hakkal yakin arasındaki fark nedir?

Şimdi sizlere tekrar sormak istiyorum; siz farkındalığınızın neresindesiniz?

Bunun için bana farkındalık hangi kademesinde olduğunuzu söylemenizi, olduğunuz yeri fark etmenizi istiyorum.

1. Kademe farkındalık: Biliş - İlmel yakin bilmek
Bu olanı yani yaşadığınız deneyimleri teorik olarak anlamanız anlamına geliyor. Bir örnekle açıklayacak olursak; bu aşamada spirütüel kitaplar okumuş ve teoride buradaki bilgileri ifade edebilecek düzeyde olmanız demektir.

2. Kademe farkındalık: Buluş- Aynel yakin bilmek
Farkındalığın bu basamağında iyi bir gözlemcisinizdir. Olanın neden olduğunu bilmenin yanında oluş şeklini fark edersiniz. Bir örnekle açıklayacak olursak hayatınızda olanların, yaşadığınız deneyimlerin artık dışarıdan yönetilmediği buna sizin sebep olduğunu görürsünüz. Olanın oluş sebebini anlamaya, bilmeye başlarsınız.

3. Kademe farkındalık: Oluş- Hakkal yakin bilmek
Bu kademede hayatınızı bilgileri geçirdiğiniz, onları içselleştirdiğiniz kademedir. Burada artık hayatınızın kontrolünün sizin elinizde olduğunu bilir ve ona göre davranırsınız. Yaratım gücünüzün farkında olursunuz.


Saba Deniz
Yaşam Koçu



Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı