IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Konu: Ahlak Nedir Konu Cevaplama Paneli
Kullanıcı isminiz: Giriş yapmak için Buraya tıklayın
Boot Engelleme Sorusu
Başlık:
  
Mesajınız:
Başlık Sembolleri
Konunun başında Sembol kullanmak için aşağıdaki Listeden bir Sembol seçiniz:
 
   

Diğer Seçenekler
Diğer Seçenekler

Your browser doesn't have Flash, Silverlight or HTML5 support.


Değerlendirme
İsterseniz bu Konuyu buradan değerlendirebilirsiniz.

Konuya ait Cevaplar (Yeniler yukarda)
25 Aralık 2019 12:55
yeSa
Cevap: Ahlak Nedir

insanın doğuştan getirdiği ya da sonradan kazandığı birtakım tutum ve davranışların tümüdür
25 Aralık 2019 12:51
Sır
Ahlak Nedir

Ahlak, moralite ya da aktöre güncel anlamda: toplum içinde kişilerin uydukları davranış biçimleri ve kurallardır. Tarafsız ve genel bir ifadeyle iyi ve kötü arasındaki niyet, karar ve etkinlik farklılığıdır. İkinci anlam daha genel geçerdir. Halk arasında ahlak, doğru ve haklı olan zorunlu davranış biçimidir. Genel bir görüş olarak bakıldığında ise “üzerinde uzlaşılan bireyler arası kurallar” anlamındadır. Ahlakın felsefi olarak sorgulanmasında daha çok “etik” adı kullanılır. Aristoteles ile gelişen “etik” daha çok genel yargılara varan sistemsel ahlak anlayışı olarak anlaşılır. Ahlak ise bireylerin doğru ve yanlış algısını betimlemek için kullanılmıştır. Türkçede ikisine de ahlak karşılığı verilmiştir.
Ahlak- terim olarak: 1. Belli bir dönemde belli insan topluluklarınca benimsenmiş olan, bireylerin birbirleriyle ilişkilerini düzenleyen törel davranış kurallarının, yasalarının, ilkelerinin toplamı. Çeşitli toplumlarda ve çağlarda kapsamı ve içeriği değişen ahlaksal değerler alanı. 2. Bir kişi ya da bir insan öbeğince benimsenen eyleme kurallarının toplamı. 3. Ahlaksal olan şeylerle bağlantısı olan bir görüşler dizgesi (tek kişinin, bir ulusun, bir toplumun, bir çağın). 4. Felsefenin bir dalı olarak: a. Ahlak üzerine kavramsal öğretiler. b. İnsanların kişisel ve toplumsal yaşamdaki ahlaksal eylemlerine ilişkin sorunları inceleyen felsefe öğretileri. Kökenbilimsel sözlükte: Arapça: ahlâq “yaradılış, huylar” kökünden gelir.
Bazen iyilik ya da doğruluk sözcükleriyle eş anlamda kullanılır. Toplumun hoş gördüğü davranış biçimleridir. Ahlaki olan “insanların karşı çıkmadığı”dır denebilir. Ahlaksızlık ise bunun tam tersidir. Olay anındaki varsayımlara aksi davranıştır. Genellikle felsefe, din, toplumun birleştiği bir önerme vardır. “Altın kural” adıyla bilinen bir ilke “ahlaki davranış”ın özünü sergiler. “Kendine davranılmasını istediğin gibi davran” Bu, Immanuel Kant’tan Isa peygambere kadar kabul görmüş ahlaki özdür. Ahlak, çocuk gelişimi ve toplumbilimin özellikle ilgilendiği bir konudur.
Piaget’ye göre Ahlak Gelişimi

1. Dışsal kurallara bağlılık dönemi(Ahlaki Gerçeklik) (6-12 yaş): Çocuk kuralların değişmezliğine inanır. Yargı, sadece sınırlı olarak gözlenen gerçeklere dayalıdır ve kural ihlalinde ceza, otomatik olarak verilmelidir. Davranışın gerisindeki nedenler dikkate alınmaz.
2. Ahlaki özerklik dönemi: Kuralların insanlar tarafından oluşturulduğu ve gerektiğinde değiştirilebileceği bilincine ulaşır. Ceza, kurallar ihlal edildiğinde otomatik olarak verilmez, ihlal edilme nedenleri de önemlidir. Kuralları ihlal edenlerin niyetleri ve içinde bulundukları durumlar da dikkate alınır.
Lawrence Kohlberg’e göre Ahlak Gelişimi

1. Ceza ve itaat: Gelenek öncesi dönemdir.Kurallara cezalandırılmamak için boyun eğilir, kuralların doğruluğu önemsizdir. 2. Araçsal ilişki: Gelenek öncesi dönemdir. Diğer insanların da ihtiyaçları fark edilir ancak birinci planda kendileri vardır.
3. Kişilerarası Uyum: Geleneksel dönemdir. Birey dış dünyaya ve kendi dışındaki olaylara kendi dışındaki bir bakış açısından yaklaşmaya başlar. Artık ceza almamak yerine başkalarını mutlu etmek için de davranılır. 4. Kanun ve Düzen: Geleneksel dönemdir. Ahlaki davranış çevredeki önemli kişilerin beklentisine göre değil, toplumun yasalarına ve normlarına göre şekillenir.
5. Sosyal Sözleşme: Gelenek sonrası dönemdir. Genelde toplumsal normlarla değerlere uyulur.İnsani değerlerle çatışan yasal düzenlemeler sorgulanır. Bunları reddedebilir. Kanunları demokratik değişimini savunur. 6. Evrensel Ahlak: Gelenek sonrası dönemdir. Kişi ahlak ilkelerini kendisi oluşturur. Bu ilkeleri ihlal eden kanunlara uymaz. Adalet yasanın üstündedir. Bireyin haklarına saygı esastır.
Sonuç olarak ahlakın toplumun köklerinden biri olduğunu ancak bireysel özgürlüklere kast edebildiğini söylemeliyiz. Zaman ve mekane göre çok değişik ahlak anlayışları olabildiği gibi, ahlaksızlık anlayışı bundan apayrı bir şekilde irdelenmelidir. Bundan 400 sene önce köleliğe karşı çıkmak ahlaksızlıkken, bugün tam tersi ahlaksızlıktır.

Bir kadın, hasta ve ölmek üzeredir. Son zamanlarda hayatını kurtarabilecek ilaç, aynı kasabada oturan bir eczacı tarafından bulunmuştur. Eczacı, ilaç için 2000 dolar istemektedir. Bu fiyat, ilacın maliyetinin on katıdır. Hasta kadının kocası Heinz, borç para alabileceği herkese gider. Fakat topladığı paralar, ilaç fiyatının yarısı kadardır. Heinz, eczacıya karısının ölmek üzere olduğunu söyleyerek ya ilacı biraz ucuza satmasını ya da daha sonra ödemesine izin vermesini ister. Ancak eczacı kabul etmez. Heinz çaresiz bir durumdadır. Eczanenin camını kırarak karısı için ilacı çalar. Ahlaki bir davranış mıdır? Ahlakın göreliliği hakkında ne düşünülebilir?

Dünyanın ahlaksız diye adlandırdığı kitaplar dünyaya kendi utancını gösterenlerdir. Oscar Wilde
Öldürmek yasaktır, dolayısıyla tüm katiller cezalandırılır; tabi kitle halinde ve trampet sesleri eşliğinde öldürmedikleri sürece. Voltaire
Aşırı ahlaklı olmayın. Yaşam boyunca kendinizi aldatmak zorunda kalabilirsiniz. Ahlaktan yukarısını hedefleyin. Sadece iyi olmayın, iyi bir şeyler yapın. Henry David Thoreau
Akıl bir sarkaç gibi mantıklı ile mantıksız arasında gidip gelir; doğru ile yanlış arasında değil. C.G. Jung
Ahlak konusunda inandığım ilke şudur; bir şeyi yaptıktan sonra kendini iyi hissediyorsan o ahlakidir; eğer kendini kötü hissediyorsan o gayri ahlakidir. Ernest Hemingway
İçimizdeki hayvan aldatılmak istiyor; ahlak o hayvanın bizi paramparça etmesini önleyecek vazgeçilmez bir yalandır. Ahlak varsayımlarında yatan yalanlar olmazsa, insanlar hayvan olarak kalacaktı. Ancak insanlar ahlakla birlikte kendilerini daha üstün bir şey olarak kabul etmişler ve kendilerine daha kesin kurallar dayatmışlardır. Bu yüzden, hayvanlığa daha yakın kalan düzeylerden nefret ederler ki bu da, eskiden insan olmayan, şey olan bir varlık olarak görülen köleye yönelik aşağılamayı açıklar… Friedrich Nietzsche- İnsanca, Pek İnsanca s.106
Aslında yan yana iki çeşit ahlaka sahibiz, birisi öğütlediğimiz ama uygulamadığımız, diğeri uyguladığımız ama nadiren öğütlediğimiz… B.Russell

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı