Çevrimdışı

Yeni doğanlarda görülen en sık iyi huylu ( benign ) deri tümörü olan hemanjiom ve lenfanjiomlar doğumda mevcut olabilir veya hayatın ilk aylarında sonradan belirebilir. Hemanjiyomların bir bölümü ergenlik çağına kadar gerileyip tamamen kaybolabilir. Ancak gerileme yerine aksine büyümeye devam eden, sık sık kanayan, veya önemli bölgelerdeki (göz kapağı, ağız kenarı gibi) hemanjiyomların beklenmeden cerrahi yolla alınması gerekebilir.

Büyük damarsal tümörler hayatı tehdit edici olabilir ya da aynı zamanda görünüm bozukluğu yaratabilir. Örneğin; yeni doğanda deri, karaciğer ve barsakları tutan multipl hemanjiomlar gibi. Lezyon çok büyük ve hayatı tehdit-edici ise bir estetik plastik cerrahın yanı sıra hematolog gibi diğer branşların uzmanlarına da danışılmalıdır. Port-wine stain ( şarap lekesi ) ve gerilemeyen strawberry (çilek) hemanjiom da dahil olmak üzere vasküler lezyonların tedavisinde lazer tedavisi en seçkin tedavidir. Lazer tedavisi öncesi dikkatli değerlendirme gerekir. Ancak kitle oluşturan kavernöz tipteki veya karışık tipteki hemanjiyomlarda cerrahi tedavi daha üstün olabilir.
Hemanjiomlar çok çeşitli büyüklük ve şekilde karşımıza çıkar ve tedavi yöntemleri de çok çeşitlidir

Tedavi yöntemleri

Cerrahi olarak çıkarılması
Kriyoterapi ( dondurarak tedavi )
Koterizasyon
İnfrared koagülasyon
Sklerozan madde enjeksiyonu
Lazer
Sistemik steroid tedavisi
Çok sayıda bağlama yapmak
Her hemanjiom için standart bir tedavi yoktur. Seçilecek yöntem, hemanjiomun büyüklüğüne, tipine, bulunduğu yere göre değişiklik gösterir. İyi huylu bir hastalık olmasına rağmen tedavisi zor, zahmetli ve uzun süre almaktadır. En etkili ve kısa sürede çözüm getiren yöntem tabiki cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Ancak çok az hemanjiom cerrahi eksizyona uygundur. Temel şartı hemanjiomun bulunduğu bölgedeki diğer önemli anatomik yapılara zarar vermemektir. Bu şansı kullanamıyor isek diğer yöntemler tek tek veya kombine edilerek seanslar halinde uygulanır. Son yıllarda cerrahi eksizyon dışında en etkili yöntem lazer tedavisidir.

İyi huylu hastalık olmasına rağmen ülserasyon, nekroz ve travma sonucu aşırı kanamalara yol açabilir, dikkatli olmak gerekmektedir.