IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 03 Ocak 2014, 19:37   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yersinia pestis Virüsü




Enterobacteriaceae ailesine mensup bir Gram-negatif bakteri türüdür.[1] Bubonik vebanın enfeksiyöz ajanıdır. Aynı zamanda septisemik ve pnömonik veba türlerinin de etkenidir. Y. pestis tarih boyunca birçok pandemilere (1347-1353 arasındaki Kara Ölüm gibi) sebep olmuştur. Yersinia cinsine mensup bakteriler, Gram-negatif kokobasillerden oluşmuştur ve diğer Enterobacteriaceae cinslerinde olduğu gibi, fermentatif bir metabolizmaya sahiptir. Organizma izole halde hareketliyken (motil), memeli konağa geçtiğinde hareketsiz (non-motil) hale geçmektedir.

Y. pestis, 1894 yılında Pasteur Enstitüsü'nden bakteriyolog Alexandre Yersin tarafından, Hong Kong'daki bir veba epidemisi sırasında keşfedilmiştir. Yersin, Pasteur düşünce okulunun bir üyesiydi. Aynı dönemlerde Koch metodolojisini kullanan Japon bakteriyolog Şibasaburo Kitasato da epidemiye neden olan ajanı aramaktaydı. Fakat veba ile Yersinia pestis arasındaki ilişkiyi kuran ve bulan Yersin'dir. Bakteri orijinal olarak Pasteurella pestis olarak adlandırılmış, ismi 1967'de Yersinia pestis olarak değiştirilmiştir.

Genomu:

ABD'de bir klinikte elde edilmiş örnekte bulunan CO92 suşunun genomu yakın zamanda çözülmüştür. Kromozomu 4.653.728 baz çifti uzunluktadır. Kuzenleri Y. pseudotuberculosis ve Y. enterocolitica gibi Y.pestis de pCD1 plazmidine sahiptir. Y. pestis'de buna ilave olarak pPCP1 ve pMT1 plazmidleri de vardır. Bu plazmidler bir araya geldiklerinde HPI denen bir patojenlik adası oluştururlar. Bu özel gen durumu Y. pestis'in meşhur bulaşıcılığını sağlayan proteinleri kodlamaktadır. Bu faktörler, pek çok fonksiyonun yanında bakterinin konağa bağlanmasını, içsel proteinlerini konağa aktarmasını, bakterinin konağı istila etmesini ve eritrositlerden almasını sağlarlar. Y. pestis'in Y. pseudotuberculosis'den geliştiği düşünülmektedir. İki türün arasında sadece bazı plazmid farkları vardır.

Tanım
Dünyanın varoluşundan beri “Kara ölüm” olarak adlandırılan veba çok büyük salgınlar yapmış, çağlar açıp kapatmış bir hastalıktır. Hastalık özellikle farelerde görülür ve fare pireleri ile insanlar arasında yayılır. Tarihte son derece önemli yer tutan bu hastalık pekçok esere de konu olmuştur.


Etken
Veba, etkeni Yersinia pestis olan, kemiricilerin arasında görülen zoonotik bir hastalıktır.

Vektör
İnsana veba geçişinden en çok sorumlu tutulan hayvanlar fare ve sıçanlardır. Bunların pireleriyle insana bulaşır. Fare piresi insanı ısırarak veya dışkılarını deri üzerine bırakarak infeksiyona neden olur.


Epidemiyoloji
Kemirgenlerle mücadele ve pire gibi vücut dışı parazitlere etkili ilaçların bulunması ile ve hijyen şartlarının iyileşmesi ile hastalığın önüne geçilebilmiştir. Ancak hala dünya üzerinde odaklar vardır. Ortaçağda Avrupa nüfusunun 1/5'i vebadan ölmüştür. Daha yakın tarihlerde , Vietnam savaşı sırasında da salgın görülmüştür.

Klinik
Vücüda giren bakteriler lenfatik sisteme yerleşir. Bakteriler lenfatik sistemden zaman zaman kana geçerek diğer organlara yayılabilir ( menenjit, pnömoni gibi). Veba pnömonili olguların öksürüğü ( damlacık infeksiyonu ) ile kişiden kişiye hava yoluyla da hastalık bulaşabilir. İnsanda vebanın en sık üç klinik formu izlenir.

Hıyarcık vebası (Bubonik veba ): Veba olgularının %75’i bubonik formda seyreder. Bakteri vücuda girdikten 2-10 gün sonra klinik belirtiler ortaya çıkar. Aniden başlayan ateş, üşüme, güçsüzlük olur. Nabız ve solunum sayısı artar, hipotansiyon görülür. Yüz şişmiştir, konjuktivalar hemorajiktir. Baş, sırt ve bacak ağrısı vardır. Karaciğer ve dalak büyüyebilir. Belirtilerin başlamasından 1-2 gün sonra pirenin ısırdığı yerde bir kızarıklık görülür. Buradan giren bakteri lenf yoluyla lenf bezlerine ilerleyerek ,lenf bezlerini şişirir. Bunlara bubon ( hıyarcık ) adı verilir. Şişen lenf bezlerinden 4-5 gün içinde akıntı olur ve bir süre sonra akıntı durur.

Akciğer vebası ( Veba pnömonisi ): Veba pnömonisi ,lenf sisteminden kana geçen bakterinin akciğere gelmesiyle ya da veba pnömomili olgulardan bulaşır. Ateş, öksürük, göğüs ağrısı, kanlı balgam görülür. Ölüm oranı yüksektir.

Veba sepsisi: Kanda bakterinin aşırı çoğalması ve çok sayıda organın etkilenmesiyle karakterizedir.

Tanı
Pnömoni veya sepsis formu ile seyreden olgularda, bulgular ortaya çıktıktan sonraki 18 saat içinde tedaviye alınmadıkları takdirde ölüm oranı çok yüksektir.

Tedavi
Tedavi için şüphe duyulması yeterlidir, tanının kesinleşmesi beklenmez. En etkili antibiyotik streptomisindir.

Korunma
Hasta ile şüpheli temas olduğunda 7 gün süre ile tetrasiklin veya sülfonamidle kemoprofilaksi önerilmektedir.

__________________
Kahpeliğin bahanesi, İhanetin telafisi olmaz.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
pestis, virüsü, yersinia


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
influenza Virüsü MasteR06 Sağlıklı Bakım Önerileri 0 03 Ocak 2014 19:22
Ebola Virüsü YapraK Sağlık Köşesi 0 28 Eylül 2009 19:11
LAZ Virüsü mihrac Komedi ve Mizah 0 25 Nisan 2008 14:16