IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 05 Aralık 2014, 10:33   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Gardolabımda Ütüsüz Kalmış Satırlar – İsmail SARIGENE*




Geceye kurban edilmiş bir karanlığa gözlerin miktarı bir umut yaktım.
Sonra büyüdüm biraz.
Sorma ne kadar büyüdün diye..
Sen kadar büyüdüm dün gece..
Ve bir türlü bitiremediğim önsözümü tamamlayıp,
Lafzımdaki tüm alfabeyle söylüyorum;
Seni bir Elif miktarı seviyorum…”

Çıplaktım adım miktarı / seni giyindim bolca..

Seni tanıdığım zamanlardı acıya tuz basışlarım.
Gömleğimden sızan kan rengine benziyordu göğümün rengi.
Sen yoktun ilkin, kıyısızlığın eşiğindeydi gözlerim..
Yarım yamalak sözlerim, yamalı susmalarım vardı dudağı kuyulara dayanmış..
Çıplaktım adım miktarı, üryandım yaralarından feragat edip kaldırımları yatak bilen.
Yer edinemedi sözlerim dudaklarımın cografyasında,
ölemedi yüreğim kendi infazının avucunda.
Tam vazgeçmişken umuttan,
tam da sözlerimi sırtıma vurmuşken düştün düş’üme..
Yalnızdım kalıbım kadar seni diktim önsözüme.
Yarımdım, seninle tamamladım acıkta kalan yanlarımı..

Seni tanıdığımda gardolabında ütüsüz satırların vardı.
Ertelenmiş, geçiştirilmiş ya da zamana ötelenmiş rüyaların vardı..
Karanlığa çaldığın lakin tutmamış bir sabah yağmuru vardı kirpiklerinde birikmiş.
Kıyısızlık dururken yüzünde, dağların arsızlığı vurmuş sevda rengine..
Kaybetmişliğin rengi siyaha çalarken,
koynuna döşenmekteydi ayrılık trenlerinin gri sirenleri..
Bir yanı üşümekteydi ellerinin,
diğer yanı ise idam sehpasındaki urganı düğümlemekteydi..
Seni tanıdığım zamandı, gölgelerin karanlığa başkaldırışı.

Biz ki acıya bağdaş kurmuş iki zamandık, susuşlara meyilli.
Birbirine hiçbir zaman kavuşmayacak trenlerin tek suçlusuyduk.
Sevdaya itham edilmiş romanların katili,
yüreğinden sızan kanları susuz toprağa ifşa edilen iki hükümlüydük..
Biz ki hüzne örülüydük..
Sonra sırtlarımızı dayadık birbirimize.
Kalabalıkların arasına iki kırık bedenle yürümektense;
bir kız çocuğuna renkli balonlar alma suçuyla ölmeyi tercih ettik ..
Kavganın ortasında, gölgenin avcuna,
karanlığın sabahına bir filiz ekmeye yemin ettik biz..
Günahlarımıza tövbe diye degil,
Elif’in dilsiz duvağına dua saflığı katmak için aynı safa durduk.
Ayak uçlarımıza dökülen gözyaşına biz umut ilave ettik
ta ki bu iki beden bir canda vücut bulana kadar…
Çünki bizim ekmeğimiz; hayata hüzün miktarı ölüm,
ölüme bir dua miktarı hayat katmaktı.
Başardık sevgili..
Başardık..
Kendi ayaklarının üzerinde durabilen sevdayız biz..*
*

” Büyüdük lakin sen hala benim için saçları örgülü bir kız çocuğusun
rüzgarın peşinde koşan “

Küçük bir kız çocuğu canlanıyor gözlerimde
siyah -beyaz fotoğrafların şahitliğinde.
Çocukluğuna dair tek bir resim olmasa da arşivimde,
biliyorum ki o siyah -beyaz sinemasına hayat rengi katansın.
Bilirim ki, gözlerine sirayet etmiş renklerden
çıkarırım seni siyah – beyaz tonlardan.
Onca çocuğun arasından saçlarındaki rüzgardan tanırım ben seni.
Bilirim ki, örgülü saçlarına kurulmuştur dört mevsim.
Şimdilerde iki yetişkiniz zamanın dudaklarında.
Sırtı birbirine değmemiş iki sıradağdır omuzlarımız.
Gözlerimizde iki tren garı beslenir, kirpiklerimizde kısır topraklar..
Hadi imkansızlığın kanamasın dudaklarında..
Kanatlan siyah-beyaz fotoğraflardan..
Bizi bekliyor Elif diyen cicekler…
Vuslat yakındır artık…

Ey hayat rengine bürünmüş gözlerimin sahibi,

Sırça bir köşke denk gelmese de düşlerimiz,
biz yine de yürüyelim elimizde bir kutu çikolata ile.
Gardolabında ütülenmeyi beklese de satırların,
eselim bir deli rüzgarın peşinde..
Durma sakın, sevdamızla daha nice yetim ceylanı emzireceğiz.
Gülüşlerimizle kurulayacağımız o kadar ıslak kirpik var ki sakın duraksama..
Ayakkabılarım ayağımda değil sevgili diye yorma kendini.
Toprak ayakkabın olmuşken neye gerek ki uzun topuklu ayakkabıların..
Koş hadi..
Zaman Elif’in düş’ü değil mi..
Yaşadıklarımız umudun ta kendisi değil mi ?

Özür dilerim ey yaraları tuz kokan sevgili,

Güya seni yazacaktım satırlara.
Diz çöktüm lahfzımdaki dimağa lakin başaramadım yine..
Anlatamadım yine..
Anlamadığımdan çıkardığım, hiçbir sözcüğe emanet edemem seni.
Seni ancak ben yaşarken yazabilirim dudaklarıma.
Yüreğinin büyüklüğüne tekâbül eden anlam ancak benim nefesimde saklı…
En iyisi Elif miktarı susmak.
Bilirsin ki bir Elif miktarı susmak;
sözcüklerin yetmediği yerden hayatı yaşabilmektir
Tıpkı senle ben gibi..
Şimdi ben sustum..
Seni bana Elif anlatsın…

…………….

Yeşeren düşlere,
Dudak kenarları Nisan sevinciyle dolan Elif niyetine..
Sustum…
Sustuğum kadar sevilesin diye..

…………..

Ey gözlerinde hayat bulduğum..
Verdiğin hayat miktarı gülümsüyorum

Ey yüreğindeki umutlara tutunduğum…
Adın miktarı büyütüyorum seni…

Ey sevginle Elif’i soluduğum..
Aldığım nefes miktarı yaşıyorum seni..

Ey adına sustuğum, canına can diye susadığım..
Bir “Elif ” miktarınca seviyorum seni ..

Beni en iyi sen anlarsın yine de hatırlatayım;
Sustum..
Başımı eğdim sana..
Sağ elimi sol göğsüme götürdüm…
Seni sevdiğim için..
Senin tarafından sevildiğim için..
Koca bir “eyvallah”….

” 8 Nisan’a verebileceğim en büyük hediyem; yüreğimdir.
Kabul eyle…”

İsmail SARIGENE

__________________
Yürürken başımın yerde olması sizi rahatsız etmesin.Benim tek derdim; yere düşen edebinize takılmamak..
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
gardolabımda, kalmış, sarigene, satırlar, İsmail, Ütüsüz,


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Ey Kalbim – İsmail SARIGENE* Vesaire Şairler ve Şiirleri 0 05 Aralık 2014 10:30
*Gönülden Süzülenler/7 – İsmail SARIGENE Vesaire Şairler ve Şiirleri 2 03 Aralık 2014 00:28
Anadoluyduk - İsmail Sarigene Vesaire Şairler ve Şiirleri 0 03 Aralık 2014 00:09
İmkansızlığını Sevdim.. (İsmail SARIGENE) Sevda Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 2 05 Temmuz 2011 02:53
Yaralarını Yâr Edindim Ey Yâr.. (İsmail SARIGENE) Sevda Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 04 Temmuz 2011 04:49