IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

Üşütmüyorsa hasret ayazları, boşken dahi yatağın...Özlemez olduysan teninin kokusunu, gün ortasın varmışken zaman
Yeniköy'de yudumlarken tavşan kanı demli çayını,
İşitmiyorsan martıların o kocaman çığlıklarını,
Cezbetmetmez olmuşa toprağın kokusu,
Çimenlerin yeşiliyle döndürmüyorsa şu serseri başın,
Gülerken çocuklar gibi şen,
İç çekerek sonlanmaktaysa birdenbire kahkahaların...
Ben dediğin tanıdık değilse artık gözlerine,
Dokunduğuna şevkat akıtamayacak denli küflendiyse yüreğin
Bıkkınsan nicedir güneş altında uzanmaktan,
Tad almaz olmuşsan yağmur altında koşmaktan...
"Bu güneş benim için doğdu" diyemiyorsan artık sabahları
Yıldızlı gece sadece damağında acı bir tad bırakırolmuşsa,
Ayakların gerisin geri sürüklüyorsa seni toprağa her dokunuşunda,
Gitmekte bir, kalmakta diyorsan tüm yolculuklara,
Delik deşik umutlara sarılmaktan bitkin düştüyse ruhun
Gülen gözlerle bakamaz olduysan oynayan çocuklara,
"Vardı" diyorsan tüm hayallerim, son perdeye
Ve epeydir vazgeçmişsen tüm rüyalarından

Gece mi, gündüz mü zaman?...
Bakmadan saatlere bilemez olduysan...
Sadece yanına alarak en renkli düşlerini
Toparlamalısın biran evvel valizini...
Yakarak dahi olsa gemileri,
Koyulmalısın yola....sadece kendi uğruna.

Alıntı