IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

Doğduğunun kırkıncı günü satılan
Töresi ensesine kene gibi yapışan
Sevdaya, aşka yüreğini kapatan
Kendi kurduğu dünyasında yaşayan
Bir kadın tanıdım…

Konulduğu kafeste tutulan
Bir gün gülen, on gün ağlayan
Bebeleriyle oynayarak büyüyen
Kimisi hasta olan, kimisi ölüp giden
Bir kadın tanıdım…

Her baharda kır çiçeği gibi açan
Ayaklar altında ezilip kuruyan
Namussuzluk olunca ondan bilinen
Saksıda susuzluktan boynu bükük duran
Bir kadın tanıdım…

Her türlü zorluğa yine de direnen
Evlatlarına kol kanat geren
Evinde erine kusur etmeyen
Yine de yerden yere vurulan
Bir kadın tanıdım…

İçki masalarında meze olan
İtilip, kakılıp dövülen, hor görülen
Yaşlı, genç, ayyaşların koynuna atılan
Sermaye olarak ilk O kullanılan
Bir kadın tanıdım…

Gün olup baş tacı edilen
Gün gelip kapıdan kovulan
Kocasına el açıp yalvaran
Baba evine dönmeye arlanan
Bir kadın tanıdım…

Sevginin sıcaklığını güneşte arayan
Bir çift göz aydınlığını yıldızda bulan
Bütün dertlerini bağrında saklayan
Yine de yaşama sıkıca sarılan
Bir kadın tanıdım…

Dertlerini anlatacak sırdaşı olmayan
Yatağı yorganı üstünden alınan
Her an sokağa atılma korkusuyla yaşayan
Yaralı yüreği günbegün kanayan
Bir kadın tanıdım…

Koca, kardeş, baba elinden dayak yiyen
Yaban ellerde mum gibi eriyen
Sual olunca, mecburen iyiyim diyen
Anası da kadındı, O’nu küçümseyen
Bir kadın tanıdım…

Gecesi gündüzü belli olmayan
Çalıştıkça ağası paşası çoğalan
Her geçen gün yaşamın içinde boğulan
Sonunda kara toprakta huzuru bulan
Bir kadın tanıdım…

Kimi burnundan hızmalı
Kimi alnında dövmeli
Kimi ayağından halhallı
Kimi sarışın, esmeri, kumralı
Kimi karnında bebeli
Kimi de sırtında sopalı
Nihayetinde, kaderleri
Aynı noktada birleşen
Çok kadın tanıdım…

İBRAHİM MUTLU
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]