|
|
| | #1 | |
| Çevrimdışı ~ TeFeCi’nin KıZı ~ ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman – Bölüm 76: Gizemli Mektubun Sırrı ve Asaf’a Aktarılan Gücün Kudreti [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Süleyman odasında ağır bir nefes aldı. Yorgunluk omuzlarına çökmüş, gözlerinin derinliklerinde hem bir bilgelik hem de yaklaşan bir endişe parlıyordu. Yanına çağırdığı Asaf, babasının bu halini görünce başını öne eğdi; kelimeler boğazında düğümlenmişti. “Evlat,” dedi Süleyman, sesi hem sert hem de şefkat doluydu, “bazı şeylerin yaklaştığını hissediyorum. Berrak’ı sana emanet ettim. Ona daima nazik, sabırlı ve kararlı ol. Ama sadece onu değil, aileni, Allah dostlarını, sevdiklerini de korumalısın. Anlıyor musun?” Asaf başını öne eğdi, endişesini bastırarak cevap verdi: “Allah seni başımızdan eksik etmesin, biz gücümüzü senden alıyoruz; tabi Allah’ın izniyle.” Süleyman hafifçe gülümsedi, gözlerinde hem bir huzur hem de kaygı vardı. O anda Süleyman cebindeki zarfı çıkardı ve Asaf’a uzattı. “Evlat bu sana. Şimdi açmana gerek yok. Ama yalnızken mutlaka oku ki aklında kalsın,” dedi. Asaf yalnız kalmayı beklemeden, mektubu açtı. Satırlar gizemli bir titizlikle yazılmıştı: “Elindeki anahtarın zamanı var, evlat. Bu anahtar benim çalışma odamdaki küçük kutuyu açıyor. Ama sakın şimdi açma; eğer bana bir şey olursa o zaman açarsın.” Odanın havası bir anda değişti. Mektubun gizemi sessizliği ağırlaştırmıştı. Asaf başını öne eğdi, sessizce dua etti: “İnşallah Allah izin verirse… her şey yolunda olur.” Süleyman derin bir nefes aldı, gözleri uzaklara kaydı: “Ebru… Onun durumunu tam olarak çözemedik. Dikkatli olmalısın. Eğer bir şey olursa, sadece Berrak’ı değil, onun ve diğer masumları da koruman senin sorumluluğun. Sabur, Hamza ve Secran’a iyi davran; onları sadece hizmetkar değil, kardeş olarak gör. Bu yolu onlarla birlikte güvenle yürütmelisin.” Akşam çöktü. Süleyman, Asaf’ı yanına aldı ve Berzah alemine doğru yürüdüler. Havanın ağırlığı, sessizlik ve mistik bir gerginlik, Asaf’ın omuzlarına yük gibi çökmüştü. Kesip akan kan, ritüelin ritmine uygun olarak Asaf’ın başından aşağıya döküldü. Süleyman dua ederken, Sabur, Hamza ve padişah Mürre dikkatle izliyordu. “Evlat,” dedi Süleyman, sesi derin ve kararlı, “bu güç sana el vermek anlamına geliyor. Hüddam olabilmen için kudreti sana aktarıyorum.” Asaf, başını öne eğmiş, gözlerinde korku ve kararlılık vardı. Kudret geçti, fakat Süleyman ekledi: “Ama unutma… bu seni hemen Hüddam yapmaz. Daha geçmen gereken birkaç sınav var. Bunları kendi başına başarman gerek. Sorumlulukların ağır, ama sen buna hazır olmalısın. Senin bunu başaracağını biliyorum evlat, seni ben yetiştirdim. Hazırsın.” Derin bir sessizlik oldu; Berzah aleminde geçen anların ağırlığı ikisinin omuzlarında hissediliyordu. Süleyman, Asaf’ın başını hafifçe okşadıktan sonra oradan ayrıldı ve ikisi birlikte dünyaya geri döndüler. Evlerine yaklaşırken, uzak bir köyden gelen haberi aldılar: Evlerde garip sesler, eşyaların yer değiştirmesi ve rahatsız edici olaylar yaşanıyordu. Kötü cinler, Ebru’nun etrafındaki enerjiden beslenerek masum insanlara musallat olmuştu. Süleyman ve Asaf olayın kaynağına yöneldi. Ekip, dua, tespih ve ritüellerle musallatı takip etti. İki ay sürecek gibi görünen uğraş, Asaf’ın sabrı, kararlılığı ve Süleyman’ın bilgeliğiyle kısa sürede sonuçlandı. Musallat etkisiz hâle geldi, Ebru ve çevresindeki insanlar güvence altına alındı. Oda tekrar sessizliğe büründü. Süleyman, Asaf’ın omzuna elini koydu ve gözlerinin derinliklerinde bir onay, bir umut ışığı belirdi: “Evlat, bugün senin için önemli bir gündü. Ama yol uzun, sorumluluklar ağır. Mektubun anahtarı bir gün açılacak, gizemler çözülmeye başlayacak.” Asaf başını eğdi, sessizce söz verdi: “Allah izin verirse, her şeyi koruyacağım.” Dışarıda gece sessizdi, ama hikâye ilerlemeye, sorumluluklar ve sınavlar yeni bir döneme hazırlanıyordu.
__________________ ''Zamanın Eli Değdi Bize Artık Aynı Değiliz İkimiz de'' Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. Konu Tanem tarafından (Dün Saat 14:24 ) değiştirilmiştir. | |
| | |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
| Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
| Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman: 74. Bölüm – Sandukanın Sırrı ve Emanetin Asaf’a Çağrısı | Tanem | Tanem | 0 | 26 Ekim 2025 20:10 |
| Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman: 73. Bölüm – Gamze’nin Kabusu ve Gizemli Notun Sırrı | Tanem | Tanem | 0 | 26 Ekim 2025 13:01 |
| Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman: 72. Bölüm – İnci’nin Kurtuluşu ve Gizemli Anahtar | Tanem | Tanem | 0 | 26 Ekim 2025 12:16 |
| Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman – 56. Bölüm: Karanlıkta Saklanan Hain Yüz, Gözetim ve Asaf’ın Sınavı | Tanem | Tanem | 0 | 16 Ekim 2025 15:34 |
| Karanlıkları Aydınlatan Hüddam Süleyman – 35. Bölüm: Rüyanın İzinde Gelen – İlmin Emaneti Asaf | Tanem | Tanem | 0 | 06 Ekim 2025 11:10 |