![]() |
Şehzade Selim'in Seferleri Yavuz Sultan Selim babası Bayezid’in sancakbeyi olduğu Amasya’da 1470’te dünyaya gelmiş[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 1512’de 42 yaşında çıktığı tahtta 8 sene hüküm sürmüş 1520 yılında “Şirpençe” denilen şarbon hastalığı dolayısı ile hayata gözlerini yummuştur. O[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 8 senelik kısa hükümdarlığı esnasında Çaldıran[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Mercidabık ve Ridaniye gibi üç büyük meydan savaşı sonrasında Orta Doğu’ya 4 asır sürecek bir düzen getirmiştir. Bu yazıda Sultan Selim’in seferlerinden ziyade Şehzade Selim’in seferlerinden bahsedeceğiz. Yavuz Sultan Selim babası Bayezid’in sancakbeyi olduğu Amasya’da 1470’te dünyaya gelmiş[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 1512’de 42 yaşında çıktığı tahtta 8 sene hüküm sürmüş 1520 yılında “Şirpençe” denilen şarbon hastalığı dolayısı ile hayata gözlerini yummuştur. O[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 8 senelik kısa hükümdarlığı esnasında Çaldıran[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Mercidabık ve Ridaniye gibi üç büyük meydan savaşı sonrasında Orta Doğu’ya 4 asır sürecek bir düzen getirmiştir. Bu yazıda Sultan Selim’in seferlerinden ziyade Şehzade Selim’in seferlerinden bahsedeceğiz. Fatih Sultan Mehmed 1461’de Trabzon’u alarak bölgeyi Osmanlı idaresine katmıştı. Trabzon sancağına ilk olarak Şehzade Bayezid’in büyük oğlu Şehzade Abdullah tayin edilmişti. Şehzade Abdullah[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Fatih Sultan Mehmed’in vefat tarihi olan 1481’e kadar bu görevde kalmıştır. Şehzâde Abdullah’tan sonra Trabzon sancak beyliğine bu görevde 29 yıl kalacak olan Bayezid’in oğullarından Şehzade Selim atanmıştır. Yavuz Selim’in şehzâdelik devri seferlerinin en meşhurları Gürcistan taraflarına yaptığı 3 sefer ve bunlardan özellikle 1508 yılında çıktığı Kutayis seferidir.Trabzon ile Kutayis mevkisinin kuş uçuşu mesafesi 280 kilometre olup sarp dağlar arasından geçen karayolu ile bu mesafe neredeyse ikiye katlanmaktadır ki bu rakamlar seferin ciddiyetini göstermek açısından mühimdir. Gürcistan seferleri oldukça çetin şartlar altında gerçekleşmiştir. Bölgenin ne derece zorlu olduğunu Yavuz Selim devrinin tanınmış âlimlerinden Kemalpaşazade’den dinleyelim; “Trabzon civarında olan küffar diyarına Gürcistan derler. İçi çalılık ve ormanlık[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kenarı dağlık[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yolları ve geçitleri zor ve dardır. Diğer bir kenarı ise geçilmesi pek güç dağlarıdır. Üzerinden kuş uçmaz[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kolan yürümez. Tepelerden duman eksik olmaz. Bir tarafı da âdem zindanı gibi derin derelerdir ki içine cin peri giremez. Derinliğinden kimse haber veremez. Yakın zamanda oraya kimse saldıramamıştır. Eski çağlarda saldıranlar da bir iş elde edememişlerdir.” Kemalpaşazade ilerleyen satırlarda bölgedeki Gürcü halkın savaşçılığından ve civar ahalilere korku saçtığından[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Şah İsmail’in dahi “diş bilemesine rağmen” bölgede tutunamadığından bahsederek Şehzâde Selim’in giriştiği seferin ciddiyetinden dem vurmaktadır. İsmail Şah Şehzâde Selim[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Trabzon’dan yaptığı üç Gürcistan Seferi ile Gürcistan’ın bir kısmını hâkimiyeti altına almıştı.1499 yılında Acem diyarında yepyeni bir şahsiyet ortaya çıktı; Şah İsmail. İsmail 1499’da başladığı mücadele neticesinde İran’da Safevi devletini kurmuştu.Artık en mühim hedefi Osmanlı Türkiyesiydi. Bunun için II. Bâyezid’den çekinmeden Şiîliği “halife” adı verilen dâileri vasıtası ile Anadolu Türkleri arasında büyük isyanlara ve göçlere sebep olacak derece de yaymaya çalışıyordu. Osmanlı Padişahı II. Bâyezid karşısında yumuşak ve ılımlı bir politika izleyerek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] O’na mektuplarında “baba” diye hitâbederek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Osmanlı ülkesinde bütün siyasi emellerini gerçekleştirmek isteyen ve adetâ riyakâr bir tavır sergileyen Şah İsmail’in yegâne endişesi ve kaygısı[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] başına bir kaç defa da problem açan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Trabzon Sancak Beyi Şehzâde Selim idi. Nitekim Şehzâde Selim Trabzon’da valiyken[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] İran’daki meydana gelen saltanat değişimini[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Şah İsmail’in[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] karakter ve şahsiyetini[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] emellerini çok iyi biliyordu. Şehzâde Selim[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Trabzon’dan yaptığı üç Gürcistan Seferi ile Gürcistan’ın büyük bir kısmını hâkimiyeti altına almıştı. İsmail Şah Ayrıca Anadolu’da Akkoyunlu Türkmen Devleti’nden Safevîlere geçen topraklarında bir kısmını ele geçirmişti. Bayburt[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Erzincan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Kemah[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] İspir[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Çemişgezek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] gibi yerleri idaresi altına almıştı. Şah İsmail’in Dulkadırlu Alaüddevle Bozkurt Bey’in üzerine giderken[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yanında ağır olduğu için taşıyamayıp Erzincan’da toprağa gömdürmüş olduğu top ve cephanelere de el koymuştu. Bu duruma da çok sinirlenen İsmail[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kardeşi İbrahim Mirza’nın yanına asker katarak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Trabzon’a Selim üzerine gönderdi. Şehzâde Selim’de İbrahim Mirza’yı mağlup ederek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] onu Trabzon’da hapsetti. Şah İsmail[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kardeşi İbrahim Mirza’nın esareti üzerine[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Erzincan’a kadar gelerek Erzincan Kalesini almak istemiş[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] fakat Şehzâde Selim[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] daha Safevî ordusu yolda iken haber alarak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yanında oğlu Şehzâde Süleyman ile birlikte güneye inerek[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Trabzon’dan Erzincan’a gelmiş ve ansızın yaptığı bir gece baskını ile 1508 yılında[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Şah İsmail’i bozguna uğrattı.Safevî Devleti hükümdarı Şah İsmail[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Taşkent ile Diyarbakır arasında hükmederken[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Trabzon Valisi Şehzâde Selim’e kardeşini esir verdiği gibi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kendisi de mağlup olmuştu… Bu gelişmelerden şaşkına dönen Şah İsmail[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] II. Bâyezid’e tehditler içeren bir mektup göndermiş ve kendisini[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Akkoyunlular’ın meşru vârisi sayarak[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Şehzâde Selim’in aldığı toprakları geri vermesini[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Osmanlı Devleti ile Safevî Devleti arasında bir savaş bulunmadığını[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Şehzâde Selim’in Trabzon’dan alınarak cezalandırılmasını talep etmiştir. Şehzâde Selim[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] başta Erzincan olmak üzere[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bu toprakların büyük dedesi Yıldırım Bâyezid Han devrinden beri[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] meşru Osmanlı toprakları olduğunu ileri sürmüş ise de[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Divân-ı Hümâyun[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bayburt[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Kemah[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Erzincan ve İspir’in Safevîlere geri verilmesini Şehzade Selim’e emretmiştir. Müneccimbaşı bu durumu Sahâifu’l-Ahbar isimli eserinde şöyle anlatır; “Şehzâdelerden Sultan Selim Trabzon Eyaletine mutasarrıflar olub ekser-i evkaatda Gürcistânı gâret ü tahrîb ve Kızılbaşlar [Şahismail mensubu] ile ceng ü pürhâşdan hâlî değil idi. Hattâ Erzincan ve Bayburdu anlarun elinden aldı“ “Sultan Selim Hanı itaatten hurûc ve dâ’vây-ı istiklâl etmek töhmeti ile ithâm ve bu dâ’vây-ı kâzibeyi müşârun ileyhi bilâ izin Gürcistâna etdüğü seferler ve Devlet-i Aliyye ile musâlaha üzere olan Kızılbaş tâifesi ile etdüğü cengler ile istişhâd etdüler. Osmanlı Sultanı (II. Bâyezid Han) Sultan Selim tarafına müekked “Emr-i âlî” ısdâr buyurdular ki “ancak Sancağunu muhâfazaya meşgul olub ziyâde tecâvüz eylemeye”. Şehzade Selim Gürcistan seferlerinden sonra elde edilen ganimeti 5’te 1’i hükümdarın hakkı olması usülden iken almamış ve tamamını askere dağıtmıştır. Daha sonra bir kısım askerine çok etkili bir konuşma yapmış ve onları Anadolu ile Rumeli’nin dört bir yanına dağıtmıştır. Selim Şah Göstermiş olduğu bu muvaffakiyetler halk arasında sarsılmaz bir itibar ve askeri zümrede büyük bir destek kazandı. Gürcistan taraflarına yaptığı kuvvetli akınlarda elde edilen başarılar halk nazarında geniş yankı bulmuş[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Hopa’nın üzerindeki ve kuzeydoğusundaki 1441 metre yükseklikte bulunan dağa da[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] öteden beri halk arasında “Sultanselim Dağı”[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] denilmekteydi. Halk şehzadenin başarılarından ötürü “Yürü bre Sultan Selim devran senindir” diye türküler söylemeye başlamıştı. Kısa zaman sonra şehzadeler arasında şiddetli bir taht mücadelesi başladı. Şehzade Selim’in Yeniçerilerin yoğun desteğiyle ve uzun uğraşlar neticesinde tahta çıkmasında Gürcistan taraflarında yaptığı fetihlerin ve Şah İsmail tehdidini erken fark edip onu engellemeye yönelik yaptığı girişimlerin büyük etkisi vardır. Şehzade Selim Sultan Selim olmuş ve 8 sene süren kısa saltanatında şaşırtıcı işler yapmış[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] adeta dünya tarihini yeniden yazmıştır. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:18. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk