İstanbul'dan hacca[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] kara veya deniz yolu ile gidilirdi. Hac yolculuğu o dönemlerde oldukça meşakkatli ve uzun sürmekteydi. İstanbul'dan hacca gidiş-dönüş yaklaşık dokuz ay sürmekte olup[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] birsürü tehlike altında gerçekleşirdi. Hacılar bazen müstakil yolculuk yapmaktaysalar da[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] genellikle büyük kervanlarla ulaşım sağlanırdı.

Üsküdar'dan törenle hareket eden hac kervanları[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yaklaşık iki ayda Kahire veya Şam'a varırlardı. Bu iki şehirde hazırlanan[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] 40-50 bin kişiden oluşan hac kervanları Emir-i Hac adı verilen görevlinin idaresinde ve askeri birliklerin koruması altında Haremeyn'e hareket ederdi. Suraiya Faroqhi[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] "Hacılar ve Sultanlar" isimli kitabında Osmanlı döneminde hac yolculuğunu ve Haremeyn'in idaresini teferruatlı olarak anlatır.