IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   Felsefe (https://www.ircforumlari.net/felsefe/)
-   -   IV. Zihniyetin işlevleri (https://www.ircforumlari.net/felsefe/192528-iv-zihniyetin-islevleri.html)

YapraK 29 Mart 2009 04:55

IV. Zihniyetin işlevleri
 
IV. Zihniyetin işlevleri

Zihniyet algıda doğrudan yer alır. Zihniyetin oluşturduğu örtük referanslar sistemi sürekli olarak, alınan haberlerin şifresinin çözülmesinde ıskara rolü oynar. Uzun zamandan beridir algıda nesnellik olmadığı biliniyor. Bu türden bir verimin deformasyonu ve yorumlanması olgusu, son bölümde göreceğimiz gibi, zihniyetlerin incelenmesinde projeksiyona dayalı testlerde kullanılır (aynı fotoğraf farklı referans sistemleri üzerine bilgi veren değişik yorumlara konu olabilir)

İlkeler sistemi olarak zihniyet bir ideoloji gibi çalışır ve her türden olguyu açıklamaya çaba gösterir. Bir “dünya görüşü”nün taşıyıcısı olan zihniyet, gerçeğin bir açıklamasını verir ve böylece kendine göre, anlama ve bilme ihtiyacını karşılar. Kitle iletişim araçları her gün, zihniyetlerin bu işlevi gördüğünün kanıtlarını sunarlar. Bir olgu ortaya çıktığında, farklı toplumsal oyuncular o olguda değişik şeyler göreceklerdir. Patronların çalışma özgürlüğünün ihlali olarak gördüğü bir şeyi, sendikalar örneğin işçilerin haklarının korunması, olarak görürler.



Zihniyetin değerler sistemi akıl yürütme sürecini devamlı olarak etkiler. Başkalarını ikna etmek için hazırlanan sözde akılcı söylem, zihniyetten bilinçsiz bir biçimde türeyen önsel (a priori) yargı biçimlerini haklılaştırma ve rasyonelleştirme çabasından başka bir şey değildir.

Zihniyet bir grubun kültürel, kimliğinin temel bir bileşkenidir. Bu zihniyet aynı zamanda, bir toplumsal grubun kimliğini oluşturan diğer öğelerle sıkı bir bağıntı içindedir ve bu öğelere bağımlıdır (kökenleri, sahip oldukları şeyler, bileşim, ilişkiler, üretimler, imge...). Zihniyet kendisinden türeyen tutumlar, davranışlar ve söylemler aracılığıyla, grup kimliğini dolaysız bir biçimde ifade edebilir.

Zihniyet toplumsal etki güçlerinin kaynağıdır. Gerçekte iki büyük sosyo-psikolojik mekanizma grupların yaşamını yönetir: edinim-yayılma mekanizmaları ve korunma-savunma mekanizmaları. İlk türden mekanizmalar herhangi bir toplumsal grubu kendi görüşü doğrultusunda örgütlemek için kendi çevresi üzerinde etkili olmaya iter. Bu durumda her grup, çeşitli yollardan kendi değerlerini yaymaya çalışacaktır. İkinci tür mekanizmalar sayesinde, herhangi bir toplumsal grup kendini tehdit altında hissedince kimliğini savunabilecektir (Bu ikinci türden mekanizmalara zihniyetlerin değişime direnişi sırasında rastlanır.)

Zihniyet aynı zamanda, bir grubun iç tutkunluğunun da kaynağıdır. Zihniyet toplumsal katılmanın taşıyıcılığı işlevini de görür. Gruplara, oralarda kendi fikir ve görüşlerimizi bulduğumuz için katılır, üye oluruz. Bu grup mensubiyetinin ayrıca, bir başka temel toplumsal işlevi vardır: güvenlik sağlayıcı işlev. Referans gruplarımızdaki partnerlerimizle mübadele içine girerek, kendi bakış açımıza, davranış biçimlerimize olan güvenimizi güçlendirir, kendi imajımızı ve kendimize olan güvenimizi kuvvetlendiririz.

Alıntı.

YapraK 29 Mart 2009 04:56

Cevap: IV. Zihniyetin işlevleri
 
Sonuç

Zihniyet o halde, bir grup insanın ortak psişik referans örüntüsüdür.

Ortak eylemleri anlamak için zihniyet hakkında bilgi sahibi olunmalıdır.

Gerçekte ortak eylem mantığı sadece durumu tanımlayan dış tahditler sistemince belirlenmemektedir (meğer ki bu sistem ezici bir ağırlıkta olmasın ve üstelik…) Bu durum, yani tahditler sistemi grup ya da gruplarca kendi zihniyetlerine göre değerlendirilir, “algılanır’. Bu zihniyet durum içinde grubun çıkar ve hedeflerini tanımlar. Ortak davranış insanlarla tahditler yapısı arasındaki etkileşimin bileşkesidir. Her toplumsal oyuncu, kendi değerleri temelinde, tahditler yapısı içinde yaptığı eylemleri optimalleştirmeye çalışır.

Kararların optimalleştirilmesi ölçütlerinin, hızlı bir kişisel içe bakışla ulaşılan evrenselci psikolojinin kullanılmasıyla elde edilen ölçütler olduğunu ileri süren R. Boudon’un (1977) yöntembilimsel bireycilik postülasını referans olarak göstererek psiko-sosyolojik yöntembilimsel bireycilik postülasını ileri sürüyorum.

Bu son postülaya göre, her oyuncu doyumunu kendi psikolojik değerler sistemine göre (yani kendi zihniyetine göre) en üst düzeye vardırmaya çalışır. Bir oyuncunun kendini içinde gördüğü tahditler sistemi, kendi dünya görüşü sistemine göre açımlanamazsa, davranışsal kararları önceden tahmin edilemez.

Alıntı.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 20:36.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8 Beta 3
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2024 IRCForumlari.Net