IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   Felsefe (https://www.ircforumlari.net/felsefe/)
-   -   Agarta Efsanesi. (https://www.ircforumlari.net/felsefe/381455-agarta-efsanesi.html)

Sevda 07 Şubat 2011 04:37

Agarta Efsanesi.
 
AGARTA EFSANESİ.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Agarta’nın merkezi ve Agartalıların evi olarak yoğun söylencelerle dile getirilen coğrafi mekanların başında “Kuzey Kutbu” geliyor. Esasen Agarta’nın bir yer altı ve tünel uygarlığı olduğu en bilinen nokta.
Bu yüzden Agarta ismi duyulduğu günden bu yana, bu gizemli “uygarlığın” yeryüzüne açılan, kimine göre 7 kimine göre 4 kapısı hep aranıyor. Bu “adresler” konusunda çeşitli tevatürler olmakla beraber, şu ana kadar herhangi bir Agarta kapısı çalınmış değil.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Dünyamızın içinin boş olduğu ve ayaklarımızın altında harikulâde bir medeniyetin uzandığına dair iddialar mevcuttur. Bilim-Kurgu gibi görünen bu düşünce, cevaplanması güç tartışmalar ileri süren birçok zeki araştırmacı tarafından çok ciddiye alınmaktadır. Essa-3 uydusunun 6 Ocak 1967 tarihinde ve Essa-7′ nin de 23

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Kasım 1968′ de çektiği fotoğraflar, içi boş olduğu sanılan dünyamızın derinliklerindeki muhteşem Agarta başkentine uzandığı söylenen ve Kuzey Kutbu’ nda yer alan bir deliğin varlığını açıkça göstermektedirler sanki. Sikloplar’ ın yeraltında şehirler tesis ettiklerine inanılır. Medyumların dediklerine göre Atlantisliler, Piramitler’ den, Tibet ve And Dağları’ ndan yerin aşağılarındaki kutsal merkezlere uzanan uzun tüneller inşa ettiler. 12,000 yıl önce Atlantis yok olduğunda, İnisiyeler buralara kaçmışlardı. Gezegenimizin içinden gelen Uzay Gemileri, Kutuplar’ daki deliklerden çıkarak dünyamızı gözlerler ve bazen de “Yeraltı Varlıkları” (Subterraneas), aramızda yaşamak üzere yeryüzüne çıkarlar. İnsanların, kadim kitaplarda sözü geçen o nükleer bombalardan sakınmak için kilometrelerce yeraltına kaçtıklarını düşünelim. Bu yüzyılın sonunda önce Doğu ile Batı arasında bir savaş çıkarsa, biz de onlara katılmak üzere aşağılara doğru kayıyor olacağız.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Elohim ve Agarta :
Belkide Sikloplar’ a tepegöz denilmesinin nedeni, Uzay-miğferlerinin saydam yüzünün muazzam bir göze benzemesindendir. Bu devler’ in göksel bir ırk olan Elohim’ le aynı oldukları söylenebilir. Bu ırk, bugün mevcut olduğu söylenen Agarta yeraltı medeniyetine uzanan o uzun tünnelleri açmak için kozmik enerjiler kullanarak yeraltında labirent halinde kentler kurmuştur.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Kızılderililer ve Yeraltı Mağaraları :
Efsanelerden anlaşıldığına göre Kızılderililer, Doğu Amerika deniz yatağını -kıta şelf sahası haritaları burada muazzam bir batık gösterirler – parçalayan kozmik bombardımandan kaçarak yerin derinlikIerindeki mağaralara sığınıp kurtulanların neslinden geliyor olabilirler.
Wolfpittes çocukları :

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

William de Newburgh, 12′ nci yüzyılda “Historia Anglicana” adlı yapıtında, İngiltere’ nin Bury St. Edmunds yöresi yakınındaki Wolfpittes’ de yerin içinden yeşil bedenli, olağandışı renk ve malzemeden oluşmuş elbiseler giyinmiş bir oglan ile bir kızın çıktığından bahseder. Çocuklar, St. Martin’ in Ülkesi’ nden geldiklerini Söylüyorlardı. Anlaşıldığına göre, Güneş’ in hiç aydınlatmadığı, alacakaranlık bir yeraltı dünyasından gelmişlerdi. Burası Agarta mıydı? 1965 gibi yakın bir tarihte çevrelerince iyi tanınan iki kişi. Finlandiya’ nın Luumaki yöresindeki bir ormanda küçük, yeşil renkte bir adam gördüler. “Insana benzer varlıklar” ın (“humanoids”), Yunanlılar ve Romalılar’ ca Satirler (Satyrs) diye bilinen gizli bir yeşil ırka mensup olup olmadıkları düşüncesi gerçekten ilginçtir.

Agarta ile Şamballa Çatışması :
Tibet, azametli Himalayalar’ daki bu mistik ülke, Dünya’ nın psişik merkezi olarak saygı görürdü. Üstadlar gözden uzak manastırlarından gezegenlerdeki Kozmik EfendiIer ile telepatik görüşmeler yaparlar, metafizik âlemlerde İyilik ve Kötülük güçleri insanlığın ruhu için çekişirlerdi. Hint-Tibet tradisyonları, biraz karışık da olsa, yerin çok aşağılarında saklı olan ve bütün kıtalarda bulunan gizli girişlerden tünellerle yaklaşılan

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Agarta’ dan sözederler. Yıldızlardan gelen Uzaysal Varlıklar (Celestials) tarafından kurulan bu yeraltı medeniyetinin tarihi, anlaşıldığına göre, dünyamızın ilk günlerine kadar uzanmaktadır. Burası, Üranüs’ ün oğulları ile Satürn arasında çıktığı sanılan Uzay Savaşı’ ndan sonra Elohim ya da Sikloplar için bir yeraltı sığınağı teşkil etmiş olabileceği gibi, muhtemelen, bir zamanlar gezegenimizi tehdit etmiş olan kozmik bir afetten kaçmak için de kullanılmış olabilir. Mu ve Atlantis’ ten uzaklaşan göçmenlerin yeraltına kaçtıkları söylenir. Dünyanın her yanındaki Mistik Kardeşlikler, yerin kilometrelerce altında bulunan psişik bir medeniyet ile Tibet’ teki Üstadlar arasında bir bağlantı bulunduğunu ileri sürerler. “İçi Boş Dünya Kuramı” nın (Hollow Earth Theory) taraftarları, Uçan Daireler’ ın aslında, yeryüzündeki ülkeleri gözlemek üzere Kutuplar’ daki deliklerden geçerek dünyamızın içinden çıktıklarını iddia ederler. Ezoterik öğretiler, Agarta’ nın Hakimi’ ni, Dünya’ nın Kralı rütbesi ile anarlar. Yardımcıları durumundaki Rahip-Kral ile birlikte, insanlığın geleceğini planladığı söylenir. Sembolü, Hitler tarafından çarpıtılarak kullanılmış olan kancalı haç, Swastika’ dır.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

1920′ lerde, Gürcistanlı medyum R.C. Andersen ihtiyar bir keşişle çıktığı gezi sırasında, Agarta ülkesi üzerine Budist inancını soruşturur. Bir Tibet Manastırı’ nda hayvan derisi ile kaplı eski bir kitaba rastlar. Bu kitapta, yüksek bir dağın üzerinde uçan, yumurta biçiminde bir aracın, bir Agarta taşıtının resmini görür. Ayrıca, Tibet’ in Spiritüel Lideri Dalai Lama’ nın Dünya’nın Kralı ile temasta olduğu söylentisini işitir. Efsanelere göre, Agarta halkının iki dili vardır. Agartalılar muazzam güçlere sahiptir: Okyanusları kurutabilir, ağaçları hızla büyütebilir, ölüleri diriltebilirler. Söylendiğine göre, yüksek dağlarda fiziksel kanıtlar bırakmıştır : Karda acaip ayak izleri, Agarta dilinde tabletler ile yazılar ve içinde Agartalılar’ın gezdikleri taşıtların tekerlek izleri.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Agarta ile yakından ilgili olan Şamballa’ ya da Tibet’ teki tüneller aracılığı ile ulaşılır. Burası bir zamanlar, Gobi’ deki büyük bir medeniyetin başkentiydi. Ayrıca, bazı tradisyonlar tarafından, Kadim Asya Denizi’ ndeki Beyaz Ada (White Isand) olarak da teşhis edilir. Kadim Tibet Bilgilerine göre, Agarta’ nın Kralları, “Sol El Yolu’ nun izleyicileri” olan, kötülüğün destekleyicileri Şamballalı Efendiler’ le mücadele etmektedirler. Bu kozmik çatışmanın, İnsan’ ın spiritüel evrimini hızlandırmak üzere bir ilahi takdir olduğu söylenir.
Agarta ve Göksel Öğretmen Tages :

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Çiçero’ nun belirttiğine göre Etrüksler, Tages adında bir İlâhi Varlık tarafından eğitilmişlerdi. Tyrhenus’ un oğlu Tarchon’ un hükümranlığı sırasında bir gün,Tarquinia kenti yakınındaki bir tarlada köylünün biri sabanıyla çift sürerken toprağın içinden gri saçlı ve ihtiyar bir adam kadar bilge bir çocuk çıktı. Ulu Tanrı Tinia tarafından, kanunları, din ve kehanet sanatını Etrüsk Kralları Lucomoneler’ e iletmek üzere gönderildiğini açıkladı. Kahinlere “Libri Tagetici” yi yazdı. Bu kitap, beşikten mezara kadar Etrüksler’ in yaşamını yöneten Etrüks İncili’ ni oluşturdu. Sanatçılar, yaptıkları tunçtan heykellerde Tages’ i saçsız, kısa boylu bir kişi olarak canlandırmışlardı. Acaba, teleportasyon yolu ile ya da Uzay Gemisi ile başka bir gezegenden mi gelmişti? Birden yerin içinden belirmesi, yeraltında mevcut olduğu söylenen Agarta’ ya uzanan yeraltı geçitlerinden çıkmış olabileceğini akla getiriyor. Bu çeşit spekülasyonlar sadece hayal ürünü değildir. Bugün, İtalya’ da ortaya çıkan,ufak tefek yapılı, dünya dışı kökenli, “insana benzer varlıklar” (“humanoids”) hakkında geçerliliği ispatlanmış birçok kayıt mevcuttur. Bunların bazıları da yüzyıllar önce Toskana’ da (Tuscany) tezahür etmiş olabilirler..

Kaynak:Alıntı


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 13:10.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8 Beta 3
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2024 IRCForumlari.Net