Mehmet Emin Koyuncu / Artık Çok Geç
Yanlış cümlelere sığınmış masum bir sözcüğün
Yıpranmış ömrü gibi yaşıyorum hayatı…
Başlığım yok, üç noktayla bitiyorum hep,
Ve dizelerim titriyor,
...Ne zaman değsem o kadının dudaklarına.
Şimdi dağıtıyorum sevdalardan arda kalan ne varsa,
Eski püskü olduklarına bakma,
Atamıyorum hiç birini,
Her biri sevda kuşlarından kalma.
Dağıtıyorum sevdalardan arda kalan ne varsa
Başka bir ömre nasihat olsun diye,
Yaşadığım bir musubet.
Su yüzüne çıktıkça yalanlar
Ben yerin dibine giriyorum bir dirhem daha…
Eğiyorum yüzümü,
Gözümü kaçırıyorum,
Umudum bir başka bahara…
Ne yazık!
Yüzümü yere eğerken
Sırtımı emanet edecek biri de yok artık…
İhanet etmedim diyemem hiçbir şeye,
Çünkü sen ihanetimsin.
Dün severdim seni,
Bugün daha çok seviyorum,
Yarın daha da çok biliyorum,
Sen düne ihanet sebebimsin…
İki bilinmeyenli denklemime bir üçüncüsünü ekliyorum şimdilerde,
Kördüğüm oluyor aşk.
Çözebilen çıkmadı daha beynimi kemiren bu problemi.
Bir başkası, sen ve ben,
Üç bilinmeyen,
Ama inatla bir sonuç…
Sahte gülücüklerini saçıyor yine o kadın,
Sere serpe yürüyor.
O ilk gün korkaklığı da yok üstünde,
Çünkü artık aşka inanmıyor.
Yalnızlık ince bir türkü gibi başlıyor önce,
Sonra hüzün oluyor,
Sonra bir kadehle dans eden acı,
Seni anımsatıyor bir şiirin son mısrası…
Sonra umut oluyor,
Ama artık çok geç… |